gördüm ki erkek ailesi bir evliliği istemiyorsa o evlilik ya bitiyor ya da büyük sarsıntılar gecitiyor.bekarlar bu cümlemi dikkate alın.eş adayının annesi çok çok önemli.sorun şu ki onun ailesinde arabuluculuk yapacak yapıcı, olumlu kimse yok.. safi ben diretince de ters tepti zaten.. iki ucu çoklu denklem
Sevmiyorum dedi bir kaç defa ama bunun üzerine hiç ayrı uyumadık, yatakları ayırmadık.. bağımız sağlamdı bence.. geri dönüş yaparsa kaybedeceği şeyleri riske atmak istemiyor bence.. çünkü son dönemlerde hiç karışmamaya tartışma çıkmasın diye de esnek davranmaya başlamıştım. onunda istediği zaten kafasını rahatlatabilmekti, üstelemedim.
Biraz önce maillerimi kontrol ettiğimde gördüm. Anlaşmalı boşanma için protokol göndermiş. Ben de dün konuştuk sağlıklı karar vermek için zaman istiyorum, ani kararlar verip pişman olmak istemiyorum dedim. Ricam, lütfen ben hazır olana kadar bu konuda beni sıkıştırma, hazır olduğumda işlemler tamamlanır dedim.
Niyetim seni sıkıştırmak değil ama hem evli olup hem de ayrı kalıyor olmak çok garip ve yadırganacak bir durum. ayrıca çokta uzamaması gerektiğini düşünüyorum demiş..
Tekrar cevap yazmayı düşünmüyorum. ama bunun üzerine nasıl hareket edeceğimi de iyice şaşırdım şimdi..
eşim felsefe mezunu.. zaten farklı bir düşünce yapısı vardır her konuda. Dün bana her konuda destek olabileceğini, istersem eşyaları da alabileceğimi ama evden taşınacaksam eşyalar ağır olduğu için satmanın daha mantıklı olacağını filan söyledi.. ama o kadar mahçup konuştu ki.. gözlerinden anlaşılıyordu. Annesi hep birlikte yaşayabilecekleri bir ev bakmaya başlamış, onu ağzından kaçırdı mesela. Ama bulunduğu durumdan hoşnut olmadığı da belli.. lakin geri adım da atmıyor erkekliğe bişi sürdürmüyor gururundan.. o yüzden bu son şansım. ne yapacağıma karar vermem lazım haftasonuna kadar..aceleye getiriyor
Esin herseyi boyle aceleye mi getirir ?
eşim felsefe mezunu.. zaten farklı bir düşünce yapısı vardır her konuda. Dün bana her konuda destek olabileceğini, istersem eşyaları da alabileceğimi ama evden taşınacaksam eşyalar ağır olduğu için satmanın daha mantıklı olacağını filan söyledi.. ama o kadar mahçup konuştu ki.. gözlerinden anlaşılıyordu. Annesi hep birlikte yaşayabilecekleri bir ev bakmaya başlamış, onu ağzından kaçırdı mesela. Ama bulunduğu durumdan hoşnut olmadığı da belli.. lakin geri adım da atmıyor erkekliğe bişi sürdürmüyor gururundan.. o yüzden bu son şansım. ne yapacağıma karar vermem lazım haftasonuna kadar..
iş o noktaya gelecekse zaten her türlü tedbirimi alırım. Avukatım muhatap olur, anlaşmalı boşanmaya yanaşmam hiçbir şekilde.. zaten asıl mesele de o. ben o noktaya geleceksem geri dönüşüm olmaz kesinlikle. İsitiyorum ki ben e aynı karara varmadan çözümleyebilelim..canınız nasıl isterse öyle hareket edin . sonrasında keşke demeyin . acelesi ne beklesin ... beklemeyi öğrensin .hatta anlaşmalıda boşanmayın ailecek beklesin dursunlar
eyer gercekten evliligini kurtarmak istiyorsan, otur sakince aglamadan konus esinle madem.
Kesinlikle bosanmak istemedigini soyle.
Sevgi o kadar mi basit hemen kayboluyor de.
Nasil bu kadar emin olabiliyorsun bana karsi sevginin bittiginden de.
Ama su da var, dart oynuyor, istemiyorum falan filan diyorsun.
Ilerde gene problemleriniz olsa bu adam boyle kacip gidicekmi hemen ?
Bu kadar kolaysa onun icin, onunla evliligini de surdurup daha fazla vakit kaybetmeye deyermi?
Sonunda cocugun da olursa, cocugunla seni birakip gitmesi de var.
bahsettiğin ihtimal hep olacak canım maalesefbazı şeyleri evliliğin ağırlığını kaldıramadığını da düşündürüyor bana. ama seviyorum da ne yazık ki.. çaresizim
ben de aynı fikirdeyim.. zaten şu an evi terkettiği için suçlu olan o. biraz araştırdım.. belirli bir süre sonra çağrı yapabiliyorum, dönmezse bana karşı dava açma hakkını kaybediyor. iş uzatmaya gelecekse her türlü imkanı zorlarım zaten, kolay vazgeçmeyeceğimi o da bilir.o zaman, ugras biraz daha.
ama acik soyliyim yasadiginiz sorunlar boyle cekip gitmeyi mesru sayacak seyler deyil bence, ki sen deyisim gostermissin ve rahatsizmissin.
Eyer illa da bosanicaksa ve sen istemiyorsan, evini de terketme o sana bosanma davasi acmadan.
anlasm,ali istiyorsa yuklu tazminat iste.
bence ailesi aklina girmis esinin.
Bence daha fazla uzak kalmayın.Merhaba,
Uzun zamandır konu başlıklarına denk gelip kendimce yorumlar yapıyordum. Ama bir gün benim de burada bir başlıkta dertleşeceğim aklıma gelmezdi..
17 aylık evliyim. Eşimle severek evlendik, birlikteliğimizin 2. ayında evlenme teklifi aldım ve 6. ayımızda nişanlandık. Sonrasında evlilik hazırlıkları 1 yıl sürdü ve 2013 yılı ağustos ayında evlendik. Her şey yolundaydı, çevremizdeki tüm insanların gıpta ettiği bir evliliğimiz vardı. Eşim çok nazik, ince fikirli ve bana inanılmaz düşkün biriydi. Fakat evliliğe adaptasyon sürecinde bende ortaya çıkan troid hastalığı olan graves nedeniyle çok asabi ve herşeye sinirlenip bağırıp çağıran biri haline geldim. Kısacası bu hastalık sürecini yönetmeyi beceremedim. Bu süreçte eşimi de yıprattım, gereksiz yere kavgalar ve benim maddi olarak eşimden güçlü olmam onu fazla daralttı. Son olarak eşimin nişanlılık döneminde bıraktığı dart oyununa olan merakı nedeniyle tartışmalar ortaya çıkınca herşey büyümeye başladı. Dartın oynandığı mekanlar genelde bar-pub mekanları ve çok kaliteli insanlarla sosyalleşme fırsatı bulunabileceği gibi çok basit insanlarla da muhatap olunabiliyor. Bu endişelerimden ve alkol tüketimi yoğun olduğundan ötürü dartı bırakmıştı, ta ki haziran ayına kadar..
Sonrasında tartışmalarımız iyice arttı, fiziki münakaşaya dahi döndü. Bir süre ayrı kalma anlamında ben şehir dışına gittim, 11 gün boyunca sınırlı sürelerde haberleştik. Onun hislerini ölçmesini bekliyordum çünkü. döndüğüm de eski usule döndü hemen herşey.. Özledim diyen adam başkasıydı sanki. Bu arada annesinin benden hiç hazzetmediğini de biliyorum, o sebeple çok mesafeliydim zaten. Bu ayrılık gelgitlerinden ilk annesine bahsetmiş olmasına rağmen bir defa bile "ne yapıyorsunuz?" diye sormuş değil. Aksine "ruh sağlığınız daha önemli olmuyorsa olmuyordur. Sizden önemli değil evlilik" diyerek beni tümden ayar etmişliği var.
Son zamanlarda ise bana karşı hislerinin tükendiğini, vefadan kaynaklı duyduğu bir sevginin olduğunu, eşi olarak göremediğini ve hissedemediğini söylüyordu. İlk zamanlar çok kırıldım ama sonralarında kendi haline bırakmama rağmen tutumu değişmedi. 2 defa profesyonel destek aldık. Obsesif kompulsif bozukluk teşhisi koyuldu ama tedaviye yanaşmadı. Israrla bu evliliğin onu bu hale getirdiğini söylüyordu. Ama istisnasız eve vaktinde gelip, her sabah giderken beni öperek çıkıyordu evden.
En son olay ise yılbaşı akşamı koptu. bir gün öncesinden eşim bana birlikte birşey yapmak istemediğini, hevesi olmadığını söyledi. Sonra ailesiyle birlikte vakit geçireceğini söyledi ve bana sen de gel, birlikte gidelim vs yerine lütfeder gibi "evde tek başına kalacaksan yanımıza gelebilirsin ya da dışarı çıkacaksan da almaya gelebilirim. ha eve gelmeyeceksen onu bilemem tabi" diyerek gitti. Sonra babam aradı eşimi sorunca bende durumu anlattım. Sinirlenip eşimi aramış ve neden ayrısınız diye sorunca babama evliliği yürütmek istemediğini vs söylemiş. Babam da uzatmaya gerek yok o zaman boşanın demiş. o gece saat 2,5 ta geldi eve ve ben ilk defa yeni yılımı tek başıma ağlayarak geçirdim. Geldiğinde kızgındım, nasıl bir vicdanın var senin, aynaya baktığında utanmıyor musun kendinden? evde yalnız kalmaktan korktuğumu bile bile çıkıp gittin, nasıl bi insansın sen? diye söylendim.. Alkollüydü ve tartışma bir anda başladı haliyle. Sonra bende hakim olamadım kendime ve zorla telefonunu almaya çalıştım. bu defa iyice sinirlendi ve kuzeni olan yan komşumuza geçti. ardından ben de gittim ve kapıyı açmadılar. o ara kendi ailesini ve benim ailemi aramış gelin diye. Sonra maaile toplandık. Mutsuz olduğunu, evliliğin onu bunalttığını ve daha fazla yürütemeyeceğini söyledi. ailesi de destekledi tabi..Ben de sen istedin diye evlenmedim, sen istiyorsun diye de boşanmayacağım dedim. Sonra eşyalarının bir kısmını aldı ve ailesiyle birlikte gitti. Ailesinin söylediği tek şey, belki iyi gelir, şimdilik ayrı kalın oldu. ama bu tutumdalarken hiç pozitif bir yönlendirme yapacaklarını sanmıyorum.
Ertesi gün uygunsan konuşalım diye msj attı bana. Evi boşaltıp boşaltmayacağımı sordu. Bende henüz karar vermediğimi söyledim. ve o günden sonra karşılıklı olarak aramadık birbirimizi.. 1 haftadır evden dışarı çıkmadım. uyuyamıyorum. işimi evden yürütmeye çalışıyorum ama riske attığımın da farkındayım. dün sabah tekrar msj attı görüşelim diye kabul ettim ve görüştük..
Alyansını çıkarmış ve bütün fotoğraflarımızı kaldırmış sosyal medya hesabından. bunları biliyor olmama rağmen tepki göstermedim, gayet güzel konuştuk geçen 1 haftayı, çünkü 3 yıldır ilk defa bu kadar uzak kaldık birbirimizden. ne düşündüğümü sordu ısrarla.. kafamı toparlamaya çalışıyorum dedim. Ailesinin evinde rahatsız olduğunu şaka yoluyla da olsa söyledi, "bizim kanepeden daha rahatsız yerler de varmış" diye gözleri dolu doluydu. ama bende güçlü durmaya çalıştım kendimi zorlayıp. Ayrılma konusunda yok olmaz diye diretmeden enine boyuna düşünüp öyle hareket etmek istiyorum dedim. Acelemiz yok ama yeni hayatımızı yoluna koymak için bir adım atmamız gerekiyor dedi. Medeni halinin engel olduğu bir durum yoksa aceleye gelsin istemiyorum dedim. O da tabi ki engellik bir durum yok dedi. Ama çok uzatmaya da gerek yok dedi. Sonra kalktık mekandan ve ayrı ayrı dolmuşlara bindik. Ben evimize geldim, o annesinin yanına gitti..
Lafı daha fazla uzatmadan sizlere sormak istiyorum. Haftasonu kalan eşyaları için geleceğini söylüyor, nasıl davranmalıyım? sevdiğini biliyorum ama gururu herşeyin önüne geçmiş durumda. Aynı şekilde aramamaya devam etmeli miyim? ya da son bir hamleye gerek var mı ? acil görüşlerinize ihtiyacım var..geri dönsün istiyorum...
Bence daha fazla uzak kalmayın.
Araya giren mesafeden dolayi böyle oldu bana göre.
Eşiniz mantikli birine benziyor oturup tekrar konusmalisiniz.
Biraz duygusal sozlere ihtiyacı olabilir.
Zaten o şu an mantığiyla bir karar almis, siz duygularına hitap etmeyi denemelisiniz.
Yalnız siz de çok simariklik yapmışsınız, kusura bakmayın.
Çocuk gibi neden babanıza şikayet ettiniz.
Sizin tavirlarinizda bencillik ve simariklik gordum.
Olgun davransaydınız böyle olmazdı diye düşünüyorum.
Siz her dediği yapılmış birisiniz sanırım, bu yüzden reddedilmeye tahammülünüz yok.
Hastalığınızın da etkisi vardır muhakkak ama yapınız da öyle geldi.
Oho bunlari yazsaydin en basindan olumlu yorum yazmazdim. Milletin delisiyle laf dinlemeyeniyle mi ugrasacaksin. Danisman bile pes etmis ne diyeyim sen ne diyeceksin. Insan biraz farkli gorusleri desteklemese bike dinler bir caba gosterir. Iyi dayaniyorsun valllahi demek ki cok seviyorsun.babama şikayet etmedim. Aksine benim ailem aylardır olan biteni yeni öğrendi. Son raddeye gelene kadar hiçbirşey söyleyip anlatmadım aileme. Babam kalp hastası, annem üzüntüye gelemiyor zaten. Yılbaşı akşamı eşim çıktıktan sonra babam aradı, eşimi sordu. Babam aradığında da eşim gelmek istemedi, size gelecekti diye mevzuyu çevirmeye çalışmış. öyle olunca babam da iyice sinirlenmiş tabi ki. Bu yaşıma kadar bir dediğim 2 edilmedi, tespitiniz doğru ama bu beni hiç bir zaman şımarık yapmadı.
Bu süreçte hastalığım kendiliğinden geçti. Ondan sonra kendime gelip eşimin suyuna göre gidebilmeye başladım zaten. Gururumu kıracak şeylerle karşılaşmış olmama rağmen hala direniyorum. Ki bu noktaya gelmeden önce de öncelikle ruh sağlığımız bir yerine gelsin, sonra oturup ilişkimiz hakkında karar verelim demiştim, o da kabul etti ve evlilik danışmanına gittik. Son seansta doktorumuz eşime okb teşhisi koydu ve " o kadar kapalısın ki bu konuda, tedaviyi kabul edeceğini düşünmüyorum. inadınız yenin ve tekrar flört edin. Çözülmeyecek bir konu yok aranızda" dedi. Eşim bundan sonra iyice zıvanadan çıktı zaten. Ben ne hissettiğimi bilmiyor muyum, yok olmayacak vs. o kadar saçma bir inat noktasına getirdi ki, pişman olsa dahi dile getirmez bence. çok arada kaldım ben de
bana sanki o sorunlariniz varken ailesine yansitti, ve hep onlardan bosan gibi telkin aldi gibime geliyor.ben de aynı fikirdeyim.. zaten şu an evi terkettiği için suçlu olan o. biraz araştırdım.. belirli bir süre sonra çağrı yapabiliyorum, dönmezse bana karşı dava açma hakkını kaybediyor. iş uzatmaya gelecekse her türlü imkanı zorlarım zaten, kolay vazgeçmeyeceğimi o da bilir.
Ki geçmişe takılıp kalmış durumda, sürekli yaşadıklarımızı dile getiriyor. Ben onca şeye rağmen direniyorum, bana mantıklı bi neden söyle diyorum, böyle üsteleyince sinirlenip hemen "istemiyorum artık sana sebep beğendirmek zorunda mıyım?" diyor. Sözleri başka, hali hareketi başka.. kafam yanmak üzere düşünmekten.
ki bu gittiğimiz 2. danışman :) ilki biraz tecrübesizdi nakdi sıkıntı sebebiyle işimize geldi, doktorasına yardımcı olalım o da bize yardımcı olsun mantığıyla denemiştik. O bayan da eşiniz çok sabit fikirli onunla ilerleyemem demişti. Üstüne üstlük eşim sorunun bende olduğunu ve kesinlikle benim değişmem gerektiğini savunuyordu ısrarla. Ki bende bu son süreçten kaynaklı depresyon çıktı sadece.. onun için de tedaviye başladım zaten. Buna rağmen o duvar gibi durdu, hiç bir adım atmadı "istemiyorum, içimden gelmiyor" diyerek. resmen çocuk gibi davranıyor. illa kendi dediğine geleyim diye çok zorladı beni ama lanet olsun ki seviyorum.Oho bunlari yazsaydin en basindan olumlu yorum yazmazdim. Milletin delisiyle laf dinlemeyeniyle mi ugrasacaksin. Danisman bile pes etmis ne diyeyim sen ne diyeceksin. Insan biraz farkli gorusleri desteklemese bike dinler bir caba gosterir. Iyi dayaniyorsun valllahi demek ki cok seviyorsun.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?