LaRisA-sevdiği Şiirler

Yine Gecmis'e daLdim..
Bu Gece anLadim Seni haLa seviyorum ben..
Herseye ragmen, yasanan herseye ve herkese ragmen seviyorum..
KaLbime giren iLk erkeksin & son..
Sana dönmicem, ama seni sevmektende vazgecmicem..
sessizce sevicem seni, kimse duymadan..
sen biLe biLmiceksin.
Unutmak icin cok ugrastim ama oLmadi unutuLmuyorsun
Nefret etmeye caListim, ama adini her duydugumda askim nefretimin önüne gecti
siLmek istedim seni hayatimdan, ama siLemedim..
Seni herseyden cok sevdim ben, kimseyi umursamadan deLice sevdim, unutamiyorum iste.
Baskasini sevemiyorum seni sevdigim gibi, nasiL seveyim..
kaLbim sende..senden aLip baskasina verememki.
Insan Hayatta bikere asik oLur..Ben sana asigim..
Canim acidi, Dünyam yikiLdi, ama Sen bitmedin icimde..
Senin adin siLinmedi iste..
icimde sakLadim kimse biLmesin istedim, kendimi kandirmaya caListim,
ama oLmuyor..oLmuyor..!
Bu Gece tutamadim kendimi, icimi bosaLtircasina agLadim..
sanki ayLardir icimde biriktirmisim..
Ben seni yanimdayken biLe özLüyordum.. ya simdi ?
simdi nasiL özLüyorum biLemezsin..
Bu aciyLa yasamam Lazim, biLmiyorum nasiL ama baska yoLu yok..
Hep gücLü gözükmeye caListim, icim kan agLarken herkese mutLu gibi göründüm
ama artik yeter...yeter..!
Hicbirzaman göründügüm kadar gücLü oLamadim ben.
güLen yüzümün arkasinda hep GözyasLarim vardi..
MutLuLugumun ardinda hemen MutsuzLugum vardi..
Kimseye göstermemeye caListim, ama artik dayanicak gücüm kaLmadi..
ve ayLar sonra tekrar söyLüyorum SENi SEViYORUM..
iLk günkü gibi seviyorum..
beni birakip gittigin günkü gibi seviyorum..!!
yazikLar oLsun bana seni haLa canimdan cok seviiyorum..

Alıntıdır...
 
Yine özlüyorum..
Sevdam sığmıyor kelimelere,
Hiç bir kelime tanımlamıyor sevdamı,
Yakışmıyor en güzel sözler bile sevdama,
Olmuyor, olduramıyorum..
Bu kadar büyük sevebilir mi insan?
Bir sevda bu kadar yaktığı halde nasıl bir yandan da doyumsuz bir mutluluğa eriştirir insanı?
Sesim değmiyor sesine, gözüm düşmüyor gözüne ama değer..
Değil 1 yıl 1 ömür bile beklemeye değer..
Bu kadar seviliyorken beklememek yazık olur..
Hayatımdaki tek şansım, 'bir daha böylesi karşıma çıkmaz' diyebileceğim tek insan..
Özledim çok..
Kocaman özledim..
Acılı, sancılı ama umut dolu özledim..
Daha fazla bekletme yâr'ini..
Çok az kaldı..
Bu kadar sevilmeyi hak etmiyorum (ne kadar çok sevsem de)..
Vicdan azabım,
Aklıma düştükçe gözlerimi ıslatanım..
Affedersin biliyorum..
Tek gerçeğin seni çok özledi..
Bize zarar verenlere, üzenlere, kıranlara inat bekliyorum..
Zaman doluyor artık..
Rabb'dan tek dilediğim, 'onu bir kere daha görmeden canımı alma' dememe sebep olanım..
Dua'm olup kaldın..
[Ö][Z]LEDİM..
Gel hadi..

alıntıdır...
 
SENİ İSTİYORUM ŞİMDİ


Hiçbir duygumu ertelemedim ben. Yaşayacağım hiçbir şeyi sonraya bırakmadım. Sonra diye bir şeyin olmadığını biliyorum çünkü. Hep yarına dair hayaller kurmak, gelmesi mümkün olmayacak zamanları beklemek benim işim değil. Aşk zamana meydan okur ama sen karşı koyamazsın ona. Orada durup öylece bekleyemezsin geleceği. Bir adım atmalısın, bir el uzatmalısın aşka doğru..! Aşkın anahtarı cesaret değil mi yar? Cesur olmak gerekmez mi bir sevdayı yaşamak, büyütmek için? Kaç gece yalnız geçti hesaplasana... Kaç gece bir sonraki günü düşünerek geçti. Neler yapabilirdik, neler yaşayabilirdik düşünsene..! Her sabahı birlikte karşılamak vardı seninle. Gözünü açar açmaz ilk gördüğün şey ben olurdum ve sen benim yüzümde mutluluğu görürdün. Bu kentin sokaklarında el ele dolaşabilirdik. Girmediğimiz sokak kalmazdı. Bakışlara aldırmadan sokağın ortasında sarılıp öpebilirdim seni. Bir şarkıyı sözlerini bilmesek bile bağıra çağıra söyleyebilirdik. Sonra bir filme gider, bir kitap okur, bir martının bir lokma simit kapabilmek için vapurların peşinden bıkmadan uçuşunu izleyebilirdik.Paylaştığımız her an beynimize bir daha çıkmamak üzere kazınırdı. Özlerdik birbirimizi delicesine. Bir saati yalnız geçirsek, bir sonraki saati iki saatlik yaşardık. Peki biz ne yaptık. Aşkı bir bekleyişin sırtına yükleyip ona sadece uzaktan bakmakla yetindik. Her an aşkı yaşamak varken, her gün birbirimizi yeniden keşfetmek varken, bu yolda birer kaşif olmak varken sürgünleri yaşamaya mahkum ettik birbirimizi. Bu sürgünlüğe son vermenin zamanı geldi artık. Sana huzur vaat etmiyorum. Aşkta huzur arayan yanılır. Ben tutkunun, en koyu sevdanın sözcüğüyüm. Onlar adına konuşuyorum. Gözlerinin içine bakıp "Seni Seviyorum" demek istiyorum. Aşkın akışına kapılıp hiçbir kaygı duymadan gidebildiğim yere kadar gitmek istiyorum. Kokunu içime çekmek, teninin sıcaklığıyla irkilmek istiyorum. Yaşama senin adınla anlam katmak, mutluluğu bulmak ve bir daha kaybetmemek istiyorum. Seni istiyorum eey yar! Canıma bir can daha katmak için, ruhumun yalnızlığına, yüreğimin acısına son vermek için, daha mavi bir deniz, daha mavi bir gökyüzü, daha mavi bir sevda için...Seni İstiyorum, Yarın, Öbür Gün, Öbür Hafta, Öbür Ay, Öbür Yıl değil..... Şimdi…!!!


alıntıdırkaydirigubbakcemile2
 
Güzeldi o Günler o ilk bakismalar,dokunuslar...


Sesimi duyamadan güne merhaba diyemiyen sen!
Hafdada bir ariyan sen!


Inan HerCarem birbirimizden sogumamizi yüregimin derinliklerinde Hissediyorum...
Ve cok üzülüyorum...
Oysa ne umutlarim vardi seninle Ne hayallerim...


Gecmisde yasadigim Dertlerimi seninle bitirdim seninle unuttum.
Hani bir Balik susuz kalir cirpinirya? Isde o cirpinan balik misali o haldeyim...
Suyum senmisin?
Sendin aslinda ama birbirimizden sogumamizi ben yüregimin derinliklerine hissetmekdeyim!


Bu aralar ne istiyor ne bekliyor niye düsünüsoyr bedenim bende bilmemekdeyim.
Bence bu senin eserin,bendede suc vardir belki ama...!!??


Simdi herseyi zamana biraktim.
Hayirliysa dedim Rabbime devam etsin..
Bu sevda beni bitirecekse hayirsiza Bitsin!
Simdi Beklemekteyim
...
 
Hani tam kazandım dersin ya mutLuLuğu..
ôyLe sandım..
kaybettim..
Seni ve sana dair her şeyi..
Ucu yırtık hayaLLerim vardı oySa..Uçuk mavi hayaLLerim..
Hani ne oLursa oLsun vazgeçmeyecektin ya..
Hani benim için[di] ya tüm çaban..
Hani bırakmayacaktın ya..
Ne pahasına oLursa oLSun bendim/benimdin ya..
*
*
Biz kaybettik..
Oysa ben sana , sevgine muhtaç..
yamaLayıp birbirine bağLadığım her umudun ardından ,
kôr bir makas gibi yüreğimi deLip geçen sôzLerin..
Ben senin neyindim/kimindim sevgiLim ?
*
*
Bûyûk sevdaLar bôyLe mi biterdi ?*
*
Susma..SiL at bir köşeye sevdaLarı..
Susma.. Gün batımına göm anıLarı..
Sev[m]iyorum de..
BugünLerim sen[siz] de..
*
*
oLmuyor sevgiLim..
Bu son dedikÇe sonum oLuyor..
Git adım adım hayaLLerimden..
[ SenLi sensiz cümLeLere sustuRdum diLimi.. ]
".uCu yanmıŞ yaRınLara emanetimSin."





senağlama
 
sustum !
yüreğime yazdım her şeyi..
ve
yüreğimi yazdım her şeye..
yüreğimdekini !



LâL oLdu diLLerim
sevdamı yazdım mavi buLutLara..
mavinin anLamını, sonsuzu yükLedim sevdama..
ben sustum mavi konuştu mavi haykırdı sonsuzLuğu bu sevdaya..



görmez oLdu gözLerim
gözLerini yazdım yıLdızLara..
yıLdızLarın anLamını,yıLdızLarın ışığını yükLedim gözLerine..
ben görmedim yıLdızım gördü o anLattı o öğretti bana her şeyi..
gözLerin öğretti..
onLar haykırdı bizi mehtaba,onLar aLır götürür beni sonsuzLuğa..



duymaz oLdu kuLağım
sesini yazdım en sessiz geceLere..
geceLeerin anLamını, geceLerdeki huzuru yükLedim sesine..
ben duymadım 'sen'den başkasını,kuLak vermedim başka sese..
sesin haykırdı huzuru bu sevdaya,sahi ne çok huzur verir sesin bana..



dokunamaz eLLerim
en çok da özLemi yazdım..
artık iLikLerime kadar işLeyen, tüm benLiğimde hissettiğim özLemi yazdım..
özLemenin anLamını,hasreti yükLedim sevdama
özLedim!
çok özLedim!




hasretin yağdı mavi buLutLardan
hasretin yıLdızLara uLaştı
hasretin o acımasız sesi haykırdı geceLerde !
sağır etti !
LâL etti !


ve birgün kavuşacak oLmanın hayaLiyLe bıraktı yine bir köşede..
öyLesine sessiz..
öyLesine diLsiz..
öyLesine..

alıntıdır.
 
Biraz değiştim,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar…
Değiştim,
Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum,
Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni
Ben benimle savaşıyorum,
Seninle değil!
Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın
Ne kazanabileni ne de kaybedeniyim,
Sorun değil!



Elbet alışırım,
Biraz alıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Alıştım,
Varlığını istemediğim tüm eksik yanlarıma,
Ve çokluğunu da yokluğunu da istemediğim bu iki arada bir derede duyguya alışıyorum,
Bir yanım bırak diyor bir yanım –ma,
Kesin değil!


Henüz tanıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Tanıdığımı sandığım bana daha da yakınım artık,
Duvarlara anlatırken öğrendiklerim kendi hakkımda,
Ve aynalara ağlarken gördüklerim kendi tarafımda…
Bir yanım memnun oldum diyor, bir yanım tanıyamadım daha,
Samimi değil!


Bir hayli kırıldım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Canıma batan her halin felç gibi indi bedenime,
Gözlerimden tut da ciğerime kadar kırgınım!
Aslında ne sana, ne olanlara…
Kendime kırgınım…
Maziye hiç değil, an’a kırgınım.
Anlatamadığım, anlayamadığım masalların bana yaptıklarına,
Dinlediğim şarkılarda bana seni anlatan şarkıcılara,
Beni anlamadığın kelimelerin bana her şeyi anlatıyor gibi geliyor oluşlarına…
Bir hayli kırgınım…
Beni ben kırdım oysa,
İyi değil!


Galiba yoruldum,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Kendime kalbimi kanıtlamaktan,
Ve kanıtladığıma kendimi inandırmaktan,
Ve dahası kocaman bir sahada tek başına koşmaktan yoruldum!
Aslında ne pişmanım ne de pes ediyorum,
Sadece beni kaybettikçe seni kaybediyorum,
Şu kalp denen, beni bana sorgulatıyor artık,
Ki seni sorgulamamasını nasıl beklerim,
Toprağa bakan yanım senden zaten ayrı,
Sana bakan yanımsa toprakla aynı,
Ne yaparsan yap gördüğünün seni görmesini bekleyemezsin,
Gözlerim yorgun, dudaklarım hissiz,
Dokunulmadan geçen yıllar bana ağır,
Sarılmadan geçip giden uğurlamaların kavuşmaları hep beklentisiz,
Söyleyemediklerini söylesen de şimdi, sesine aşina yanım onca sessizlikten sonra artık sağır!
İsteyerek değil!


Çok çalıştım,
Paylaştığımız hayatımızda bıraktığın onca üstü kapalı “git” izine,
Beni yerle bir eden kendince açık olan her tepkine,
Ve bence bana tanımadığım bir adamı göstermene rağmen,
Gitmek için, bitmek için, sana huzur vermek için çok çalıştım,
Daha önce de gitmiştim, kendi isteğimle!
Anladım ki daha önce sevmemiştim,
Çok çalıştım inan,
Değişen yanımın aslında hep aynı olduğunu göstermeye,
Her defasında daha da tozlaşan canımı kırmadan korumaya,
Ve alışmaya kendime, bu göz gözü görmez dumanlı halime,
Çok alışmaya çalıştım hem de,
Tanıştım seninle doğan yanımla da ölen yanımla da,
Birini yaşattım, yaşatıyorum da hala ama diğerinin ölmesine engel olamıyorum da!
Yorulmak dinlenmekle geçmiyor,
An be an çöküyor insanın içindeki güç,
Işığı sönüyor, beyaza dönüyor rengi gitgide, hissizleşiyor,
Ne yormak istedim seni ne de yormak kendimi,
Çok çalıştım,
Gitmeye de kalmaya da,
İkisi de aynı acı,
Kolay değil..
 
Yüreğimin duvarları arasında kefenledim düşlerimi.


artık paylaşacak birşey kalmadığını bilmek o kadar acıttı ki beni. belki de bu yüzden keyifsiz kelimelerim.


belki de bu yüzden ilk defa mektup yazıyorum.
sahiplen...


beni anlamak zordu, çözemedim kendimi.
çözsem, sana kalmayacaktı anlamsızlıklar. beklediğim ne idi? bu bile yanıtsız bir soruydu sanırım...


hicran düşüyor geceye denizin karasından.
denize en çok ben kara kattım.
sense kül...
neyse, karıştırmayalım karayı külü...


kalmıyor birşey arkamda ben giderken. senden aldıklarım olsaydı da onları bıraksaydım sana. kurumuş papatyalardan, kokusu hala saklı bir taç yapsaydın da bana, zarfın içine onu da koysaydım. ama yok, yok işte...


sakladım seni içimde.


senden izin almadım ama aldım seni ve gidiyorum.


bir de gölgeler geliyor peşim sıra. hangisi aslım o da yanıtsız... ben, ben galiba dayanamıyorum artık... yok, bu öyle her zamankinden değil.


keyifsiz bir gecede, söyleneekleri söylemeleri beceremeyip, ardımdan dualar okunarak gidiyorum...


gel de toprak at üzerime...


yorgunsan ve kolun ağrıyorsa eğer, bana yaşamak için bir neden söyle..


ben giderken çaresiz, hasret olmasın yüreğinDe...

 
Yanılgılar, yaşanmışlıklar, birde hiç yaşanmamışlar…
Koca bir ömrün özeti yazılacak olanlar…
18 yıllık suskunluğun özeti, kaç kelimeye sığar?
Ölü bir hüznün son celsesi, sırrı ifşadır bu satırlar…
…
Bir varmış, hep yokmuşlarla başlayan bir hayat…
Islak gülüşlerin güneşe yamandığı bir yaşam…
Rengi soluk ölümler, yarım kalmış gülüşler…
Ve teneşire adını tersten yazan garip bir kız…

Bir gün büyüyecek…
Evden kaçan çocuk olmaktan yorgun düşecek…
Mezarlar eskisi gibi, üzerine titremeyecek…
Bir gün büyüyecek ve ölüler bile, artık kimsesizliğine gülecek…
Ölülerin bile insafsız olduğu bir şehirde, efkar dilli kız, peltek bir hüzünle, büyüdüğüne küfredecek…

Tek sığınağı bir mezarken; toprak ihanet edecek…
Ve cesedini hiçbir mezar kabul etmeyecek…
Bir gün büyüyecek ve hiç ölemeyecek…

Masalların rengini yitirdiği bir kentte, şehirlerin dilsizliğini ezberleyecek…
Sonu yazılmayan şehir öykülerinden, adına noktalar biriktirecek…
Ve yetim kalmış sonları, bir o sevecek…
Ve bilecek ki;
“Her masal biraz gridir...
Her şehir biraz yarım...”
…
Büyüdüğünde bir masal yazacak belki…
Her harfe üç nokta…
Her noktaya bir aşk…
Her aşka bir son…
Bir masal yazacak belki…
Kibritçi kızdan kalma, birazda derme çatma…
Ve hiç bilmeyecek her masalda, adını bir kez daha kaybettiğini…
Ve bilmeyecek kalemin sükuta ihanetini…
…
Bir kent sevecek…
Çığlıkları karşı yakayı ağlatan bir kenti, titreyen kalbiyle sevecek…
Bir kent geçecek…
Notası kırık bir şarkının içe dokunuşu kadar ıslak bir kenti, gece yürüyüşüyle geçecek...
Bir kenti ölecek…
Yorgun bir kentin son nefesini, usulca dillendirecek...
Ve bir kentte ölecek…
Yakına hep uzak kalsa da gidişler, gökyüzüne bakıp boğulmayı dileyecek kimsesizler...
Ve kentlere aşina bir yüz, kentlerin kimsesizliğinde ölecek…
…
Ve bir gün...
Ölü bir masal, deli bir masalcıya kefen biçecek…
Ve o garip kız, bir gün, uzak kentin yorgun yüzlü yüreğini, dudağında kısık sesli bir tebessümle sevecek...
Kirpiklerine dokunup, masal gibi ölmeyi dileyecek...
…
Ve bir kent ki…
Suçlarıyla doğacak masallar...
Alınlarında bir leke...
Aşk gibi... Gitmek gibi... Ölmek gibi...
Oysa tek suçları kim/se(s)sizlikleri...
Ezelden düşmüş kirpiklerine hüznün sesi…
Ve bir hayat ki…
Kaderi yanıktır masalların, kederi gözlerinden tanırlar...
İlk harfi yalnızlıktır geçmişin, son harfi bulmak için yazarlar...
Başı sonu bellidir oysa...
Masal kağıda düşer,
Hüzün ölüme küser,
Ve yalnızlık, aşka el sürer...
…
Ve ak kanatlı bir kuş…
Kanadına aşk düşecek…
Efkar dilli kız, masal sanıp sevecek…
Yalnızlığı kente bırakıp, onun gülüşüyle gülecek...
Kanadındaki kırıklara, bileklerindeki kesikle yarenlik edecek...
Yüreğine yaslanıp, usulca ölmeyi dileyecek...
Ve ak kanatlı kuş, dudağında al bir hüzünle, gidecek...
Kanadındaki yarayı, bir şairin gülüşünde ağlatıp, yitecek...
Giderken, masalların beyazlığını da alıp gidecek…
Siyah kelimeler bırakacak geriye…
Ve birde…
Sonlara ayarlı başlangıçlar…
Masallar artık hep bitecek…
Başlangıçların olmadığı bir kentte, düşler, gülüşleri inşa edecek…
Gülüşü yaralı kız, hüznünü düşlere teslim edecek...
Yaralı bir masalı taşımaktan yorgun düşecek, ve düş/üş/lere ısmarlayacak onu tutuklu masallar...

Ve gece…
Ve son…

Efkar dilli bir kız, Geceyi ağlayacak, Geceyi susacak…
Ve aşk, susmaktır... Geç anlayacak...
Günü gelecek bir gün, o garip kız, yeniden susacak...
...
Bazıları masal yazmak için yaşar, bazıları masal gibi yaşar...
Ben masal gibi yazdım, masal gibi susuyorum...
Yazdığım her masaldan af diliyorum...
Ve masal gibi ölmek için;

GİDİYORUM...

EYVALLAH!


[aLıntıdır]

 
Her güne bir başka uyanıyor acemi yüreğim. Deniz, kokusuna küsmüş sanki. Çünkü ne kadar söylenmesi gereken söz varsa susmuş.



Söz geçiremediğim deli taylarım var çünkü:

“Söze daha zaman var” diyor!

Oysa biliyorum ki, yaşam kendini yenileyerek yürüyor...

Yineleyerek değil!

Derin bir nefes alıyorum. Sonra hangi dağın beni saklayacağı sorgulanıyor.

Çünkü suç işlemekten korkuyorum.

Hangi yasal aşk var yeryüzünde bilemiyorum. Kendini yasallaştıramadığı için suç olmuş aşklar düşüyor aklıma...

İrkiliyorum.

Ardı sıra koşturan günler bir boşluk bende...Böyle yaşamayı sevmiyorum.

Türküler dinliyorum gözlerimi boşluğa yatırıp. Ama hiç biri de sensiz geçmiyor:

“Tam gemiler kaçtı derken, turnalar uçtu derken, sen çıkıp gelsen.”

Adını mavi koydum senin duru gülüşüne konsun diye uçurdum.,

Kaç bahar havalandı şu gönlüm bir bilsen, göçmen kuşları misali. Sığınacak ne bir liman buldu, ne bir dal.

Hiç böyle aydınlık bir yürek görmedim; yüzünü hangi yana dönsen güneşe kesiyor.

Ne zaman yan yana gelsek gözlerim kamaşıyor, yüreğim yerinden fırlayacak gibi oluyor gözlerinin o hesapsız duru bakışlarından.

Yasak olan ne kadar şey varsa hepsi birden yasallaşıveriyor.

Ama yine de suç işlemekten korkuyorum.

Düşünüyorum, düşünemiyorum.

Anlamı olmayan hiç bir şeyin ya da her şeyin ortasındayım işte!

Yürüyen insan kalabalıkları saki içimi yırtarak geçiyor. Susuyorum delice ama içimde fırtınalar kopuyor.

Beyaz bir güvercin yakaladığımı düşlüyorum... Var say ki öyle!

Sana gönderiyorum onu. Kanatlarına hasret yüklüyorum,yüreğine aşk.

Gözleri benim için bakacak sana,ona göre bak.

Aklıma düşürüyorum ayak izlerini. Sonra oturup onları kumsala kopyalamaya çalışıyorum.

Beceremiyorum.

Sonra gözlerini, yüzünü. Beceremiyorum işte, beceremiyorum.

Çünkü suç işlemekten korkuyorum


Kendini yasallaştıramadığı için suç olmuş aşklar düşüyor aklıma.

İrkiliyorum...

Dedim ya; söz geçiremediğim deli taylarım var.

Sana doğru koşuyorlar...

Durduramıyorum!



(ALINTIDIR)


 
Hava soğuk...
Hemde çok soğuk
Üşüyorum buz gibi
Ellerim kalem tutmakta zorlanıyorlar
Aslında gerçekten üşüyen bedenim mi?
Yoksa ruhum mu?
bilemiyorum..
Sensizlik içimde karlar yağdırıp
Fırtınalar kopartıyor
Hazan mevsimiyle,kış mevsimini bir arada yaşıyor ruhum bu gece

Depremler aslında şehrimde değil
Ruhumda!....
Geceler arkadaşım,yıldızlar yoldaşım yine
Sadece onlara anlatabiliyorum çaresizliğimi
Şikayetçi değilim ama....


Çünkü
Benim şikayet etmek gibi bir lüksüm yok...
malesef
Kaybetmeye alışkın ruhum
Bu sefer belki içimde yaşadığım suçluluk duygusundan olsa gerek
Daha çok canım yanıyor...
"Kendim ettim,kendim buldum misali"
Üzgün olmanın bu saatten sonra bir işe yaramayacağını biliyorum
Bir anlamı olmadığı halde sadece bil istiyorum
Ben gerçekten çok üzgünüm
Seni bir kere daha yıktığım için
Sana bu hayal kırıklığını yaşattığım için tekrardan

Çocuk kalbime
Ve
Çok sevmeme ver
Ama

AFFETME!....senağlamasenağlama

 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…