LaRisA-sevdiği Şiirler

KarKralicesi

ATA BARIŞ (:
Kayıtlı Üye
16 Eylül 2006
24.056
18.169
823
37
AYRILIK

Saklansam bir köşeye , ağlasam
Sesimi kimse duymasa
Hayaller kursam tek başıma
Düşünsem onu tüm aklımla

Gün geçtikçe insanlar unutulur
Sen de beni unuttun
Tüm ömrüm boyunca
Suçum neydi benim

Sen bile benim seni sevdiğimi unuttun
Her şey biter , hayaller söner
Ben de unutsam seni
Sen , beni çoktan unuttun

Ben seni unutamıyorum
Koparmak istedim seni yüreğimden
Ama yapamadım , ben beceremedim
TUTUŞTUM AŞKINLA… :a015: :a015:
 
Ben En Çok Seni Özledim



Ben en çok seni özledim
Sesindeki çocuksuluğu,
Varlığındaki çoşku ile
Kederin o muhteşem yoğruluşunu,
Olmadık zamanlarda
Olmadık benzetmelerini,
Mesela ile başlayan
Ve insanın ruhunu okşayan
Hecelerinin kelime olmaya
Koşuşunu özledim.

Ben en çok seni özledim
Yorgun bir akşamda
Yürürken kaldırımlarda
Sensizliği solumayı
Ve sensizlikle yürümeyi özledim

Ben en çok seni özledim
Seni seviyorum
Deyişin içindeki seni
Ve şiirlerdeki her bir satırın,
Sana dönüşünü özledim.

Ben en çok seni özledim
Yağmur yağarken üzerime
Gözyaşlarımı bırakıp gökyüzüne
Başka bir yağmurla sana yağsın diye
Umut etmeyi özledim…

Ben en çok seni özledim Ben en çok seni özledim
Derinliğinde kaybolduğum
Gözlerine ne demeli bilmem.
Beni sonsuzluğa sürükleyen
Ve ansızın hüzünlerin en çıkmazına iten
O derin ve
Güzel gözlerini özledim
Kalbindeki insanlara rağmen
Orada sıkışacak bir yer bulmak
Ve dışarda kalmamak için yaptığım
Çırpınışları özledim

Ben en çok seni özledim
Sen,
Kimi özledin…
 
HeRkes koNuştuKLarını yazar, beNse sustukLarımı..!

Bir hayatın tozLu sayfaLarı içimi acıtan.
CepLerimde kırık qece masaLLarı duruyor,
ÖksüzLüqümü avutuyor sonbahar.
Ne yana baksam sen oLuyorum,
ParmakLarımı kanatıyor kirLi duvarLar.
KuşLar yuvaLarından terk ediyor beni,
Bir sarsıntı qeçiriyor yüreqim, sen şiddetinde...


ELLerime kar diye yokLuqun yaqıyor,
Aşk sorqusunda yüreqim can çekişiyor.
Yüzümde sensizLiqin izLeri,
AyakLarımın aLtında bir yıqın cam kırıqı...


İçimden söküLen her keLime,
Tekrar dönüp içime batıyor.
Ve her seferinde sana isabet ediyor.
Bir zindan karanLıqı şimdi qeceLerim,
DuvarLara sinmiş qözLerinin renqi...
SaatLeri infaza çekiyor qeLmeyişin,
Yavaş yavaş qidiyor benden hayat;
DamarLarımdan çekiLiyor içimdeki sen !
Bense düşüyorum hiçLik ötesi bir hayata,
Kanıyorum sana , sende aşkı buluyorum
Hem de ayrıLıqa çarpa çarpa...


SuskunLukta sesLer daha çok acıtıyormuş,
Bu yüzden senden harf harf kaçışım.
YaLnızLıqıma esir düşüyorsun,
Bense kayboLuyorum cümLeLerinde.
Ve susuyorum sana, avaz avaz susuyorum.
Sende birikiyor içimin tüm söküLenLeri
Ben dipsiz bir kuyu oLuyorum.
Biriktiriyorum her harfimde seni...


Şimdi yokLuqa düşüyor zaman,
Ben bir adımda düşüyorum senden.
KuytuLarıma sokuLma, bırak bana uçurumLarımı,
KaLemimden azat et beni,
Herkes konuştuqunu yazar, bense sustukLarımı...!!!!


ALINTIDIR...:çok üzgünüm::çok üzgünüm:
 
Bitmişlik..
Tükenmişlikle..
Gözlerin arasında bir yerdeyim. ..
Ne yerdeyim. ..Ne gökte...

Yalan söylemedim hiçbir zaman...
Korkum vardı..
Titremekliydi hallerim. .
Kalbim derin bir yaranın üzerine veriyordu acı acı nefeslerini..
Amaçsız yürüyordu ayaklarım yıllardır..

Derin bir yağmura çektin beni...
Kelimelerini içtim..Sarhoş oldum..
Bir gece yarısı susuşlarına düşürmüştüm,bir damla gözlerimden..
Birde...
ihanet mi? sorusuna veremediğim susuşlara..

Susarak..
susa susa..
Susadım günlerce....

...

Kapımın kilidi korkudan kapandı...
Korkuları..
Acı , sızı ve özlemleri kilit yapmışım farkına varmadan kapılarıma...
Ve farketmeden...
Sende bir kilit vurdun... . Adı neydi bunun?..

Yağmurda gözyaşımı..ihanetmi..Yokluk mu..?
Bilemem..
Bilmekte istemem..
Tek hissettiğim..
Daha yolun başındayken hayatın..
Sonumu beklemem. ..

Şemsiyemi açtım..
Bilmek istedim..
Yazdım...
Yağmur yağarken..

...

Yağmur yağıyordu..Üşümüştün..
Nasıl oldu bilmiyorum...
İçeri aldım seni..
Sessiz kaldık bir süre öylece..
Tozlu raflara,Unutulmuş kitaplara dokundu ellerin..
Durmadan bakınıyordun etrafa...
Unutulmuş duygulara sebep aradın kalbimin her köşesinde..
Ve şimdi kilitli kapıları zorlar oldun..
İçimi acıtıyorsun..
Bu gece son...

Dokunma yüreğime...


ALINTIDIR....
 


Ne kadar da soğudu hava
Demek kar yağıyor bahara
Şu uçup gidenler umutlar mı
Yoksa bacaklarımı ısıtan
Bileklerimden akan kan mı
Ya sen sevgili...
Acaba düşünüyor musun beni
Bak ne hale geldi sevgi
Damarlarıma sığmadı
Dışarı taştı aşk-ı ilahi
Hani ağlayamıyorum demiştim ya
Gözlerimdeki yaşlara kanma
Yine ağlamıyorum aslında
Sadece özlemine dayanamayan
Göz yaşlarım koşuyor sana
Sen de ağlama sakın
Hem gördün mü hiç
Güneşin Ağladığını
Ağlarsan kızarır gözlerin
Boşver bozulmasın güzelliğin
Kanım kaynıyor sana demiştim de inanmamıştın
Bak ne kadar sıcak kanım işte sonunda kanıtladım
Gördün mü
Ne kadar da hızlı çarpıyor kalbim
Dikkat et yüzüne sıçramasın
Seni de yakar sonra alevlerim
Bak gülümsüyorum yine
Sırf sen yanımdasın diye
Gözlerinden damlayan inci taneleri de ne
Yoksa ağlıyor musun
Sulu göz sen de
Ağlayacak ne var ki
Sanma bileklerimdeki jilet kesiği
Onlar aşkımızın bedeli
Onlar zalimlerin diş izleri
Havada iyice soğudu
Kış bu sene erkenci
Üşüyorum ısıt beni
Son kez olsun sarıl hadi
Yoksa korkuyor musun
O kanlardan korkma
Darılırım sonra
O kan tertemiz içilesi
Onlar ölümün bahanesi
Artık ben sabredemeyeceğim
Kızma tamam mı
Şimdi sende
Sabır sırası
Merak etme
Hem
Kulaklarımda ikimizin şarkısı
Biliyorum yapmazsın ama
Ben yine de söylüyorum
Seni sevdiğimi unutmayasın
Sende beni unutma
Ayrılık vakti geldi
Artık
Daha fazla seni üzmek istemiyorum...


ELveda SEVGİLİM
ELveda SEVDİĞİm...


ALINTIDIR....
 



Ayrılığı seçtin mi her şeyi götüreceksin yanında...
Geriye hiç bir şey kalmayacak...
Söylenmemiş sözler kalmamalı bıraktığın yerde -ki ben en çok onları duydum-...

Gittin mi adamakıllı gideceksin !!!
Hiç bir özlem kalmamalı dönüşleri emziren...
Demem o ki... Böyle gidilmez!!!
Büyük olmalı ayrılık !!!

Uçsuz bucaksız, dursuz duraksız olmalı...
Telefonun numaraları sesime düşmemeli...
Yolların yoluma değmemeli...
Hiç bir anıya, hiç bir dizeye, hiç bir şarkıya yenilmemeli ayrılık...
Şiirler okununca unutulmalı...
Hasret dokununca uyutulmalı...

Rakının, şarabın diktasında titrerken yürek...
Gözyaşlarının debisi arttığında...
Gece inmişken ayak parmaklarına kadar...
Yahut gün doğarken...
Yatağının diğer yastığındaki boşluk tecavüz ederken gözlerine...
Ne bileyim tek başına yiyeceğin sofrana iki kişilik servis açtığında...
Susacaksın... Duracaksın...

Gitmenin hakkını vereceksin !!!
Ayrılık gurur duymalı seninle...
Gidersen... Sözün ayaklarına geçiyorsa...
Ayakların yakınımdan geçmeyecek...

Ayrılığı seçtin mi büyük olacak ayrılık...
 
Birini beklemek ne kadar zordur bilmezdim sen gidene kadar.Bilmezdim gecelerin daha uzun olduğunu bir günün bir asır gibi geçtiğini öğrendim sayende hepsini tek tek..
Hatıralar daha bir acıtır oldu canımı yokluğunda seni özlemekten yorgun düştü yüreğim ve gözümü telefondan ayırmadan saatlerce beklediğimi bilirim..
Beklemek... ne olacağını bilmeden sonunu göremeden ümitsizce sadece dönmeni beklemek. Yeniden ellerini tutabileceğimi hayal etmek ve hiç bir şey söylemeden gözlerine baktığımı düşünmek ve bunların ne zaman olacağını bilmeden beklemek ne kadar acı sen bilemezsin.
Bilemezsin benim içimdeki korkularımı , aramadığın her gün aklımı kemiren soruları , yanlızlığın pençesinde hergün biraz daha yok oluşumu bilemezsin .
Şimdi bir tek şeyin cevabını istiyorum senden sevgilim
SÖZVERDİĞİN GİBİ DÖNECEK MİSİN SEVGİLİM ?
Eğer döneceksen çektiğim herşeye değer inan bana ama dönmeyeceksen söyle bileyim kendimi daha fazla seninle zehirlemeyeyim...
 
Sensiz yaşayamayacağımı anla artık
Gözlerimden bu düşünceleri al artık ne olur…
Kaybolan zamanların ardından bakıyoruz sadece…Hadi artık,
geçip giden zamana ayak uyduralım…
Tut ellerimden de beraber yol alalım…
Bir daha geçen zaman dönebilme şansımız yok, bilmiyorsun sanırım…
Bilmiyorsun ki bu kadar uzaksın zamandan…

Hayallerim sönük, yaşamaya çalışırken ben… Sen nerelerdesin…
Uzun zaman oldu dokunmayalı sana…
Senden bekliyorum artık, sen uzat bu seferde özlem dolu olmasını umduğum ellerini…
Çıldırmak üzereyim…
Dursun zaman, konuşmasın kimse, görmesin yalan gözler,
sussun bütün insanlar, sadece…..
Sadece sen konuş… Seni seviyorum de…
Yeniden yeşersin, yeniden can bulsun dünya(m)… Hadi…
Yüreğimden can koparıyorlar sanki…
Lütfen tut ellerimden artık…Yoruldum çok….
Sensiz yaşayamayacağımı anla artık…
Sev beni… Ömrümü serdim ayaklarının altına sadece sev beni…


ayrılık olmasınn olmasın ayrılık ben dayanamam........
o güzel yüregine saglık gülüm herşeyim benim....
ama ayrılık olmaısn olur mu??





ALINTIDIR....
 
ya kızlar dagıldım sabah sabah ne kadar güzel ne kadar duygulu bunlar yaaa afyonum patlamadan bu kadar duygu seline boguldum vallahi emeginize saglık
 
Pardon..
Bir dakikanı alabilir miyim aşk?
Biraz soru sorup susucam
Sen öyle yaparmışsın hep kanatırmışsın yarınları
Ben insanlara mı sana mı inanıcam?

Sen varken insanın yanında
Melekler tutunurmuş edilen dualara
Şiirler sarılırmış yastığa yorgana
Ay periye dönermiş bir kelebeğin kanadında
Bir rüya olur girermişsin uykuya
Sen çok mu güçlüsün aşk?

Seni yaşadımı insan titrermiş
Korkar olurmuş çocuk gibi yalnızlıktan
Hep bir resim çizermiş kalbin duvarına
Böyle sancılar girer kıvranır ama hiçbirşey diyemezmiş
Sonra kururmuş gözleri pınar olup akmaktan..
Senin adın ne aşk?

Sen varsan..
İki kişi yaşarmış insan
Hep iki kişilik düşünür
İki kişilik uyur
İki kişilik geçermiş yürek köprüsünden
Yine iki kişilik büyür
İki kişilik ölürmüş
Sahi sen kaç kişisin aşk?

Bazısı günah olurmuşsun
Yakarmışsın geceleri
Sallandırıp umutları
Sokağa atarmışsın insanları
Kimide vururmuşsun kalbinden
Nefes alamaz tanımaz olurmuş insan dünyayı
Kendini sonsuzluğa bırakıp yakarmış yarınları
Yoksa sen katil misin aşk?

Sinema perdesi gibiymişsin
Her rolü oynarmışsın
Senle güler senle ağlarmış herkes
Hiç boş kalmazmış sandalyelerin
Mutlaka birinin yüreğini oturturmuşsun kendi seyrini
Kimi güler kimi hıçkırırmışsın
Bende gelsem
Filmin adı ne aşk?

Sabahları sevmez
Geceleri ağlatır
Yıldızlar kaydırırmışsın
Yürekler kanatır
Gözlerde yağmur olurmuşsun
Siyahı örtermişsin güneşe
Sen gece misin aşk?

Bazıları gidermişsin sessizce
Yada içli içli hıçkırıklarla
Bükerek boyunları yetim bırakırmışsın insanı
Hiç beklenmedik zaman gelir
Alır götürürmüşsün hayelleri
Bende geleyim senle
Senin evin neresi aşk?

Bir şiirin üstünde tual olurmuşsun
Kelebek kanadına,gökkuşağına bularmışsın kendini
Çeşit çeşit çiçek olur
Her anlamda çıkarmışsın yüreğe
En usta ressam adını boyayamazmış
Senin rengin ne aşk?

Saatlerdir soruyorum
Suskunsun deniz gibi
Bir taşıp bir duruluyorsun
Seyrediyorsun hep deli gibi..
Madem hep konuşmaz
Ummadık anda çıkar
Umulmadık zaman kaçar
İnsanlardan ürkersin
Sıkıldım anlatılıpta bilinmemenden
Ne olur konuş..
Sen nesin,kimsin aşk?..


ALINTIDIR
 


Bir şiir ısmarladım kendime
kendime tutunarak..
Kelimelerle çürümüyormuş adıma biriken kederler..
Gerçek olmayan anlar, figüranlar doluysa hayatında
gerçeklik seni bu kadar yalanlıyor işte!
Umrumda değildi kendi söylediklerim
ya da söylemek istediklerin..
Üzgünüm..
Sence de..
Bence de..
Bencilce..

Bak hala kanıyor,
mevsimsiz yağmurlarla,
ya da yanlış dokunuşlarla..
Mutluluk mekanları bu yüzden hep dar gelir bana
ve ben hep bu yüzden kendimi okşarım,
üşüdüğüm her yalnız durakta..

Bazen ikinci bir cümleye gerek duymazsın ya,
onların birini farkediyorum şimdi;

insan bazen kaybeder..





Benim Gibi
Yalnızca yağmur yağdığında
Seviyorum bu şehrin insanlarını..
Herkesin yüzü gözü ıslak,
Başları eğik omuzlarının arasında..
Yağmur yağdığında... Herkes..
Benim hep olduğum gibi...



Bulut
Öyle bir bulut doğar ki içine bazen
Yağsan olmaz yağamazsın
Hıçkıramazsın, hıçkırsan ağlayamazsın
Uzatırsın elini bir tatlı dokunuş için
Tutamazlar, tutunamazsın...



ALINTIDIR...
 


Düşleri en derine bırakıp, güneş serdim sabahlarıma.. Zamansız ve mevsimsiz bir sancıdan geldim, geceye inat ayışında saklı sırlar büyüttüm.. Bir ipek böceği kadar dik başlı artık yüreğim, hiç olmadığı kadar.. Gözlerimde zemheri çığlıklar, avucumda hep bi hüzün rengi.. Böyle bir şey işte gözlerimle yüreğim arasındaki o ince çelişki.. Altı üstü düşlerimin cebine yüreğimin ellerini koyarak yürüdüğüm yollar, kendini yazan senaryolar, yirmi yaş üstü kahveler ve tek kişilik senaryolar şahit hangi gerçeğin, yalandan daha inandırıcı olduğuna.. Ama yine de bir şey var mevsim normallerinin üstünde yüreğime şiddetle yağan.. Bir yokluk sonrası ellerimden kırıp dökülen.. Yalandan dolandan öte, vuran ve kıran.. Her neyse..

“dönersen ıslık çal
geldim deme ben anlarım
geldiğini bi tek ben anlayim

dönersen ıslık çal
postacı kapıyı iki kere çalar
sen de geldiysen üç kere vur”





Bugün anladım; bazen ağlamak için kötü bir sebebe ihtiyacınız olmuyor.
Bugün anladım; hatırlanmak gibisi, en önemlisi değer verdiğiniz kişiler tarafından hatırlanmak gibisi yok.
Bugün anladım; en beklemediğin insanlardan yediğin darbeleri, yine hiç beklemediklerin telafi edebiliyorlar ne yaptıklarını bilmeden…
Bugün anladım; zaman acımıyor kimseye…
Bugün anladım; ben yaşlandım…


ALINTIDIR...
 




Keşke tanımasaydım seni
Omuzlarıma bu kadar yük binmezdi o zaman
Gözlerim ağlamayı bilmezdi bu kadar sık

Kalbim çarpmazdı böyle delicesine
Benimde ellerim sıcak olurdu mutlaka
Geceleri asla uykusuzluk çekmezdim sabaha kadar

Rüyalarım,
Hatta tatlı hülyalarım olurdu
Duygusuzca düşünmezdim yokluğunda yıllarımı

Hırsla savurmazdı kuzey rüzgarları yalnızlığımı
Kayan yıldızlarla bende dilekler tutar
Duyardım anlardım yanımda konuşulanı

Bende gülerdim zaman zaman
Deniz ve mehtap benim için de önemli olurdu belki
Güneşsiz dünyamda ciğerlerim kavrulmaz

Beynimse böylesine hırçın uğuldamazdı sürekli
En tiz sesiyle çığlık atmazdı göğsüm
Simsiyah yankılar oluşturmazdı ufkumda

Saçıma sakalıma ben de bakardım o zaman
Pantolonum ise ütülü olurdu her gün

Sonra,
Bir şeyler yer içerdim diğer insanlar gibi
Açlığı ,susuzluğu hani o hasreti bilmezdi bu can
Helallik vermezdi zalim geceye

Öksüz ve garip hissetmezdim kendimi
Sürekli uzaklara dalıpta kalmazdım oralarda
Bütün gücümle tütünü çekmezdim içime

Benim de ellerim sıcak olurdu mutlaka
Yüreğim tanımasaydı sevdanı keşke
Keşke tanımasaydım seni..



ALINTIDIR...
 
Duvarlara ördüm fikirlerimi
Yazayımmı dedim yazma dediler
Ölmeden ölüpte kendi kabrimi
Kazayımmı dedim kazma dediler

Hak yolundan çıkıp çizgiden taşma
Mevkiini öğren haddini aşma
Yürünecek yerde hızlanıp koşma
itaatsiz olup azma dediler

ibret al arıdan çiçekten gülden
Kendinde yok ise bekleme elden
Bir yerde karar kıl çalma hertelden
Artık bir meyve ver tozma dediler

Bilince kabul et örtme hatanı
Afvetme dinini pula satanı
Köprü et yarına medfun atanı
Yapıcı ol hanı bozma dediler

Dostların cürmünü deme yüzüne
Elin kanda olsa bağlan sözüne
Dedi kodu bulaştırma yazına
İkaz edenlere kızma dediler.



ALINTIDIR....
 



Bugünde gelmedin sevdam...oysa nasılda emindim geleceğinden.duramaz ki hem,mutlaka bir yolunu bulur gelir diyordum.gelmedin...ve ben üzülmedim.hemde hiç.hani zaten gelsen,bozuluverecek gibiydi büyüsü özlemin.gelsen,kalemim düşüverecekti parmaklarımın arasından.gelsen,yine gideceğini anlamak kamçılayacaktı yüreğimi.gelsen canım yanacaktı sanki...gelmedin...üzülmedim.bak...bak öylece kaldım bıraktığın üzere.bak öylece yetim gözlerim perde aralığında.ayak seslerini dinliyorum kapayıp en sevdiğim türküleri bile.açlığım,susuzluğum benim,sevdam,canım...sana gel demek değil bu sayfaların gayesi.sana dön demek değil.mutluysan gidişlerinde,tebessüm eksik değilse yüzünde dönme.beni düşünme..
Sana âşık olmak isterdim tekrar
Sırf o zaman ki kadar mutlu olabilmek için
Tüm acıları tekrar yaşardım
Sırf o zaman ki kadar mutlu olabilmek için.
Ne seni özlüyorum
Ne de o günleri artık
Sadece
O zaman ki kadar mutlu olmayı özlüyorum.
Ve bu neden sensiz olmuyor
Onu anlamıyorum.
O bulutların üstünde uçuşum…
O bitmeyen gülümsemem…
O sana baktıkça gülen gözler…
Sensiz olmuyor
Hiçbir şey eskisi kadar güzel.
Anladım:
Gitmeye karar vermiştin
Peki neden mutluluğumu da aldın giderken???

 


Bilir misin yalnızlık ne demek? Bilir misin gökyüzündeki yıldızlardan medet ummayı? Uzattın mı elini bir yıldız boyunca belki tutarım diye farkında olmadan?

Uykusuz kalmayı bilir misin sabaha kadar? Hiç küstün mü hayata? Aslında kendindir küstüğün küçüğüm……

Kapatıp gözünü hayaller kurduğun oldu mu geleceğe dair? Bazen küçük bir masumiyet belirir tebessümünde, bazen gözünde hırçın bakışlar.

Kızdın mı kendine günlerce? Kendini tanıyamadığın oldu mu hiç? Bazen cesaret edemeyen konuşmaya ve bazen hiç susmayan sen.

Sevdin mi birini? Her yağmur yağışında saatlerce bekledin mi? Sevdiğini pencerenin önünde?

Bir yudum sevgi için dilendiğin oldu mu sert bakışlardan? Yaslanacak bir omuz aradın mı?Birden güldüğün oldu mu sebepsiz? Her şeyde kendini bulmadın mı hiç? Rüyalarda yaşadığın oldu mu hayatını,istemediğin oldu mu uymayı?

Baktığın ama göremediğin oldu mu etrafı? Ufak bir sorunu büyütüp ölmeyi de mi istemedin hiç? Sebebini bilmediğin bir ağırlık çökmedi mi üstüne? Büyüdüğünü fark edip zamana düşmen oldun mu?

Hecelerin az geldiği, kelimelerin yetmediği oldu mu duygularını anlatmaya?

Ağladığın oldu mu sebepsizce sabaha kadar? Belki sen ağlamayı bilmiyorsundur, sevmeyi bilmediğin gibi…..

İki damla yaş değildir ağlamak. Önce hüzünlenmek sonra düşünmek,hayal etmek anıları yaşamak büyük bir özlem içinde o küçük oyuncak bebeğe sarılmak…..

İşte budur ağlamak ve yalnızlığı yeniden yaşamak…

Sensizlik diyarlarında geziniyorum,her gün…..

Her sana uzandığımda ellerim boşlukta yalnızlığın verdiği ızdırapla kıvranıyor. İleride bir gün buluşacağı ellerin hayaliyle yaşıyor. Bir gün uzaklara gidip unutuldun hissine kapılırsan hayatının en büyük hatasını yapmış olacaksın. farkında olmadan birilerin kalbinde,birilerin beyninde,birilerinin gözlerinin önünde olduğunu bilmeyeceksin. Bunun için ağlayacaksın. boş yere göz yaşı dökeceksin ama bunun boş yere olduğunu asla bilmeyeceksin hayatının anlamını,varolmanın bazılarına verdiği mutluluğu yaşattığın o güzel duyguyu asla anlamayacaksın ANLAYAMAYACAKSIN…..

 


Biliyor musun, yine bu kentin sokaklari islak... Bulutlar agliyor, bense onlara
eslik ediyorum, agladigimi kimseler fark etmiyor... Sirilsiklamim ve en çocuk
halimle üsüyorum...

Böyle bir yagmurlu gecede çikip gelmistin. O andan sonra yüregime sakladim, her solukta duyabilmek için seni.

Basimiz yoktu bizim, sonumuz da olmayacak. Bir anda basladik. Dokunan kadar
dokunulanin da sarsildigi o an boyunca yasadik seninle askin tüm evrelerini; tüm umudunu, sefkatini ve firtinalarini. Tek bir dokunusta bir büyük sirri
paylasarak yasadik o muhtesem kavusmayi ve hemen ardindan kahreden o ayriligi.

Ben sana yenik düstüm...

Sensizlik çok kalabalik geliyor yüregime; tasiyamiyorum.

Öyle birsey ki bu; yagmurlarla birlikte agliyorum sana, bana... Yüregime
katiyorum seni katabildigim kadar. Ruhum bembeyaz perdenin arasindan siyrilip
senin karmakarisik hayalinle dolasiyor sensiz gecelerimde. O zifiri karanlikta
dualar ediyorum. Kendime bile dilemedigim dileklerle sürüyorum seni aydinliga.

Tükenmiyecektik...
Tükenmiyecektim...

Bogazim dügüm dügüm. Bu öyle birsey ki; acilarin en kahirlisi. Ve ben
kahroluyorum..

Söylesene. Sen benden Vazgeçebildin mi?

Oysa derdim ki; benim kirilgandir umutlarim... Biliyorum ki uzaga atarim
yakinima düsersin... Bu kadar yakinima düsecegini nerden bilirdim.

Ve bil ki çok sevdim seni kisa bir zamanda; bu lanet olasi mesafelere inat...



Shekerr_34'dümmmm buyur sana göre bir yazı...Bir zamanlar yazmıştım. ama artık lazım değil bana:smiley-cool::teytey:


 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…