KUAFÖR kelimesinin kökeninin, medeniyetin beşiği olan mezopotamyadan çıktığını öğrendim... Yani KAREPOR kelimesinden türemiş yada dilden dile şekillenmiş... Eski mezopotamya dili olan ARAMİCE de 'KAR' iş 'KARKER' işçi 'POR' saç anlamına geliyor... KAREPOR ise saç işçisi anlamına geliyormuş ve Mezopotamyanın doğusuna ve güneyine özellikle mısıra giden zengin tüccarlar kadınların güzelleşme sevdasını görünce yanlarında kareporlar (saç işçisi) götürmüşler. Mısırlıların arasında yaygınlaşan KAREPORlar zamanla saraylara girmiş... Hatta güzelliğine düşkün çirkin Mısır kraliçesi KLEOPATRAnın yanında her zaman bir KAREPOR varmış... Sezarla birlikte avrupaya gelen Kareporlar zamanla yaygınlaşmaya başlamışlar... Daha sonra latincede sakal anlamına gelen BARBA kelimesiyle özdeşleşip Latincede de kullanılmıştır... Aynı zamanda avrupalıların saç sakal kesenler için kullandığı BARBER kelimesi yine ARAMİCE kesmek anlamına gelen BIBIREden yada BIRANDINdan geldiği söyleniyor... Hatta BARBAR kelimeside kesmekten türemiştir... Kareporlar avrupalıların diğer deyimiyle barberler sadece saç sakal kesimi değil, hacamat, diş çıkarmacılık, sülükçülük, kellik ve uyuz, bit tedavisi dövmecilik ve halk hekimliği gibi alanlarda da hizmet veriyorlardı.
İlk çağlarda mezopotamyada; her aşiretin en önemli insanıydı, KAREPORluğun yanında eczacılık din adamlığı ve nikah kıyma işleride yapardı. İlkel insan kötü ruhların vücuda baştaki saçlar vasıtasıyla sızdığına inanırdı. Dolayısıyla, kötü ruhların kovulması için saçların kesilmesi gerektiğine inanırlardı. Eski Mısır’da KAREPORlar zamanla çok saygın ve zengin insandı. Kadim Yunan’da, devlet adamları şairler, filozoflar saç, sakal tıraşı için KAREPO dükkanlarını doldururdu. Roma’da asil hanımların emrindeki esirler arasında mutlaka bir KAREPOR (berber) bulunurdu. İmparator Sezar’ın her gün sinek kaydı tıraş olduğunu biliyoruz. Eskiden bu yana berberler, operatör doktorluk, eczacılık ve diş hekimliği görevlerini üstlendiler. 17. asra kadar ameliyat yapmak berberlerin inhisarındaydı. Üstelik, vücuttan kan aldırmak asırlarca hastalıkların tedavisinde en etkili yöntemi olarak görüldü ve bu da berberlerin işiydi. Zamanla KAREPOR kelimesi Couffiure ye dönmüş. türkçeyede Fransızcadan geçmiştir...