Ben daha çok kuşların bahçeyi,pencere pervazlarini pisletmesine takıldım.kuslar derken bildiğimiz disarida yasayan kuşlardan bahsediyorsunuz sanırım.hani serçe,kumru,guvercin ne bileyim karga falan cunku kiracının kuşları olsa ancak muhabbet kuşu,papağan falan olur.olsa olsa 1-2 tanedir.hadi olsun 3-5 tane.onlari da düzenli olarak bahçeye salıp akşama içeri alacak hali yok ya.kedi köpek değil yani sonuçta.(bunları besliyor olsa yanmıştı zaten,durum onu gosteriyor)e dışarıdaki kuşların pislemesinden kiraciniz nasıl sorumlu olabiliyor inanın anlamadim.pencereye,bahçeye ekmek,bulgur vs falan koyuyor da o yüzden mi geliyorlar?geliyorlarsa da sürü halinde mi geliyorlar?hadi pencereye gelip pislediler(ki bir yıkamaya bakar ne olacak yani)bahçeyi nasıl pisletiyorlar?bahçe ne kadar bir alan?ekilip biçilen bir yer mi?yani ne bileyim domates,marul vs ekilide bunları mi didikleyip yiyor kuşlar?gerçi pislettiklerinden bahsetmişsiniz.bu nasıl oluyor inanın anlamadım.bir de kapı carptiklarini nereden anladınız?anlaşılır tabi ses falan gelir de hayır yani hani günde milyon kere düzenli olarak mi carpiyorlar yoksa birkaç kere mi oldu?olabilir çünkü bazen rüzgardan bile carpabiliyor.banyoyu havalandirmasiklari için küf olmuş.inanin bizim banyonun penceresi hep açıktır,hicccccc kapanmaz ama tavanı şu an simsiyah.bildiginiz bütün tavan.ve evin başka hiçbir yerinde küf yok.bu arada kapısı da hep açıktır kedimin tuvaleti orada olduğu için.sadece banyodan banyoya kapanır o kadar buna rağmen evin başka hiçbir yerinde en ufak bir küf olmamasina rağmen banyo tavanı sırf küf.bunun havalandırmayla ilgisi olmayabilir.ayrica arkadaslarin da dediği gibi kiracı diye sizinle konuşmak,içli dişli olmak zorunda değiller.gorunce selamlasilir,acil bir durum olduğunda birbirinizle yardimlasilir olur biter.ben mesela nefret ederim birinin habersiz evime gelmedinden ya da sürekli mic mic komşu ilişkilerinden .yan komşumuzla yeri gelir yediğimiz ictigimiz ayrı gitmez yeri gelir günlerce yüzümüzü görmeyiz çünkü iki tarafta gayet saygılı,seviyeyi koruyan bir ilişki içinde.gidilip gelinecekse sorulur işin gücün var mı müsait misin diye?müsait değilse iki tarafta bunu rahatlıkla söyler karşı tarafa.kimse alınmaz bunun için.isi var yahu çoluk çocuğu var,alınmak rahatsız olmak ne demek..belki de hiç bir işi yok sadece uzanıp tavanı izlemek istiyordur.bu da olabilir yani kime ne.bence gerçekten çıkartın siz kiraciniz.hem onlar kurtulsun hem siz.zaten bir zamanlar iç içe samimi olduğunuz insanların çocuğunun sesinden de rahatsizmissiniz.samimiyet bitince rahatsız olmadınız herhalde.kasinin çocuğunu yigeniniz olarak görürken de rahatsızdıniz muhtemelen.cikarin gitsin.son olarak Allahım bana da bahçeli bir ev basıp etsin de kuşlar,kediler,köpekler gelip nasiplensin bir lokma ekmeğimden.allahim çok amin