Karşıma Sevebileceğim Kimse Çıkmıyor

fidelia

Fidèlement...
Kayıtlı Üye
5 Kasım 2022
8
14
Merhaba hanımlar, :KK200:

Forumdaki ilk konum (olmayan) aşk hayatıma dair olacak :KK48:. 28 yaşındayım, ailemle yaşıyorum. Oldum olası sosyal, gezip tozan biri değilim. Çok yoğun çalıştığım için yıllardır evden işe işten eve bir hayatım var (Önceden de okulla ev arasıydı) ve beni ancak çalışmak iyi hissettirdiği için hâlimden memnunum. Memnun olmadığım şey ise; bulunduğum ortamlarda kafa dengi, "Bizden olur" diyebileceğim kimseye denk gelememiş olmak.

Üniversitede sosyoekonomik ve kültürel olarak bana zıt bir çevrede okudum, kimseyle arkadaşlık dışında bir yakınlığım olmadı. Master'ı başka okulda yaptım, iş-tez dengesi kurayım derken bir avuç insanın içinde gözüm hiçbir şey görmedi. İşim oldu, iş yerinde bir şeyler gelişir diye düşündüm, bekâr iş arkadaşım yok :halay::halay:.

Çevreme "Evlenmem lazım, koca arıyom, aşq yok mu aşq hani nirde!?" gibi negatif enerji yayan biri asla değilim, kendi hâlimdeyim. Fakat sahiden, ben kimseyle tanışamayacak, 30'lu yaşlarıma yalnız mı gireceğim?

Tavsiye ve tecrübe bekliyorum. :KK37:
 
Bence biraz sosyalleşmeye ihtiyacınız var. Büyük ihtimalle aile yapınız gereği okul-iş-ev üçgeninde ilerleme gereksinimi hissetmiş, aksi türlüsünü vicdan açısından doğru bulmamışsınız. Oysa bakın hayat geçip gidiyor, maaşınız var, gezin tozun turlara katılın, müze tiyatro kurs gibi aktivitelere başlayın, arkadaşlarınızla tatil planlayın. Kıyafet dolabınızı yenileyin saçınızı boyatın. Siz sosyalleştikten ve kendinize baktıktan sonra gerisi gelir. Bence eğlenceli ve esprili birisiniz yazınızdan öyle anladım. Her şey sizin elinizde sadece biraz değişim 🌸
 
Bak bu beni umutlandıran bir haber Sağlık ocağında aşkı buldular! 90 yaşındaki gelin ile 77 yaşındaki damat evlendi

Merkur Retrosu Merkur Retrosu neden mesajım seni rahatsız etti? Aşk 40 yaşında da çıkabilir 20 yaşında. Hayatının aşkına otobüs durağında da rastlayabilirsin, iş yerinde de. Bunlar tamamen kısmet. Bulunduğum şehrin neredeyse yarısını tanıyan oldukça sosyal, kariyerli arkadaşım 40 yaşında evlendi.

Ben de 34 yaşında bekarım. Kısmet tamamen, ne güzellikle ne de kariyerle ilgisi var.
 
Son düzenleme:
Kız iş hayatında birini bulmak zor mesele. Hele ki üni mezunu, işini bulmuş birini neredeyse hiç bulamazsın. Çünkü onların iyi olanlarını daha okuldayken kapıyor kızlar, daha mezun olmadan formaliteden yüzüğü takıyorlar. En azından benim çevremde hep böyle.
 
Bence biraz sosyalleşmeye ihtiyacınız var. Büyük ihtimalle aile yapınız gereği okul-iş-ev üçgeninde ilerleme gereksinimi hissetmiş, aksi türlüsünü vicdan acısından doğru bulmamışsınız. Oysa bakın hayat geçip gidiyor, maaşınız var, gezin tozun turlara katılın, müze tiyatro kurs gibi aktivitelere başlayın, arkadaşlarınızla tatil planlayın. Kıyafet dolabınızı yenileyin saçınızı boyatın. Siz sosyalleştikten ve kendinize baktıktan sonra gerisi gelir. Bence eğlenceli ve esprili birisiniz yazınızdan öyle anladım. Her şey sizin elinizde sadece biraz değişim 🌸
Önerileriniz ve güzel sözleriniz için çok teşekkür ederim 🌺. İnsan kendini sevip, değer verip, motive olunca aşk da dâhil her şey yolunda gider zaten. Biz iyiysek her şey iyi, biz kötüysek her şey kötüdür. Son cümlelerimde "Negatif enerji yaymıyorum" derken bunu kast etmiştim zaten.
Buna mukabil "İnsan yedisinde neyse yetmişinde odur" sözü tamamen kaderci bir yaklaşım değil de, biraz doğruluk payı da olan bir şey. Dün de asosyal bir inektim, yarın da öyle olacağım 😆. Benim, değişime ihtiyacım yok ki kıymetli dost. Ben kendime bir şeyler katmak istediğimde bunu zaten sırf kendim için yapıyorum, yaptım. Bu da çoğu zaman akademik alana ve işime ilişkin oldu. Tatillere de çıkıldı, müzelere de gidildi tabii ama bunların hepsini ailemle yaptım. Çünkü ben ne yeni bir kıyafet alırken, ne dışarıda yemeğe çıkarken, ne de gezmeye giderken aklımda "iyi birilerine denk" gelmek düşüncesi vardı. Şimdi sırf hayatıma biri girsin diye sosyalleşmek istemiyorum. Hem vaktim yok buna (Şu konuyu açmak için bile hafta sonunu bekledim), hem de herhangi bir ortak alanımız olmayan biriyle tanışma girişiminde bulunmak hiç benlik değil.
 
Bak bu beni umutlandıran bir haber Sağlık ocağında aşkı buldular! 90 yaşındaki gelin ile 77 yaşındaki damat evlendi

Merkur Retrosu Merkur Retrosu neden mesajım seni rahatsız etti? Aşk 40 yaşında da çıkabilir 20 yaşında. Hayatının aşkına otobüs durağında da rastlayabilirsin, iş yerinde de. Bunlar tamamen kısmet. Bulunduğum şehrin neredeyse yarısını tanıyan oldukça sosyal, kariyerli arkadaşım 40 yaşında evlendi.

Ben de 34 yaşında bekarım. Kısmet tamamen, ne güzellikle ne de kariyerle ilgisi var.
Çok güzel bir örnek. Zaten ilişkiler günümüzde çoğunlukla "ortak sosyal paylaşım çevresi" sayesinde doğuyor. Bu amcayla teyzenin ortak noktası ise "sağlık sorunları / sağlık ocağı" olmuş. Fakat şu an için benim sosyal paylaşım çevrem iş yeri ve bir dönem üniversiteden başka bir yer değildi. Dediğim gibi henüz bu çevrelerden karşıma biri çıkmadı, çıkacak gibi de gözükmüyor.
Fakat son sözlerinize sonuna kadar katılıyorum. Bu konuyu açarken bile kendi kendime "Fidelia nasip gısmet yavrım bu işler, dert yandığın şeye bak" falan diye cevap verdim. Yine de nasip ve kısmete giden yolda farklı bir bakış açısı yakalamamı sağlayan mesajlar gelir belki diye konuyu açmaktan alıkoyamadım kendimi. Teşekkür ederim katkınız için. :KK200:
 
Kız iş hayatında birini bulmak zor mesele. Hele ki üni mezunu, işini bulmuş birini neredeyse hiç bulamazsın. Çünkü onların iyi olanlarını daha okuldayken kapıyor kızlar, daha mezun olmadan formaliteden yüzüğü takıyorlar. En azından benim çevremde hep böyle.
Biraz yaş farkı ve statüyle de ilgili. Arkadaşım olanlar, yani aynı işi yaptığımız insanlar benden çok kıdemli, çoktan aile kurmuş büyüklerim. Birkaç tane bekâr büro personelimiz var da yüzlerini pek görmüyorum. Dediğiniz gibi iş hayatında gönül işleri biraz sekteye uğruyormuş.
 
Önerileriniz ve güzel sözleriniz için çok teşekkür ederim 🌺. İnsan kendini sevip, değer verip, motive olunca aşk da dâhil her şey yolunda gider zaten. Biz iyiysek her şey iyi, biz kötüysek her şey kötüdür. Son cümlelerimde "Negatif enerji yaymıyorum" derken bunu kast etmiştim zaten.
Buna mukabil "İnsan yedisinde neyse yetmişinde odur" sözü tamamen kaderci bir yaklaşım değil de, biraz doğruluk payı da olan bir şey. Dün de asosyal bir inektim, yarın da öyle olacağım 😆. Benim, değişime ihtiyacım yok ki kıymetli dost. Ben kendime bir şeyler katmak istediğimde bunu zaten sırf kendim için yapıyorum, yaptım. Bu da çoğu zaman akademik alana ve işime ilişkin oldu. Tatillere de çıkıldı, müzelere de gidildi tabii ama bunların hepsini ailemle yaptım. Çünkü ben ne yeni bir kıyafet alırken, ne dışarıda yemeğe çıkarken, ne de gezmeye giderken aklımda "iyi birilerine denk" gelmek düşüncesi vardı. Şimdi sırf hayatıma biri girsin diye sosyalleşmek istemiyorum. Hem vaktim yok buna (Şu konuyu açmak için bile hafta sonunu bekledim), hem de herhangi bir ortak alanımız olmayan biriyle tanışma girişiminde bulunmak hiç benlik değil.
İşte sırf birileri girsin diye sosyalleşmeyin onu diyorum. Biraz da arkadaşlarınızla çıkın gezin tatile gidin, bazen bir yerlere yalnız da gidin. Kendinize bakın kendinizi sevin. Gerisi kendiliğinden gelir. Sadece iş ev arasında gidip gelerek veya sadece aile ile vakit geçirerek isteseniz de istemeseniz de birinin çıkması mümkün görünmüyor. Görücü usulü hariç. Niyetiniz illa birini bulmak olmasın ama girdiğiniz ortamların da buna biraz kapı açması lazım. Siz bilirsiniz yine de 🌿 Ben erkek arkadaşımla okulda tanışmıştım, hayata bir kere geliyorum gençlik bir daha bulunmaz diyip bir sürü sosyal ortama dahil oldum, bir sürü arkadaş edindim çevre edindim. Sevgililik de kendiliğinden geldi hiç zorlamadan veya kasmadan. Kastettiğim buydu.
 
Biraz yaş farkı ve statüyle de ilgili. Arkadaşım olanlar, yani aynı işi yaptığımız insanlar benden çok kıdemli, çoktan aile kurmuş büyüklerim. Birkaç tane bekâr büro personelimiz var da yüzlerini pek görmüyorum. Dediğiniz gibi iş hayatında gönül işleri biraz sekteye uğruyormuş.
Burada biri daha böyle konu açmıştı. Sonra linkedinden bir beyle tanıştı galiba. Ciddiye gidiyordu ilişkileri. Nick kahve mi kurabiye mi öyle bir şeydi. Keşke gelip yazsa, umutlansak.
 
Ben sizin yaşınızdan 11 sene sonra deli gibi aşık olarak evlendim. İyi ki de bol bol gezip tozmuşum, iyi ki de akışa göre yaşamışım çünkü şimdi tek odağım çocuklarımızın nitelikli yetişmesi.

Bizler Dünya Okulu’na inmeden önce ruhsal planımız oluşturuluyor. Bu planda o kişiyle anlaşma yapıyoruz. Sen bana bunu öğreteceksin şeklinde, sözleşme gibi düşünün.

Diyeceğim o ki, o kişinin kim olduğu, size yaşatacakları, sizin ona yaşatacaklarınız belli şu an. Sadece zamanını bekliyor. O tarih gelince, kişi ayağınıza dolaşacak zaten. Sakin ve rahat olun.

Ancak bu tarz kalıpları da hayatınızdan çıkarın, kimse karşıma çıkmıyor vs. İptal edin ağzından çıkanı. Karşıma sevebileceğim bir sürü kişi çıkıyor şeklinde düzeltin. Ağzımızdan çıkan her söz büyü gibidir. Dikkatli olun. Sevgiler.
 
Sosyal hayatınız olmadan karşınıza birinin çıkması çok mümkün değil ki zaten

Ancak çıkan kişiler falancanın tanıdığı ya da görücü usulü falan olur

Gezin , sosyalleşin , spora ya da çeşitli kurslara katılın.

O zaman illa ki çıkar karşınıza birileri
 
Benim de çıkmıyor maalesef
Çıksa bile etrafımdaki insanlar kıskançlık yapıyor
İnşallah istediğiniz gibi birisi çıkar karsiniza 🌸
 
Biraz yaş farkı ve statüyle de ilgili. Arkadaşım olanlar, yani aynı işi yaptığımız insanlar benden çok kıdemli, çoktan aile kurmuş büyüklerim. Birkaç tane bekâr büro personelimiz var da yüzlerini pek görmüyorum. Dediğiniz gibi iş hayatında gönül işleri biraz sekteye uğruyormuş.
Doğru kişi doğru zamanda karşınıza çıkıyor emin olun.Sizinki bir yerlerde ağzını ayırıyordur kesin. Zamanı gelince gelir bulur sizi.
 
Ben şu kurslara katılın gezilere katılın sosyalleşin cümlelerine bitiyorum.
Bakın sizinle aynı durumdayım sadece tek yaşıyorum, öğretmenim ve yaptığım tek şey okula gitmek-eve gelmek-hep gittiğim kafeye gitmek. Halk eğitim kurslarına gidip yaşça büyük kadınlarlayken mi eş adayı bulacağım ? Gezilere herkes sevgilisiyle - eşiyle katılırken bi başıma katılıp arkadaş bulabilecek miyim endişe mi yaşayayım ? Ki katıldım herkes arkadaşlarıyla katılmıştı pişman oldum. Yurt dışı turları zaten imkansız şuanda çok pahalı, yurt içi turları da yaşlı kesim tercih ediyor.
Şehrimde kafa dengi kimse yok, okuldaki herkes evli çocuklu. Liseden beri birlikte olduğum dostumla aynı şehirdeyiz ve o bana yetiyor derken onun da erkek arkadaşı olunca iyice yalnız hissetmeye başladım kendimi. Yok yok yok, kafeler sinemalar bunları geçin, kim tek başına gidiyor herkes arkadaşlarıylayken ben kulaklığımı takıp dizi izliyorum gidince. Tek düze cümleler bunlar sosyalleşmek çok keyif veren bi durum ama ona da ön ayak edecek bazı şeyler olmalı, spora gidiyorum uzun zamandır inanın gelen tipler avcı. Bunlarla zaten işim olmaz.

Fazlaca negatif yüklemiş olabilirim hepsi içimde tuttuklarım ve yaşadıklarım. Ben de istemiyorum böyle olmasını, maddi özgürlüğüm var çıkayım gezeyim arkadaşlarımla sevgilimle ama yok olmayınca da olmuyor. Gerçekten oturup insanların tanışma hikayelerini okuyorum nasıl tanışmışlar diye. Üniversitedeyken ve ilk atandığımda aşırı geniş çevrem vardı ama ben üzümün çöpü diye diye herkesi elimin tersiyle ittim. Belki de karma budur.
 
Ben şu kurslara katılın gezilere katılın sosyalleşin cümlelerine bitiyorum.
Bakın sizinle aynı durumdayım sadece tek yaşıyorum, öğretmenim ve yaptığım tek şey okula gitmek-eve gelmek-hep gittiğim kafeye gitmek. Halk eğitim kurslarına gidip yaşça büyük kadınlarlayken mi eş adayı bulacağım ? Gezilere herkes sevgilisiyle - eşiyle katılırken bi başıma katılıp arkadaş bulabilecek miyim endişe mi yaşayayım ? Ki katıldım herkes arkadaşlarıyla katılmıştı pişman oldum. Yurt dışı turları zaten imkansız şuanda çok pahalı, yurt içi turları da yaşlı kesim tercih ediyor.
Şehrimde kafa dengi kimse yok, okuldaki herkes evli çocuklu. Liseden beri birlikte olduğum dostumla aynı şehirdeyiz ve o bana yetiyor derken onun da erkek arkadaşı olunca iyice yalnız hissetmeye başladım kendimi. Yok yok yok, kafeler sinemalar bunları geçin, kim tek başına gidiyor herkes arkadaşlarıylayken ben kulaklığımı takıp dizi izliyorum gidince. Tek düze cümleler bunlar sosyalleşmek çok keyif veren bi durum ama ona da ön ayak edecek bazı şeyler olmalı, spora gidiyorum uzun zamandır inanın gelen tipler avcı. Bunlarla zaten işim olmaz.

Fazlaca negatif yüklemiş olabilirim hepsi içimde tuttuklarım ve yaşadıklarım. Ben de istemiyorum böyle olmasını, maddi özgürlüğüm var çıkayım gezeyim arkadaşlarımla sevgilimle ama yok olmayınca da olmuyor. Gerçekten oturup insanların tanışma hikayelerini okuyorum nasıl tanışmışlar diye. Üniversitedeyken ve ilk atandığımda aşırı geniş çevrem vardı ama ben üzümün çöpü diye diye herkesi elimin tersiyle ittim. Belki de karma budur.
Aslında öğretmenler ideal aday erkekler için. Öğretmen ve hemşireler idealler. Eminim bulursunuz. Gençsinizdir. KArma siz insanları kendine uygun bulmadığınızda değil, başkasının canını yaktığınızda işler bence.
 
Üniversitedeyken ve ilk atandığımda aşırı geniş çevrem vardı ama ben üzümün çöpü diye diye herkesi elimin tersiyle ittim.

Bariz sorunlu bir insan olmadıkça şans verilebilir.
Mesela işi sağlam ve yüksek maaşlı bir X kişisini düşünelim. Bu X Bey, belki de çok cimri, eve beş kuruş harcamaz. Hatta sizin de kazancınıza karışır. İnanılmaz çok okuyorum böyle yazılar forumda.
Bir de özel sektörde normal maaşlı bir Y kişisini düşünelim. Bu Y kişisi de belki imkanları dahilinde sizi daha mutlu edecektir.
O zaman burada kriter "meslek + kazanç" şeklinde değil de "çalışkanlık +sorumluluklar " şeklinde düşünülmelidir.

Seçici olmak kötü değildir ama kriterler nesnel değil, kavramsal belirlenebilir.

Sadece iş ve kazanç üzerinden örnek verdim, çoğu kadının seçicilik yaptığı ilk konular diye.
 
Bariz sorunlu bir insan olmadıkça şans verilebilir.
Mesela işi sağlam ve yüksek maaşlı bir X kişisini düşünelim. Bu X Bey, belki de çok cimri, eve beş kuruş harcamaz. Hatta sizin de kazancınıza karışır. İnanılmaz çok okuyorum böyle yazılar forumda.
Bir de özel sektörde normal maaşlı bir Y kişisini düşünelim. Bu Y kişisi de belki imkanları dahilinde sizi daha mutlu edecektir.
O zaman burada kriter "meslek + kazanç" şeklinde değil de "çalışkanlık +sorumluluklar " şeklinde düşünülmelidir.

Seçici olmak kötü değildir ama kriterler nesnel değil, kavramsal belirlenebilir.

Sadece iş ve kazanç üzerinden örnek verdim, çoğu kadının seçicilik yaptığı ilk konular diye.

O zamanlar mükemmelliyetçilikle doluydum, ya daha iyisi daha iyi hissettireni benim için olanı gelirse ya doğru insan bu değilse derdim ve hiç biriyle ciddiyete giden bir ilişkim olmadı.
Ama şuan ne var biliyor musunuz seçicilik yapacak durum kalmadı. Adam yok :KK70:

Ben de evlenmek için evlenen insanlardan olmayacağım için boştayım, olay evlenmekse illa ki insan bulunur, ben kendime göre kendi derinliğimi paylaşacak birini bulamamaktan şikayetçiyim.
 
X