Korkuyorum hem de çok korkuyorum. Mutlu olmaktan korkuyorum davranışları karşısında.. Sevmediğini bile bile çok iyi davranıyor olması hem O'na olan tüm insani duygularımı yüceltip arttırıyorken, bunun sonunda kendi kendime kırılmaktan korkuyorum.
Hala Zeynep'i sevip de bana nasıl böyle iyi davranabildiğini anlayamıyorum. Korkuyorum bana acıyor olmasından. Bu inanılmaz canımı yakacak öyle ise eğer... Hala arkadaşıyım, hala bana kitap tavsiye ediyor, benimle yaptıklarını paylaşıyor hala hala hala... Bildiği halde, bunları yapıyor olması beni korkutuyor, çok korkuyorum güllük.
Gün geçtikçe O'na merhametim artıyor, sevgim artıyor, kıyamamam artıyor. Kendime kötülük yapıyorum sanırım.. Ama O'nu görmeden yaşamayı da tasavvur edemiyorum. Bu durumun yakında zaruri olacak olması da beni mahvediyor. Şimdi arkadaşımken bile elimden tutuyor bana destek oluyor gibi hissediyorum. Bırakıp gittiğinde daldan düşmüş gibi olacağım. O zaman yeşil ördek gibi dalacağım sanırım göllere. Tıpkı eşini kaybetmiş yeşil ördek gibi...
yeşil ördek gibi daldım göllere,
sen düşürdün beni dilden dillere,
başım alip gidem gurbet ellere,
ne sen beni unut, ne de ben seni.
gel seninle ahd-ü peyman edelim
baglanalim bir karara varalim
söyledigin sözde hemen duralim
ne sen beni unut ne de ben seni
sevdiğim cemalim, güneşim mahim,
seni seven aşık ceker ezvahin,
getir el basayım, kelamullahin,
ne sen beni unut, ne de ben seni.