- 18 Kasım 2014
- 6.238
- 15.573
- 248
Ayyy o tekniği benim de öğrenmem lazım :=) İşitme Engelliler Derneği'nden tanıdığım bir genç kız var. Annesi hostesmiş eskiden ve kızına hem İngilizce hem de Almanca öğretmiş. Şu an bu arkadaş dünyayı geziyor. Tabi maddiyat ile alakası da çok ama o kendine olan özgüvenine çok imreniyorum. Maalesef bana öyle tek tek kelime kelime telaffuz öğretecek bir tanıdığım yok. Kendi kendime çözmem gerekiyor bu problemi.
Eski yaşadıklarım aklıma geliyor da ben de kendime çok üzülüyorum :=) Yani iyi atlatmışım diyorum.
Üniversiteye başladığımda daha 1,5 yıldır felan işitme kayıplıydım. Cihazlardan da zerre fayda yoktu, dudak okumayı pek öğrenememiştim. Tek başıma o durumda farklı şehirde ayakta durdum ve güçlü olmayı orada öğrendim. Lisedeyken halim içler acısıydı. Okumak istemiyorum, evlenmek istemiyorum, çalışmak istemiyorum benim hayatım artık bitti diye ağlıyordum. Bir öğretmenim bana dedi ki; "Makaron önemli olan içerisinde bulunduğumuz şartlar altında yapabileceğimizin en iyisini yapabilmek. Senin yapabileceğinin en iyisi bu mu? İnsanlar seni başarıların sebebiyle parmakla göstersinler, engelli Makaron diye değil" dedi. Ünv.deki hocalarım da çok destek oldular sağolsunlar, bir hocam sınıfa dönüp böyle insanlar çok daha başarılı ve güçlü oluyorlar ben eminim bu arkadaşınız sizden çok daha iyi konumlarda çalışacak demişti. O cümle de beni çok kamçılamıştır :=) Bunları yazmamın sebebi öğretmen arkadaşlar okuyorlarsa onları onore etmek. Benim en büyük şansım hocalarımdır. İlginiz için çok teşekkür ederim![]()
bence siz, bu azimle, herşeyi başarırsınız, çok inandım ben buna

o bahsettiğim teknik, İngiltere kökenliydi galiba