• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Lise Yorum ve Soruları ingilizce özel ders sadece gerçekten bölümü ingilizceyle alakalı olandan alınır....

aybuqe

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
24 Ağustos 2010
10
0
36
Ankara
özellikle son zamanlarda insanlarımımız para kazanmak amacıyla boyundan büyük işlere kalkışıyorlar...nereye gitseniz aynı aynı yazı "ODTÜ fizik bölümü öğrencisinden ingilizce ders verilir ya da Hacettepe matematik, mühendislik bölümü öğrencisinden ingilizce ders verilir " Sorun okul değil şu: Bu işin eğitimini yapmış kişilerin değilde başka bir dalda eğitim almış kişilerin ingilizce ders vermeye cüret etmesi....ve işin kötü yanı biliçsiz velilerin bu yalanlara kanması.... o zman ben de Amerikan Kültürü ve Edebiyatı öğrencisiyim gidiyim sırf ilkolul öğrencisi diye bir veliyi kazıklıyım matematik dersi veriyim.... Burada önemli olan ingilizcenin kolay ya da zor olması değil olay öğretme sistemi... oh ya ne güzel iş bu ben 20 yılımı ingilizceye veriyim adam yok bilmem ne mezunu ya da öğrencisi hayatında ingilizceyle karşılaşalı daha 1 yıl olmuş belkide gelsin ingizce desi versin veliler de bu konuda ona yardımcı olsun..... ohaoldumsmile
 
maalesef ki öyle...
okul ismi bunda büyük bir rol oynuyor.
evet belki bu kişiler bölümlerini ingilizce olarak okuyabilirler ancak bu başka bir şey bir dili öğretmek bambaşka bir şey.
ne yazık ki veliler bunun farkında değil.
 
tabi ki ingilizce öğretmek o bölümü okuyanların hakkı belki ama hakla da olmuyor
ben sadece okulun ingilizce bilmeye yettiğine innamıyorum
mutlaka yurt dışında bi süre kalınmalı yoka sadece teoride kalıyor

lisede yabancı dildeydim bir yıl
çevremdeki herkese göre çok iyi biliyorum ama sadece biliyorum konuşamam öyle bilirim sadece

o dönem ingilizce öğretmenimiz anlatmıştı
yurt dışından gelen yabancı konuklarla anlaşılanilmesi için ingilizce öğretmenleri -kendisi olduğunu sanmıyorum-götürülmüş ama malesef ki o iki grup arasındaki iletişimi de başka tercümanlar sağlamış

asla genelleme yapmıyorum ama biraz da dilin doğuş yerinde pratik yapılmalı bence
 
Son düzenleme:
evet arim o konuda haklısın
bizler ülkemizde ne derece yabancı dil öğrenirsek öğrenelim bu iş için yurtdışına çıkmak şart
ve şu da var
ingilizce veya başka bir dil her zaman nankördür ve kullanılmadığı sürece unutulu
r...
 
evet arim o konuda haklısın
bizler ülkemizde ne derece yabancı dil öğrenirsek öğrenelim bu iş için yurtdışına çıkmak şart
ve şu da var
ingilizce veya başka bir dil her zaman nankördür ve kullanılmadığı sürece unutulu
r...

aynen konuşulmadıkça unutulduğunu da düşünürsek ,sürekli pratik şart yoksa hangi bölüm ,hangi üniv olursa olsun işe yaramıyor:CüvCüv::CüvCüv:
 
özellikle son zamanlarda insanlarımımız para kazanmak amacıyla boyundan büyük işlere kalkışıyorlar...nereye gitseniz aynı aynı yazı "ODTÜ fizik bölümü öğrencisinden ingilizce ders verilir ya da Hacettepe matematik, mühendislik bölümü öğrencisinden ingilizce ders verilir " Sorun okul değil şu: Bu işin eğitimini yapmış kişilerin değilde başka bir dalda eğitim almış kişilerin ingilizce ders vermeye cüret etmesi....ve işin kötü yanı biliçsiz velilerin bu yalanlara kanması.... o zman ben de Amerikan Kültürü ve Edebiyatı öğrencisiyim gidiyim sırf ilkolul öğrencisi diye bir veliyi kazıklıyım matematik dersi veriyim.... Burada önemli olan ingilizcenin kolay ya da zor olması değil olay öğretme sistemi... oh ya ne güzel iş bu ben 20 yılımı ingilizceye veriyim adam yok bilmem ne mezunu ya da öğrencisi hayatında ingilizceyle karşılaşalı daha 1 yıl olmuş belkide gelsin ingizce desi versin veliler de bu konuda ona yardımcı olsun..... ohaoldumsmile


Çok yanlış düşünüyosun ,hepsinin aksini idddia ediyorum.İyi ingilizce bilenler sadece ingilizce öğretmenliği (ya da buna benzer bi eğitim) okuyanlar değildir.İyi ingilizce bilen (grammer,okuma yazma dinleme anlama)herkes ingilizce öğretebilir.Aynı şekilde fizik okuyan da eğer biliyorsa matematik anlatabilir.Üniversite kazanıp okuyabilen birisi de hemen hemen tüm ilkokul düzeyindeki dersler konusunda öğrenciye öğretmenlik yapabilir.
 
Çok yanlış düşünüyosun ,hepsinin aksini idddia ediyorum.İyi ingilizce bilenler sadece ingilizce öğretmenliği (ya da buna benzer bi eğitim) okuyanlar değildir.İyi ingilizce bilen (grammer,okuma yazma dinleme anlama)herkes ingilizce öğretebilir.Aynı şekilde fizik okuyan da eğer biliyorsa matematik anlatabilir.Üniversite kazanıp okuyabilen birisi de hemen hemen tüm ilkokul düzeyindeki dersler konusunda öğrenciye öğretmenlik yapabilir.

bilmek ayrı öğretmek ayrı bir şey
ilk önce bu ikisi arasındaki farkı kavramamız gerek
 
Çok yanlış düşünüyosun ,hepsinin aksini idddia ediyorum.İyi ingilizce bilenler sadece ingilizce öğretmenliği (ya da buna benzer bi eğitim) okuyanlar değildir.İyi ingilizce bilen (grammer,okuma yazma dinleme anlama)herkes ingilizce öğretebilir.Aynı şekilde fizik okuyan da eğer biliyorsa matematik anlatabilir.Üniversite kazanıp okuyabilen birisi de hemen hemen tüm ilkokul düzeyindeki dersler konusunda öğrenciye öğretmenlik yapabilir.

ingilizce, matematik veya başka bir alan... bunları çok iyi bilebilirsin ama öğretmek çok farklı sevgili nurrose. senelerce okursun, profesör bile olursun ama iş öğretmeye gelince orada duracaksın. ben bunda çok iyiyim ben şu konuyu süper biliyorum diyen herkes öğretmenlik yapmaya kalksaydı yanmıştık.
 
ingilizce, matematik veya başka bir alan... bunları çok iyi bilebilirsin ama öğretmek çok farklı sevgili nurrose. senelerce okursun, profesör bile olursun ama iş öğretmeye gelince orada duracaksın. ben bunda çok iyiyim ben şu konuyu süper biliyorum diyen herkes öğretmenlik yapmaya kalksaydı yanmıştık.
Peki her öğretmenlik yapan herşeyi çok iyi mi biliyo??Benim düşüncelerim bunlar.Öğretmen olan da normal bölüm okuyan da çok fazla kişi var çevremde ,tabi ki bu kişisine göre değişir ama bildiğini öğretebilen sadece öğretmenler değil.Pekala bi mühendis de hem çok iyi bilip hem de çok iyi anlatabilir.

Hele ingilizce konusunda ingilizceyi çok iyi bilen birisi gayet güzel anlatabilir.Öğrenme konusuna gelince ise yaabncıyla birebir dialog kurulmazsa ,en ala öğretmen de öğretse sadece bildiğiyle kalır asla konuşamaz.
 
Son düzenleme:
bilmek sorun değil önemli olan bildiğini aktarabilmektir... belki odtü matematik mezunu bir arkadaş ingilizceyi benden iyi bilebilir fakat bir ingilizce öğretmeni olarak --dogru dürüst tecrubem olmadıgı halde-- benden iyi öğretebileceğini sanmıyorum... :içelim:
 
ay lütfen, sakın İngilizce öğretmenlerinin mükemmel öğrettiğini iddia etmeyin.. (istisnalar kaideyi bozmaz).. bu arkadaşın önceki konusuna da yazdım, buna da yazayım.. ilkokuldan başlamak üzere hepimiz aşşağı yukarı 10 sene ingilizce dersi görüyoruz.. hangimiz liseden mezun olduktan sonra bir İngiliz ile konuşacak kadar ingilizce biliyoruz.. gelen Simple Present Tense'i anlatıyor, giden bunu anlatıyor.. hani pratik????

sonra benim gibi 10 yıllık aldığı eğitime güvenip, Amerikaya gidip aslında grammer den başka birşey öğretilmemiş!!!!! olduğunu öğreniyorsun...

benim için orada yaşamayan veya en azından bir süre o dilin konuşulduğu yerde bulunmayan kişi (her ne okursa okusun) mükemmel performans gösteremeyeceğine inanıyorum.. Ve çocuğuma öğretmen tutacak olsam, kariyerinden önce o dil'i nasıl kullandığına bakarım.. Elinde İngilizce-Türkçe sözlük olan bir öğretmen, bir öğrenciye ne kadar öğretir o dili?? tartışılır....
 
Peki her öğretmenlik yapan herşeyi çok iyi mi biliyo??Benim düşüncelerim bunlar.Öğretmen olan da normal bölüm okuyan da çok fazla kişi var çevremde ,tabi ki bu kişisine göre değişir ama bildiğini öğretebilen sadece öğretmenler değil.Pekala bi mühendis de hem çok iyi bilip hem de çok iyi anlatabilir.

Hele ingilizce konusunda ingilizceyi çok iyi bilen birisi gayet güzel anlatabilir.Öğrenme konusuna gelince ise yaabncıyla birebir dialog kurulmazsa ,en ala öğretmen de öğretse sadece bildiğiyle kalır asla konuşamaz.

yazımı dikkatli okursan ben her öğretmen alanına hakim, konuları süper anlatıyor ya da başka mesleğe mensup biri hiçbir şey öğretemez diye bir tabir kullanmadım. günümüzde ne öğretmenler görüyoruz iki cümleyi bir araya getiremiyor (acı ama gerçek), ne şahıslar görüyoruz hem kendi alanında başarılı, bilgili hem bu bilgilerini karşısındakine rahatça aktarabiliyor... ingilizceyi çok iyi bilen birisi çok güzel anlatabilir demişsin. işte burada yanılıyorsun. bir insan çok çok şey bilebilir ancak bunları anlatmak, öğretmek çok başkadır. kişinin anlatma, öğretme kabiliyeti yoksa sen ondan hiçbir şey alamazsın...o, ne kadar anlatmaya çalışırsa çalışsın. burada kesinlikle o tarz insanları yargılamıyorum yanlış anlaşılmasın. öğretmek ayrı bir kabiliyettir. son cümlene gelince... pratik yapmaktan bahsetmişsin. evet haklısın, bir insan ingilizcede veya başka bir dilde, başka bir alanda teorik olarak milyonlarca şey öğrenebilir ama bunu pratiğe aktarmadığı sürece hiçcir yol katedemez. ülkemizde yıllarca ingilizce eğitimi veriliyor ve bu ne yazık ki DİL BİLGİSİ nden ileri gidemiyor. (istisnalar kaideyi bozmaz) yıllarca sürekli aynı şeyi öğrenen öğrenci, öğrendiklerini kullanmadıkça, pratik yapmadıkça o bilgiler uçar gider. bu her alan için böyledir. başka bir misal... bir çırak, ustasının masa-sandalye yapmasını ne kadar izlerse izlesin hiç farketmez, kendisi yapmadığı sürece hiçbir şey öğrenmemiş demektir. uzun lafın kısası BİLMEK ile ÖĞRETMEK arasındaki ayrımın farkına varmak gerekiyor.
 
ingilizce, matematik veya başka bir alan... bunları çok iyi bilebilirsin ama öğretmek çok farklı sevgili nurrose. senelerce okursun, profesör bile olursun ama iş öğretmeye gelince orada duracaksın. ben bunda çok iyiyim ben şu konuyu süper biliyorum diyen herkes öğretmenlik yapmaya kalksaydı yanmıştık.

inci_tanesi sana sonuna kadar katılıyorum ama benim artık umudum kamadı insanlara karşı bazıları herşeyi çok iyi biliyor... Bırak öyle sansınlar... sonra da başarısızlıkları hep başka yerlerde arasınlar... pişman oldum bu formu açtığıma... nasıl olsa bazı insanların fikirleri sabit tek bildikleri kendilerini haklı çıkartmaya çalışmak, fikir alışverişinden uzak durmak... (herkes değil tabiki) kaydirigubbakcemile4
 
inci_tanesi sana sonuna kadar katılıyorum ama benim artık umudum kamadı insanlara karşı bazıları herşeyi çok iyi biliyor... Bırak öyle sansınlar... sonra da başarısızlıkları hep başka yerlerde arasınlar... pişman oldum bu formu açtığıma... nasıl olsa bazı insanların fikirleri sabit tek bildikleri kendilerini haklı çıkartmaya çalışmak, fikir alışverişinden uzak durmak... (herkes değil tabiki) kaydirigubbakcemile4

bilmiyorum mesajımı okudunuz mu? bu güne kadar kimden çektiysem hepsi "çok bildiklerini" iddia ettiler..

Yazdığımı tam anlatamadığımı düşünüyorum.. İngilizce mezunu kişilerin hepsinin İngilizceyi çok iyi öğrettiğini iddia edemezsiniz.. eğer mükemmel öğretilseydi, hepimiz ingilizce dersi aldığımız 10 senenin sonunda mükemmel dereceyle konuşurduk değil mi??.. bu sabir fikir değil, tecrübe.. :kahve:
 
Çok yanlış düşünüyosun ,hepsinin aksini idddia ediyorum.İyi ingilizce bilenler sadece ingilizce öğretmenliği (ya da buna benzer bi eğitim) okuyanlar değildir.İyi ingilizce bilen (grammer,okuma yazma dinleme anlama)herkes ingilizce öğretebilir.Aynı şekilde fizik okuyan da eğer biliyorsa matematik anlatabilir.Üniversite kazanıp okuyabilen birisi de hemen hemen tüm ilkokul düzeyindeki dersler konusunda öğrenciye öğretmenlik yapabilir.

bazı arkadaşların da dediği gibi bilmek ile öğretmek farklı şeylerdir. çok iyi biliyor olabilir bir kişi ingilizceyi ama ingilizceyi (ya da başka bir alanı) öğretmek için bunun eğitimini de almak gerekir. biz üni. boyunca ana okulu düzeyindekilere hangi metod ve tekniklerle öğretilir, ilkokul düzeyinde, ortaokul düzeyinde, çocuklara, gençlere, yetişkinlere hangi metod ve teknikle öğretilir bunların eğitimini alıyoruz. Özel Öğretim Yöntemleri diye 4 dönemlik ders alıyoruz biz. her konunun, her becerinin farklı bir öğretim metodu var, bunları öğrenip stajlarda pratiğini yapıyoruz. o yüzden lütfen ingilizceyi iyi bilen iyi öğretir demeyelim.

bilmek sorun değil önemli olan bildiğini aktarabilmektir... belki odtü matematik mezunu bir arkadaş ingilizceyi benden iyi bilebilir fakat bir ingilizce öğretmeni olarak --dogru dürüst tecrubem olmadıgı halde-- benden iyi öğretebileceğini sanmıyorum... :içelim:

kesinlikle katılıyorum arkadaşım

bilmiyorum mesajımı okudunuz mu? bu güne kadar kimden çektiysem hepsi "çok bildiklerini" iddia ettiler..

Yazdığımı tam anlatamadığımı düşünüyorum.. İngilizce mezunu kişilerin hepsinin İngilizceyi çok iyi öğrettiğini iddia edemezsiniz.. eğer mükemmel öğretilseydi, hepimiz ingilizce dersi aldığımız 10 senenin sonunda mükemmel dereceyle konuşurduk değil mi??.. bu sabir fikir değil, tecrübe.. :kahve:

10 sene sonunda bizim eğitim sistemimizde öğrencilerimiz çok da fazla ilerleme kaydedemiyorlar, evet doğru. ancak bu sadece ingilizceye özgü bir sorun değil ki... aynı öğrenciler 10 sene boyunca matematik de görüyorlar, türkçe de, tarih de... peki 10 senenin sonunda mükemmel matematik bilen, tarihi mükemmel hatırlayan, Türkçeyi (ki ana dilimizdir) hatasız kullanan, kusursuz konuşan öğrenciler çıkıyo mu ortaya? Hayır! Eee o zaman bizim matematik, Türkçe, tarih, fen öğretmenlerimiz de öğretmeyi beceremiyo... (sizin iddianızdan yola çıktığımızda)

uzun yıllar boyunca alınan eğitim sonunda eğer öğrencilerimizde beklenen gelişme olamıyorsa bu biz öğretmenlerin değil, maalesef ezberciliğe, sınava, teste odaklanan eğitim sistemimizin suçudur.

bana müfettiş geldiğinde öğrencilerinin kaçı güzel ingilizce konuşuyo diye sormuyo, öğrencilerin kaçı sbs de ingilizceden full çıkarıyo diye soruyo.. bu sistemde öğrencinin ne kadar iyi konuştuğu değil testte ne kadar başarılı olduğu önem kazanırken, bizim öğrencilerimiz de (biz her ne kadar ingilizceyi bir "dil" olarak öğretmeye çalışsak da) maalesef ezber düzeyinde kalıyor, kalmaya mahkum oluyor...
 
inci_tanesi sana sonuna kadar katılıyorum ama benim artık umudum kamadı insanlara karşı bazıları herşeyi çok iyi biliyor... Bırak öyle sansınlar... sonra da başarısızlıkları hep başka yerlerde arasınlar... pişman oldum bu formu açtığıma... nasıl olsa bazı insanların fikirleri sabit tek bildikleri kendilerini haklı çıkartmaya çalışmak, fikir alışverişinden uzak durmak... (herkes değil tabiki) kaydirigubbakcemile4

Tek bildiği kendini haklı çıkartmak cümlesi buraya bu konu açmanızla ne kadar da çelişiyor değil mi?Konuyu açıp kendinizi onaylayan insanlar bekleyerek haklı çıkmaya çalışan sizsiniz..Karşıt görüşler hoşunuza gitmiyor.
:delphin:
 
10 sene sonunda bizim eğitim sistemimizde öğrencilerimiz çok da fazla ilerleme kaydedemiyorlar, evet doğru. ancak bu sadece ingilizceye özgü bir sorun değil ki... aynı öğrenciler 10 sene boyunca matematik de görüyorlar, türkçe de, tarih de... peki 10 senenin sonunda mükemmel matematik bilen, tarihi mükemmel hatırlayan, Türkçeyi (ki ana dilimizdir) hatasız kullanan, kusursuz konuşan öğrenciler çıkıyo mu ortaya? Hayır! Eee o zaman bizim matematik, Türkçe, tarih, fen öğretmenlerimiz de öğretmeyi beceremiyo... (sizin iddianızdan yola çıktığımızda)

uzun yıllar boyunca alınan eğitim sonunda eğer öğrencilerimizde beklenen gelişme olamıyorsa bu biz öğretmenlerin değil, maalesef ezberciliğe, sınava, teste odaklanan eğitim sistemimizin suçudur.

bana müfettiş geldiğinde öğrencilerinin kaçı güzel ingilizce konuşuyo diye sormuyo, öğrencilerin kaçı sbs de ingilizceden full çıkarıyo diye soruyo.. bu sistemde öğrencinin ne kadar iyi konuştuğu değil testte ne kadar başarılı olduğu önem kazanırken, bizim öğrencilerimiz de (biz her ne kadar ingilizceyi bir "dil" olarak öğretmeye çalışsak da) maalesef ezber düzeyinde kalıyor, kalmaya mahkum oluyor...

katılmıyorum.. diğer dersleri kusursuz anlatan çok eğitimci tanıyorum.. keza taktir edersiniz ki sayısal branş ezber kabul etmez.. öğrenmek zorundasınız.. bu sayede tıp, eczacılık fakültesine giriliyor.. sadece kendinizi haklı çıkartmak için yaptığınız bu kıyas son derece yanlış olmuş.. Ayrıca şu an konumuz İngilizce değil mi????

bunun yanında ben İngilizce öğretmenlerimin hiçbirisini sözlüksüz veya yardımcı kitapsız görmedim.. Suçu eğitim sistemine atmak sizce de biraz kolaya kaçmak olmaz mı??? müfettiş de işin bahanesi.. herhalde gelen müfettiş 10 yıl boyunca aynı grameri anlatın demiyor..

kısacası ingilizce konuşmayı bilmeyen ingilizce öğretmeni için; sistem çarpıklığı, müfettiş, müfredat gibi bir sürü engel!!!!! var.. "ben herşeyi öğrendim" diyen ve kendini geliştirmeyen bir toplum olarak herzaman bir bahanemiz olacak ne yazık ki.. :kahve:
 
katılmıyorum.. diğer dersleri kusursuz anlatan çok eğitimci tanıyorum.. keza taktir edersiniz ki sayısal branş ezber kabul etmez.. öğrenmek zorundasınız.. bu sayede tıp, eczacılık fakültesine giriliyor.. sadece kendinizi haklı çıkartmak için yaptığınız bu kıyas son derece yanlış olmuş.. Ayrıca şu an konumuz İngilizce değil mi????

bunun yanında ben İngilizce öğretmenlerimin hiçbirisini sözlüksüz veya yardımcı kitapsız görmedim.. Suçu eğitim sistemine atmak sizce de biraz kolaya kaçmak olmaz mı??? müfettiş de işin bahanesi.. herhalde gelen müfettiş 10 yıl boyunca aynı grameri anlatın demiyor..

kısacası ingilizce konuşmayı bilmeyen ingilizce öğretmeni için; sistem çarpıklığı, müfettiş, müfredat gibi bir sürü engel!!!!! var.. "ben herşeyi öğrendim" diyen ve kendini geliştirmeyen bir toplum olarak herzaman bir bahanemiz olacak ne yazık ki.. :kahve:

kırmızıyla belirttiğim yerin nesi kötü veya anormal acaba? biz çeşitli kaynaklar kullanmadıkça, farklı kaynaklardan yararlanmadıkça, sözlük karıştırmadıkça kendimizi nasıl geliştireceğiz peki? ben şahsen evet her dersime sözlükle giderim, öğrencilerimin bir etkinliği tamamlamalarını beklerken boş boş oturacağıma açar sözlüğü 2 kelime daha öğrenip kelime hazinemi genişletmeye çalışırım. yani elinde her sözlük olan öğretmen derste geçen kelimeleri bilemeyecek, o yüzden sözlüğe sarılıyo demek değildir.

bu arada diğer dersleri tüm öğretmenler kusursuz anlatıyor diyebilir misin? Hayır! o zaman İngilizce yi her öğretmen berbat anlatıyor da diyemezsiniz. size kötü anlatanlar ya da anlatamayanlar denk gelmiş olabilir. benim (lisede okurken) dil sınıfımdaki ingilizce öğretmenim de hiç iyi anlatamazdı. öğretmenin hatalarını hep biz düzeltirdik, düzelttiğimizde de her seferinde bize " ben sizi denemek için yaptımm" derdi. böyle beceremeyen ve beceremediğini kabul etmeyen öğretmenler olduğu gibi ( her branşta vardır bunlar) işini gerçekten harika yapan öğretmenler de var ( her branşta). o yüzden lütfen genelleme yapmayalım.

bu arada ingilizce ve gramer konusuna dönecek olursak, maalesef ki dediğiniz tarzda öğretim yapan birçok öğretmen var. çünkü ingilizce de en kolay iştir dilbilgisini anlatmak. bazı öğretmenler bu dilbilgisini genel bağlam içinde, fark ettirmeden, çocuğa ezberleterek değil sezdirerek öğretmek yerine ( bu zor olandır çünkü) kuralları yazar tahtaya ezberletir geçer. bu tarz öğretmenlerden bahsediyorsanız, sonuna kadar haklısınız, ben de çok karşıyım öylelerine. ama lütfen işini olması gerektiği gibi yapan, başında bir sürü iş varken ( sbs, müfredatı yetiştirme, dyned çalışması yapma, vb.) yine de derslerinde öğrencilerle konuşma çalışmaları için fırsat yaratmaya çalışan öğretmenlerimizi bu suçlamaya dahil etmeyelim.
 
kırmızıyla belirttiğim yerin nesi kötü veya anormal acaba? biz çeşitli kaynaklar kullanmadıkça, farklı kaynaklardan yararlanmadıkça, sözlük karıştırmadıkça kendimizi nasıl geliştireceğiz peki? ben şahsen evet her dersime sözlükle giderim, öğrencilerimin bir etkinliği tamamlamalarını beklerken boş boş oturacağıma açar sözlüğü 2 kelime daha öğrenip kelime hazinemi genişletmeye çalışırım. yani elinde her sözlük olan öğretmen derste geçen kelimeleri bilemeyecek, o yüzden sözlüğe sarılıyo demek değildir.

bu arada diğer dersleri tüm öğretmenler kusursuz anlatıyor diyebilir misin? Hayır! o zaman İngilizce yi her öğretmen berbat anlatıyor da diyemezsiniz. size kötü anlatanlar ya da anlatamayanlar denk gelmiş olabilir. benim (lisede okurken) dil sınıfımdaki ingilizce öğretmenim de hiç iyi anlatamazdı. öğretmenin hatalarını hep biz düzeltirdik, düzelttiğimizde de her seferinde bize " ben sizi denemek için yaptımm" derdi. böyle beceremeyen ve beceremediğini kabul etmeyen öğretmenler olduğu gibi ( her branşta vardır bunlar) işini gerçekten harika yapan öğretmenler de var ( her branşta). o yüzden lütfen genelleme yapmayalım.

bu arada ingilizce ve gramer konusuna dönecek olursak, maalesef ki dediğiniz tarzda öğretim yapan birçok öğretmen var. çünkü ingilizce de en kolay iştir dilbilgisini anlatmak. bazı öğretmenler bu dilbilgisini genel bağlam içinde, fark ettirmeden, çocuğa ezberleterek değil sezdirerek öğretmek yerine ( bu zor olandır çünkü) kuralları yazar tahtaya ezberletir geçer. bu tarz öğretmenlerden bahsediyorsanız, sonuna kadar haklısınız, ben de çok karşıyım öylelerine. ama lütfen işini olması gerektiği gibi yapan, başında bir sürü iş varken ( sbs, müfredatı yetiştirme, dyned çalışması yapma, vb.) yine de derslerinde öğrencilerle konuşma çalışmaları için fırsat yaratmaya çalışan öğretmenlerimizi bu suçlamaya dahil etmeyelim.

size şöyle anlatayım o zaman.. Hiçbir dil Türkçeye tercüme yapılarak öğretilmez.. öğretilir diyen yalan söyler.. Elinde Türkçe-İngilizce/İngilizce-Türkçe sözlüğe bakıp kelime öğrenmeye çalışan öğretmen, o kelimeyi ezberler, öğrenemez...

Benim yaşadığım yerde; ingilizce kelimenin karşılığını Türkçe olarak bulmak değil, ingilizce düşünmek öğretildi.. Ve ben, devlet okulunda okudum, özel bir kurumda çalıştım.. Lakin dediğiniz mükemmel öğretmenle hiç tanışmadım.. Ha 2 tane vardı ama onların da biri İngiliz, diğeri Amerikalıydı.. Sadece konuşma dersi için gelmişlerdi..

ASlında yardımcı kitaptan kastımı çok iyi anladığınız halde, neden yanlış cevaplandırdığınızı bilemiyorum.. İngilizce kitabın türkçe yardımcısını alıp, öğrenciye İngilizce sorular sorarsanız; o da o kitabın yardımcısını alır.. Sonuç; sizin bahsettiğiniz "sınıf geçme" den ibaret olarak kalır..

Herneyse bu tartışmadan bir sonuç alamayacağımız aşikar.. Anafikir: Her öğretmen İngilizceyi iyi öğretemediği gibi; öğretmen olmayan ve dili aktif kullanan biri pekala kusursuz öğretebilir..

sevgiler.. yerimseniben
 
Back