Gizakpak, insanların kabuk oluşması nedeni ile iğneli epilasyonu bırakıp lazer epilasyona gidiyor olmaları hakkındaki düşünceniz gerçekten dikkate değer ancak doğru bilgilendirme yapıp tercihlere de saygı duymak gerektiğini düşünüyorum. Sayfa başlığınız olan ' iğneli epilasyonda kabuk bağlaması doğal yalanı ' tarzındaki bir ifadeyi ise bu mesleği gerektiği gibi yapan insanları da kapsayacak olması nedeni ile haksızlığa neden olabilecek şekilde tehlikeli görüyorum. Bence esas önemli olan kabuklanmadan neyin kasteldiğinin çok iyi anlaşılması. Bu sebeple benden istediğiniz açıklamayı bu forumda epilasyon konusundaki bilgilendirmeleri ile gerçekten önemli katkıları olduğuna inandığım lazer epilasyon ile uğraşan doktor hanımın sözleriyle yapmanın daha olumlu olacağına inanıyorum. Aşağıda belirteceklerim tamamen katılmakla birlikte benim katkım olmadan kendisinin bir başka sayfa da yazmış olduklarının kopyalanıp yapıştırılmış halidir.
İğneli epilasyon uygulamalarında iğne tam olarak kıl köküne girdiği zaman akım verilirse hem tüylerin yok edilmesinde kesin sonuç sağlanır hem de yan etkiler engellenmiş olur. Eğer ki iğne tam olarak kıl köküne girmez cildin herhangi bir tarafında kalırsa akım verildiği zaman o bölgede hangi dokular varsa onlar akımdan etkilenecek ve akımın şiddetine bağlı olarak da yanacaktır. Bu kesinlikle olmaması gereken bir durumdur.Özellikle derine kadar ulaşan yanıklarda yanığın şiddetine bağlı olarak kabuklanma olabilecektir. Bu kabuklar kendileri düşene kadar bol bol kremlenmez ise ciltte nokta nokta çöküntüler halinde izler kalacaktır. Bu durum kişilerin cilt yapısına ,uygulama yapılan alanın derinliği ve verilen akımın şiddetine bağlı olarak değişecektir. Bazı uygulamalardan sonra oluşan minik kahverengi renkli kabuk gibi görünen şeyler ise iğnenin giriş yaptığı yerdeki cilt reaksiyonları olup bir kaç günlük özel bakımlardan sonra kendiliğinden düzelir.
Yani lafın kısası siz siz olun bu işi mutlaka yıllardır tecrübesi olan kişilere yaptırın. Çünkü kılın derinliği, iğnenin hangi bölgede ne kadar derine sokulacağı ve ne kadar akım verileceği tamamen tecrübe ile edinilen bir durumdur.
Bir de şu düşüncem var, cihazlar her sene yenileniyor ama daha iyi olacağına bence kötüleşiyorlar. Şöyle ki; yeni cihazları daha az yan etki yapacak şekilde üretiyorlar dolayısıyla da tedavide başarı oranı düşse de ciltte yanıklar olmuyor. Bu iyi mi kötü mü tartışılır. Ama sonuç vermeyecek iş için de o çile çekilir mi tartışılır. Dolayısıyla bence bunda cihazdansa kesinlikle kullanıcı çok önemli. tecrübeli ve itinalı kullanıcı her türlü cihazla başarılı olur.
Evet sanırım konuya doktor hanımın belirttiğim gibi bilimsel olarak yaklaşmak ve önyargılı karalama yapmadan, hiçbir ticari kaygı gözetmeden insanları doğru olarak bilgilendirmek herkes için daha faydalı olacak. Sağlıklı günler temennilerimle.
ayse hanım ne kadar ıyı nıyetlısınız kesınlıkle reklam yaptıgınızı dusunmuyorum keske ızmırde olsaydım herhalde bu kadar korkmaz ve sıze gelırdım
