- 28 Şubat 2007
- 842
- 7
- 55
Hepimiz aslında yalnızız... Bırakın birbirimize itiraf etmeyi kendimize bile itiraf
etmiyoruz...İnternetin hayatımıza tam anlamıyla girmesiyle aslında bütün yalnızlığımız
kabak gibi ortaya çıktı...Eskiden ben 12 yaşındayken apartmanda herkesi tanırdık.
Birbirine gelip giden komşular vardı.Birinin bi derdi oldu mu hemen koşturan
insanlarla doluydu.Çok iyi hatırlıyorum alt komşuya misafirliğe gitmeden önce gider
sorardım -müsaitseniz akşam oturmaya gelicez diye.Artık yolda birbirini gören tanıdık
insanlar bile selam vermeden geçip gidiyor.İlk ne yalnızlaştırdı bizi? Televizyon.
O dönemlere yetişemedim ancak inanıyorum ki bu dönemlerden kat ve kat daha iyi ve
mutlu bir dönemdi.Akşam oturmalarının çok olduğu çayların böreklerin yapılıp
sohbetin geceye kadar sürdüğü, insanların birbirlerine yalan söylemediği, herkesin
arkadaş olduğu dönemler...Aşkların yalın yaşandığı katıksız olduğu dönemler...
Gelen televizyon ile bölündü sohbetler yeni yeni duygular geldi birden hayatımıza.
Kin nefret kıskançlık bunlar elbette vardı hayatımızda herzaman ama artık iyiden
iyiye büründü benliğimize ve sonucunda yalnızlık geldi kuruldu en güzel yerine.
Televizyonun ardından Bilgisayarlar geldi çok hızlı gelişen dönemlerdi bunlar
değişimin kaçınılmaz olduğu kuşak çatışmalarının arttığı dönemler.Yeni neslin
oyuncağı olan bilgisayar kısa bi sürede yalnızlığımıza yalnızlık kattı.
İnternet ile birlikte insanlar üşengeç ve kolaycı oldukları için dostluklarınıda
internetten yürütmeye başladılar.Yani yine biz yeniliği benliğe tercih etmiştik.
Yine biz yalnız kalmaya razı olmuştuk.Şu anda burda olanların arasında internette
dostluk kuran hatta sevgili olan bi çok arkadaşımız vardır mutlaka.Kendilerine bile
itiraf edemezler yalan olduğunu internet in...Çünkü işte o zaman gerçekler çıkar
karşılarına gerçeklerde herzaman acıdır.
Bu yazıyı yazmak istedim çünkü ben kapı komşularımı özledim, kapı komşusunu
tanımayanlara inat, çünkü ben sıcak sohbetleri özledim klavyenin soğukluğuna inat,
çünkü ben aşkları özledim yalansız katıksız ve karşılıksız sevgileri gömlek
değiştirir gibi sevgili değiştirenlere inat...
Gerçekler yerine yalanı tercih edenlere inat.
Marifet msn de binlerce kişinin var olması değil önemli olan derdinde sevincinde
birilerinin yanında olması paylaşmak... Şu internetin soğuk yüzünden kurtulup
gerçeklere dönmeniz dileğiyle...
uğur çelik
etmiyoruz...İnternetin hayatımıza tam anlamıyla girmesiyle aslında bütün yalnızlığımız
kabak gibi ortaya çıktı...Eskiden ben 12 yaşındayken apartmanda herkesi tanırdık.
Birbirine gelip giden komşular vardı.Birinin bi derdi oldu mu hemen koşturan
insanlarla doluydu.Çok iyi hatırlıyorum alt komşuya misafirliğe gitmeden önce gider
sorardım -müsaitseniz akşam oturmaya gelicez diye.Artık yolda birbirini gören tanıdık
insanlar bile selam vermeden geçip gidiyor.İlk ne yalnızlaştırdı bizi? Televizyon.
O dönemlere yetişemedim ancak inanıyorum ki bu dönemlerden kat ve kat daha iyi ve
mutlu bir dönemdi.Akşam oturmalarının çok olduğu çayların böreklerin yapılıp
sohbetin geceye kadar sürdüğü, insanların birbirlerine yalan söylemediği, herkesin
arkadaş olduğu dönemler...Aşkların yalın yaşandığı katıksız olduğu dönemler...
Gelen televizyon ile bölündü sohbetler yeni yeni duygular geldi birden hayatımıza.
Kin nefret kıskançlık bunlar elbette vardı hayatımızda herzaman ama artık iyiden
iyiye büründü benliğimize ve sonucunda yalnızlık geldi kuruldu en güzel yerine.
Televizyonun ardından Bilgisayarlar geldi çok hızlı gelişen dönemlerdi bunlar
değişimin kaçınılmaz olduğu kuşak çatışmalarının arttığı dönemler.Yeni neslin
oyuncağı olan bilgisayar kısa bi sürede yalnızlığımıza yalnızlık kattı.
İnternet ile birlikte insanlar üşengeç ve kolaycı oldukları için dostluklarınıda
internetten yürütmeye başladılar.Yani yine biz yeniliği benliğe tercih etmiştik.
Yine biz yalnız kalmaya razı olmuştuk.Şu anda burda olanların arasında internette
dostluk kuran hatta sevgili olan bi çok arkadaşımız vardır mutlaka.Kendilerine bile
itiraf edemezler yalan olduğunu internet in...Çünkü işte o zaman gerçekler çıkar
karşılarına gerçeklerde herzaman acıdır.
Bu yazıyı yazmak istedim çünkü ben kapı komşularımı özledim, kapı komşusunu
tanımayanlara inat, çünkü ben sıcak sohbetleri özledim klavyenin soğukluğuna inat,
çünkü ben aşkları özledim yalansız katıksız ve karşılıksız sevgileri gömlek
değiştirir gibi sevgili değiştirenlere inat...
Gerçekler yerine yalanı tercih edenlere inat.
Marifet msn de binlerce kişinin var olması değil önemli olan derdinde sevincinde
birilerinin yanında olması paylaşmak... Şu internetin soğuk yüzünden kurtulup
gerçeklere dönmeniz dileğiyle...
uğur çelik