Tip olarak hayallerimde bir kişiyi canlandırmadım ama tam da aradığım gibi biriyle güzel bir beraberlik yaşıyorum 3,5 yıldır. Hayata bakış açılarımız, beklentilerimiz, eğitim ve kültür seviyelerimiz, ekonomik durumumuz hatta aile yapılarımız bile birbirine denk diyebilirim.
Web uygulamasını kur
How to install the app on iOS
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
- Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Son kullanma tarihi geçmiş, bayatlamış bir tarayıcı kullanıyorsanız. Mercedes kullanmak yerine tosbaya binmek gibi... Websiteleri düzgün görüntüleyemiyorsanız eh, bi zahmet tarayıcınızı güncelleyiniz.
Modern Web standartlarını karşılayan bir tarayıcı alternatifine göz atın.
Modern Web standartlarını karşılayan bir tarayıcı alternatifine göz atın.
Hayallerinizdeki partneri buldunuz mu?
- Konu Sahibi Asenakizz
- Başlangıç Tarihi
Ayrıntılı Düzenleme
Kimler kimler yazdı?ben henüz bulamadım karsımada cıkmadı öyle bırısı.
hayallerımdekı eş esmer boyu benden bıraz uzun ama yapılı omzuna yattımmı gömelecem oraya.azcıkda kıllı olsun bembeyaz erkegı sevmem ben.kirli sakalları bırde yesıl gozlu uzun uzun kırpıklerı baktımı gozlerı kısılsın uzun saclı olmasın.içim bı hos oldu valla hayalımdekım erkege asıkmı oluyorum ne
hayallerımdekı eş esmer boyu benden bıraz uzun ama yapılı omzuna yattımmı gömelecem oraya.azcıkda kıllı olsun bembeyaz erkegı sevmem ben.kirli sakalları bırde yesıl gozlu uzun uzun kırpıklerı baktımı gozlerı kısılsın uzun saclı olmasın.içim bı hos oldu valla hayalımdekım erkege asıkmı oluyorum ne
- 30 Kasım 2011
- 2.315
- 84
- 78
- 30 Kasım 2009
- 1.155
- 68
- 363
Evli olmama rağmen ben de bulamadım. Öyleyse neden evlendin derseniz şartlar öyle gerekti. Fizik olarak öyle beklentim yoktu hayalimdek kişide. Yalnızca eli yüzü düzgün biri olsa yeter. Her konuda anlaşmak, analaşamadığımız yerlerde saygı duymak, birbirimizi kırmadan herşeyi halletmek, partnerimin bana destek olması. Benim ilişkide ve partnerde beklentim bu. 30 yaşına geldim ama öyle biriyle karşılaşmadım ne yazıkki.
Hayallerle realitenin denk olmaması ne acı. Oysa büyük hayaller beslememeye çalışıyordum...
Hayallerle realitenin denk olmaması ne acı. Oysa büyük hayaller beslememeye çalışıyordum...
- 21 Nisan 2011
- 6.178
- 7.098
- 398
hep isterdim ki; öyle bir eşim olsun ki..
Ondan saklayacağım hiç bir şey olmasın..
öyle bir eşim olsun ki; arkadaşa ihtiyacım olmasın..
öyle bir eşim olsun ki; kıyafete saçma sapan şeylere karışmasın.
Allah'a şükürler oldu..
bak allah gönlüne göre vermiş,ne olur banada dua ette hakkımda hayırlı olan kimse gönlüme güzel göstersin..şuan öyle bir sevdaya düştümki yasamam mümkün değil,anlatmam hiçmümkün değil.yaradan dan yardım diliyorum beni bu durumdan kurtarması için...
Sarışın, esmer, renkli gözlü... vs. gibi düşünmedim hiç.
Bana çok değer versin, gözü benden başka kimseyi görmesin, beni üzmesin kırmasın... gibi şeyleri düşündüm tabi hep bir sevgilim olsa keşke derken.
Şimdi hayatımda aynen bahsettiğim gibi biri var ve bana çok aşık.
Ama anlaşamadığımız bazı konular onunla olan birlikteliğimde beni şüpheye düşürüyor.
Yani bu demek oluyor ki hayallerimdeki partner sevgilim değil.
Bana çok değer versin, gözü benden başka kimseyi görmesin, beni üzmesin kırmasın... gibi şeyleri düşündüm tabi hep bir sevgilim olsa keşke derken.
Şimdi hayatımda aynen bahsettiğim gibi biri var ve bana çok aşık.
Ama anlaşamadığımız bazı konular onunla olan birlikteliğimde beni şüpheye düşürüyor.
Yani bu demek oluyor ki hayallerimdeki partner sevgilim değil.
- 3 Temmuz 2010
- 11.071
- 11.546
- 498
Evet. Tam hayal ettigim dis görünüşte benim icin mükemmel olan erkek o. Sanki Allah onu benim icin yaratmış karsima çıkarmış. Dis görünüş olarak baska ne isterim bilmiyorum. Yalnız o benim boyumu sorun ediyor, ben de uzun boylu olmasını tercih ederdim isterdim hep ama o benden birkaç cm kısa benim de boyum standartların üzerinde, bir kere topuklu giydim hiç hosuna gitmemis cunku o sekilde iyice uzun oluyorum. Benim icin sorun değil, onun o karizması her seyi örtüyor ama o benim boyumu sorun ediyor maalesef.
bulduğumu düşünüyorum...
esmer olmalıydı, iri yarı olmalıydı... sert olmalıydı.. bakışlarıyla konuşmalıydı... her zaman bana destek olmalıydı... koruyup kollamalıydı... beni dinlemeliydi... teselli edebilmeliydi...
güven verebilmeliydi... kolay vazgeçmeyen olmalıydı... her zaman özel olduğumu hissettirmeliydi... gözleri hep aşka bakmalıydı... ne kavgalar edersek edelim bakışları hep seviyorum demeliydi...
nasıl olacağını bilmem ama o bilmeli ve ben hep yanında huzur odlu güven dolu olmalıydım...
...
hayaldi ve gerçek oldu...
yalnız biraz daha iri yarı olabilirdi ama olsun zamanla kilo alır nasılsa diye teselli ediyorum kendimi
esmer olmalıydı, iri yarı olmalıydı... sert olmalıydı.. bakışlarıyla konuşmalıydı... her zaman bana destek olmalıydı... koruyup kollamalıydı... beni dinlemeliydi... teselli edebilmeliydi...
güven verebilmeliydi... kolay vazgeçmeyen olmalıydı... her zaman özel olduğumu hissettirmeliydi... gözleri hep aşka bakmalıydı... ne kavgalar edersek edelim bakışları hep seviyorum demeliydi...
nasıl olacağını bilmem ama o bilmeli ve ben hep yanında huzur odlu güven dolu olmalıydım...
...
hayaldi ve gerçek oldu...
yalnız biraz daha iri yarı olabilirdi ama olsun zamanla kilo alır nasılsa diye teselli ediyorum kendimi
Bence boyu posu vs gibi ozellikleri dusunmek yerine hayatimda oyle biri olsunki bana su duygulari yasatsin yani kimden çok onunla yasiycagin duygulara odaklanmali onunla birlikte kendimi nasil hissedersem mutlu olurum vs gibi çunki liste yapinca belki sana harika duygular yasaticak tam sana uygun birini sarisin diye direk tanimadan eleyebiliyorsun eger elinde istedigim kisi esmer olsun diye liste varsa... umarim demek istedigimi anlatabilmisimdir sevgiler :)
- 7 Ekim 2011
- 703
- 7
- 118
evetttt çıktı :)
hep renkli gözlü uzun boylu entellektüel zeki .müzik zevkleri,giyimi,ev dekorasyon zevkide klasic bir erkek varmıydı diye hayal ederdim evet vardı prensler kadar naif romantik birini hayal etmiştimmmm romeomu buldum bana şiirler söyleyen beni yedi yirmidört arayan yanındayken bile özlyene benim için gözyası bile döken askım .yaklasık iki senedir heyecanımıızı kaybetmedik evlenmeyi düşünmeyen ben su sıralar düşünüyorum o yola doru gidiyoruz .nazar değmesin sırrımız sadakat güven tutku ve en önemlisi samimiyet <3
hep renkli gözlü uzun boylu entellektüel zeki .müzik zevkleri,giyimi,ev dekorasyon zevkide klasic bir erkek varmıydı diye hayal ederdim evet vardı prensler kadar naif romantik birini hayal etmiştimmmm romeomu buldum bana şiirler söyleyen beni yedi yirmidört arayan yanındayken bile özlyene benim için gözyası bile döken askım .yaklasık iki senedir heyecanımıızı kaybetmedik evlenmeyi düşünmeyen ben su sıralar düşünüyorum o yola doru gidiyoruz .nazar değmesin sırrımız sadakat güven tutku ve en önemlisi samimiyet <3
Hepimizin düşleri var…
Hepimiz bir gün düşlerimizin gerçek olacağı umuduyla yaşıyoruz.
Bunu belki bilinçli olarak düşünmüyoruz çoğu zaman ama bilinçaltımızda bir gün her şeyin daha iyi olacağına dair büyük umutlar taşıdığımız da bir gerçek.
Zaman acımasızca akıp gidiyor bu arada…
Peki, sormak istiyorum: Biz rüyalarımızdaki hayatı ne zaman yaşayacağız?
Çocukken bizi sarıp sarmalayan o muhteşem düşlere ne zaman kavuşacağız?
Tam olarak ne zaman sağlıklı, mutlu, doyumlu ve bolluk içinde bir yaşam süreceğiz?
Hayatı ne zaman aynen bir çocuğun yaşadığı gibi çılgınca, rengarenk ve hiç bir şeyi dert etmeden coşkulu bir şekilde yaşacağız?
Ne zaman muhteşem bir çiftliğimiz ve içinde birbirinden güzel atlarımız olacak?
Ruh ikizimiz ne zaman karşımıza çıkacak?
Ne zaman bir Lamborghini arabamız olacak?
Böyle giderse hiçbir zaman değil mi?
Hayır hayır bu böyle olmak zorunda değil…
İşte iyi haber…
Rüyalarımızdaki hayatı yaşayabiliriz…
İçinizdeki o muhteşem potansiyel dışarıya çıkmak için izninizi bekliyor.
Yaşam maalesef bize neden başaramayacağımızı söyleyen felaket tellallarıyla dolu!
Başaramayacağımızı, yapamayacağımızı söylüyorlar çünkü kendileri başaramadılar, yapamadılar. Daha da kötüsü belkide hiç denemediler bile!
Bizim de onlar gibi birer ezik olmamızı istiyorlar.
Başarısız, yokluk bilinci içinde, hayattan bezmiş, hayalleri olmayan, rahatlık tuzağı içine saplanıp kalmış, risk almayan, okumayan, öğrenmeyen ve düşünmeyen biri olmamız için gece gündüz çalışıp duruyorlar.
Belki bunu bilinçli bir şekilde yapmıyorlar ama ne farkeder bilinçli ya da bilinçsiz bizi zehirlemeye yetiyor bunlar.
Ya bu ahmaklara kulak asıp içimizdeki o muhteşem gücün dışarıya çıkmasına mani oluruz ya da bu gücü sonuna kadar kullanmayı seçip yaşamımızda devrim niteliğinde işler başarırız.
Seçim bizim!
Peki, ne yapabiliriz?
Çok şey…
İzin verin açıklayım.
Rüyalarındaki hayatı yaşama yolunda yapabileceğin ilk ve en önemli şey zihnini o çok istediğin muhteşem hayallerinle doldurmaktır.
Yaşamında en çok istediğin şeyleri sürekli düşün.
Tüm dikkatini yaşamda sahip olmak istemediklerine değil, tam aksine gerçekten sahip olmak istediklerine yönelt.
yemek yerken, uykuya dalmadan önce, müzik dinlerken, spor yaparken hep bu çok istediğin hayallerini düşün.
Hayallerini düşünürken mümkün olduğunca çok ayrıntıya yer ver.
Bunları yapmamızın altında yatan temel felsefeler şunlardır:
İçerde ne varsa dışarıda da o olur.
Beyin hayalle gerçeği ayırt edemez.
Ne ekersen onu biçersin.
Mesela benim en büyük hayallerimden biri sitelerim ve kitabım vasıtasıyla daha çok insana ulaşmak olmuştur. Şimdi şu sıralarda bunu başarmanın keyfini yaşıyorum.
Tüm bunların hayalini elbette çok öncesinden kurmuştum ve zihnimi epey bir süre bu hayallerimle beslemiştim.
Sonuçta dış hayatta karşılaştığım gerçekliklerde bunlar oldu.
Peki, zihnimizi hayallerimizle besledik daha sonra ne yapacağız?
Hepsi bu mu?
Tabiki hayır!
Şu bir gerçek ki düşleri olan her insan mutlaka bir takım engellerle karşılaşır.
Ne kadar çok düşün varsa o kadar çok engelle karşılaşırsın.
Bu da aslında iyi bir şeydir. Çünkü senin hayalin için bir şeyler yaptığını gösterir.Hepsinden önemlisi büyük hayaller kurduğunu gösterir.Sıradan, sönük bir hayata asla razı olmadığını gösterir.
Yaşamda hiç engellerle karşılaşmayanlar kendilerini konforun sıcak kucağına bırakanlardır. Bu tip insanlar çok sıradandırlar ve asla bunlardan LİDER falan da olmaz.
Rüyalarındaki gibi bir hayata sahip olmak en başta MÜCADELE gerektirir.
Mücadele şartlar ne olursa olsun asla pes etmemen demektir.
Mücadele karakterini güçlendirir ve seni SEN yapar.
Bu da daha çok gelişmen demektir.Daha dayanıklı olman daha büyük düşlerin peşinden koşar adım gitmen demektir.
Kitabımı yazma sürecinde onlarca sorunla karşılaştım ama asla yılmadım.
Bilgisarım çöktü, içindeki bilgiler silindi, günlerce tek bir satır dahi yazamadım.
Tüm bunların oyunun bir parçası olduğunu çok iyi biliyordum.
Kazanmanın yolu geçmişi bir tarafa bırakıp tekrar oyuna girebilmekti.
Öyle de yaptım.
Kolları sıvayıp kitabı tekrar yazdım.
Bugün Düş Atölyesi kitabı avuçlarımda ise bunu o gün pes etmemeye borçluyum.Eğer pes edip havlu atsaydım bugün böyle bir kitap olmayacaktı.
Pes etmediğin sürece eninde sonunda kazanma ihtimalin her zaman var demektir.
“Tanrı ile Sohbet” adlı filmde geçen çok ilginç bir söz vardır.
Film kısaca şöyle; Neale, araba kazasında yaralanıp işini ve evini kaybeder. Bununla birlikte hayatta kalmak için yoğun bir mücadele örneği de sergiler. O kadar çok sorunla başa çıkmak zorunda kalmıştır ki “artık yeter” der ve orada kendi kendine çok güçlü bir karar verir. O sırada kalacak yeri olmadığı için sokakta bir bankın üzerinde yatmaktadır. Şu sözler acıyla ve zorlukla ağzından dökülür:
“BU BANKTA ÖLMEYECEĞİM”
Bu güçlü karar Neale’nin hayatını değiştirir ve o bankta ölmez, bir süre sonra da istediği hayata kavuşur.
NE EKERSEN ONU BİÇERSİN… Unutma bu bir yaşam yasası.
Yerçekimi kanunu gibi gerçek bir kanun bu. Yerçekimi kanunu ne kadar gerçekse bu da o kadar gerçek. Yaşamına bakarsan bunun ne kadar doğru olduğunu fazlasıyla görebilirsin.
Şu ana kadarki yaşamından memnunsan doğru düşünceler ektin demektir. Hayır, memnun değilsen değiştirmen gereken bir şeyler var demektir.
Rüyalarındaki yaşama seni sürükleyecek düşünceler eklemekle işe başlayabilirsin.
Farklı bir gerçeklikte farklı bir hayat yaşayacaksın.
En derin sevgilerimle…
BAYRAM TAŞCI
NLP MASTER PRACTİTİONER
KİŞİSEL GELİŞİM UZMANI
YAZAR
Hepimiz bir gün düşlerimizin gerçek olacağı umuduyla yaşıyoruz.
Bunu belki bilinçli olarak düşünmüyoruz çoğu zaman ama bilinçaltımızda bir gün her şeyin daha iyi olacağına dair büyük umutlar taşıdığımız da bir gerçek.
Zaman acımasızca akıp gidiyor bu arada…
Peki, sormak istiyorum: Biz rüyalarımızdaki hayatı ne zaman yaşayacağız?
Çocukken bizi sarıp sarmalayan o muhteşem düşlere ne zaman kavuşacağız?
Tam olarak ne zaman sağlıklı, mutlu, doyumlu ve bolluk içinde bir yaşam süreceğiz?
Hayatı ne zaman aynen bir çocuğun yaşadığı gibi çılgınca, rengarenk ve hiç bir şeyi dert etmeden coşkulu bir şekilde yaşacağız?
Ne zaman muhteşem bir çiftliğimiz ve içinde birbirinden güzel atlarımız olacak?
Ruh ikizimiz ne zaman karşımıza çıkacak?
Ne zaman bir Lamborghini arabamız olacak?
Böyle giderse hiçbir zaman değil mi?
Hayır hayır bu böyle olmak zorunda değil…
İşte iyi haber…
Rüyalarımızdaki hayatı yaşayabiliriz…
İçinizdeki o muhteşem potansiyel dışarıya çıkmak için izninizi bekliyor.
Yaşam maalesef bize neden başaramayacağımızı söyleyen felaket tellallarıyla dolu!
Başaramayacağımızı, yapamayacağımızı söylüyorlar çünkü kendileri başaramadılar, yapamadılar. Daha da kötüsü belkide hiç denemediler bile!
Bizim de onlar gibi birer ezik olmamızı istiyorlar.
Başarısız, yokluk bilinci içinde, hayattan bezmiş, hayalleri olmayan, rahatlık tuzağı içine saplanıp kalmış, risk almayan, okumayan, öğrenmeyen ve düşünmeyen biri olmamız için gece gündüz çalışıp duruyorlar.
Belki bunu bilinçli bir şekilde yapmıyorlar ama ne farkeder bilinçli ya da bilinçsiz bizi zehirlemeye yetiyor bunlar.
Ya bu ahmaklara kulak asıp içimizdeki o muhteşem gücün dışarıya çıkmasına mani oluruz ya da bu gücü sonuna kadar kullanmayı seçip yaşamımızda devrim niteliğinde işler başarırız.
Seçim bizim!
Peki, ne yapabiliriz?
Çok şey…
İzin verin açıklayım.
Rüyalarındaki hayatı yaşama yolunda yapabileceğin ilk ve en önemli şey zihnini o çok istediğin muhteşem hayallerinle doldurmaktır.
Yaşamında en çok istediğin şeyleri sürekli düşün.
Tüm dikkatini yaşamda sahip olmak istemediklerine değil, tam aksine gerçekten sahip olmak istediklerine yönelt.
yemek yerken, uykuya dalmadan önce, müzik dinlerken, spor yaparken hep bu çok istediğin hayallerini düşün.
Hayallerini düşünürken mümkün olduğunca çok ayrıntıya yer ver.
Bunları yapmamızın altında yatan temel felsefeler şunlardır:
İçerde ne varsa dışarıda da o olur.
Beyin hayalle gerçeği ayırt edemez.
Ne ekersen onu biçersin.
Mesela benim en büyük hayallerimden biri sitelerim ve kitabım vasıtasıyla daha çok insana ulaşmak olmuştur. Şimdi şu sıralarda bunu başarmanın keyfini yaşıyorum.
Tüm bunların hayalini elbette çok öncesinden kurmuştum ve zihnimi epey bir süre bu hayallerimle beslemiştim.
Sonuçta dış hayatta karşılaştığım gerçekliklerde bunlar oldu.
Peki, zihnimizi hayallerimizle besledik daha sonra ne yapacağız?
Hepsi bu mu?
Tabiki hayır!
Şu bir gerçek ki düşleri olan her insan mutlaka bir takım engellerle karşılaşır.
Ne kadar çok düşün varsa o kadar çok engelle karşılaşırsın.
Bu da aslında iyi bir şeydir. Çünkü senin hayalin için bir şeyler yaptığını gösterir.Hepsinden önemlisi büyük hayaller kurduğunu gösterir.Sıradan, sönük bir hayata asla razı olmadığını gösterir.
Yaşamda hiç engellerle karşılaşmayanlar kendilerini konforun sıcak kucağına bırakanlardır. Bu tip insanlar çok sıradandırlar ve asla bunlardan LİDER falan da olmaz.
Rüyalarındaki gibi bir hayata sahip olmak en başta MÜCADELE gerektirir.
Mücadele şartlar ne olursa olsun asla pes etmemen demektir.
Mücadele karakterini güçlendirir ve seni SEN yapar.
Bu da daha çok gelişmen demektir.Daha dayanıklı olman daha büyük düşlerin peşinden koşar adım gitmen demektir.
Kitabımı yazma sürecinde onlarca sorunla karşılaştım ama asla yılmadım.
Bilgisarım çöktü, içindeki bilgiler silindi, günlerce tek bir satır dahi yazamadım.
Tüm bunların oyunun bir parçası olduğunu çok iyi biliyordum.
Kazanmanın yolu geçmişi bir tarafa bırakıp tekrar oyuna girebilmekti.
Öyle de yaptım.
Kolları sıvayıp kitabı tekrar yazdım.
Bugün Düş Atölyesi kitabı avuçlarımda ise bunu o gün pes etmemeye borçluyum.Eğer pes edip havlu atsaydım bugün böyle bir kitap olmayacaktı.
Pes etmediğin sürece eninde sonunda kazanma ihtimalin her zaman var demektir.
“Tanrı ile Sohbet” adlı filmde geçen çok ilginç bir söz vardır.
Film kısaca şöyle; Neale, araba kazasında yaralanıp işini ve evini kaybeder. Bununla birlikte hayatta kalmak için yoğun bir mücadele örneği de sergiler. O kadar çok sorunla başa çıkmak zorunda kalmıştır ki “artık yeter” der ve orada kendi kendine çok güçlü bir karar verir. O sırada kalacak yeri olmadığı için sokakta bir bankın üzerinde yatmaktadır. Şu sözler acıyla ve zorlukla ağzından dökülür:
“BU BANKTA ÖLMEYECEĞİM”
Bu güçlü karar Neale’nin hayatını değiştirir ve o bankta ölmez, bir süre sonra da istediği hayata kavuşur.
NE EKERSEN ONU BİÇERSİN… Unutma bu bir yaşam yasası.
Yerçekimi kanunu gibi gerçek bir kanun bu. Yerçekimi kanunu ne kadar gerçekse bu da o kadar gerçek. Yaşamına bakarsan bunun ne kadar doğru olduğunu fazlasıyla görebilirsin.
Şu ana kadarki yaşamından memnunsan doğru düşünceler ektin demektir. Hayır, memnun değilsen değiştirmen gereken bir şeyler var demektir.
Rüyalarındaki yaşama seni sürükleyecek düşünceler eklemekle işe başlayabilirsin.
Farklı bir gerçeklikte farklı bir hayat yaşayacaksın.
En derin sevgilerimle…
BAYRAM TAŞCI
NLP MASTER PRACTİTİONER
KİŞİSEL GELİŞİM UZMANI
YAZAR