Grace Kelly

okypete

Nirvana
Kayıtlı Üye
28 Mart 2008
84.873
40.691
698
torunu charlotte un topiğini açtıktan sonra anneaneyide açmak gereği hissettim. bu bölüme açılmış en eski sanatçı grace kellydir. ama benim için her zaman gelmiş geçmiş, en zarif ve en güzel kadınlardanda biridir



Monako Prensesi Grace Kelly, (Grace Patricia Kelly')' 12 Kasım 1929 ve 14 Eylül 1982 tarihleri arasında yaşamış Akademi Ödülü sahibi ABD'li sinema ve tiyatro oyuncusu.

Pek çok filmde rol alan aktris The Country Girl filmi ile En iyi Kadın Oyuncu Oscarını kucaklamıştır. Grace Kelly Monako Prensi III. Rainier ile evlenerek Monaco Prensesi unvanını almıştır. Kelly 14 Eylül 1982 tarihinde geçirdiği bir trafik kazası sonucu 52 yaşında ölmüştür. Üç çocuğu vardır.


 

Kasım 1929’da Philadelphia, ABD’de dünyaya gelen Grace Kelly ilk filmi Forteen Hours’da kısa bir rol üstlenir. ılk önemli filmi High Noon’u 1952 de çeker ve büyük usta Alfred Hitchcock’un dikkatini çekmesiyle Hollywood’da yükselişi başlar. 1955’de Cannes Film Festivalinde gelecekte eşi olacak olan Monaco Prensi Albert ile tanışır ve 1956 yılında nişanlanırlar. Nisan 1956’da Hollywood’un güzel yıldızı artık Monaco Prensesi Grace olarak dünyayı selamlar.. Prens ve prensesin 3 çocukları olur... Prenses Caroline, Prens Albert ve Prenses Stephanie.. Güzel prensesin peri masalı 1982’de kızı Stephanie’nin kullandığı arabada kaza yapmalarıyla 53 yaşında son bulur....

alıntıdır
 
Son düzenleyen: Moderatör:


O ne bir Kül Kedisi idi ne de Pamuk Prenses. O kendine özgü stili olan ve taçlandılıdığı asaletten çok dah fazlasına sahip bir hanımefendi idi. Tanrı’nın yıldızlı bir gecede yarattığı şanslı çocuklardandı. Sanılanın tersine, Monaca Prensi Rainer ile krema tabakada kabullenilmiş zorluklardan gelen bir Hollywood yıldızı değildi.
12 Kasım 1929’da Philadelphia doğan Grace Kelly’nin babası John Kelly, Philadelphia’nın önde gelen ailelerinden biri geliyordu ve kendi başına milyoner olabilmiş başarılı bir işadımıydı. Bunun yanı sıra baba John Kelly, kürek yarışlarında Olimpiyat madalyaları kazanmış bir sporcuydu. 1956 Yaz Olimpiyatları’nda kazandığı bronz madalyasını kızkardeşine düğün hediyesi olarak armağan etmişti.
Starlığa Doğru
Grace Kelly’nin çocukluğu müreffeh bir ortamda geçti, akrabaları arasında sanatla uğraşan bir çok ünlü kişi vardı. Ama Grace, oyuncu olmak istediğinde ailesi buna izin vermedi. 22 yaşında güzel bir genç kız olan Grace de fotomodel olmayı tercih etti. Ailesi istememiş olsa da güzelliği ve fotojenik oluşu Hollywood’un dikkatini çekti. 22 yaşında ilk filmi olan “Fourteen Hours”u (1951) ve ardından da onu starlık kademesine taşıyan “High Noon” (1952) izledi. “High Noon”da başrolleri Gary Cooper ile paylaşıyorlardı ve aralarında duygusal bir ilişki yaşandığı dedikoduları çıktı. Oyunculuk kariyerinin üçüncü yılında Clark Gable and Ava Gardner ile “Mogambo”da rol aldı. Film Kenya’da geçiyordu ve bir aşk üçgeni üzerine kuruluydu. Bulvar basını Grace’in bu kez Clark Gable ile aşk yaşadığını yazdılar. Yıllar sonra Grace Kelly, bu ilişkiyi “Afrika’nın ortasında bir çadırda Clark Gable ile yalnızsanız başka ne olabilirdi ki” diyerek doğruladı. “Mogambo” Grace Kelly’i En ıyi Kadın Oyuncu Oscar adaylığına taşıdı ama Oscar’ı Donna Reed’e kaptırdı.
Oyunculuğunun 4. Yılında Oscar,5. yılında Sinemaya Veda
Grace Kelly, Alfred Hitchcock sinemasında da önemli bir kariyer edindi. Hitchcock’un “Dial M for Murder”, “Rear Window” ve “To Catch a Thief”inde başrol oynadı. 22 yaşında girdiği Hollywood sineması, girişinden 4 yıl sonra Bing Crosby ile oynadığı “The Country Girl” filmiyle onu En ıyi Kadın Oyuncu Oscar’ı ile ödüllendirdi. Ama bu kez dedikodular Grace ile Bing arasında bir aşk yaşandığı yolundaydı. Grace Kelly bir komedi filmi olan “High Society”de oynadığında sinema dünyasına adım atalı henüz 5 yıl olmuştu ki, Monaco Prensi Rainer ile tanıştı ve ilişkileri hızla bir evliliğe doğru gitmeye başladı. “High Society”, Grace Kelly’nin oynadığı son film oldu ve isteksizce de olsa evliliği için sinemadan ve Amerikan vatandaşlığından vazgeçti.
Grace Kelly ile Monaco Prensi Rainer’in evliliklerinin yıllar boyu gerçek bir aşktan doğup doğmadığı tartışılmıştır. Zira Grace’den önce Monaco Prensi Rainer, Fransız yıldız Gisèle Pascal ile birlikteydi. Prens Rainer, Gisèle Pascal ile evlenmeyi planlıyordu ki Gisèle Pascal’ın bir sağlık kontrolü sonucunda kısır olduğu anlaşıldı ve Prens Rainer 6 yıllık ilişkisine son vermek durumunda kaldı. (Gerçi Gisèle Pascal, Prens Rainer’dan sonra evlendi ve bir de çocuğu oldu.)
Monaco Prensesi'ni Arıyor
Küçük bir ülke olan Monaco, Fransa’dan farklı olarak monarşi yöneteminde idare edilen bir ülkeydi ve Fransa ile olan anlaşması gereği tahtın varissiz kalması halinde Monaco, Fransa’ya dahil edilecekti. Bu gerçek Monaco Kraliyeti’nin yıllar boyu korkulu rüyası oldu. Hatta 1882’de bu korku neredeyse gerçeğe dönüşecekti ki, soylu evliliğinden bir çocuk edinemeyen Prince Louis II, evlilik dışı ilişkisinden doğan kızı Charlotte Louvet’yi kabul ederek onu Monaco Prensesi olarak ilan etti. Charlotte Louvet de ümitleri boşa çıkarmadı ve evlenerek Prens Rainer’ı doğurdu. Aynı durumun bir daha yaşanmaması önemliydi ve saray Prens Rainer’den bu konuda dikkatli olmasını istiyordu.
Dedikodulara göre Prens Rainer’ın Grace Kelly’yi kendisine eş olarak seçmesinde en önemli iki faktör, Grace Kelly’nin katolik olması ve çocuklara aşırı düşkünlüğü idi. Güzelliği, iyi bir aileden gelişi, yıpranmamış şöhreti, çocuk sahibi olmaya istekli oluşu ve katolik dinine mensup olması Grace Kelly’yi asalet dolu bir evliliğin ideal gelini yaptı.
Prens Rainer ile evlenerek Monaco Prensesi olan Grace Kelly, tahtını üç çocukla ile taçlandırdı; büyük kızı Prenses Caroline (1957), oğlu Prens Albert II (1958), büyük kızı Prenses Stéphanie (1965).
Grace Kelly, Monaco Sarayı’nın istediğinden fazlasını vermiş bir prenses oldu. 3 çocuğu ile tahtın zürriyet korkusunu ortadan kaldırdı, Hollywood yıldızı olması sebebi ile Monaco’nun turistik imajında ciddi bir katkı sağladı. Kocası Prens Rainer’ın çocukluğunda önemli bir ülke izlenimi vermeyen Monaco, tam da Prens Rainer’ın Grace Kelly ile evlendiği günlerde hızla kumar turizminde yıldızı parlayan bir ülke olmaya doğru ilerliyordu.
Herşey Zamanını Beklemeden Önce
Grace Kelly’nin hayatında her şey hızlı olmuştu. Oyunculuğu, genç yaşta şöhret oluşu, Monaco Prensesi olması... Ne yazık ki iyi şeyler gibi ölüm de çabuk geldi ve 1982 yılında Grace Kelly kızı Stephanie ile Monaco’da araba sürerken geçirdiği bir trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Dedikodulara göre Grace Kelly, yıllar önce Monaco’da bir sahneleri çekilen ve bir Hitchcock filmi olan To Catch a Thief’indeki hızlı araba kullanma sahnesini kızına canlandırmaya çalışırken kaza olmuştu. Saray, Grace Kelly’yi “dikkatsiz bir anne” ve “yıldızlık kariyerine özlemi bitmemiş bir prenses” olarak gösterebilecek bu dedikoduyu yalanladı. Kazada Grace Kelly ölürken kızı Stephanie küçük yaralarla kazayı atlattı. Yine bir dedikoduya göre arabayı Grace Kelly değil Prenses Stephanie kullanıyordu, ama polis soruşturması sonucunda genç prensesin adının lekelenmemesi için kazanın açıklaması farklılaştırılmıştı. Bugün Sharon Stone, Madonna, Annette Bening ve Jennifer Love Hewitt, Grace Kelly ile ünlenen bu başörtü bağlama tekniğini kullanan yıldızlardan.
Artık Monaco çok zengin bir ülke, saray da öyle. Grace Kelly’nin zerafeti Monaco’nun güneşini neredeyse altına çevirdi. Prenses Grace Kelly’nin stili olan başörtüsü başa tamamen yapıştırarak çene altında bağlama tekniği yıllar sonra bile moda olmaya devam etti. Grace Kelly’nin ismini taşıyan Fransız haute couture moda evi Hermès’in ürettiği ve fiyatı 5.000 dolardan 50.000 dolara kadar çıkabilen "Kelly Çantaları" 2 yıla varan bekleme listeleri ile edinilebiliyor ancak

alıntıdır
 
Son düzenleyen: Moderatör:
İşte güzellik dediğin bu..Bayılıyorum bu kadının güzelliğine,zerafetine....:asigim:
 



Masalın aslı neydi

Grace Kelly üzerine yazılan bir kitap prensesin masalsı dünyasının iç yüzünü anlatıyor
Eski aktris ve Monaco Prensesi Grace Kelly'nin (1929 - 1982), biyografisi yayımlandı. 'Bir Zamanlar: Prenses Grace ve Prens Rainier'in Masalının Arkasında' adlı kitabında Kelly'nin masalsı yaşamının bir 'altın kafes' olduğunu anlatan Taraborrelli, Kelly'nin ailesinin modacı Oleg Cassini ile evlenmesine karşı çıktığı için Prens Rainier ile hayatını birleştirdiğini belirtiyor.
Eski ABD Başkanı John Kennedy'nin eşi Jackie Kennedy için de giysiler tasarlayan Cassini'nin 'Nişanlıydık. Evlenmek istiyorduk' sözlerine yer veren yazar, Kelly'nin, 1955'te Oscar almasına rağmen, babasından takdir görmediğini ve bu nedenle de Prens Rainier ile evlenerek onun gözünde değer kazanmak istediğini belirten yazar kitapta Kelly'nin 'Daha ne kadar mükemmel rollerde oynayabilirdim. Yaşamım nasıl olabilirdi. Rainier ile evlenme kararı, tüm geleceğimi değiştirdi' sözlerine de yer verdi.


alıntıdır
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Igelmiş geçmiş en güzel sarışınlardan biri

gerçek adı "gratia patricia" dır


hitchcock'un favori aktrislerinden,
adamcagizin doris day ve kim novak'ten sonra sarisin saplantisinin yegane kaniti


yeryüzünün gördüğü en asil, zarif ve doğal güzellik.. kuğu diye filminin olması pek bi isabetli olmuş.


soğuk gibi görünene fakat tam anlamıyla bir asil olan 'kadın'


high noon'un belalı gelin'i, rear window'un korku dolu gözleri, pürüzsüz bir yüz, nasıl da güzel bir kadın.

monaco prensiyle ewlenip ortamdan elini ayağını çekmiş fakat trafik kazasında ölerekten hayranlarını ve elbette ki kocasını üzmüştür.





"anlayisli ve iyi kalpli bir insan olarak hatirlanmak isterim" diyen alcakgonullu prenses.


bir dönemin güzelllik ve zarafet anlayışını belirlemiş, ekol olmuş insan.


bir donem hollywood semalarinda esen "kralla prensle evleneyim eteklerim ucussun" ruzgarina yakalanip kendini bi nevi heba eden melek yuzlu kadin. ne gerek vardi saraylara hanlara hic anlamam, mis gibi hitchcock'in fetis oyuncusu olup bi de arada quaker hanim rollerinde salinmak varken. boyle cekip gittikten sonra alcakgonullu olmus, masum olmus bana ne. bi tarihten sonraki en onemli icraati prenses stephanie olmustur diye ekleyeyim de onun da gonlu kalmasin.


20.yy'in idol guzelliklerinden bir tanesi. yetenekli, sexy ve muhtesem bir guluse sahip.

insanin icine isliyor.


asil kelimesine anlam veren yüz.

alıntıdır


 
Son düzenleyen: Moderatör:


1954'de en iyi kadın oyuncu oscar ını kazanmış oyuncu.


galadriel'i kim oynardı diyince ilk akla gelen isim. zaten bir ona yakışırdı, başka kimseye değil.


bir insanin ismi onu tanimlayacaksa eger, bu kisi kesinlikle kendisidir. grace'tir o, zerafettir, hosluktur, asalettir.
bir romy schneider, bir o, bir de marilyn monroe uc guzel prenses olarak erkenden melek olmayi tercih etmislerdir. biri intihar, biri cinayet biri de kaza kurbanidir. ucu de hayatin kurbanidir.


isminin anlamına işlenen asaleti ve benzersiz güzelliği, prenseslere özgü yürüyüşüyle* kusursuza yakın taşıyan gerçek prenses*.. gelmiş geçmiş en güzel kadın.. en soğuk, en tehlikeli bakışlar.. ve en ulaşılmaz heykelsi görüntü.. swan** da, beyaz elbisesi içindeki prenses alexandra nın, profesörü** nün kollarındayken, her adımında kuğuları andırdığı valsinin benzerini görmedim henüz.. ayrıca filmin sonunda anlatılan göldeki çaresiz kuğu* hikayesi dinlenmeli, yine dinlenmeli, üstünde uzun uzun düşünülmelidir. kuğu olmak ne kadar acı olabilir en fazla, o hikayede pek güzel ifade edilmiştir..

kendisinin güzellik konusundaki veliahtı olarak nicole kidman ı görmekteyim. aynı olmasa bile, grace in havasını taşıyabilen yaşayan tek kadın odur, bu aşikardır*.


akrep burcunun soguklugu, uzakligi ve asaletini en guzel tasidigini dusundugum kusursuz insan.


"grace kelly'nin kocasi" diye anılacak biriyle evlenmem diyen aktris.
mezar taşında şöyle yazmaktadır: monaco prensi' nin karısı


alıntıdır
 
Son düzenleyen: Moderatör:


[IMevet çevresinde ki insanlar ona buzun altındaki ateş diye hitap ediyorlardı belki de gerçekten onu anlatabilecek en iyi kelime bu .
ona ilk baktığınızda bir asalet ve soğukluk görürsün ama sonra aslında içinde hiç sönmeyen bir ateşin yandığının farkına varırsınız sadece onu biraz tanımanız yeterli zaten bütün erkekleri kendine aşık edebilmesinin bir diğer nedeni de bu değil mi ¿
asil bir insan olmak bunu başarmak hiç kolay değil hele bide jack ve margaret kelly gibi bunu başarmak için çok çırpınırsanız ...
wall street in battığı dönemde jack kelly parasını borsa ya yatırmayıp kendine büyük bir malikane satın almıştı sonra kendine en uygun eş olarak aslı alman olan margaret ı seçti o tam ona göreydi disiplinli ,kuralları katı ve güzel .
3 çocukları olmuştu üçü de bakımlı ve atletik çocuklardı 12 kasım 1929
da 4. çocukları olan grace patricia dünyaya geldi fakat ailesi anlamıyordu yani bu kız diğerleri gibi değil di bakımsız ,cılız bir kızdı jack kelly onun aile ye uygun olmadığını bile düşünmüştü .
yıllar geçicek bu çelimsiz kız asaletin simgesi olucaktı.
ailesi onu iyi yetişmesi için stevens kızlar okuluna gönder di aslında grace ailesiyle pek iyi anlaşamıyordu o çok katı kuralları olan annesi ve babası yerine kendine pulitzer ödüllü amcası george kelly i örnek aldı 1942 yılında bu okuldan mezun olduğunda bir sinema yılıdızı olmak istediğine karar vermişti ve artık kendi özgürlüğünün peşinden gitmesi gerektiğinin bu yol onu ilk deneyimlerini yaşıyacağı new york a götürecekti ..doğal güzelliği ve masumluğu onun new york da çabuk keşfedilmesini sağladı .
new york da sahne sanatları eğitimi alırken fotomodellik yapmaya başladı
acemiliğini ilk ele veren özelliği aksanıydı sonra bu konuda eğitim alıcak ve hollywood un en düzgün konuşan kadınlarından biri olucaktı


o özgürlüğünün peşinden gitmişti ama bu durum ailesinin pek hoşuna gitmemişti yani kızları new york da tek başına olan bir aile için insanlar ne derdi sonra? ailesi bu durumu da düşünmüş ve onu new york da bekar kızların kaldığı barbizan oteline göndermişti fakat grace burdaki katı kuralları da çiğnemişti
1952 yılının yazında hollywood a gitti hayalerinin şehirine ilk rolünü "fourteen hours" filminde gary cooperla oynadı bu küçük bir roldü ama onu hiçkimsenin ummadığı iyi bir yere getircekti birçok filmde küçükte olsa yer alan grace kelly hayatını değiştirecek teklifi alfred hitchcock dan aldı dial m for murder(cinayet var) filminde oynuyacaktı hemde bütün kurallarını çiğneyerek grace bu filmde içi görünen bir gecelik giymeyi kabul etmişti .aslında grace kelly nin en büyük özelliklerinden biri başrolü paylaştığı orta yaşlı bütün oyunculara aşık olmasıydı tabii onun gibi çekici ve etkileyici bir kadına hangi erkek hayır diyebilirdiki zaten diyemediler de !
grace in artık önüne geçilemiyecek bir yükselişi vardı ve aslında buna ençok şaşıran da ailesi ve tanıdıklarıydı o tuhaf giyim li çelimsiz kız nasıl olurda bu kadar güzel ve ünlü bir yıldız haline gelebilirdi .
daha sonrasında alfred hitchcockla 2 film daha yaptı to catch a thief ve rearwindow.
country girl filminde hayatının rolunü oynadığını söyleyen grace kelly bu filmle oscar kazanmıştı .
belki de geçekten hayatını değiştiren fim "high society " di bu filmle cannes festivaline katıldıkları sırada monaco prensi ranier ile tanışacak bu da onu tahmin edemiyeceği bir sona götürecekti ilk tanışdıkları gün birbirlerinden çok elektrik aldıklarını söylüyorlardı çıktıkları ilk gece de evlenme kararı aldılar bu basın da şok etkisi yaratmıştı ama ortada bir sorun yoktu ne monaco da ne de grace in ailesi tarafında kızları asil bir adamla evleniyordu prenses olucaktı ve üstelik katolikti de .
o artık prenses di ve monoco da yaşıyor du grace in monaco ya gitmesi şüphesiz monocoyı daha bilinen bir yer haline getirecekti o artık hollywood yıldızı grace kelly değil monaco prensesi grace kelly di .
bu birliktelikde 3 çocukları oldu prenses caroline, prens albert, and prenses stephanie. ama o sıkılmıştı tekrar film çekmek işine geri dönmek istiyordu çocukları büyüyünce bunu yapabileceğine ve geri dönebilceğine inanıyordu alfred hitchcock mogambo filmi için teklif götürdü grace kelly bu konuda çok heyecenlanmış fakat kabul edememişti bu hem saray içerisinde hem de monoco halkı tarafından büyük tepki görmüştü .
zaten çocuklarıyla ilgili sorunlarıda bitmemişti en büyük sorunu da küçük kızı stephanie ile yaşıyordu sorunlarından biraz olsun kurtulmak için 2 çocuğu albert ve stephanie ile şehir dışına çıkmışlardı fakat stephanie geri dönmek istedi ve
13 eylül 1982 de kızı stephanie ile birlikte saraya geri dönerken kendi kullandığı arabada kontrolünü kaybetti hemen yoğun bakıma kaldırılan grace kelly sonraki gün hayatını kaybetti .herkese veda etmişti ailesine monoco halkına ve hayranlarına...
herkes onun herşeye sahip olduğunu düşünüyordu sahi gerçekten bir insan neye sahip olmalıydı güzellik mi?, para mı ? bir taç ya da büyük bir ünvan ? şan şöhret ?
peki ya mutluluk?
mutlu olmadan ya da karar verebilecek kadar bile özgür olamadan herşeye sahip olsanız bile ne fark ederki
insanlar grace kellye baktıklarında belkide kendilerinde görmek istedikleri şeyleri onda buldular ve belkide pek çok insan onun yerinde olmak istedi ama o çok mu mutluydu?hayır değil di .
onun hayatı için modern zamanın gerçek masalı diyolar ya belkide onu gerçek yapan bize çok yakın insancıl acılar çekmesiydi...


ayni yil * oynadigi iki hitchcock filmi, dial m for murder ve rear window'da incecik belini vurgulayan, üstüne sip diye oturup genis omuzlari ve dolgun gögüslerini ortaya çikaran dantel bluzlari ve yürüdükçe uçusarak hareket yaratirken, incecik bileklerini örtmeyen 7/8 boyundaki tüllü, kabarik etekleriyle dönemine * damgasini vurmus bir moda ikon'udur. dial m for murder'da eski sevgilisiyle gece disari çikarken giydigi kan kirmizisi tuvaleti olsun, cinayet islerken üstündeki dantelli nefis geceligi olsun, rear window'da sevgilisine aksam yemegini servis ederken giydigi siyah beyaz gece elbisesi olsun, ikinci dünya savasi sonrasinin kendini sikliga, güzellige, zerafete vermis, refaha aliskin kadin * imgesini sinemaseverlerin zihnine naksetmistir zannimca.


alıntıdır

 
Son düzenleyen: Moderatör:

İnsan bakmaya doyamaz bu kadına yaaa..
Keşke erkek olsaydım da yaştaş olaydık diye geçirmedim değil...:kedi:
Grace in yanında ucube kalıyorum,kabul ediyorum....opuyorumnanaktan
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…