evlilikte psikolojik faktörler!!

O

Obstinate

Ziyaretçi
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #1
Evlilikte psikolojik faktörler Evliliklerde bir çok farklı psikodinamik (altta yatan ancak kişinin çoğu zaman farkında olmadığı psikolojik faktörler) rol oynar ve evlilik ilişkisinin geleceğini belirler. Kültürümüzde aslında bir anlamda aileler evlenmektedir. Çiftler birbirlerini yeterince tanımadan evlilik gibi ciddi bir sorumluluğun altına girdiklerinden (evlilik gerçekten bir sorumluluk alma işidir) bazen bu sorumluluğu kaldıramamaktadırlar. Özellikle kültürümüzde erkeler geç büyüdüklerinden ve olgunlaştıklarından dolayı bu sorumluluğu üstlenmede yetersiz kalabilmektedirler. Evlilik öncesi göz önünde bulundurulması gereken bazı önemli kriterler vardır: evlenmeyi düşündüğünüz kişinin;

1. Evliliğe ve yaşama bakış açısı,

2. İleride yapmak istediklerinizi destekleyici olup olmayacağı,

3. Cinselliğe bakış açısı,

4. Çocuk sahibi olmaya ve çocuk yetiştirmeye bakışı,

5. Kendi ailesiyle ilişkileri,

6. Kendi anne babasının birbirleriyle olan ilişkileri,

7. Mesleği ve ekonomik durumu,

8. Geçirdiği hastalıklar,

9. Annesine bağımlı olup olmadığı,

10. Psikolojik bir sorununun olup olmadığı,

11. Kişilik özellikleri,

ve daha bir çok faktör evliliğinizin sağlıklı olup olmadığını belirleyecektir. Bu nedenle evlenmeden önce bu kriterler iyice tanınmalı, evlenmeyi düşündüğünüz kişiyle tartışılmalıdır.

Evlilik öncesi depresyonu dediğimiz bir olgu her zaman vardır. Kişi, evlilik sorumluluklarını üstlenme konusunda henüz kendisini yeterli görmüyorsa biraz daha beklemesi onun yararına olacaktır. Daha önce ayrı bir birey olarak hareket eden, kendi kararlarını alan kişi, bundan sonra bir çift olarak karar almak gerektiğinin bilincinde olduğundan bu durum ona özgürlüklerinin kısıtlanması gibi gelebilir. Ancak karşılıklı anlayışın ve sevginin olduğu bir evlilikte özgürlükler kısıtlanmaz. Tam tersine yukarıda belirttiğim kriterlerin uyumlu olduğu bir evlilik mutluluğu getirir. Ülkemizde çiftler birbirlerini ve birbirlerinin özelliklerini yeterince tanımadan evliliğe adım atmakta ve sonrasında da bir çok sürprizle karşılaşmaktadırlar.

Bu nedenle bu kriterleri iyi değerlendirmeli ve gerekli görüyorsanız bir evlilik-ilişki danışmanından evlilik öncesi danışmanlığı desteği almalısınız. Evlilik öncesi danışmanlığında yukarıda belirttiğim konular ve daha bir çok farklı konu masaya yatırılır ve çiftin evliliğe hazır olup olmadıkları, birbirlerine uygunluğu, evliliğe bakış açıları, evlilikten beklentileri gerçekçi bir şekilde analiz edilerek çifte geri bildirim verilir. Evlenirlerse evliliklerinde ne gibi sorunlar yaşayabilecekleri ve bu sorunlar için önceden almaları gereken önlemler kendilerine bildirilir. Bazı durumlarda gelişmiş kişilik testleri uygulanarak kişilik yapılarının birbirlerine uygun olup olmadığı da belirlenebilir.


----------

tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.
 
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #2
EVLENMEDEN ÖNCE KENDİNİZE ŞUNLARI SORUN:
• Neden evlenmek istiyorum?: Neden evlenmek istediğiniz çok önemli bir sorudur. Aileden kaçış mı, sorunlardan kaçış mı, geç kalma korkuları mı, çocuk sahibi olmak istemeniz mi, yoksa gerçekten bir insanla evlilik bağıyla bağlanarak bir aile mi kurmak istiyorsunuz?

• Neden bu kişiyle evlenmek istiyorum?: Neden başka biriyle değil de bu insanla evlenmek istiyorsunuz? Birbirinizi yeterince iyi tanıyor musunuz? Birlikte ortak sorumluluklar alınca ilişkiniz bundan nasıl etkilenecek? Birlikte aynı evin içinde uzun yıllar birbirinizi destekleyerek ve geliştirerek yaşayabilecek misiniz?

• Nasıl bir eş modeli istiyorum?: Nasıl bir eş modeli istiyorsunuz? Koruyucu, modern, geleneksel, fedakâr, serbest, farklı düşünen, anneniz gibi, babanız gibi vb. Evlenmeyi düşündüğünüz insan bu eş modelinize uygun yapıda mı? Yoksa evlendikten sonra onu değiştirebileceğinizi mi düşünüyorsunuz? (Boşuna çabalamayın bunu asla başaramazsınız.) Çiftlerin çoğu flört dönemlerinde olumsuz özelliklerini yalıtarak karşı tarafa hiç fark ettirmezler ve her zaman olumlu yönlerini abartılı bir biçimde karşı tarafa sunarlar. Oysa bizimle evlenmek isteyen birinin bizi her yönümüzle tanımış ve varoluşumuzu kabullenmiş olması çok önemlidir. Sakladığımız her olumsuz yönümüz evlilikte ciddi bir tartışma ve uyumsuzluk konusu olarak karşımıza çıkacaktır. Bu yüzden evlenmeden önce flört ya da nişanlılık döneminizde kendinizi olduğunuz gibi ortaya koymalı ve hiçbir yönünüzü birlikte olduğunuz insandan saklamamalısınız.

• Hayata bakışımız paralel mi?: Hayata benzer bir pencereden bakabiliyorsanız birbirinizi her zaman için doğru algılamanız mümkün. Siz olayların hep olumlu yönünü gören ancak eşiniz hep olumsuz yanını gören bir yapıdaysa bu farklılığınız her zaman için çatışmalara kaynak oluşturacaktır. Hayatı, insanları, olayları ve olguları benzer bir zeminde algılayabiliyorsanız birbirinize uygunsunuz demektir.

• Cinsel uyumumuz nasıl?: Evliliklerin yarıya yakını cinsel uyumsuzluk ya da cinsel sorunlar yüzünden bitmektedir. Bu yüzden evlenmeden önce cinsel uyumunuzu kültürünüze ve değerlerinize göre test etmek zorundasınız. Ne yazık ki ülkemizde ve kültürümüzde toplum ve ahlak değerleri evlilik dışı cinsel ilişkiyi onaylamamaktadır. Bu yüzden evlilik bir anlamda özgür cinselliği yaşamanın alanı olarak algılanmaktadır. Ancak evlilik sadece cinsellik demek değildir. Evlilik öncesi hiçbir cinsellik yaşamamış ve cinsel uyumlarını bilmeyen çiftler için evlendikten sonra yaşayacakları cinsellik bir anlamda sürpriz yumurta gibidir. İçinden ne çıkacağını asla bilemezsiniz. Belki de siz her gün cinsellik yaşamak isteyen birisiniz ancak eşiniz ayda 1-2 kez cinselliği kendisi için yeterli bulmaktadır. Ya da bunun tam tersi söz konusu olabilir. Bu uyumsuzluk aldatma ya da aldatılma da dahil evliliğinizde bir çok sorunun alt yapısını oluşturacaktır. “Ben eşimi asla aldatmam” şeklinde düşünüyor olabilirsiniz. Ancak bunun kişilik yapısıyla hiçbir ilgisi yoktur. Bu, “İnsan doğası”. Evliliğinizde bir türlü doyuma ulaştıramadığınız yönünüz tüm çabalarınıza rağmen hala eşiniz tarafından doyuma ulaştırılmıyorsa giderek kızgın ve öfkeli bir hale gelmeye başlarsınız. Ve bu öfke ilişkinizin her boyutuna olumsuz yansıyacaktır. Bu nedenle siz siz olun evleneceğiniz kişiyle cinsel uyumunuzu bir şekilde test edin.

FLÖRT DÖNEMİNİ ÇOK UZATMAYIN
Her ilişki bir noktadan sonra yeni bir boyut ve anlam kazanmak zorundadır. Flört ya da nişanlılık dönemini çok fazla uzatmanız her zaman için ilişkinize zarar verecektir. Özellikle ailelerin işin içine girdiği andan itibaren her kafadan bir ses çıkar ve çift ilişkilerini korumakta ve sürdürmekte zorlanmaya başlar. Flört ya da nişanlılık döneminde yaşadıklarınızı iyi analiz etmelisiniz. Çünkü evlendikten sonra bu dönemde yaşayacaklarınızın 10 katını yaşayacaksınız. (Olumlu anlamda da olumsuz anlamda da) Evliliğin tüm yaşanan çatışmaları sona erdireceği gibi yanlış bir algı ne yazık ki kültürümüzde mevcuttur ve bir çok çift bu yanlış algıya kendisini kaptırır. Evlenmeden önce yaşadıklarınız evlilikte yaşayacaklarınızın bir göstergesidir ve çok iyi algılanması gerekir. Kendinizi kandırmayın ve evliliğe herhangi bir kutsallık yüklemeyin. Birisine âşıksak ya da evlenmeyi düşünüyorsak onun her türlü garip ya da bize aykırı gelen özelliğini normal algılamak gibi bir eğilim içine gireriz. Ancak aşk kimyası geçtikten sonra o normalize ettiğimiz özellikler bir bir bizi rahatsız etmeye başlar.

Tüm bu bilgilerin ışığında kendinizi ve evlenmek istediğiniz insanı değerlendirmelisiniz. Kendinizi kandırmayın. Unutmayın! İnsanın kendisini kandırmayı başardığı gibi kimse bunu daha iyi başaramaz. Romantik bir coşkuyla değil, gerçeklerle evliliğe adım atın. Gerçeklere ne kadar gözlerinizi kapatırsanız gerçeğin duvarına o kadar hızlı çarparsınız. Ve evlilikle ilgili şüpheleriniz varsa dediğim gibi mutlaka bir uzmanla birlikte görüşerek evlilik öncesi danışmanlık desteği almayı bir düşünün!!

Psk. Tunç TATAKER
ALINTI...


----------

tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.
 
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #3
• Hayata bakışımız paralel mi?: Hayata benzer bir pencereden bakabiliyorsanız birbirinizi her zaman için doğru algılamanız mümkün. Siz olayların hep olumlu yönünü gören ancak eşiniz hep olumsuz yanını gören bir yapıdaysa bu farklılığınız her zaman için çatışmalara kaynak oluşturacaktır. Hayatı, insanları, olayları ve olguları benzer bir zeminde algılayabiliyorsanız birbirinize uygunsunuz demektir.

Bu bence gerçektende çok önemli.
Çünkü insanların birbirinin gözünün içine bakması birsüre sonra bitebiliyor.
Ancak hayata ortak bir pencereden bakabiliyorsak daha sağlıklı olyor ilişki bence.
 
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #4
Neden bu kişiyle evlenmek istiyorum?: Neden başka biriyle değil de bu insanla evlenmek istiyorsunuz? Birbirinizi yeterince iyi tanıyor musunuz? Birlikte ortak sorumluluklar alınca ilişkiniz bundan nasıl etkilenecek? Birlikte aynı evin içinde uzun yıllar birbirinizi destekleyerek ve geliştirerek yaşayabilecek misiniz?

BEN BU KONUYU ÇOK ÖLÇÜP BİÇTİM ONDAN SONRA KARAR VERDİM.
 
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #5

zaten herşeyden önce bunu düşünmek lazım çünkü neden o kişiyle evlenmek istediğini anlamazsan o evliliğin bi anlamı kalmaz hep kavga patırtı içinde geçer

----------

tipello.net - i am not referring you, i just DO recommend it.
 
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #6
Çok teşekkür ederim yazınız için. Bu yazıyı yıllar önce okusaydım şuan hala bekar biri olarak yaşamımı sürdürür kariyerden kariyere koşardım.Önce kendimi tam olarak tanırdım, neleri nasıl istediğimden emin olurdum. Sonra ben birini nasıl mutlu ederim değil ben nasıl biriyle mutlu olabilirm derdim.
 
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #7
evet bence soruları sorup ve dürüst bir cevap verdıkten sonra karar verilmeli...
paylaşımın için teşekkur ederim
 
  • Konu Sahibi Obstinate
  • #8
soruları kendimize sorup cevapladığımız ve olumlu düşündüğümüz kişi var diyelim ya hadi onun aradığı biz değilsek.doğru insanı aramak kadar doğru insan olmakda önemli tabi
ama bekar olsamda fikrim o yastığa birlikte baş koymayınca kişiler tam tanımamıyo bence.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…