Meme kanseri genel anlamda kadın hastalığı olarak bilinir.Ancak ender de olsa erkeklerde de görülebilmektedir.Erkeklerin meme kanserine yakalanma oranı meme kanseri vakalarının %1’i kadardır.Erkeklerin bu kansere yakalanma oranı ülkelerin gelişmişliğine ya da coğrafi konuma göre farklılıklar gösterebilir.Bizim ülkemizde istatiksel çalışmalar yeterli olmadığı için erkek meme kanseri oranı belli değildir.
Aile genetiğinde meme kanseri olan bir erkek meme kanseri riski taşır.Bu hastalık tanısını alan erkeklerin meme kanserine yakalanma riski kız kardeşlerine göre 2-3 kat artmaktadır.Ayrıca testis rahatsızlıklarından biri nedeniyle ya da karaciğer sirozu gibi nedenlerle östrojen hormonu alan erkekler risk altındadır.
Erkek meme kanserleri,kadın meme kanserleriyle aynı belirtiyi verirler.Meme başında ağrılar ya da içeri çekilme,koltuk altında ağrısız şişkinlikler,meme bölgesinde kızarıklıklar.Bu belirtilerden biri veya bir kaçı oluştuğunda mutlaka doktora başvurmak gerekir.
Erkek meme kanserlerinde hastalığın gelişimi ve ilerlemesi kadın meme kanserleriyle aynıdır.Hatta erkek meme kanserinin daha hızlı ilerlediği gözlemlenmiştir.Çünkü,meme kanseri kadın hastalığı olarak bilindiğinden kuşku ve tespiti daha geç olmaktadır.
Erkeklerdeki meme kanseri tedavisi kadınlardakiyle aynıdır.İlerlemiş vakalarda memenin alınması (mastektomi) cerrahi tedavi olarak uygulanır.Hastalığın bulunduğu evreye göre cerrahi tedaviye ek olarak radyoterapi,hormonoterapi ya da kemoterapi uygulanır.
Meme kanseri kadınları arasında en sık karşılaşılan kanser türü fakat uzmanlar, “Erkeklerin “Bu kanser bende olmaz” demesi yanlış. 150 kadına 1 erkek oranıyla da olsa erkeklerde meme kanseri görülebilir. Bu nedenle birkaç ayda bir erkeklerde duşta meme muayenesi yapmalı” diyor. Erkeklerde meme kanserinin çok az görüldüğünü, erkeklerin küçük meme dokusuna sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Vahit Özmen, “150 kadında meme kanseri görülüyorsa 1 tane de erkekte görülür. Bu kadar düşük bir oran vardır. Erkekte daha ileri evrede teşhis konuluyor. Çünkü erkekler kendilerine meme kanserini yakıştıramıyor. Erkeklerin büyük bir kısmı meme de kanser olmayacağını düşünüyor. Memeyi kadına ait bir organ zannediyorlar. Halbuki erkeğin de memesi var. Üstelik erkek kadınlık hormonu alırsa o meme kadın memesi kadar büyüyebilir” ifadelerini kullandı.
BAZI HASTALIKLAR MEMEYİ BÜYÜTÜYOR
Erkeklerin birkaç ayda bir duş alırken memelerini kontrol etmelerinin önemini ifade eden Prof. Dr. Özmen, “Dıştan meme ucuna doğru sirküler daire çizerek, yukarıdan aşağı, aşağıdan yukarı hafifçe bastırarak memelerini kontrol edebilirler. Sert, ağrısız bir kitle ele geldiğinde dikkatli olsunlar. Kanser meme başında çekilmeye neden olabilir. Kişi bunları fark edince hemen bir cerrahi uzmanına gitmesi lazım. Bazen ileri yaştaki erkeklerde, tansiyon ilaçları, koroner ilaçları, kalp ilaçları memeyi büyütebilir. Bu genellikle iki taraflı olur ileri yaşta olur. Bazen karaciğer hastalılarında da meme büyüyebilir. Farklılık hissedildiğinde mutlaka doktora gidilmeli” dedi.
Özmen sözlerine şöyle devam etti: “Meme kanserlerinin ancak yüzde 10 kadarı genlerden geçiyor. Yüzde 15 kadarında genetik geçiş yok ama ailede var. Birinci derece aile bunlar anne, kız kardeş, kız çocuğu gibi, yüzde 75’inde ise diğer yani çevreden etkilenerek ortaya çıkıyor. Bu etkilenmelerinden nasıl korunabilir kadın? Bir kere kadının şişmanlamaması önemli özellikle menopoz döneminde şişmanlamaması lazım. Kadınların ancak yüzde 40’ı normal kiloya sahip diğerleri ya aşırı kilolu ya da kilolu. Türk kadını şişmanlıyor bundan da kaçınmak lazım. Yeni yapılan bir çalışma var bu Time Dergisi’nde de yayınlandı. Düzenli yapılan egzersizin meme kanserinden gerçekleşen ölümleri yüzde 25 azalttığı, yakalanma riskinin azalttığı gösterilmiş. Hayvansal yağlardan daha yoksun sebze meyve ağırlıklı ve mümkünse organik besinlerle beslenmek önemli. Beyaz et ağırlı beslenmek, şişmanlamamak meme kanserinden korunmak dikkat edilmesi gereken noktalardır.”
Kaynak:estanbul-Kent