H
HaNzAdE29
Ziyaretçi
- Konu Sahibi HaNzAdE29
- #1
H
Habib: Sevgili, dost
Hacı: Hicaz'a gidip hac törenine katılan
Hadis: Hz.Muhammed'in söz ve davranışları
Hafız: Ezberleyen / Özellikle Kuran-ı Kerim'i ezbere okuyan
Hakan: Büyük Han, Hanlar hanı
Haldun: Kalp, yürek / Yüreklilik
Halil: İçten, dost, çok yakın arkadaş
Halim: Yumuşak huylu, sakin yaradılışlı
Halis: Saf, katkısız, duru
Halit: Süregelen, sürekli, geç yaşlanan
Haluk: Herkesle iyi geçinen, iyi ahlaklı
Hamdi: Hamd eden, şükreden / Tanrı ile ilgili
Hami: Koruyan, arka çıkan, koruyucu
Hamit (d): Şükredici, hamdedici
Hamza: Aslan
Hanefi: Tanrı'nın birliğine iman eden
Harun: Huysuz at / Postacı / İnatçı
Hasan: Güzellik, iyi davranma, iyilik
Hasip / Hasbi: Kişisel değeri olan, ünlü bir soydan gelen
Haşim: Ezen, kıran, parçalayan
Haşmet: İhtişam, büyüklük, görkemlilik
Hatay: İl adı Antakya olan kentimizin adı
Hatem/ Hatemi: Sonuncu en son olan / Mühürcü
Hayati: Yaşamsal, yaşamla ilgili önemli olan
Haydar: Aslan / Çok cesur
Hayrettin: Hayır eden, hayır sahibi
Hayri: Hayırla, iyilikle ilgili
Hayrullah: Allah'ın hayırlı ettiği
Hazar: Barış / Bir yerde oturma hali
Hazım: Hezimete uğratan
Hıfzı: Saklamak, korumak, hafızaya almak
Hıncal: Öc al, intikam al anlamında
Hızır: Darda kalanların yardımına koşan
Hicri: Göç eden / Hicrete ait, hicretle ilgili
Hidayet: Doğru yolu arama / Yol gösterme
Hikmet: Felsefe, gizli, bilinmeyen güç
Hilmi: Yumuşak huylu, sabırlı
Himmet: Çalışma, çaba
Hişam: Eski bir Endülüs hükümdarının adı
Hulki: İyi ahlâklı, iyi huylu
Hulusi: Saflık, doğruluk, içtenlik
Hurşit: Güneş
Hüdaverdi: Allah verdi, çocuk özlemi çeken aileler ilk çocuklarına genellikle bu adı verirler
Hüsam / Hüsamettin: Keskin kılıç / Dinin keskin kılıcı
Hüseyin: Ruh ve madde güzelliği
Hüsrev: Büyük padişah, hükümdar
Hüsnü: Güzellikle ilgili, güzelliğe ait
I
Işık: Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
Itri: Korkuya ait
İ
İbrahim: İbranice'de hakların babası anlamında
İdris: Beyaz renkli çiçek açan bir ağaç cinsi
İhsan: Bağışlamak, yardım etmek, iyilik etmek
İlbey: Egemen olan
İlhami: İçine doğmakla ilgili
İlhan: Bir ülkenin egemen hanı
İlkay: Ay'ın ilk günlerindeki hali
İlker: İlkle ilgili, ilk erkek çocuk
İlkin: Öncelikle, ilkle ilgili, ilk olan
İlyas: Mersin ağacı
İmdat: Yardım dilemek, yardım istemek, yardım beklemek
İnayet: İyilik, lütuf
İsa: Hıristiyanlığın kurucusu peygamber
İshak: Hüzünlü öten bir tür kuş
İskender: Tarihte fetihleriyle ünlü bir hükümdar
İslam: Hz. Muhammed'in kurduğu son din / Teslimiyet
İsmail: İbrahim peygamberin Tanrı'ya kurban adadığı oğlunun adı
İsmet: Haramdan ve günahtan çekinen
İsrafil: Dört büyük melekten biri
İstemi/han: Göktürklerin ünlü hakanı
İzzet / İzzettin: Değer, kıymet, ululuk, yücelik
K
Kaan / Kağan: Hükümdar, hanların hanı
Kadir: Değer, onur, incelik
Kadri: İtibar, değerle ilgili
Kahraman: Savaşta yiğitlik gösteren, cesur
Kamber: Sadık hizmetkâr / Hz Ali'nin kölesinin adı
Kamer: Ay ışığı
Kamil: Tam, eksiksiz, olgun
Kamuran: Dileğine, kavuşmuş olan
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Kasım: Bölen, kısımlara ayıran
Kaya: Büyük ve sert taş kütlesi
Kayahan: Kaya gibi sert hakan
Kazım: Kızgınlığını, öfkesini belli etmeyen
Kemal: Bilgi ve erdem bakımından olgunluk
Kemalettin: Bilgi ve erdem sahibi
Kenan: Nuh peygamberin oğlu ya da Nemrut'un babası sanılan kişi
Keramettin: Bağış, ihsan ağırlama
Kerem: Cömertlik, soyluluk büyüklük
Kerim: Kerem sahibi, cömert
Kıvanç: Sevinç, hoşlanma
Koray: Kamış, kargı gibi, içi boş şeyler
Korcan: Kanı sıcak, kanı kaynayan
Korhan: Ateş gibi hakan
Korkmaz: Korku bilmeyen
Korkut (d): Büyük dolu tanesi
Köksal: Kökünü derinliklere sal anlamında
Kubilay: Cengiz Han'ın torununun adı
Kudret: Güç, kuvvet
Kutlu: Kutlanmış, mutlu, uğurlu
Kutsal: Mübarek, kutlulukla ilgili
Kutsi: Kutlanan, kutluluk sahibi
Kuzey: Kuzey yönü / Şimal
Kürşat (d): Eski bir Türk adı
L
Latif: Yumuşak, hoş, nazik
Lebib: Akıllı, zeki
Lemi: Parlak, parıldayan
Levent: Eski deniz erlerine verilen ad
Lokman: Tarihteki en ünlü tabibin adı (Lokman Hekim)
Lütfü: İyi muamele, güzellikle hoşlukla ilgili
M
Macit (d): Şan ve şeref sahibi
Mahir: Usta, elinden her iş gelen
Mahmut: Övgüye değer
Mahzun: Hüzünlü, duygulu, üzgün
Makbul: Alınan, kabul olunan
Malik: Sahip, efendi
Mazhar: Bir şeyin göründüğü, ortaya çıktığı yer
Mazlum: Zulüm gören, zulmedilen kişi
Mecit (d): Çok şerefli, büyük şan sahibi
Mecnun: Deli, aklı başında olmayan
Medet: Yardım eden
Mehmet: Aslı Arapça'da Muhammed, çok övülmüş anlamında
Melih: Güzel, şirin
Melik: Hükümdar, han
Memduh: Övülmüş, övülmeye değer
Menderes: Ege Bölgesi'nde bir ırmak adı
Mengüç: Güçlü ben / Men + güç
Meriç: Ülkemizin Bulgaristan sınırındaki nehir
Merih: Güneş Sistemi'ndeki 5. gezegen
Mert: Sözünün eri, sözünde duran
Mestan: Savruk / Cüret sahibi
Mesut (d): Mutlu, sevinçli, neşeli
Mete: Büyük Hun imparatoru
Metin: Sağlam, dayanıklı
Mevlut: Doğma, dünyaya gelme (Mevlid-Mevlüd)
Mikail: Allah'a en yakın olduğuna inanılan dört melekten birinin adı
Muammer: Uzun ömürlü, çok yaşayan
Mucip: Gerektiren, gerektirici
Muhammed: Çok övülmüş, hamdedilmiş
Muharrem: Din tarafından yasaklanan
Muhip: Seven, sevişen
Muhittin: Dini güçlendiren
Muhlis: İnanç ve eylemlerinde içtenlikle davranan
Muhsin: Sağlamlaştıran
Muhtar: Dilediği şekilde hareket edebilen
Muhteşem: Görkemli, göz kamaştırıcı
Munis: Sıcakkanlı, sevimli
Murat (d): Amaç, maksat, istek
Murtaza: Mürteza / Seçkin seçilmiş
Musa: Sudan gelmek anlamındadır. Bir peygamber adı
Mustafa: Temizlenmiş, saf hale getirilmiş
Muti: İyi kalpli, yumuşak başlı
Muzaffer: Zafer kazanan, galip gelen
Mücahit: Savaşçı, cihada katılan
Müfit: Faydalı, yararlı
Müjdat: İyi, müjdeli haberler
Mükerrem: Yardımsever, ikram sever
Mükremin: Konuksever, ikram sever
Mümin: İnanan, iman eden
Mümtaz: Seçkin, başkalarından ayrı tutulan
Münir: Aydınlatan, ışık veren
Mürsel: Yollanmış, gönderilmiş olan
Münir: Aydınlatan, ışık veren
Müslüm: İslam Dini'nden olan / Teslim olan
Mürşit (d): Doğru yolu gösteren
Müşfik: Acıyan, şefkat gösteren
Müştak: Özleyen, göreceği gelen
N
Nabi: Yüksek, yüce, haber veren
Naci: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
Nadi: Bağıran, haykıran
Nadir: Ender, az bulunur, seyrek
Nafi: Gelip geçen, etkili, sözü dinlenen
Nafiz: İşleyen, içeriye giden, delip geçen
Nahit (d): Venüs, Zühre Yıldızı
Nail: Ele geçiren, muradına eren
Naim: Uyuyan, uykuda olan
Namık: Yazar, yazan kişi
Nami: Tanınmış, ünlü, şöhretli
Nasreddin: Yardımcı, imdada yetişen
Naşit (d): Şiir söyleyen, şiir okuyan
Nazım: Düzenleyen, tanzim eden
Nazif: Temiz, güzel
Nazmi: Vezinli, kafiyeli sözle ilgili / Düzenli
Nebi: Peygamber, Tanrı'nın buyruklarını kullara ileten
Necat: Kurtuluş, selamet
Necati: Kurtuluşa ermek
Necdet: Güçlü ve korkusuz
Necip: Soyu temiz, cömert
Necmi: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Necmettin: Dinin Yıldızı
Nedim: Yakın dost, samimi arkadaş
Nejat: Soy, asıl / Hesap
Neşet: Yetişme, meydana gelme
Nesim: Hoşa giden hafif rüzgar
Nevzat (d): Yeni doğmuş çocuk
Nezih: Temiz, pak, seçkin
Nihat (d): Tabiat, huy
Niyazi: Yalvarma, yakarma
Nizam: Sıra, dizi, düzen, kural
Nizami: Kurallara uygun, düzenle ilgili
Nizamettin: Düzenli, tertipli
Nuh: Eski metinlerde rahat anlamında / Bir peygamber adı
Numan: Kan / Gelincik
Nurettin : (Nureddin) Aydınlatan / Dinin getirdiği nur
Nuri: Işıklı, ışıktan gelen
Nurşat: Nura boğulmuş
Nurtaç: Nurlu taç taşıyan
Nusret (d): Tanrı yardımı
Nüzhet: Zevk, keyif, istek, tat
O
Oğuz: Doğru ve iyi adam, sağlam, güçlü
Oğuzhan: Oğuzların başı / Meteı
Ogün: Belirli gün, bilinen, beklenen gün
Okan: Anlama, öğrenme
Okay: Beğenme, takdir etme
Oktar: Ok taşıyıcı / Ok+dar (Bayraktar gibi)
Oktay: Çok hiddetli, kızgın
Olcayto: Bahtı açık, talihli
Olgun: İşe yarar ya da yeterli duruma gelmiş
Onat: İyi, güzel, düzgün, namuslu
Onur: Şeref, haysiyet, izzet-i nefs
Onuralp: Saygıdeğer, aziz, yiğit
Orbay: Ordu komutanı
Orçun: Ahlak / Töre
Orhan: Kentin hakimi, yöneticisi
Orhun: Eski bir Türk devleti / Asya'da bir nehir
Orkun: Or + hun (han) Kentin hanı
Orkut: Kutlu kent
Oruç: Müslümanların yeme içmeden uzaklaştıkları bir ibadet
Osman: Toy denilen, kazdan büyük bir kuşun yavrusu / Ateş gibi adam (Odman= Od +Man)
Oytun: Beğenilen güzel yer / Kutsal
Ozan: Halk şairi
Ö
Öcal: Öc almaktan
Ömer: Dirlik, canlılık, yaşam gücü
Önal: Daima önde olmak
Önder: Lider, yönetici, şef
Özay: Özlü, özü ay gibi aydınlık olan
Özcan: Candan, içten
Özdemir: Gerçek, özlü demir
Özden: Soyu temiz olan
Özen: Dikkat, heves, itina
Özer: Özü er olan
Özgün: Orijinal, diğerlerine benzemeyen
Özgür: Serbest, hiç bir koşula bağlı olmayan
Özhan: Han soyundan gelen
Özkan: Temiz kan, soylu kişinin kanından gelen
P
Pala: Kısa, geniş kılıç
Pars: Yırtıcı bir hayvan
Paşa: Bir askeri ünvan / Ağabey, erkek kardeş
Pehlivan: Güreşçi
Pekcan: Sıkı canlı, yufka yürekli olmayan
Peker: Güçlü erkek
Peyami: Haberle ilgili, haber veren
Polat: Sertleştirilmiş, su verilmiş demir
Poyraz: Kuzeydoğu yönünden esen rüzgar
R
Raci: Rica eden, dileyen
Rafet / Refet: Çok acıma
Ragıp: İçtenlikle isteyen, özleyen
Rahim: Esirgeyen, acıyan
Rahman: Acıması bol olan
Rahmi: Koruyan, esirgeyen
Raif: Acıyan, esirgeyen
Rakım: Yazan
Ramazan: Kameri yılın 9. ayı
Rami: Atıcı, mermi atan
Ramiz: Remz eden, işaretleyen
Rasim: Resmeden, resim çizen
Raşit (d): Doğru yola giden
Rauf: Çok acıyan, esirgeyen
Recai: Umma, dileme
Recep: Heybetli, azametli, saygı değer
Refet: Çok acıma
Refik: Arkadaş, yoldaş, ortaklık
Reha: Kurtulma
Remzi: İşaret ve gizliliğe ait
Resul: Haber getiren
Reşat: Aklın gerektirdiğini yapan
Reşit (d): Akıllı, iyi davranan
Rıdvan: Cennetin kapısında bekleyen melek
Rıfat: Yükseklik, yüksek rütbeli
Rıfkı: Yumuşaklıkla, sükunetle ilgili
Rıza: Hoşnutluk, memnunluk
Ruhi: Ruhla ilgili
Ruşen: Aydın, parlak
Rüknettin: Bir şeyin temeli / Dinin temeli
Rüstem: Ünlü Fars pehlivanının adı
Rüştü: Ergin, olgun
S
Sabahattin: Güzellik
Sabit: Yerinde duran, kımıldamayan
Sacit (d): Secdeye varan, ibadet eden
Sadettin: Kutluluk, saadete erme, mübarek olma
Sadi: Baht açıklığı
Sadık: İçten bağlı, gerçek dost
Sadri: Anaya göre çocuk
Sadun: Yıldız bilimine göre, uğurlu olan
Sadullah: Allah'ın talihli kıldığı
Safa: Saflık, berraklık / Gönül rahatlığı
Saffet: Saflık, temizlik
Safi: Katıksız, ayırt edilmiş
Saim: Oruç tutan, oruçlu
Sait (d): Kutlu, cennetlik
Salih: İyi, yararlı, yetkili
Salim: Eksiksiz, sağ, sağlam
Sarp: Dik geçilmesi ve çıkılması güç
Saruhan: Eski bir Türk beyi
Saltuk: Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan
Samet (d): Sonsuz, ebedi
Sami: İşiten, dinleyen
Samim: Bir şeyin merkezi
Savaş: İki ya da daha çok tarafın vuruşması, kavgası
Seçkin: Seçilmiş olan
Sedat: Doğruluk, haklılık
Sefa/Safa: Saflık, berraklık
Sefer: Yolculuk, savaş hali
Seha: Eli açık, cömert
Selami: Huzurla, selâmetle ilgili
Selçuk: Sel gibi akan
Selim: İyileşmesi kolay hastalık
Selman / Salman: Özgür, hür
Semih: Bol, cömert gönüllü
Senih: Yüce, yüksek
Sercan: Canların özü, canın başı
Serdar: Askerin başı, komutan
Sergen: Raf, bir şeylerin dizili olduğu yer
Serhan: Hanların başı
Serhat (d) : Sınır boyu
Serkan: Serhan / Baş han, ser + kan,
Sermet: Öncesiz ve sonrasız
Sertaç: Baş tacı
Servet: Para, mal, mülk
Serter: Sert + Er, sert erkek
Server: Bir topluluğun en ileri geleni, baş, şef, reis
Seyit: Efendi, bey
Sezai: Uygun, yaraşır
Sezer: Sezgisi güçlü olan
Sıddık: Çok içten ve doğru kimse
Sıtkı: Yalan söylemeyen, dürüst
Sina: İlaç yapılan bir tür bitki
Sinan: Süngü ve mızrak gibi şeylerin sivri ucu
Sipahi: Tımar sahibi asker
Soner: Son erkek, son yardımı yapan
Sönmez: Sürekli yanan, sönmeyen
Suat (d) : Mutlu, mutlulukla ilgili
Suavi: Zorluklara dayanan
Suay: Suya vuran ay ışığı gibi ışıltılı
Suphi: Sabahla, aydınlıkla ilgili
Süleyman: Davud peygamberin oğlu
Sümer: Bugünkü Irak'ta kurulan eski bir uygarlığın adı
Süreyya: Ülker yıldız takımı
Süruri: Sevinçli, sevinçle ilgili
Ş
Şaban: Kameri yılın 8. ayı
Şadi: Sevinç, neşe, mutluluk
Şafak: Güneş doğmadan az önce, ufuktaki aydınlık
Şahap (b): Ateş, alev parçası
Şahin: Bir tür yırtıcı kuş
Şakir: Şükreden, nankörlük etmeyen
Şamil: Kapsayan, içine alan
Şecaattin: Yüreklilik, yiğitlik
Şefik: Şefkatli
Şemsi: Güneş'e ait, Güneş'le ilgili
Şener: Şen erkek
Şenol: Neşeli ol anlamında
Şentürk: Neşeli Türk
Şeref: Onur / Manen yüksek ve erdemli olmak
Şerif: Kutsal, mübarek
Şevket: Ululuk, yücelik, kudret ve kuvvetlilik
Şevki: Şevk, keyif, istekle ilgili
Şinasi: Tanıyış, tanımakla ilgili
Şükrü: Şükretme, hoşnut olma
T
Taci: Taç ile ilgili
Tacettin: Taca ait
Tahir: Pak, temiz
Tahsin: Beğenilip alkışlanan, kale gibi sağlam
Talat: Yüz, surat, çehre
Talip: İstekli, isteyen, talep eden
Tamer: Tam erkek
Tan: Şafak vakti
Taner: Aydınlık erkek
Tanju: Türk imparatorlarına Çinlilerce verilen ad
Tankut: Kutlu, aydınlık
Tansel: Aydınlığa ait, sabahla ilgili
Tarık: Sabah yıldızı
Tarkan: Eski Türk adı / Dağınık
Taşkın: Taşmış durumda olan, aşırı
Tayfun: Çok zorlu bir fırtına
Taylan: Uzun boylu
Tayyar: Uçan, uçucu
Tayyib (p): İyi, hoş, çok temiz
Tekin: Uğurlu
Temel: Kök, esas, dayanak
Teoman: Oğuz Han'ın babasının adı
Tevfik: Allah'ın yardımı, uygunlaştırma, başarı
Tezcan: Canı tez olan
Timuçin: Türk Moğol İmparatoru Cengiz Han'ın asıl adı
Timur: Demirin eski Türkçe'deki yazılışı
Toktamış: Bir yerde yerleşik oturan
Tolga: Bir tür savaş başlığı, kask
Tolunay: Dolunay
Toygar: Çayır kuşu
Tufan: Şiddetli, sürekli yağmur ve getirdiği su baskını
Tuğrul: Güçlü bir masal kuşu
Tuna: Avrupa'da bir nehir
Tunç: Bakır, çinko ve kalay karışımı bir maden
Tunca: Tunç gibi / Meriç Nehri'nin bir kolu
Tuncay: Tunç renkli ay
Tuncel: Tunç gibi el
Tuncer: Tunç gibi er
Turan: Dünyadaki tüm Türklerin yaşayacağına inanılan ülke
Turgay: Çayırkuşu / Toygar
Turgut: Oturulacak yer, belde
Turhan: Onurlu kişi
Tümay: Dolunay
Türkay: Ay gibi parlayan Türk
Türker: Türk erkeği
Turaç: Bir tür küçük av kuşu
U
Ufuk: Yerle göğün birleşmiş gibi göründüğü sınır
Uğur: İyilik müjdesi, nesnelerde varolduğuna inanılan iyilik kaynağı
Uluç: Büyük Türk denizcisinin adı (Uluç Ali Paşa)
Ulvi: Yüce, yüksek
Umur: Görgü, tecrübe
Umut: Ummak, beklemek, ümit etmek
Utku: Zafer, üstünlük sağlama, yenme
Uzay: Sonsuz boşluk
Ü
Ümit: Umut / Ummak, beklemek, ümit etmek
Ünal: Ün almakla ilgili
V
Vahap: Çok bağışlayan, bol ihsan edici
Vahdet: Bir ve tek olma
Vahdi: Bir ve tek olmayla ilgili
Vahit (d): Tek, bir
Varol: Var olmakla ilgili / Yüceltme ünlemi
Vecdi: Coşkunlukla, vecd ile ilgili
Vecihi: Soylu, asil
Vedat: Dostluk, sevme, sevgi
Vefa: Sözde durma
Vehbi: Tanrı vergisi
Veli: Sahip, eren, ermiş
Volkan: Yanardağ
Vural: Vurup almakla ilgili
Y
Yahya: Meryem Ana'nın amcasının oğlu olduğu söylenen bir peygamber
Yakup (b): Bir peygamber adı
Yalçın: Sarp ve dik
Yalım: Alev, ateş uzantısı
Yalın: Sade, çıplak, katışıksız
Yaman: Güç etki ve beceriklilik sahibi
Yasin: Kuran-ı Kerim'de bir sûrenin adı
Yaşar: Yaşayan, yaşamakla ilgili
Yavuz: Yaman, pek sert
Yekta: Tek, eşsiz
Yetkin: Olgunlaşmış, kemale ermiş
Yıldıray: Ay'la ilgili / Yıldır yıldır parlamak
Yıldırım: Buluttan buluta ya da yere elektrik boşalması
Yılmaz: Korkusuz, yılmayan
Yiğit: Güçlü, cesur
Yunus: Bir takım yıldızının adı / Denizde yaşayan bir memeli türü
Yurdakul: Yurdu için canını veren
Yusuf: Eklenecek, ilave edilecek
Yücel: Yücelmiş olan
Yüksel: Manevi anlamda yükselmek, yücelmek
Z
Zafer: Savaş ve uğraşla elde edilen başarı, sonuç
Zahit (d): Dince yasak olan şeylerden sakınan
Zekai: Akılla, zekâ ile ilgili
Zekeriya: Erkek
Zeki: Akıllı olan
Zihni: Zihnin gücüyle, kavrayışla ilgili
Zikri: Zikirle, ayinle ilgili, zikreden
Ziya: Aydınlık, ışık
Zülfü: Zülfikârla ilgili
Zülfikar/ Zülfükar: Hz. Ali'nin ünlü çatal ağızlı kılıcı
Habib: Sevgili, dost
Hacı: Hicaz'a gidip hac törenine katılan
Hadis: Hz.Muhammed'in söz ve davranışları
Hafız: Ezberleyen / Özellikle Kuran-ı Kerim'i ezbere okuyan
Hakan: Büyük Han, Hanlar hanı
Haldun: Kalp, yürek / Yüreklilik
Halil: İçten, dost, çok yakın arkadaş
Halim: Yumuşak huylu, sakin yaradılışlı
Halis: Saf, katkısız, duru
Halit: Süregelen, sürekli, geç yaşlanan
Haluk: Herkesle iyi geçinen, iyi ahlaklı
Hamdi: Hamd eden, şükreden / Tanrı ile ilgili
Hami: Koruyan, arka çıkan, koruyucu
Hamit (d): Şükredici, hamdedici
Hamza: Aslan
Hanefi: Tanrı'nın birliğine iman eden
Harun: Huysuz at / Postacı / İnatçı
Hasan: Güzellik, iyi davranma, iyilik
Hasip / Hasbi: Kişisel değeri olan, ünlü bir soydan gelen
Haşim: Ezen, kıran, parçalayan
Haşmet: İhtişam, büyüklük, görkemlilik
Hatay: İl adı Antakya olan kentimizin adı
Hatem/ Hatemi: Sonuncu en son olan / Mühürcü
Hayati: Yaşamsal, yaşamla ilgili önemli olan
Haydar: Aslan / Çok cesur
Hayrettin: Hayır eden, hayır sahibi
Hayri: Hayırla, iyilikle ilgili
Hayrullah: Allah'ın hayırlı ettiği
Hazar: Barış / Bir yerde oturma hali
Hazım: Hezimete uğratan
Hıfzı: Saklamak, korumak, hafızaya almak
Hıncal: Öc al, intikam al anlamında
Hızır: Darda kalanların yardımına koşan
Hicri: Göç eden / Hicrete ait, hicretle ilgili
Hidayet: Doğru yolu arama / Yol gösterme
Hikmet: Felsefe, gizli, bilinmeyen güç
Hilmi: Yumuşak huylu, sabırlı
Himmet: Çalışma, çaba
Hişam: Eski bir Endülüs hükümdarının adı
Hulki: İyi ahlâklı, iyi huylu
Hulusi: Saflık, doğruluk, içtenlik
Hurşit: Güneş
Hüdaverdi: Allah verdi, çocuk özlemi çeken aileler ilk çocuklarına genellikle bu adı verirler
Hüsam / Hüsamettin: Keskin kılıç / Dinin keskin kılıcı
Hüseyin: Ruh ve madde güzelliği
Hüsrev: Büyük padişah, hükümdar
Hüsnü: Güzellikle ilgili, güzelliğe ait
I
Işık: Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke
Itri: Korkuya ait
İ
İbrahim: İbranice'de hakların babası anlamında
İdris: Beyaz renkli çiçek açan bir ağaç cinsi
İhsan: Bağışlamak, yardım etmek, iyilik etmek
İlbey: Egemen olan
İlhami: İçine doğmakla ilgili
İlhan: Bir ülkenin egemen hanı
İlkay: Ay'ın ilk günlerindeki hali
İlker: İlkle ilgili, ilk erkek çocuk
İlkin: Öncelikle, ilkle ilgili, ilk olan
İlyas: Mersin ağacı
İmdat: Yardım dilemek, yardım istemek, yardım beklemek
İnayet: İyilik, lütuf
İsa: Hıristiyanlığın kurucusu peygamber
İshak: Hüzünlü öten bir tür kuş
İskender: Tarihte fetihleriyle ünlü bir hükümdar
İslam: Hz. Muhammed'in kurduğu son din / Teslimiyet
İsmail: İbrahim peygamberin Tanrı'ya kurban adadığı oğlunun adı
İsmet: Haramdan ve günahtan çekinen
İsrafil: Dört büyük melekten biri
İstemi/han: Göktürklerin ünlü hakanı
İzzet / İzzettin: Değer, kıymet, ululuk, yücelik
K
Kaan / Kağan: Hükümdar, hanların hanı
Kadir: Değer, onur, incelik
Kadri: İtibar, değerle ilgili
Kahraman: Savaşta yiğitlik gösteren, cesur
Kamber: Sadık hizmetkâr / Hz Ali'nin kölesinin adı
Kamer: Ay ışığı
Kamil: Tam, eksiksiz, olgun
Kamuran: Dileğine, kavuşmuş olan
Kartal: Yırtıcı bir tür kuş
Kasım: Bölen, kısımlara ayıran
Kaya: Büyük ve sert taş kütlesi
Kayahan: Kaya gibi sert hakan
Kazım: Kızgınlığını, öfkesini belli etmeyen
Kemal: Bilgi ve erdem bakımından olgunluk
Kemalettin: Bilgi ve erdem sahibi
Kenan: Nuh peygamberin oğlu ya da Nemrut'un babası sanılan kişi
Keramettin: Bağış, ihsan ağırlama
Kerem: Cömertlik, soyluluk büyüklük
Kerim: Kerem sahibi, cömert
Kıvanç: Sevinç, hoşlanma
Koray: Kamış, kargı gibi, içi boş şeyler
Korcan: Kanı sıcak, kanı kaynayan
Korhan: Ateş gibi hakan
Korkmaz: Korku bilmeyen
Korkut (d): Büyük dolu tanesi
Köksal: Kökünü derinliklere sal anlamında
Kubilay: Cengiz Han'ın torununun adı
Kudret: Güç, kuvvet
Kutlu: Kutlanmış, mutlu, uğurlu
Kutsal: Mübarek, kutlulukla ilgili
Kutsi: Kutlanan, kutluluk sahibi
Kuzey: Kuzey yönü / Şimal
Kürşat (d): Eski bir Türk adı
L
Latif: Yumuşak, hoş, nazik
Lebib: Akıllı, zeki
Lemi: Parlak, parıldayan
Levent: Eski deniz erlerine verilen ad
Lokman: Tarihteki en ünlü tabibin adı (Lokman Hekim)
Lütfü: İyi muamele, güzellikle hoşlukla ilgili
M
Macit (d): Şan ve şeref sahibi
Mahir: Usta, elinden her iş gelen
Mahmut: Övgüye değer
Mahzun: Hüzünlü, duygulu, üzgün
Makbul: Alınan, kabul olunan
Malik: Sahip, efendi
Mazhar: Bir şeyin göründüğü, ortaya çıktığı yer
Mazlum: Zulüm gören, zulmedilen kişi
Mecit (d): Çok şerefli, büyük şan sahibi
Mecnun: Deli, aklı başında olmayan
Medet: Yardım eden
Mehmet: Aslı Arapça'da Muhammed, çok övülmüş anlamında
Melih: Güzel, şirin
Melik: Hükümdar, han
Memduh: Övülmüş, övülmeye değer
Menderes: Ege Bölgesi'nde bir ırmak adı
Mengüç: Güçlü ben / Men + güç
Meriç: Ülkemizin Bulgaristan sınırındaki nehir
Merih: Güneş Sistemi'ndeki 5. gezegen
Mert: Sözünün eri, sözünde duran
Mestan: Savruk / Cüret sahibi
Mesut (d): Mutlu, sevinçli, neşeli
Mete: Büyük Hun imparatoru
Metin: Sağlam, dayanıklı
Mevlut: Doğma, dünyaya gelme (Mevlid-Mevlüd)
Mikail: Allah'a en yakın olduğuna inanılan dört melekten birinin adı
Muammer: Uzun ömürlü, çok yaşayan
Mucip: Gerektiren, gerektirici
Muhammed: Çok övülmüş, hamdedilmiş
Muharrem: Din tarafından yasaklanan
Muhip: Seven, sevişen
Muhittin: Dini güçlendiren
Muhlis: İnanç ve eylemlerinde içtenlikle davranan
Muhsin: Sağlamlaştıran
Muhtar: Dilediği şekilde hareket edebilen
Muhteşem: Görkemli, göz kamaştırıcı
Munis: Sıcakkanlı, sevimli
Murat (d): Amaç, maksat, istek
Murtaza: Mürteza / Seçkin seçilmiş
Musa: Sudan gelmek anlamındadır. Bir peygamber adı
Mustafa: Temizlenmiş, saf hale getirilmiş
Muti: İyi kalpli, yumuşak başlı
Muzaffer: Zafer kazanan, galip gelen
Mücahit: Savaşçı, cihada katılan
Müfit: Faydalı, yararlı
Müjdat: İyi, müjdeli haberler
Mükerrem: Yardımsever, ikram sever
Mükremin: Konuksever, ikram sever
Mümin: İnanan, iman eden
Mümtaz: Seçkin, başkalarından ayrı tutulan
Münir: Aydınlatan, ışık veren
Mürsel: Yollanmış, gönderilmiş olan
Münir: Aydınlatan, ışık veren
Müslüm: İslam Dini'nden olan / Teslim olan
Mürşit (d): Doğru yolu gösteren
Müşfik: Acıyan, şefkat gösteren
Müştak: Özleyen, göreceği gelen
N
Nabi: Yüksek, yüce, haber veren
Naci: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş
Nadi: Bağıran, haykıran
Nadir: Ender, az bulunur, seyrek
Nafi: Gelip geçen, etkili, sözü dinlenen
Nafiz: İşleyen, içeriye giden, delip geçen
Nahit (d): Venüs, Zühre Yıldızı
Nail: Ele geçiren, muradına eren
Naim: Uyuyan, uykuda olan
Namık: Yazar, yazan kişi
Nami: Tanınmış, ünlü, şöhretli
Nasreddin: Yardımcı, imdada yetişen
Naşit (d): Şiir söyleyen, şiir okuyan
Nazım: Düzenleyen, tanzim eden
Nazif: Temiz, güzel
Nazmi: Vezinli, kafiyeli sözle ilgili / Düzenli
Nebi: Peygamber, Tanrı'nın buyruklarını kullara ileten
Necat: Kurtuluş, selamet
Necati: Kurtuluşa ermek
Necdet: Güçlü ve korkusuz
Necip: Soyu temiz, cömert
Necmi: Yıldızlarla ilgili, yıldızlara ait
Necmettin: Dinin Yıldızı
Nedim: Yakın dost, samimi arkadaş
Nejat: Soy, asıl / Hesap
Neşet: Yetişme, meydana gelme
Nesim: Hoşa giden hafif rüzgar
Nevzat (d): Yeni doğmuş çocuk
Nezih: Temiz, pak, seçkin
Nihat (d): Tabiat, huy
Niyazi: Yalvarma, yakarma
Nizam: Sıra, dizi, düzen, kural
Nizami: Kurallara uygun, düzenle ilgili
Nizamettin: Düzenli, tertipli
Nuh: Eski metinlerde rahat anlamında / Bir peygamber adı
Numan: Kan / Gelincik
Nurettin : (Nureddin) Aydınlatan / Dinin getirdiği nur
Nuri: Işıklı, ışıktan gelen
Nurşat: Nura boğulmuş
Nurtaç: Nurlu taç taşıyan
Nusret (d): Tanrı yardımı
Nüzhet: Zevk, keyif, istek, tat
O
Oğuz: Doğru ve iyi adam, sağlam, güçlü
Oğuzhan: Oğuzların başı / Meteı
Ogün: Belirli gün, bilinen, beklenen gün
Okan: Anlama, öğrenme
Okay: Beğenme, takdir etme
Oktar: Ok taşıyıcı / Ok+dar (Bayraktar gibi)
Oktay: Çok hiddetli, kızgın
Olcayto: Bahtı açık, talihli
Olgun: İşe yarar ya da yeterli duruma gelmiş
Onat: İyi, güzel, düzgün, namuslu
Onur: Şeref, haysiyet, izzet-i nefs
Onuralp: Saygıdeğer, aziz, yiğit
Orbay: Ordu komutanı
Orçun: Ahlak / Töre
Orhan: Kentin hakimi, yöneticisi
Orhun: Eski bir Türk devleti / Asya'da bir nehir
Orkun: Or + hun (han) Kentin hanı
Orkut: Kutlu kent
Oruç: Müslümanların yeme içmeden uzaklaştıkları bir ibadet
Osman: Toy denilen, kazdan büyük bir kuşun yavrusu / Ateş gibi adam (Odman= Od +Man)
Oytun: Beğenilen güzel yer / Kutsal
Ozan: Halk şairi
Ö
Öcal: Öc almaktan
Ömer: Dirlik, canlılık, yaşam gücü
Önal: Daima önde olmak
Önder: Lider, yönetici, şef
Özay: Özlü, özü ay gibi aydınlık olan
Özcan: Candan, içten
Özdemir: Gerçek, özlü demir
Özden: Soyu temiz olan
Özen: Dikkat, heves, itina
Özer: Özü er olan
Özgün: Orijinal, diğerlerine benzemeyen
Özgür: Serbest, hiç bir koşula bağlı olmayan
Özhan: Han soyundan gelen
Özkan: Temiz kan, soylu kişinin kanından gelen
P
Pala: Kısa, geniş kılıç
Pars: Yırtıcı bir hayvan
Paşa: Bir askeri ünvan / Ağabey, erkek kardeş
Pehlivan: Güreşçi
Pekcan: Sıkı canlı, yufka yürekli olmayan
Peker: Güçlü erkek
Peyami: Haberle ilgili, haber veren
Polat: Sertleştirilmiş, su verilmiş demir
Poyraz: Kuzeydoğu yönünden esen rüzgar
R
Raci: Rica eden, dileyen
Rafet / Refet: Çok acıma
Ragıp: İçtenlikle isteyen, özleyen
Rahim: Esirgeyen, acıyan
Rahman: Acıması bol olan
Rahmi: Koruyan, esirgeyen
Raif: Acıyan, esirgeyen
Rakım: Yazan
Ramazan: Kameri yılın 9. ayı
Rami: Atıcı, mermi atan
Ramiz: Remz eden, işaretleyen
Rasim: Resmeden, resim çizen
Raşit (d): Doğru yola giden
Rauf: Çok acıyan, esirgeyen
Recai: Umma, dileme
Recep: Heybetli, azametli, saygı değer
Refet: Çok acıma
Refik: Arkadaş, yoldaş, ortaklık
Reha: Kurtulma
Remzi: İşaret ve gizliliğe ait
Resul: Haber getiren
Reşat: Aklın gerektirdiğini yapan
Reşit (d): Akıllı, iyi davranan
Rıdvan: Cennetin kapısında bekleyen melek
Rıfat: Yükseklik, yüksek rütbeli
Rıfkı: Yumuşaklıkla, sükunetle ilgili
Rıza: Hoşnutluk, memnunluk
Ruhi: Ruhla ilgili
Ruşen: Aydın, parlak
Rüknettin: Bir şeyin temeli / Dinin temeli
Rüstem: Ünlü Fars pehlivanının adı
Rüştü: Ergin, olgun
S
Sabahattin: Güzellik
Sabit: Yerinde duran, kımıldamayan
Sacit (d): Secdeye varan, ibadet eden
Sadettin: Kutluluk, saadete erme, mübarek olma
Sadi: Baht açıklığı
Sadık: İçten bağlı, gerçek dost
Sadri: Anaya göre çocuk
Sadun: Yıldız bilimine göre, uğurlu olan
Sadullah: Allah'ın talihli kıldığı
Safa: Saflık, berraklık / Gönül rahatlığı
Saffet: Saflık, temizlik
Safi: Katıksız, ayırt edilmiş
Saim: Oruç tutan, oruçlu
Sait (d): Kutlu, cennetlik
Salih: İyi, yararlı, yetkili
Salim: Eksiksiz, sağ, sağlam
Sarp: Dik geçilmesi ve çıkılması güç
Saruhan: Eski bir Türk beyi
Saltuk: Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan
Samet (d): Sonsuz, ebedi
Sami: İşiten, dinleyen
Samim: Bir şeyin merkezi
Savaş: İki ya da daha çok tarafın vuruşması, kavgası
Seçkin: Seçilmiş olan
Sedat: Doğruluk, haklılık
Sefa/Safa: Saflık, berraklık
Sefer: Yolculuk, savaş hali
Seha: Eli açık, cömert
Selami: Huzurla, selâmetle ilgili
Selçuk: Sel gibi akan
Selim: İyileşmesi kolay hastalık
Selman / Salman: Özgür, hür
Semih: Bol, cömert gönüllü
Senih: Yüce, yüksek
Sercan: Canların özü, canın başı
Serdar: Askerin başı, komutan
Sergen: Raf, bir şeylerin dizili olduğu yer
Serhan: Hanların başı
Serhat (d) : Sınır boyu
Serkan: Serhan / Baş han, ser + kan,
Sermet: Öncesiz ve sonrasız
Sertaç: Baş tacı
Servet: Para, mal, mülk
Serter: Sert + Er, sert erkek
Server: Bir topluluğun en ileri geleni, baş, şef, reis
Seyit: Efendi, bey
Sezai: Uygun, yaraşır
Sezer: Sezgisi güçlü olan
Sıddık: Çok içten ve doğru kimse
Sıtkı: Yalan söylemeyen, dürüst
Sina: İlaç yapılan bir tür bitki
Sinan: Süngü ve mızrak gibi şeylerin sivri ucu
Sipahi: Tımar sahibi asker
Soner: Son erkek, son yardımı yapan
Sönmez: Sürekli yanan, sönmeyen
Suat (d) : Mutlu, mutlulukla ilgili
Suavi: Zorluklara dayanan
Suay: Suya vuran ay ışığı gibi ışıltılı
Suphi: Sabahla, aydınlıkla ilgili
Süleyman: Davud peygamberin oğlu
Sümer: Bugünkü Irak'ta kurulan eski bir uygarlığın adı
Süreyya: Ülker yıldız takımı
Süruri: Sevinçli, sevinçle ilgili
Ş
Şaban: Kameri yılın 8. ayı
Şadi: Sevinç, neşe, mutluluk
Şafak: Güneş doğmadan az önce, ufuktaki aydınlık
Şahap (b): Ateş, alev parçası
Şahin: Bir tür yırtıcı kuş
Şakir: Şükreden, nankörlük etmeyen
Şamil: Kapsayan, içine alan
Şecaattin: Yüreklilik, yiğitlik
Şefik: Şefkatli
Şemsi: Güneş'e ait, Güneş'le ilgili
Şener: Şen erkek
Şenol: Neşeli ol anlamında
Şentürk: Neşeli Türk
Şeref: Onur / Manen yüksek ve erdemli olmak
Şerif: Kutsal, mübarek
Şevket: Ululuk, yücelik, kudret ve kuvvetlilik
Şevki: Şevk, keyif, istekle ilgili
Şinasi: Tanıyış, tanımakla ilgili
Şükrü: Şükretme, hoşnut olma
T
Taci: Taç ile ilgili
Tacettin: Taca ait
Tahir: Pak, temiz
Tahsin: Beğenilip alkışlanan, kale gibi sağlam
Talat: Yüz, surat, çehre
Talip: İstekli, isteyen, talep eden
Tamer: Tam erkek
Tan: Şafak vakti
Taner: Aydınlık erkek
Tanju: Türk imparatorlarına Çinlilerce verilen ad
Tankut: Kutlu, aydınlık
Tansel: Aydınlığa ait, sabahla ilgili
Tarık: Sabah yıldızı
Tarkan: Eski Türk adı / Dağınık
Taşkın: Taşmış durumda olan, aşırı
Tayfun: Çok zorlu bir fırtına
Taylan: Uzun boylu
Tayyar: Uçan, uçucu
Tayyib (p): İyi, hoş, çok temiz
Tekin: Uğurlu
Temel: Kök, esas, dayanak
Teoman: Oğuz Han'ın babasının adı
Tevfik: Allah'ın yardımı, uygunlaştırma, başarı
Tezcan: Canı tez olan
Timuçin: Türk Moğol İmparatoru Cengiz Han'ın asıl adı
Timur: Demirin eski Türkçe'deki yazılışı
Toktamış: Bir yerde yerleşik oturan
Tolga: Bir tür savaş başlığı, kask
Tolunay: Dolunay
Toygar: Çayır kuşu
Tufan: Şiddetli, sürekli yağmur ve getirdiği su baskını
Tuğrul: Güçlü bir masal kuşu
Tuna: Avrupa'da bir nehir
Tunç: Bakır, çinko ve kalay karışımı bir maden
Tunca: Tunç gibi / Meriç Nehri'nin bir kolu
Tuncay: Tunç renkli ay
Tuncel: Tunç gibi el
Tuncer: Tunç gibi er
Turan: Dünyadaki tüm Türklerin yaşayacağına inanılan ülke
Turgay: Çayırkuşu / Toygar
Turgut: Oturulacak yer, belde
Turhan: Onurlu kişi
Tümay: Dolunay
Türkay: Ay gibi parlayan Türk
Türker: Türk erkeği
Turaç: Bir tür küçük av kuşu
U
Ufuk: Yerle göğün birleşmiş gibi göründüğü sınır
Uğur: İyilik müjdesi, nesnelerde varolduğuna inanılan iyilik kaynağı
Uluç: Büyük Türk denizcisinin adı (Uluç Ali Paşa)
Ulvi: Yüce, yüksek
Umur: Görgü, tecrübe
Umut: Ummak, beklemek, ümit etmek
Utku: Zafer, üstünlük sağlama, yenme
Uzay: Sonsuz boşluk
Ü
Ümit: Umut / Ummak, beklemek, ümit etmek
Ünal: Ün almakla ilgili
V
Vahap: Çok bağışlayan, bol ihsan edici
Vahdet: Bir ve tek olma
Vahdi: Bir ve tek olmayla ilgili
Vahit (d): Tek, bir
Varol: Var olmakla ilgili / Yüceltme ünlemi
Vecdi: Coşkunlukla, vecd ile ilgili
Vecihi: Soylu, asil
Vedat: Dostluk, sevme, sevgi
Vefa: Sözde durma
Vehbi: Tanrı vergisi
Veli: Sahip, eren, ermiş
Volkan: Yanardağ
Vural: Vurup almakla ilgili
Y
Yahya: Meryem Ana'nın amcasının oğlu olduğu söylenen bir peygamber
Yakup (b): Bir peygamber adı
Yalçın: Sarp ve dik
Yalım: Alev, ateş uzantısı
Yalın: Sade, çıplak, katışıksız
Yaman: Güç etki ve beceriklilik sahibi
Yasin: Kuran-ı Kerim'de bir sûrenin adı
Yaşar: Yaşayan, yaşamakla ilgili
Yavuz: Yaman, pek sert
Yekta: Tek, eşsiz
Yetkin: Olgunlaşmış, kemale ermiş
Yıldıray: Ay'la ilgili / Yıldır yıldır parlamak
Yıldırım: Buluttan buluta ya da yere elektrik boşalması
Yılmaz: Korkusuz, yılmayan
Yiğit: Güçlü, cesur
Yunus: Bir takım yıldızının adı / Denizde yaşayan bir memeli türü
Yurdakul: Yurdu için canını veren
Yusuf: Eklenecek, ilave edilecek
Yücel: Yücelmiş olan
Yüksel: Manevi anlamda yükselmek, yücelmek
Z
Zafer: Savaş ve uğraşla elde edilen başarı, sonuç
Zahit (d): Dince yasak olan şeylerden sakınan
Zekai: Akılla, zekâ ile ilgili
Zekeriya: Erkek
Zeki: Akıllı olan
Zihni: Zihnin gücüyle, kavrayışla ilgili
Zikri: Zikirle, ayinle ilgili, zikreden
Ziya: Aydınlık, ışık
Zülfü: Zülfikârla ilgili
Zülfikar/ Zülfükar: Hz. Ali'nin ünlü çatal ağızlı kılıcı