Eltim

Peki o zaman bırakayım, görüşülmesin.

Bırakayım çocuklar bir biri ile görüşmeden sokakta denk geldiklerinde birbirlerini tanımadan büyüsünler?

Ben bütün bu yorumlardan bunu çıkartıyorum.
tabiki bu değil ama karşı taraf istemiyor açıkça belirtmiş tavırlarıyla boğazına yapışacak haliniz yok isterse gelir :kahve:
 
Gereksiz beklentilere girmedim demişsiniz ama fazlasıyla girmissiniz.
Görüşmek istemiyorlar neden bu kadar zorluyorsunuz?
Yarın bir gün yüzünüze pat diye söyler bu sefer kalbiniz daha çok kırılır.
Bence artık insanları bırakın kimseden bir şey beklemeyin.

Zaten bayramda tasinmissiniz ne kadar geleceklerdi. Benim anam bayramda taşınsa ben ona da en fazla bi kere giderim.

Bu anlattiklariniz bana hiç anormal gelmedi.
Benim eşimin de böyle ailesi ile sorunları var. Bağları zayıf.
Bende onlara 5 dakika uzaklıktaki evimden annelerin tarafina taşındım üstelik 7 aylik hamileydim kimse bana yardıma gelmedi. Ya da bi kap yemek getirmedi.

Bekleme kimseden bir şey, bekledikce uzulursun.
 
Peki o zaman bırakayım, görüşülmesin.

Bırakayım çocuklar bir biri ile görüşmeden sokakta denk geldiklerinde birbirlerini tanımadan büyüsünler?

Ben bütün bu yorumlardan bunu çıkartıyorum.

Yorumlarda görüşmek için çabalamayın akışına bırakın mesajı var.
 
Ben allah ona nasip etmedi ama ben korunurken hamile kaldım napıyım onun çocuğu olmadı diye aldırıyım mı kısmına takıldım.böyle beylik laflar etmeyin allah göstermesin evladınızla sınanırsınız.bir de beklentim olmadı diyorsunuz ama aramadı sormadu gelmedi gitmedi bebeğimi sevmedi falan filan.olmadı siz yatın kadın altınızı değiştirsin olmaz ki ama o da insan
 
Peki o zaman bırakayım, görüşülmesin.

Bırakayım çocuklar bir biri ile görüşmeden sokakta denk geldiklerinde birbirlerini tanımadan büyüsünler?

Ben bütün bu yorumlardan bunu çıkartıyorum.
yazdığımız mesajdan bu anlam mı çıkıyor.Bayramı var,düğünü var,nişanı var,sosyal medyası var kuzenler birbirini tanır o konuda sıkıntınız olmasın.Sadece mesafeli olunması daha iyi mesafeli olmak demek hayatından tamamem çıkarıp atmak demek değil ki.
 
Sen elinden geleni yapmışın boşver artık.
Uğraşma karşında böyle bir çaba yok.
Kendini yorduğuna güzel gönlünü üzdüğüne değmez.
Güzel düşünüyorsun ama karşında bunu anlayacak insan yok.
Bundan sonra yapacak tek şey oluruna bırakmak.
Çağırırlarsa gidersin , gelmek isterlerse ağırlarsın.
 
Peki o zaman bırakayım, görüşülmesin.

Bırakayım çocuklar bir biri ile görüşmeden sokakta denk geldiklerinde birbirlerini tanımadan büyüsünler?

Ben bütün bu yorumlardan bunu çıkartıyorum.

Çok dramatize etmiyor musunuz?
Sorunuza gelirsek alternatifiniz bir insanı arayıp da kocanı kolundan tutup neden getirmiyorsun demek ise evet bırakın.
 
Sizin maddi durumunuz eltinizden daha mı iyi veya kv diğer kardeşe daha mı az maddi yardımda bulundu.Belki maddi veya manevi, kv tarafından mağdur görüyorlarsa kendilerini o yüzden olabilir.Çevremde var bu tür vakalar.

Kayınvalidem ile anlaşamıyor.
Sebebi kayınvalidem çok zor bir insan. Tartışmacı, anlayışsız ve idare bilmez.
Bütün dertlerini bana anlatır, telefonda abartmıyorum 2 saate yakın konuşurduk her gün.
Kayınpeder ile kaynımın işleri aynı. Fakat kaynım öğleden sonra 3 gibi çıkar yataktan.
Çalışmayan ve çalışmayı sevmeyen bir adam belli ki.
Gerekçe de babasına inat yapıyormuş. ama ben evlendim evleneli bu durum böyle.
Ne inatmış.

Eltim kıt kanaat birşeyler için çabalıyor, elinde para tutuyor, belli başlı ihtiyaçlar için evde bile iş yapmışlığı var.
Ben her gittiğimde eli boş gitmem, her sene eşime yeğenine bir ihtiyacını (yüksek meblalı) aldırırım.
Her evlerine gittiğimizde eltimin oğluna sevineceği oyuncak yiyecek alırım.
Ramazan aylarında, ay başında ilk işim onların erzaklarını almak olur.

Maddiyat anlamında biz de karun değiliz tabii ki.
Eşim ve ben çalışıyoruz, kirada oturuyoruz, fakat maddi bir düzenimiz var.
Elimizden geldiğince, daha doğrusu ben elimden geldiğince birşeyler yapmaya çalışıyorum.

Misal eltim yemeğe çağırır ben gerek yok senin kendine göre yemeğin vardır derim.
Israr ederse, giderken illaki yiyecek (et - tavuk - makarna vs. aklıma o an ne gelirse) alır giderim.
Genelde yemek sonrası gitmeyi tercih ediyorum ki mahçup olmasın veya yarına da kalacak yemeğini bize sunmak zorunda kalmasın diye.
Çaya bile gitsem eli boş gitmem.
Bilirim ya türk kahvesi kalmamıştır ya çayı ve alamamıştır.

Bir sefer evine gittiğimde sıvı el sabunu ve tuvalet kağıdı kalmamıştı.
İlk fırsatta eşime dedim ihtiyaçları var, alır mısın lütfen, yeğenin için en azından.
Çocuk var o evde diye.

Fakat olan son durumlardan dolayı, artık ben aramıyorum.
Benim tuhafıma giden, onun da aramaması....

Eğer görüşmek konuşmak istemese, kendisi beni yemeğe çağırmazdı.
Arayayım diye çağrı atarak, saatlerce konuşuyor olmazdık.

Fakat görüyorum ki KK kadınları biraz bu anlamda duyarsız kalmışlar.
"görüşme, zorlama, hiç birşey yapma, bırak kim napıyorsa yapsın, akrabalıkta neymiş, iki kardeş arasında ne varsa boşver, sen önüne kendi çocuklarına bak, diğerlerinin ne yaptığı ettiği umrunda olmasın"

Tamam böyle olsun, eee sonuç?
Görüşmeyen aileler, özellikle çabalamayan eşler yüzünden kopan bağlar.

Gelecek nesil için çok güzel bir örnek.
Ne de olsa biz anne-babamızdan böyle gördük.
Hepiniz çok haklısınız!
 
Ben allah ona nasip etmedi ama ben korunurken hamile kaldım napıyım onun çocuğu olmadı diye aldırıyım mı kısmına takıldım.böyle beylik laflar etmeyin allah göstermesin evladınızla sınanırsınız.bir de beklentim olmadı diyorsunuz ama aramadı sormadu gelmedi gitmedi bebeğimi sevmedi falan filan.olmadı siz yatın kadın altınızı değiştirsin olmaz ki ama o da insan

Biraz daha insaflı yorum yapabilirdiniz.
 
Yazdiklarinda cok fazla olumsuz yanit var. Sen bosa kurek cekmissin. Mesafeyi bilmem de biraz uzak durman gerektigi kesin.

Kuzenlere gelince , gorusmesinler . Hem kardesi olacak, onun da biz kuzene ihtiyaci yok.

Akrabalik iliskileri eskilerde kaldi. Her sey karsilikli. Tek tarafli kopru hic bir zaman ise yaramaz.

Belki bir gun hatalarini anlarlar da onlar arayi duzeltmeye calisir ama o zamana kadar sessizligini korumanda yarar var.
 
Kayınvalidem ile anlaşamıyor.
Sebebi kayınvalidem çok zor bir insan. Tartışmacı, anlayışsız ve idare bilmez.
Bütün dertlerini bana anlatır, telefonda abartmıyorum 2 saate yakın konuşurduk her gün.
Kayınpeder ile kaynımın işleri aynı. Fakat kaynım öğleden sonra 3 gibi çıkar yataktan.
Çalışmayan ve çalışmayı sevmeyen bir adam belli ki.
Gerekçe de babasına inat yapıyormuş. ama ben evlendim evleneli bu durum böyle.
Ne inatmış.

Eltim kıt kanaat birşeyler için çabalıyor, elinde para tutuyor, belli başlı ihtiyaçlar için evde bile iş yapmışlığı var.
Ben her gittiğimde eli boş gitmem, her sene eşime yeğenine bir ihtiyacını (yüksek meblalı) aldırırım.
Her evlerine gittiğimizde eltimin oğluna sevineceği oyuncak yiyecek alırım.
Ramazan aylarında, ay başında ilk işim onların erzaklarını almak olur.

Maddiyat anlamında biz de karun değiliz tabii ki.
Eşim ve ben çalışıyoruz, kirada oturuyoruz, fakat maddi bir düzenimiz var.
Elimizden geldiğince, daha doğrusu ben elimden geldiğince birşeyler yapmaya çalışıyorum.

Misal eltim yemeğe çağırır ben gerek yok senin kendine göre yemeğin vardır derim.
Israr ederse, giderken illaki yiyecek (et - tavuk - makarna vs. aklıma o an ne gelirse) alır giderim.
Genelde yemek sonrası gitmeyi tercih ediyorum ki mahçup olmasın veya yarına da kalacak yemeğini bize sunmak zorunda kalmasın diye.
Çaya bile gitsem eli boş gitmem.
Bilirim ya türk kahvesi kalmamıştır ya çayı ve alamamıştır.

Bir sefer evine gittiğimde sıvı el sabunu ve tuvalet kağıdı kalmamıştı.
İlk fırsatta eşime dedim ihtiyaçları var, alır mısın lütfen, yeğenin için en azından.
Çocuk var o evde diye.

Fakat olan son durumlardan dolayı, artık ben aramıyorum.
Benim tuhafıma giden, onun da aramaması....

Eğer görüşmek konuşmak istemese, kendisi beni yemeğe çağırmazdı.
Arayayım diye çağrı atarak, saatlerce konuşuyor olmazdık.

Fakat görüyorum ki KK kadınları biraz bu anlamda duyarsız kalmışlar.
"görüşme, zorlama, hiç birşey yapma, bırak kim napıyorsa yapsın, akrabalıkta neymiş, iki kardeş arasında ne varsa boşver, sen önüne kendi çocuklarına bak, diğerlerinin ne yaptığı ettiği umrunda olmasın"

Tamam böyle olsun, eee sonuç?
Görüşmeyen aileler, özellikle çabalamayan eşler yüzünden kopan bağlar.

Gelecek nesil için çok güzel bir örnek.
Ne de olsa biz anne-babamızdan böyle gördük.
Hepiniz çok haklısınız!

Siz yapabileceğiniz herşeyi yapmışsınız, iyilikten maraz doğar derler bizim orda, eltiniz bu duruma gelmiş artık, fazlası sizi üzer, yoksa siz devam Edin çabalamaya ama sonuç değişmez gibi.
 
Kayınvalidem ile anlaşamıyor.
Sebebi kayınvalidem çok zor bir insan. Tartışmacı, anlayışsız ve idare bilmez.
Bütün dertlerini bana anlatır, telefonda abartmıyorum 2 saate yakın konuşurduk her gün.
Kayınpeder ile kaynımın işleri aynı. Fakat kaynım öğleden sonra 3 gibi çıkar yataktan.
Çalışmayan ve çalışmayı sevmeyen bir adam belli ki.
Gerekçe de babasına inat yapıyormuş. ama ben evlendim evleneli bu durum böyle.
Ne inatmış.

Eltim kıt kanaat birşeyler için çabalıyor, elinde para tutuyor, belli başlı ihtiyaçlar için evde bile iş yapmışlığı var.
Ben her gittiğimde eli boş gitmem, her sene eşime yeğenine bir ihtiyacını (yüksek meblalı) aldırırım.
Her evlerine gittiğimizde eltimin oğluna sevineceği oyuncak yiyecek alırım.
Ramazan aylarında, ay başında ilk işim onların erzaklarını almak olur.

Maddiyat anlamında biz de karun değiliz tabii ki.
Eşim ve ben çalışıyoruz, kirada oturuyoruz, fakat maddi bir düzenimiz var.
Elimizden geldiğince, daha doğrusu ben elimden geldiğince birşeyler yapmaya çalışıyorum.

Misal eltim yemeğe çağırır ben gerek yok senin kendine göre yemeğin vardır derim.
Israr ederse, giderken illaki yiyecek (et - tavuk - makarna vs. aklıma o an ne gelirse) alır giderim.
Genelde yemek sonrası gitmeyi tercih ediyorum ki mahçup olmasın veya yarına da kalacak yemeğini bize sunmak zorunda kalmasın diye.
Çaya bile gitsem eli boş gitmem.
Bilirim ya türk kahvesi kalmamıştır ya çayı ve alamamıştır.

Bir sefer evine gittiğimde sıvı el sabunu ve tuvalet kağıdı kalmamıştı.
İlk fırsatta eşime dedim ihtiyaçları var, alır mısın lütfen, yeğenin için en azından.
Çocuk var o evde diye.

Fakat olan son durumlardan dolayı, artık ben aramıyorum.
Benim tuhafıma giden, onun da aramaması....

Eğer görüşmek konuşmak istemese, kendisi beni yemeğe çağırmazdı.
Arayayım diye çağrı atarak, saatlerce konuşuyor olmazdık.

Fakat görüyorum ki KK kadınları biraz bu anlamda duyarsız kalmışlar.
"görüşme, zorlama, hiç birşey yapma, bırak kim napıyorsa yapsın, akrabalıkta neymiş, iki kardeş arasında ne varsa boşver, sen önüne kendi çocuklarına bak, diğerlerinin ne yaptığı ettiği umrunda olmasın"

Tamam böyle olsun, eee sonuç?
Görüşmeyen aileler, özellikle çabalamayan eşler yüzünden kopan bağlar.

Gelecek nesil için çok güzel bir örnek.
Ne de olsa biz anne-babamızdan böyle gördük.
Hepiniz çok haklısınız!

Şurda yaptıklarınızın, yemek için çağırırken ince düşünüp de gitmeyişlerinizin ve pek çok şeyin belki de karşı tarafta yanlış yorumlanmış olabileceği ile ilgili bir şeyler mi yazsam, yardım etmek isteyen gene bir şekil yardım edebilir onu mu yazsam bilemiyorum. Ama gereksiz bir agresiflik içerisindesiniz. Değer mi onu da bilemedim.
Elinizden geleni yapmışsınız daha kapısında mı yatacaksınız, gidip illa bizim çocuklar görüşsün mü diyeceksiniz, görüşmek istemeyen adama daha ne yapılır ki ne gibi bir tavsiye bekliyorsunuz. Siz çok yüce gönüllüsünüz eltiniz kaka mı demeliydik anlamadım ki.
 
yazdığımız mesajdan bu anlam mı çıkıyor.Bayramı var,düğünü var,nişanı var,sosyal medyası var kuzenler birbirini tanır o konuda sıkıntınız olmasın.Sadece mesafeli olunması daha iyi mesafeli olmak demek hayatından tamamem çıkarıp atmak demek değil ki.

Ben zaten mesafeli görüşüyorum ki.
Yani her daim birlikte değiliz netice itibariyle.
Mıcış mıcış her gün dip dibe.
Taktir edersiniz ki çalışıyorum zaten...
Vaktim yok.
Akşam eve kendimi zor atıyorum.

3-4 haftada bir görüşmek hem çocuklar hem de bizler için bence düzgün bir görüşme süresi.
Fakat ben eltimi ve ailesini 6 ay görmediğimi bilirim.
Evlendim evleneli evime 2 sefer yemek davetine gelmiştir, diğer davetlerimin hepsini reddetmiştir.

Oğlumun 1. ve 2. yaş doğum gününe gelmiştir.
Çok nadiren bir kaç sefer eşler olmadan kahvemi içmeye gelmiştir.

Bu gelim sayılarına rağmen ben her davetine gitmeye çalıştım.
Yeri geldi başka kişiler ile davet etti, yeri geldi oğlu benim oğlumu özlediği için gitmemi istedi.


4 senede aşırı görüşmüşüz ya.
Haklısınız.
 
Kayınvalidem ile anlaşamıyor.
Sebebi kayınvalidem çok zor bir insan. Tartışmacı, anlayışsız ve idare bilmez.
Bütün dertlerini bana anlatır, telefonda abartmıyorum 2 saate yakın konuşurduk her gün.
Kayınpeder ile kaynımın işleri aynı. Fakat kaynım öğleden sonra 3 gibi çıkar yataktan.
Çalışmayan ve çalışmayı sevmeyen bir adam belli ki.
Gerekçe de babasına inat yapıyormuş. ama ben evlendim evleneli bu durum böyle.
Ne inatmış.

Eltim kıt kanaat birşeyler için çabalıyor, elinde para tutuyor, belli başlı ihtiyaçlar için evde bile iş yapmışlığı var.
Ben her gittiğimde eli boş gitmem, her sene eşime yeğenine bir ihtiyacını (yüksek meblalı) aldırırım.
Her evlerine gittiğimizde eltimin oğluna sevineceği oyuncak yiyecek alırım.
Ramazan aylarında, ay başında ilk işim onların erzaklarını almak olur.

Maddiyat anlamında biz de karun değiliz tabii ki.
Eşim ve ben çalışıyoruz, kirada oturuyoruz, fakat maddi bir düzenimiz var.
Elimizden geldiğince, daha doğrusu ben elimden geldiğince birşeyler yapmaya çalışıyorum.

Misal eltim yemeğe çağırır ben gerek yok senin kendine göre yemeğin vardır derim.
Israr ederse, giderken illaki yiyecek (et - tavuk - makarna vs. aklıma o an ne gelirse) alır giderim.
Genelde yemek sonrası gitmeyi tercih ediyorum ki mahçup olmasın veya yarına da kalacak yemeğini bize sunmak zorunda kalmasın diye.
Çaya bile gitsem eli boş gitmem.
Bilirim ya türk kahvesi kalmamıştır ya çayı ve alamamıştır.

Bir sefer evine gittiğimde sıvı el sabunu ve tuvalet kağıdı kalmamıştı.
İlk fırsatta eşime dedim ihtiyaçları var, alır mısın lütfen, yeğenin için en azından.
Çocuk var o evde diye.

Fakat olan son durumlardan dolayı, artık ben aramıyorum.
Benim tuhafıma giden, onun da aramaması....

Eğer görüşmek konuşmak istemese, kendisi beni yemeğe çağırmazdı.
Arayayım diye çağrı atarak, saatlerce konuşuyor olmazdık.

Fakat görüyorum ki KK kadınları biraz bu anlamda duyarsız kalmışlar.
"görüşme, zorlama, hiç birşey yapma, bırak kim napıyorsa yapsın, akrabalıkta neymiş, iki kardeş arasında ne varsa boşver, sen önüne kendi çocuklarına bak, diğerlerinin ne yaptığı ettiği umrunda olmasın"

Tamam böyle olsun, eee sonuç?
Görüşmeyen aileler, özellikle çabalamayan eşler yüzünden kopan bağlar.

Gelecek nesil için çok güzel bir örnek.
Ne de olsa biz anne-babamızdan böyle gördük.
Hepiniz çok haklısınız!

Görüşmek konuşmak istemese aramazdı diyorsunuz, bir satır önce "benim tuhafıma giden onun da aramaması" demişsiniz ama? Öncesini bir kenara bırakın demek ki "artık" görüşmek istemiyor. O istemedikçe üstelemek de çok anlamsız, elinizden geleni yapmışsınız zaten. Biraz da onun açısından bakıp tercihine saygı duymak gerekiyor.
 
Şurda yaptıklarınızın, yemek için çağırırken ince düşünüp de gitmeyişlerinizin ve pek çok şeyin belki de karşı tarafta yanlış yorumlanmış olabileceği ile ilgili bir şeyler mi yazsam, yardım etmek isteyen gene bir şekil yardım edebilir onu mu yazsam bilemiyorum. Ama gereksiz bir agresiflik içerisindesiniz. Değer mi onu da bilemedim.
Elinizden geleni yapmışsınız daha kapısında mı yatacaksınız, gidip illa bizim çocuklar görüşsün mü diyeceksiniz, görüşmek istemeyen adama daha ne yapılır ki ne gibi bir tavsiye bekliyorsunuz. Siz çok yüce gönüllüsünüz eltiniz kaka mı demeliydik anlamadım ki.

Ne alakası var, ben tabii ki böyle bir beklenti içerisinde değilim.
Fakat konuyu açtığıma açacağıma pişman oldum.
Bazen başka konularda görüyordum "yok artık abartıyorlar diyordum" ama haklılarmış.

Bir anda kendimi derdimi paylaşırken değil de savunurken buldum.
Hem de yapmadığım birşey için veya fazla yaptığım görülen birşey için.

Neyse, sizler haklısınız...
Uzatmıyorum.

Teşekkürler.
 
Ne alakası var, ben tabii ki böyle bir beklenti içerisinde değilim.
Fakat konuyu açtığıma açacağıma pişman oldum.
Bazen başka konularda görüyordum "yok artık abartıyorlar diyordum" ama haklılarmış.

Bir anda kendimi derdimi paylaşırken değil de savunurken buldum.
Hem de yapmadığım birşey için veya fazla yaptığım görülen birşey için.

Neyse, sizler haklısınız...
Uzatmıyorum.

Teşekkürler.

Fazlasını bile yapmışsınız daha fazlasına gerek yok diyenlere bile o zaman amcasız mı büyüsün çocuklar moduna girdiniz. Bakın mesajınızı bir daha okuyun yapmadı, etmedi, aramadı, yardım etmedi. Sürekli bunlar var. Bu fazla beklenti değildir de nedir?
Sizin kendi ailenizle aranız iyi mi? Onlar taşınırken yardım etti mi misal? Onlar gelip gidiyor mu? Hayattaki tek akrabanız elti değil ki yani. Hayır bana sorarsanız hamile eşine taşınırken yardım etmeyen koca daha büyük bir sorunken benim eltiye bir şey demek aklıma gelmez.
Bir tane aklıma çözüm yolu gelse söyleyeceğim. Çünkü bu ilişkiye çok önem veriyorsunuz. Ama yok. Kv kp aracı olsa desem öyle insanlar değiller anladığım. Eltiye yapılacak her şey yapılmış. Abi kardeş arası düzeltilmeye çalışılabilir ama o da çok derin bir mevzu çocukluktan gelen bir ayrımcılık söz konusu imiş. Yani kendimi aldatılan kadını kocası ile barıştırmaya çalışıyormuş gibi hissediyorum. Bir şey bozulmuşsa bozulmuştur yani.
 
Yazdiklarinda cok fazla olumsuz yanit var. Sen bosa kurek cekmissin. Mesafeyi bilmem de biraz uzak durman gerektigi kesin.

Kuzenlere gelince , gorusmesinler . Hem kardesi olacak, onun da biz kuzene ihtiyaci yok.

Akrabalik iliskileri eskilerde kaldi. Her sey karsilikli. Tek tarafli kopru hic bir zaman ise yaramaz.

Belki bir gun hatalarini anlarlar da onlar arayi duzeltmeye calisir ama o zamana kadar sessizligini korumanda yarar var.

Teşekkür ederim.
Belki de duymak istediğim buydu işte, ben çaba sarf ederken karşı tarafın umarsız oluşu beni rahatsız ediyor.
Neticede tabii ki gırtlağına basmayacağım gel diye, tabii ki illa ben sana gelicem mıcış olmamız lazım diye baskı kurmayacağım.
Eğitimli mantıklı insan ilişkilerini düzgün yürütebilen bir insanım.
O kadar da değil yani...

Ama bir an bu kadar sert yorumlar beni sersemletti açıkçası.
Ben sadece düzeyli yaklaşımınız için size tekrardan teşekkür ederim A AklinYolu1

Mune Mune K Kazen

Konu istemediğim gereksiz yerlere giderek beni çok gerecek.
Zahmet olmazsa kapatabilirsiniz. Alacağım cevapları ziyadesi ile aldım.
Teşekkür ederim.
 
Fazlasını bile yapmışsınız daha fazlasına gerek yok diyenlere bile o zaman amcasız mı büyüsün çocuklar moduna girdiniz. Bakın mesajınızı bir daha okuyun yapmadı, etmedi, aramadı, yardım etmedi. Sürekli bunlar var. Bu fazla beklenti değildir de nedir?
Sizin kendi ailenizle aranız iyi mi? Onlar taşınırken yardım etti mi misal? Onlar gelip gidiyor mu? Hayattaki tek akrabanız elti değil ki yani. Hayır bana sorarsanız hamile eşine taşınırken yardım etmeyen koca daha büyük bir sorunken benim eltiye bir şey demek aklıma gelmez.
Bir tane aklıma çözüm yolu gelse söyleyeceğim. Çünkü bu ilişkiye çok önem veriyorsunuz. Ama yok. Kv kp aracı olsa desem öyle insanlar değiller anladığım. Eltiye yapılacak her şey yapılmış. Abi kardeş arası düzeltilmeye çalışılabilir ama o da çok derin bir mevzu çocukluktan gelen bir ayrımcılık söz konusu imiş. Yani kendimi aldatılan kadını kocası ile barıştırmaya çalışıyormuş gibi hissediyorum. Bir şey bozulmuşsa bozulmuştur yani.

Haklısınız....
Uzatmayalım isterseniz? İçinizdekileri akatarmanız bittiyse, benim paylaşacak birşeyim kalmadı.
 
Eşim için bile olsa kaynımın karısı bana böyle davransa telefon açmayı bırak kapısının önünden dahi geçmem
Bırak allasen neymiş bu eltim de eltim
Bukadar değer verildiğinde böyle tipler muhakkak kendilerini bulunmaz hint kumaşı sanıyorlar
Edindiğim tecrübelere dayanarak konuşuyorum
Gerçekten gereksiz sohbetlere yakınlıklara girmişsin hiiiç takma bundan sonra önemseme
O da sana neden böyle olduk biz diye sorduğunda kocamla kötü olamam dersin
Sen hamileliğinin keyfini çıkar olur mu
Böyle değmez şeylere bebişini de kendinide yıpratma değmez çünkü
 
X