[youtube]MkEA9sasLG4[/youtube]
Sevilen bestelerinden derlediği “Yadigar adlı albümünü takiben çıkardığı “Saat sabahın dokuzu albümünün son şarkısı “Sessiz Vedaydı. Şarkıları dilden dile dolaşan ve günümüze kadar gelebilmiş, Türkiye’nin yetiştirdiği en iyi müzisyenlerden biri olan Melih Kibar tıpkı bu şarkısına koyduğu isim gibi sessizce aramızdan ayrıldı. Notalarından çıkan şarkıları dilden dile dolaşan ve Türkiye’nin çok sevdiği ve hiç unutmayacağı bir müzik adamı artık aramızda değil ne yazık ki.
1975 Eurovision final seçmeleri Melih Kibar için iyi bir başlangıçtı. Türkiye Eurovision finallerinin sinyal müziği “Çoban Yıldızı”nın bestecisi oydu. Çoban Yıldızı plak olarak basılmakla kalmamış yarışan, dereceye giren, hatta birinci olan şarkılar kadar da satmıştı. Çoban Yıldızı’ndan çok daha önce ilk profesyonel çalışmasına 1969 yılında İstanbul Yelken Kulübü’nde başladı, Milliyet Liselerarası Hafif Müzik yarışmasında, Alman Lisesi Orkestrasıyla kazandığı beste birinciliği vardı. Uzun süre Timur Selçuk’la birlikte çalışan Kibar, 1974′te Timur Selçuk Orkestrası’nın çıkardığı albümde ilk kez 3 bestesi (Gençlik Şarkısı, Kelebek ve Panayır Günü) ile yer aldı.
Çoban Yıldızı’nın oluşumu da Türkiye’nin Eurovision elemeleri açmaya karar verdiğinde yine Timur Selçuk’un bir sinyal müziği bestelenmesi önerisiyle başlamış, Selçuk’un öğrencileri arasında yeralan Melih Kibar’ın da henüz daha 24 yaşındayken ortaya çıkardığı bu zamanlar ötesi şarkının herkesçe sevilmesi ve yarışma için uygun görülmesiyle yıllar sonra bile Türkiye’de Eurovision dendiğinde akla ilk gelen müzik olmasını sağlamıştı. Ali Rıza Binboğa’nın “Yarınlar?ının rakip şarkılara açık ara fark attığı halk oylamasının yapıldığı 1975 yılında Çoban Yıldızı’nın da bir yarışma şarkısı gibi algılanıp yarışan hemen tüm şarkılardan daha fazla oy alması TRT’yi de en az bestecisi kadar şaşırtmıştı. İstanbul Gelişim Orkestrası eşliğinde çalınan Çoban Yıldızı, arka yüzündeki “Ferahnak şarkısıyla birlikte yılın en çok satan 45liklerinden biri olmayı başarmıştı. Melih Kibar’ın TRT’nin “Eurovision Maceramız? belgeselinde anlattığı üzere şarkıya bu ismi veren bir şair hanım, Melih Kibar’a “Çoban Yıldızı asırlardır denizcilere yol gösterdi, bundan sonra da senin sanat hayatına yol gösterecek? derken ne kadar haklı olduğunu müzikseverlere ve Türk halkına göstermiş oldu. Çoban Yıldızı, Kibar’ın bir müzisyen olarak çok iyi şarkılar bestelemesinin ve yüzlerce şarkısının dillere yerleşmesinin sadece ilk adımıydı.
Çoban Yıldızı’nın başarısının üzerinden çok geçmeden Melih Kibar, Erol Evgin ve Çiğdem Talu’dan kurulu muhteşem üçlü bir araya geldi ve birbirinden başarılı şarkı ve plaklar arka arkaya önümüze dizildi. “Sevdan Olmasa?, “Iste Öyle Bir Sey”, “Bir de Bana Sor?, “İçimdeki Fırtına” ve daha pek çok 45lik o yıllarda “Türkçe sözlü hafif müzik? diye tabir edilen pop müziğimize ve devamında hayatlarımıza, bir daha çıkmamasına girdi.
Yalnızca Erol Evgin değildi elbette şanslı olup da bu ikiliyle çalışma fırsatı bulan, başta Füsun Önal olmak üzere, Nükhet Duru, Zerrin Özer, Engin Evin, Nil Burak ve Rezzan Yücel gibi pop müziğin kilometre taşlarının da birer ikişer Melih Kibar-Çiğdem Talu şarkıları olmaya başladı. Nükhet Duru’nun “Kazandım?ı, Zerrin Özer’in “Her şey Seninle Güzel?i, Rezzan Yücel’in “Unutma?sı ya da Coşkun Demir’in “Koca Çınar?ı bu şarkılardan sadece bir kaçı. Erol Evgin kadar şanslı olup da “birkaç şarkı?nın çok daha ötesine geçebilen isim ise yine pop müziğin en sevilen isimlerinden Füsun Önal olmuştu.
“Anlamıyorum?, “Bir Tanem?, “Bunlar da Geçer? gibi şarkılar ve Çiğdem Talu - Melih Kibar ikilisinin çalışmaya başladığı 25 Mayıs 1976 tarihinin 1. yıldönümü anısına yapılan asla unutulmayacak “Yıldönümü?, Füsun Önal’ın tüm sanat yaşamında en çok sevilen şarkıları olmayı ve sanatçının da tıpkı Erol Evgin gibi plak listelerinde kolaylıkla 1 numaraya yükselmesini sağladı. İlk aşklarını, ilk flörtlerini ve sevda konusundaki ilk hayal kırıklıklarını bu yıllarda yaşayanlar için Çiğdem Talu-Melih Kibar şarkılarının ayrı bir önemi oldu.
Çoban Yıldızı ile Eurovision Şarkı yarışması’na adeta ismini kazıyan Melih Kibar, sadece bununla yetinmedi elbette. Yarışmanın bundan sonraki yıllarında da şarkılarıyla ve kazandığı başarılarla adından sıkça söz ettirdi. 1978 yılında yapılan ikinci yarışmada, Çiğdem Talu’yla ortak çalışması “Bu Gece? ilk kez Türkiye finallerinde yarıştı. Yıllar sonra bu şarkıyı Demet Sağıroğlu Kibar’ın “Yadigar?(2001) albümünde başarıyla yeniden yorumladı ama daha o yıllarda Rezzan Yücel’in sakin ve etkileyici yorumu da Eurovision ve pop müzik tarihimizde yerini almayı başarmıştı. Melih Kibar ve Çiğdem Talu işbirliğinin Eurovision’daki ikinci denemesi 1980 yılında oldu. Ajda Pekkan’ın yorumlaması için seçilen 5 şarkıdan “Cennet?, ne yazık ki TRT jürisi tarafından Macar ve Romen havasında bulunması nedeniyle elendi. Modern Folk Üçlüsü’nün aynı yıl yayınladıkları POP adlı son albümlerinde yorumladıkları bu harcanmış şarkının Ajda Pekkan yorumunun nasıl olabileceği yıllarca merak konusu oldu.
Eurovision ve Melih Kibar birlikteliğinin önemli bir başarısı, Çoban Yıldızı’nın üzerinden tam 11 yıl sonra unutulmaz “Halley?le geldi. Sözlerini Ilhan Irem’in yazdigi Halley, Nilüfer ve Seyyal Taner gibi son derece profesyonel isimlerin yarıştığı bir finalde kimsenin adını sanını duymadığı bir grup olan “Klips ve Onlar? ile yarışmayı kazandı. Halley, Norveç’in Bergen kentinde yapılan 31.Eurovision Şarkı Yarışması’ında ülkemize o güne kadarki en iyi sonucunu, 53 puan ile dokuzunculuğu kazandırdı. 80 ortalarının dünya müziğindeki etkisi disko ritmlerinin çok ustaca işlendiği şarkı, Melih Kibar’ın bir kez daha alkışlanmasının yanı sıra Seden Gürel’in finale katılmaktan vazgeçmesiyle yerini alan bugünün bir Candan Erçetin’ini Türk pop müziğine kazandırdı. Yıllar sonra Sertab’ın zaferi sonrasında TRT’nin yarışmaya katılması için kendisine de teklif götürdüğü ama kabul etmediği yönündeki sorulara yanıt olarak “Eurovision bir amatörler yarışı, benim ne işim var Eurovision’da? yanıtını veren Erçetin, ilk sahne deneyimini ve ününün bir kısmını da yıllar önce Halley’le kazandığını unutmuşa benziyordu. En az Erçetin kadar başarılı ancak onun kadar şanslı olmayan Sevingül Bahadır’da yine Halley’in müziğimize kazandırdığı önemli bir yorumcu oldu.
Halley’in bir diğer özelliği de o güne dek profesyonel isimlerin anlaşılmaz bir çaba ve yarış içine girdikleri yarışmada artık amatör isim ve grupların da finallerde boy göstermesine ve pop müziğimizde bugünün çok önemli isimlerinin ilk sahne deneyimlerini yaşamalarına yol açmasıydı. Eurovision’da en az bir kez yarışmış hemen tüm bestecilerin vazgeçilmez tutkusunun bir örneği olarak bu kez “Paydosla (1987) bir kez daha şansını deneyen Melih Kibar 2.olmuş, unutulmayan Oya-Bora (Grup Denk) ikilisini de Türk pop müziğine kazandırmıştı. Bir sonraki deneme 1995 yılında “Sev? ile olacak, Arzu Ece’nin yorumladığı şarkının söz yazarı Zeynep Talu annesinin yokluğunu bu kez fena halde aratacaktı.
Çok satan 45likler ve şarkılar dışında Hababam Sınıfı ve Bizim Aile gibi tüm zamanların en çok seyredilen ve yıllardır hala seyredilmeye devam eden “salon komedileri?nin de unutulmayan şarkılarına imza atan bir isimdi Melih Kibar. Erol Evgin’li Gülşen Bubikoğlu’lu müthiş kadrosuyla yüzlerce kez sahne alan “Hisseli Harikalar Kumpanyası? müzikalinin şarkılarını da bu kapsamda değerlendirebiliriz.
2001 yılında “Yadigar?, 2003 yılında da “Saat sabahın dokuzu? albümlerinin birer yüzlerini sevilen şarkılarına yapılan yeni yorumlara, diğer yüzlerini de enstrümental parçalarına ayıran Melih Kibar, yokluğuna bir türlü alışamadığı Çiğdem Talu’nun aramızdan ayrılışına çok benzer bir şekilde hayatını kaybetti.
“Her ölüm erken ölümdür? sözü bir kez daha karşımıza çıkmıştı işte. Ancak bu defa her şeyden, herkesten daha erken oldu. Melih Kibar henüz 54 yaşındaydı. Türk popuna sayısız hit kazandıran müzisyen, bir insanın geride bırakabileceği belki de en güzel şeyi, şarkılarını bırakarak sessizce aramızdan ayrıldı.
Ölümünün ardından 30 yıllık dostu Erol Evgin’in de gözyaşları içinde hastane önünde kendisine uzatılan mikrofonlara söylediği gibi belki de şimdi Çiğdem Talu’yla birlikte bizler için yeni şarkılar hazırlıyorlardır, bir yerlerde