Dini sohbet

ikincielci

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
6 Ocak 2015
2.212
1.209
34
(Konu buraya uygun mudur bilemiyorum, ama böyle bir konu konuşmaya ihtiyacım var.)

Merhaba arkadaşlar, Bu başlığı açma sebebim dini faydalı bilgileri birbirimizle paylaşabilmek. Kadın olarak, müslüman olarak Allah'a daha da yaklaşmak.
Her hafta bir konu belirlenip onun üzerinden bildiklerimizi bilmediklerimizi konuşalım istiyorum. Konularla ilgili kıssalar, hikayeler anlatalım. Sorular sorup tartışalım. Hadislerle, ayetlerle bilgilerimizi pekiştirelim. Umarım amacından şaşmaz. Umarım hepimize faydalı olur.

İlk konuyu ben atayım ortaya, namaz konusunda çok zorlanıyorum namazı daha çok sevebilmek daha bağlanabilmek için neler yapabilirim nasıl tutunabilirim. Henüz tam kılmaya başlayalı 2 ay yeni olacak. kaçırdığım nadir oldu ama çoğu zaman bilinçsizce kılıyorum. İlk konuşmamız namazı hakkıyla kılmak ibadetleri düzgün ve huşu ile yapabilmek olsun :) Haydı Bismillah..
 
Mesela siradan seccade degilde ben ozel ceyizime aldigim seccade takimimi cikardim en guzel kokulu tesbihimi cikardim Sonucta temiz ve ozenli olarak icten ibadet yapmamiz lazim namaz kiyafetlerim cemberim herseyim ayridir onlari hic bir yerde giymem:)
 
Mesela siradan seccade degilde ben ozel ceyizime aldigim seccade takimimi cikardim en guzel kokulu tesbihimi cikardim Sonucta temiz ve ozenli olarak icten ibadet yapmamiz lazim namaz kiyafetlerim cemberim herseyim ayridir onlari hic bir yerde giymem:)
Evet ben de öyle yaptım ama günün iki vaktini iş yerinde zorlu abdest alma şartlarında kılıyorum. siz ne zamandır kılıyorsunuz?
 
Benimde iki ay oldu baslayali

Allah daim etsin.

Bakara suresi 45. ayet var çok içime dokunuyor ama şeytan ve nefsim hala baskın.
"Sabrederek ve namaz kılarak (Allah’tan) yardım dileyin. Şüphesiz namaz, Allah’a derinden saygı duyanlardan başkasına ağır gelir."
Aslında anlayana ne büyük ibret ne büyük anlamlar var bu ayette ama aklımın algıladığı kadar ruhum algılayamıyor. ne acı..
 
Bende 1.5 aydır sürekli kılmaya başladım .
Bazı vakıtler maalesef kaçıyor . Akşam kaza yapıyorum .

Önce dende başlayıp hep bırakıyordum ama bu sefer eşimle beraber başladıgımız için beraber kılıyoruz ve çok huzurlu oluyorum .
Bu arada en uzun süreli kıldıgım namaz.

Rabbım yardımcımız olsun . Birdaha terketmeyelim inşallah.
Terketttiğimiz günlerin kazalarını yapmamızı nasip etsin ..
 
"Şu temsili hikâyeciğe bak, gör: Bir zaman büyük bir hâkim, iki hizmetkârını, her birisine yirmi dört altın verip, iki ay uzaklıktaki has ve güzel bir çiftliğine ikamet etmek için gönderiyor. Ve onlara emreder ki: “Şu yirmi dört altını yol ve bilet masrafı yapınız. Hem oradaki meskeninize lazım bazı şeyleri satın alınız. Bir günlük mesafede bir istasyon vardır. Hem araba, hem gemi, hem tren, hem de uçak bulunur. Sermayeye göre binilir.”

İki hizmetkâr, bu dersi aldıktan sonra giderler. Onlardan birisi bahtiyar idi ki, istasyona kadar bir parça para masraf eder. Fakat o masraf içinde de, efendisinin hoşuna gidecek öyle güzel bir ticaret elde eder ki, sermayesi birden bine çıkar.

Öteki hizmetkâr ise bedbaht ve serseri olduğundan, istasyona kadar, sermayesi olan yirmi dört altından yirmi üçünü sarf eder. Kumara mumara verip zayi eder. Geride bir tek altını kalır. Arkadaşı ona der:“Yahu, şu tek liranı bir bilete ver, ta bu uzun yolda yayan ve aç kalmayasın. Hem bizim efendimiz kerimdir; belki sana merhamet eder, ettiğin kusuru affeder. Seni de uçağa bindirirler; bir günde ikamet yerimize gideriz. Yoksa, iki aylık bir çölde aç, yayan ve yalnız gitmeye mecbur olursun.” Acaba şu adam inat edip, o tek lirasını, bir define anahtarı hükmünde olan bir bilete vermeyip, geçici bir lezzet için sefahete sarf etse; gayet akılsız, zararlı ve bedbaht olduğunu en akılsız adam dahi anlamaz mı?

İşte ey namazsız adam! Ve ey namazdan hoşlanmayan nefsim!

Temsildeki o hâkim, Rabbimiz ve yaratıcımız olan Allah-u Teâlâ’dır. O iki hizmetkâr yolcu ise: Biri, dindar kişidir ki, namazını şevkle kılar. Diğeri ise gafil ve namazsız insanlardır. O yirmi dört altın ise, yirmi dört saat olan her gündeki ömürdür. O has çiftlik ise cennettir. Bir günlük uzaklıktaki o istasyon ise kabirdir. O seyahat ise, kabre, haşre ve ebede gidecek beşer yolculuğudur. Kişiler ameline göre, takva kuvvetine göre, o uzun yolu farklı derecelerde giderler. Bir kısım takva ehli, şimşek gibi bin senelik yolu bir günde geçer. Bir kısmı da hayal gibi, elli bin senelik bir mesafeyi bir günde giderler.

O bilet ise namazdır. Beş vakit namaz ve abdest için bir tek saat kâfi gelir.

Acaba yirmi üç saatini şu kısacık dünya hayatına sarf eden ve o uzun ebedi hayatına bir tek saatini sarf etmeyen kişi, ne kadar zarar eder, ne kadar nefsine zulmeder ve ne kadar akla ve hikmete zıt hareket eder, anlaşılmaz mı?"

Alıntıdır.
 
Bende 9 aydır kılıyorum rabbime şükür ama iş yerinde çok zorlanıyorum zaten kimse bilmiyor kıldığımı bazen hızlı kılıyorum kabul olmuyormuş gibi geliyor çok üzülüyorum sonra da diyorum terketmektense Rabbim şu ahir zamanda kabul etsin.Huzur buluyorum adet oldugumda ara verdiğim için özlüyorum namaz kılmayı değişik bir duygu benimde çok kaza borcum var kazaları haftasonları kılarak azaltmaya çalışıyorum
 
Bende 9 aydır kılıyorum rabbime şükür ama iş yerinde çok zorlanıyorum zaten kimse bilmiyor kıldığımı bazen hızlı kılıyorum kabul olmuyormuş gibi geliyor çok üzülüyorum sonra da diyorum terketmektense Rabbim şu ahir zamanda kabul etsin.Huzur buluyorum adet oldugumda ara verdiğim için özlüyorum namaz kılmayı değişik bir duygu benimde çok kaza borcum var kazaları haftasonları kılarak azaltmaya çalışıyorum
Mesela bu da önemli bir konu benim için. BAzı yerlerde yazıyor ki "kaza" adı üstünde elinde olmayan imkanlarla kılmak isteyip de kılamadığın namazlar içindir. Keyfi kılmadığın namazın kazası olmaz onun için büyük tövbeler etmen lazım deniyor. Bu konuda bilgisi olan var mı? Kaynaklarla anlatılırsa sevinirim.
 
Mesela bu da önemli bir konu benim için. BAzı yerlerde yazıyor ki "kaza" adı üstünde elinde olmayan imkanlarla kılmak isteyip de kılamadığın namazlar içindir. Keyfi kılmadığın namazın kazası olmaz onun için büyük tövbeler etmen lazım deniyor. Bu konuda bilgisi olan var mı? Kaynaklarla anlatılırsa sevinirim.
Zaten tövbe etmen lazım ama onları da kılmak zorundasın kılmadan olmuyor.Çok ayrıntılı bilmiyorum ama sabah namazıyla başladım ben 1 aylık kılıp sonra diğer vakte geçiyorum
 
Zaten tövbe etmen lazım ama onları da kılmak zorundasın kılmadan olmuyor.Çok ayrıntılı bilmiyorum ama sabah namazıyla başladım ben 1 aylık kılıp sonra diğer vakte geçiyorum
İşte bazı yerlerde de kılamazsın diyor keyfi bırakmışsın kaza sadece kaçırdığın kılamadığın namazlara olur diyor. Bi bakayım da okuduğum yeri paylaşayım. Net bilgili biri cevap verir inşallah
 
"Peygamber'in kaza edilmesini emrettiği namazlar, unutmak veya uyku gibi nedenlerle kılınamayan namazlardır. Bunların kazası lâzım gelir. Fakat bile bile namaz kılmayan kimsenin bu namazlarını kaza etmesi gerekip gerekmeyeceği konusunda bir görüş ayrılığı mevcut. Hadîslerden sadece bir özür dolayısıyla kılınamayan namazların kazasının gerekeceği, mazaretsiz kılınmayan namazların, günâh olan namazı terk etmekten dolayı Allah'a tevbe ile af ve mağfiret dilemek gerektiği anlaşılır. Şevkânî de Neylu'l-Evtârında: "Uzun araştırmasına rağmen kasten kılınmayan namazların kazasının gerektiği hakkında geçerli bir delil bulamadığını" belirtmektedir."

Alıntıdır.

Yani insan şunu da düşünüyoır tabi, öyle de olsa böyle de olsa sen kaza et kıl kabul edip etmeyecek olan Allah'tır. Ama bir söz var ya "sana usanç veren terennümi ebediyettir." 29 yaşındayım vakit namazlarımı zor kılıyorum hele bir de kazaya başlasam sonunu nasıl getiririm diye gözüm korkuyor. Bu bir iç rahatlatma çaresizliği aslında sanırım :KK43:
 
"Peygamber'in kaza edilmesini emrettiği namazlar, unutmak veya uyku gibi nedenlerle kılınamayan namazlardır. Bunların kazası lâzım gelir. Fakat bile bile namaz kılmayan kimsenin bu namazlarını kaza etmesi gerekip gerekmeyeceği konusunda bir görüş ayrılığı mevcut. Hadîslerden sadece bir özür dolayısıyla kılınamayan namazların kazasının gerekeceği, mazaretsiz kılınmayan namazların, günâh olan namazı terk etmekten dolayı Allah'a tevbe ile af ve mağfiret dilemek gerektiği anlaşılır. Şevkânî de Neylu'l-Evtârında: "Uzun araştırmasına rağmen kasten kılınmayan namazların kazasının gerektiği hakkında geçerli bir delil bulamadığını" belirtmektedir."

Alıntıdır.

Yani insan şunu da düşünüyoır tabi, öyle de olsa böyle de olsa sen kaza et kıl kabul edip etmeyecek olan Allah'tır. Ama bir söz var ya "sana usanç veren terennümi ebediyettir." 29 yaşındayım vakit namazlarımı zor kılıyorum hele bir de kazaya başlasam sonunu nasıl getiririm diye gözüm korkuyor. Bu bir iç rahatlatma çaresizliği aslında sanırım :KK43:
Yani fikir ayrılığı evet var ama hocalar hep kaza namazlarınızı ertelemeyin 20 yıllık burcunuzda olsa kılın diyorlar bende o yuzden elimden geldiğince kılmaya çalısıyorum belki bitmicek ömür yetmicek ama çabalıyorum yinede Rabbim görüyor
 
Yani fikir ayrılığı evet var ama hocalar hep kaza namazlarınızı ertelemeyin 20 yıllık burcunuzda olsa kılın diyorlar bende o yuzden elimden geldiğince kılmaya çalısıyorum belki bitmicek ömür yetmicek ama çabalıyorum yinede Rabbim görüyor
Allah kabul etsin o vakit :)
 
Yani fikir ayrılığı evet var ama hocalar hep kaza namazlarınızı ertelemeyin 20 yıllık burcunuzda olsa kılın diyorlar bende o yuzden elimden geldiğince kılmaya çalısıyorum belki bitmicek ömür yetmicek ama çabalıyorum yinede Rabbim görüyor


Çok doğru yapıyorsunuz.

Hz. İbrahim ateşe atılırken karınca su taşırmış, o suyun yetmeyeceği söylendiğinde "Ben elimden geleni yapayım" demiş, o hesap...

Allahu Teala bizim niyetimize bakıyor.

İnsanın beş kuruşu olmasa "çok param olsa da fakirleri doyursam, giydirsem" dese ve bu dediğinde samimiyse Allah'ın rahmetiyle bunu yapmış gibi sevap kazanacağını, çok zengin olup bütün malını dağıtsa ama niyeti gösteriş olsa bundan da zerre fayda görmeyeceğini anlatır alimler.

Şu durumda siz kaza namazlarınızı bitene kadar kılmaya niyet etseniz, buna devam etmeye ömrünüz vefa etmese, Allah rahmetiyle namazlarınızı eksiksiz sayabilir aksi halde ömrü günah vadilerinde geçenlere her nefeste tövbe hakkı verilmezdi.

Zaten kaza namazı kılmak bir pişmanlık ifadesidir, "hatamı anladım" deme şeklidir. Onca nefsinizi memnun edecek eylem varken buna vakit ayırmanızın ne kadar makul olduğunu kul olarak biz idrak edebiliyorsak her türlü noksanlıktan münezzeh Rabbimiz size merhametiyle muamele etmez mi hiç...


 
Merhaba.. bende bir süredir namazlarıma dikkat etmeye çalışıyorum. yıllardır uzun süreli bırakmasam da hiç de düzenli kılmadım. Eşim benden sonra başladı ama maşallah çok düzenli dışarda da olsa mutlaka kılar. Kendime çeki düzen vermeye başladım. Özellikle bir avmye falan gideceksem mutlaka abdestli olmaya çalışıyorum çünkü hala dışarda abdest almaya çok zorlanıyorum.

Bunun dışında manevi anlamda da ibadet beni çok rahatlatıyor. Dua etmek kuranı kerim okumak sanki üstümden yükü alıyor.


Rabbim inşallah ibadetlerimizi kabul eder.
 
Kurandan namaz ayetlerini okumanızı tavsiye ederim. Allah oruç için tutamadıklarınızı tutun diyor, namaz için kılamadıklarınızı kılın demiyor. Namaz vaktinde farzdır diyor. Yani namazın kazası olmaz. Birde namaz kılarken ne dediğimizi bilmemiz lazım. Kuranda sureler okuyoruz ama ne dediğimizi bilmediğimiz için aklımız dünya işlerinde oluyor. Bunun için okuduğunuz surelerin türkçe anlamlarını ezberleyin onları düşünün ya da türkçe anlamlarıyla kılın. Aradaki farkı göreceksiniz. Senelerdir namaz kılıyorum. Kılamadıklarımın kazasını kıldım, kıldım ama namaz kılmış olmak için kılmışım. Allah kabul ederse şimdi daha bilinçli kılıyorum. Arada aklım yine başka şeylere kayıyor ama çabuk toparlıyorum.
 
Selamün Aleyküm ,Rabbim almis oldugunuz namaz kilma kararlarinizi son nefese kadar hakki ile yerine getirebilmenizi nasip.etsin. Kaza namazi hususunda birkac soz söylemek isterim.Rasulullah Sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmustur."Her kim bir namazı unutur veya ondan gaflet edip uyuyakalırsa, onu hatırladığında hemen kılsın. Onun bundan başka keffâreti yoktur..."(2) Bu hadisi şeriften yola cikarak İslam alimleri namazi terk etme mazeretlerinin unutmak ve uyumak oldugunu bildirmis ve bu hallerle namazini kaciran kimsenin hatrina gelince veya uyaninc derhal kilmasi lazim geldiğini söylemişlerdir. Uyumanin ve unutmanin mazeret olabilmesi icinse öncelikle azami miktarda namazi kacirmamak icin önlem almak gerekir Sabah namazina uyanabilmk icin veyahut namaz vakti girmeden uyuyacagimizda telefonumuzu calar saatimizi birden fazla alarm kurarak ayarlamis, namaza bizi uyandirmasi hatirlatmasi icin esimizi annemizi vs bilgilendirdikten sonra hala uyanamamis namazi unutmussak bu geçerli bir mazeret sayilir ve o vaktin kazası yapilarak borc odenir vebal olmaz.DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTA YETERLİ ONLEMLERİ ALMAK.
 
Mazeretsiz kazaya birakilan namazlara gelince başta dört mezheb müctehid ve fakihleri olmak üzere İslâm âlimlerinin cumhuruna (çoğunluğuna) göre, edâsı farz olan namazların, mazeretsiz (kasden) terkedilmiş de olsa, kazası da farzdir gorusundedirler. Ancak mazeretsiz olarak terk edilip kazasi kilinan namazlar icin tövbe ve istigfar edilmelidir.
 
X