Bizdeki yardim anlayisi diger ulkelerden biraz farkli saniyorum. Bizde gelenlere balik tutmayi ogreten yok, balik veriyoruz sadece.. O da yeterli olmuyor tabii.. Buraya da gelen aileler var Suriyeden.. Devletten ziyade yardim kuruluslari ve kiliseden karsilaniyor giderleri, o da belirli bir sure icin, 4 ila 6 ay.. Bu sure icinde ise gidebilecek kadar ingilizce ogrenecekler, cocuklar okula baslayacak, cevreye adapte olacaklar, gecimlerini saglayabilecekleri bir is bulacaklar, veya bir ise yerlestirilecekler. Devlete yuk olmayip kendi ayaklari ustunde duracaklar. amac bu, yol bu. Yillarca maasa baglamak yok, sokaklara salmak yok..
Ayrica, muhabbetinizde birsey dikkatimi cekti, "hepiniz sanalsiniz" deyimi.. Ben bunu her zaman duyuyorum ama pek anlam veremiyorum. Sanalliktan ne gibi bir anlam cikartiliyor? Hepimiz bir bilgisayar oyunundaki karakterler miyiz?Cansiz, duygusuz, aslinda eti ve kemigi olmayan, bilgisayar icadi sanal karakterler?
Halbuki ben yuzunuzu gormesem, sesinizi duymasam bile sizlerin her birini artik belki de sizinle ayni mahallede oturan komsularinizdan daha iyi taniyorum. Cunki siz burada bana beyninizin icindekileri, belki daha baska yerde ozgurce dillendiremediginiz fikirlerinizi ve duygularinizi paylasiyorsunuz. Isminizin Ayse veya Emine olmasinin, bedeninizin Istanbul'da veya Kars'ta olmasinin bir farki kalmiyor. Ben sizin taa icinizi goruyorum..![]()
Balık tutmayı öğretmezler. Neden mi? O zaman köleleştiremezsin.
Bazı kesimler Suriyesizlerden çok memnunlar. Neden mi? Çünkü ucuz işgücü, ucuz metres, ucuz hayat kadını gibi faydalar sağlıyorlar....