Depresyon Nedir? Depresyona Neden Olan Yiyecekler Nelerdir?

Nurgul

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
7 Mayıs 2007
269
107
DEPRESYON NEDİR?

Daha önceleri severek ve kendi isteğimizle yaptığımız aktiviteleri çeşitli çevresel, hormonal ve genetik bozukluklardan dolayı yapmak istemediğimiz, zevk almadığımız çökkünlük haline depresyon denir.

Toplumda sık görülen bir rahatsızlıktır. Herkes hayatının bazı döneminde bu durumla karşılaşabilir. Bu durumda kişi kendini üzgün ve endişe içinde hisseder. Herşeyi olumsuz şekliyle düşünür, bütün olayları olumsuz tarafıyla görmeye başlar ve geçmişte yaptıklarından kendini sorumlu tutar. Kendisi düşünmek istemese de bu duruma hakim olamaz. Geleceği düşündüğünde umutsuz ve karamsardır. Kendini çaresiz hisseder ve hayatın anlamsız olduğunu düşünür. Bu bakış açısıyla kişinin sosyal ilişkileri bozulup, performansı düşebilir. Fakat her çökkünlük hali depresyon değildir. Depresyon diyebilmek için belirtilerin her gün ya da son iki haftadır devam etmesi gerekir.

DEPRESYONUN BELİRTİLERİ NELERDİR?


Önceden yapılan işlerden ve aktivitelerden zevk almamak,

Gençlerde duygu değişiklikleri görülmesi, çabuk sinirlenmek,

Her gün sürekli kendini üzgün hissetmek, çökkünlük hali,

(çok uyuma, uyku arasında sık sık uyanma, uykusuzluk çekme ya da az uyuma),

Bir işe motive olamamak, dikkatin çabuk dağılması, huzursuzluk

Kendini işe yaramaz, değeri olmayan biri olarak görmek, ölmeyi düşünmek,

Vücudun işlevlerinin azalması, isteksizlik, yorgunluk hisleri,

Geçmişi ve geleceği düşündüğünde karamsar olmak, yaptıklarından kendini sorumlu tutmak,

İntihar etmeyi düşünmek ve planlamak,

NİÇİ DEPRESYON HASTASI OLURUZ?

Hayatın bazı dönemlerinde kişiyi etkileyen, olumsuz olaylar meydana gelmiştir. Çok sevdiği bir yakınının vefat etmesi, ayrılık, evlilikte sorun, iyi bir çocukluk geçirememe, işsizlik, maddi sıkıntı gibi bir çok neden olabilir. Fakat yinede bunlar depresyon geçirmek için yeterli neden olmayabilir. Çünkü bu sorunları yaşayan herkeste depresyon görülmemiştir. Demek ki bazı kişilerde depresyona karşı bir yatkınlık vardır. Yapılan araştırmalarda depresyon hastası kişilerin akrabalarının da depresyon geçirdiği saptanmıştır. Yani genetik özellik depresyon oluşumunda önemli bir rol oynamaktadır.

Bazı hastalıklar da depresyon riskini arttırmaktadır. Özellikle beyin ve kalp hastalıkları görülenlerde, (beyin ve kalp damar tıkanıklığı, beyin kanaması) böbrek yetmezliği olanlarda, tiroid bezi rahatsızlıkları olanlarda depresyon daha fazla görülmektedir.

Ayrıca bazı kişilik özellikleri depresyona daha yatkındır. Mükemmeliyetçi, aşırı duygusal, sıkıntılarını içine atan kişiler bu gruptadır. Bu kişiler çok gururludur. Başkalarını kırmak istemezler ve sinirlendiklerini belli etmezler.
HERKES AYNI TİP DEPRESYON HASTASI MIDIR?

Herkes aynı tip depresyon hastası olmaz. Depresyonun melankolik, tipik, atipik, mevsimsel tip gibi durumları vardır. Mevsimsel tipte depresyonun belirtileri mevsim tekrarladıkça görülür. Atipik depresyonda uyku ve iştah artması görülür. Tipik şeklinde ise atipiktekinin tersi olarak iştah ve uyku azalmıştır. Enerji azalması da vardır ve kişi yorgundur. Melankolik tip depresyonda sabah uyanıldığında çok yoğun bir çökkünlük hali ve isteksizlik, zevk almamak, aşırı yorgunluk gibi durumlar görülür.

DEPRESYON HASTASI OLDUĞUMUZU DÜŞÜNÜYORSAK NE YAPMALIYIZ?

Depresyon belirtileri sizde var ve depresyonda olduğunuzu düşünüyorsanız bu durumu çok büyütmemeniz gerekir. Herkesin hayatının bir döneminde (ki gerçekten de toplumda depresyon görülme sıklığı çok yüksektir) bu sorunla karşılaşabileceğini düşünün. Bu bir hastalıktır ve doktorunuzun tedavisiyle bundan kurtulacaksınız. Depresyon hastası olduğunuz için zayıf bir insan değilsiniz, sadece genetik olarak buna yatkın bir yapınız var. Bu durumda insanlardan soyutlanmış bir yaşam sürmeyin. Yürüyüşe çıkın, arkadaşlarınızla bir arada bulunun, kendinize bir uğraş bulun. Sizi üzen, kederlendiren durumlardan, aktivitelerden kaçının. Korku ve şiddet içeren filmleri izlemeyin. Sürekli gülümsemeye çalışın çünkü kısa bir zamanda göreceksiniz ki gülmek depresyon dahil bir çok sorununuzu çözmenize yardım edecektir.

DEPRESYON TEDAVİSİ

Günümüzde depresyon tedavi edilebilen bir hastalıktır. Duygu durum bozukluğu olan insanlarda tedavi sonucu düzelme ihtimali %70’lerdedir ki bu çok büyük bir orandır. Bir zamanlar kendisini değersiz hisseden hatta ölümü bile düşünen bir insanın uygun tedaviyle hayata bakışı o kadar değişiyor ki artık yaşama sımsıkı bağlanıyor.

Öncelikle; depresyonun hafif seyri sırasında, hastaya ilaç tedavisinden önce davranışlarını ve düşüncelerini değiştirecek psikoterapi yöntemi uygulanmaktadır. Fakat şiddetli hale geldiğinde pek işe yaramayabilir ve bu durumda ilaç tedavisi yapılır.

Psikolog ya da psikiyatriste başvurduğunuzda sizinle ilk görüşmesi tedavinin de seyrini belirleyecektir. İlaç tedavisinde genellikle antidepresan ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar vücudumuzdaki bazı hormonlar üzerinden etki göstermektedir. Bunun yanında psikoterapinin devam etmesi kişinin stres faktörlerini ve olumsuz düşüncelerini ortadan kaldırmasına yardım edecek ve iyileşme zamanını kısaltacaktır. Tedavinin ilerleyen dönemlerinde hislerinizin değiştiğini farkedecek ve bilimsel ölçümlerle bunu göreceksiniz. Uzmanlar depresyon tedavisi konusunda hemfikirdir. Bu yüzden vakit geçirmeden doktora başvurmanızda yarar var.
netten alıntı
Kronik depresyon nedir,Depresyonu tetikleyen gıdalar,Bunalımdan nasıl çıkılır

Depresyon, kişinin yaşama olan bağlarını yavaşlatır ve ileri derecede sıkıntı yapar.
Yaşam kalitesinde ki düşüş nedeni ile depresyon geçiren hastalar, doktor yardımı
almak isterler. Fakat, depresyonunda çeşitli türleri vardır. Tıpta ismi distimik bozukluk
olan kronik depresyon, kolayca fark edilmeyen bir depresyon türüdür.
Kronik depresyon, uyku sorunları, iştahsızlık, hayattan zevk almamak, karamsarlık,
suçluluk duygusu ve enerjide düşüş başlıca belirtileridir. Depresyondan farkı daha
yavaş ilerleyen bir hastalık olmasıdır. Aile, iş ve sosyal hayatında kişi normaldir.
Bu nedenle fark edilmesi zor bir hastalıktır.


Kronik depresyonu olan hastaları nasıl anlarız dersek, sürekli olarak mutsuz olan,
yorgunluk çeken ve uyku düzeni olmayan hastalardır. Yediklerinden ve hayatlarından
zevk almazlar. Bu kişilerde etkilenen tek şey, aşk hayatıdır. Tedavi edilmezse, her
şeye kırılan, küse ve kavgacı bir ruh hali egemen olur. Arkadaşlarından uzaklaşır ve
yalnızlığı seçer. Çevresinde ki insanların ona zarar vereceğini düşünür, hiçbir işinin
yolunda gitmediği inancına sahip olur.
İşin ilginç yanı, kronik depresyon hastaları iş hayatlarında başarılı olurlar. Bunun
nedeni, tedbirli olmalarıdır. Fakat, yeni işe başlama, risk alma ve kapasitelerini
kullanma becerileri yoktur. Baş, boyun, sırt ağrıları, mide hastalıkları, sık grip olma,
enfeksiyonlara açık olma bu hastalığı yaptığı etkilerdir.


Kronik depresyon nedenleri, genetik, çevre koşulları, aile yapısı, travmatik olaylar,
bedensel gelişen hastalıklar, emeklilik, işten atılma, boşanma gibi nedenler ile başlayabilir.
Bazı kronik depresyon hastaları, kişilik bozukluğu nedeni ile başlayabilir. Depresyonun
süresi uzarsa ve tedaviye başlanmazsa zaman içinde hastanın alkol veya uyuşturucu
bağımlılığı ya da intihar riski yükselir.

Kronik depresyonda, ilaç tedavisi ve psikoterapi uygulanır. İlaç tedavisi bazı
durumlarda tek başına faydalı olamamaktadır. Bu nedenle bu belirtileri
taşıyorsanız mutlaka bir hekime danışılmalıdır. Her hastanın alt yapısına bağlı
olarak tedavi süreci programlanır.

Bunalımdan nasıl çıkılır,Dengeli beslenme depresyona iyi geliyor,

Kendinizi acımasızca eleştirmeyin.
Yarım kalan işler, aşklar ve kavgalar sizin suçunuz değil. Bunların farkındasınız ama
düzenlemek için biraz zamana ihtiyaç var. Çabayı gösterin ama zaman tanıyın.

Bu dönemde gerçekçi olmaya çalışın.
İstedikleriniz de ve yaşamınızda gerçekçi hayalleriniz olsun. Böylece,
gerçekleşmeyenler için daha fazla hayal kırıklığı yaşamazsınız.

Arkadaşlarınıza zaman ayırın.
Bu dönem yalnız ve tek başına olmayı istersiniz. Fakat, sizinle konuşan,
paylaşan ve umut veren neşeli arkadaşlıklar çok faydalı olacaktır.

Dışarı çıkın ve harekete katılın.
Dışarıda kocaman bir hayat var. Yürüyün, koşun, çiçekleri seyredin ve hayvanlar,
çocuklarla birlikte olun. Evde kendinizi kapatıp, düşünmek ve yargılamak
yerine hayata katılın.

Yaşamınızı ve yapılacak işleri planlayın.
Bütün gün yapacaklarınızı planlayın ve yazın. Unutmayın hayatın kontrolü sizde
olmalıdır hayatta değil.

Yeni bir hobi, proje yapın.
İnsanlara veya hayvanlara yararlı çeşitli derneklere katılabilirsiniz. Kendinize
edindiğiniz yeni hobi ile çalışabilirsiniz.


Yediğimiz yiyecekler sayesinde vücudumuz gereksinimi olan enerjiyi alır. Fakat bazı yiyecekler, bizi depresif ve yorgun hissettirir. Bu yiyeceklerden bazıları depresyonu tetikleyebilir. Bu nedenle bazı gıdalardan uzak durmakta fayda vardır. İşte, depresyonu tetikleyen gıdalar ;




Früktoz içeren mısır şurubu vücudumuza girdiğinde bizi depresyona kadar taşıyabiliyor. Çünkü, içinde bulunan yüksek şeker oranı mutluluk hormonunun fazla salgılanmasına neden oluyor. Bu hormonun fazla salgılanması ile, çok fazla enerji yüklemesi olur. Bunun sonucundaysa, yorgunluk ve stres yaşanıyor. Dünya Sağlık Örgütü mısır şurubunun yasaklanması gerektiğini söylüyor. Fakat, bugün içtiğimiz tüm meşrubat, kurabiye ve tatlılarda mısır şurubu kullanılmaya devam ediyor.



Sodyum olmadan vücudumuzun hayatta kalma şansı ne yazık ki yoktur. Uzmanlar, günde 1.500 mg. kadar sodyum alınmasının gerekli olduğunu söylüyorlar. Sodyum fazlalığı merkezi sinir sistemimize etki ederek, depresyona girmemizi sağlıyor. Tuzu azaltmak bu nedenle gereklidir. Ayrıca tansiyon ve dolaşım sorunları ile kalp krizlerinin başlıca nedeni sodyum fazlalığıdır.



Yapay tatlandırıcılar hakkında yapılan araştırmalarda, diyet ürünler mutluluk hormonunun salgısını yavaşlatıyor ve depresyona sokuyor. Üstelik yapay tatlandırıcılı bir ürün kullandığınızda çok daha fazla şeker ve karbonhidrat tüketmeye başlıyorsunuz. Yani diyet yapalım ve az şeker alalım derken daha fazla yemek yeme ihtiyacı duyuyorsunuz, üstelik depresyona giriyorsunuz.



Flor sayesinde dişlerimiz ve beyin sağlığımız sağlıklı kalır. Fakat, florun fazlalığı depresyonu tetiklerken, sindirim ve boşaltım sorunlarına neden olmaktadır. Sert suyun içinde flor oranı yüksektir. Bu nedenle su alırken içinde flor oranı düşük su ve yumuşak su tercih etmekte fayda vardır.

Alkol kesinlikle depresyona sokan bir maddedir. Çoğu insan gevşemek ve rahatlamak için alkol alsa da, depresyona sokan bu maddeden uzak durmakta fayda var. netten alıntıdır
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…