Tayyip Erdoğan çok yanlış politikalar yürüttü.
Mısırda darbecilere hayır dedi. Rabiacıları destekledi.
Suriyede darbe yapmak isteyen illegal örgütleri destekledi.
Milli çıkarlarımıza uygun politika geliştirmek yerine, mezhepçi bir yaklaşım sergiledi.
Suriyede paraya, silaha doyurduğu örgütler şimdi kendisininde başına bela oldu.
2 günde bir "Eyyy Esat" diye serzenişlerde bulunan Tayyip Erdoğa'nın son günlerde Esad'ı ağzına bile almadığının farkındasınızdır.
Ortadoğuda taraf olan bertaraf olur.
Türkiye tarafsızlığını kaybettiği gibi çok yanlış taraflara yanaştı ve mezhep çatışmalarını tetikledi.
Mülteci Suriyelilerin kampların dışına çıkıp bütün Türkiye'ye yayılmasına izin verildi. Milli ekonomi bu durumdan çok büyük zarar gördü.
Ülkenin fakir kesimi daha çok fakirleşti. Çünkü onun asgari ücrete sigortalı olarak yaptığı işi, Suriyeli 400 liraya sigortasız olarak yapıyor. Emeğin değeri düştü. Arz-talep dengesi bozuldu.
Araplar ve Türkler arasında televizyonlara yansımayan bir çok sosyal çatışma yaşandı ve yaşanmakta. ( Bizzat kendim defalarca şahit oldum)
Ortadoğu'da ve Türkiye de birçok dengeler değişecek. Ama lütfen rica ediyorum kimse bana Tayyip Erdoğa'nın Ortadoğuyu çok iyi tanıdığını iddia etmesin.
Bir insanın "heyt hüyt" yapması, esip gürlemesi onun çok kararlı ve sağlam bir politikacı olduğu anlamına gelmez.
Efendi, mütafazi, sakin ama kararlı, istikrarlı insanlar ezik, bir işe yaramaz değildir.
Ne kadar çok kaba insan meraklısı bir toplum haline geldik.
Eş seçiminde bile hep aynı hataları yapıyoruz. Maço, dediğim dedik çaldığım düdük tipleri arayıp buluyoruz evleniyoruz sonrada ona buna ağlayıp dert yanıyoruz " benim kocam hiç beni takmıyor, kendi kafasına göre takılıyor, beni adam yerine koymuyor vs." Eee kendi düşen ağlamaz kardeşim. Sen değilmiydin " ben maço erkeklerden hoşlanıyorum" diyen.
