Çocuklara Sınır Koyma

xkimyagerx

Guru
Kayıtlı Üye
6 Temmuz 2008
613
10
296
41
İstanbul
Çocuk yetiştirirken anne babaların zihinlerini en çok meşgul eden konuların başında şüphesiz sınır koyma gelir. Çocuklarımız bebeklik dönemimden çıkıp iki ayaklarının üzerinde dünyayı keşfetmeye son derece istekli oldukları dönemden itibaren, anne-babalar onları korumak ve hem aile içi hem de toplum kurallarına uygun hareket etmelerini sağlamak için sınırlar koymaya başlarlar. Anne-babaların amacı, bir yandan özgüveni yüksek, etrafındaki dünyayı merak eden ve keşfetmeye hazır; diğer yandan da sınır ve kurallara uyabilen, ailesi ve toplum ile uyum içinde büyüyen mutlu çocuklar yetiştirmektir. Hem kendi ailelerinden gelen disiplin ve terbiye mirasının etkisi altında kalan hem de kendi çocuklarına ve çağın koşullarına uygun yeni sınırlar oluşturmaya çalışan anne-babalar zaman zaman ikilem içine düşerler; ‘Acaba çocuğumu çok mu kısıtlıyorum, bu sınırlar çok mu fazla? ‘ veya ‘ Kendine güveni yüksek bir çocuk olsun diye sınırları onun için çok mu esnetiyorum, kurallar biraz daha belirgin mi olmalı? ‘ gibi…

Çocuklar dünyayı, çevrelerindeki kişi ve nesneler üzerindeki etkilerini deneyip görerek öğrenirler. Mama sandalyesindeki 7-8 aylık çocuğunuzun elindeki oyuncağını defalarca yere atmaktan zevk aldığını, üstelik siz onu yerden alıp eline tekrar verdikçe atmaya devam edip dikkatlice düşüşünü izlediğini farketmişsinizdir.

Tıpkı nesnelerle ilişkileri gibi, insanlarla ilişkilerinde de çocuklar sürekli kapasite ve sınırlarını test ederler. Anlamaya çalıştıkları, çevrelerindeki kişilerle nasıl ilişki kurabilecekleri, neler yapıp neler söyleyebilecekleri, ne kadar sınırları zorlayıp nerede duracaklarıdır. Bu denemeler ve keşifler sırasında ise, anne-babalar çocuklara çeşitli sınırlar koyarlar.

Anne-babaların koydukları bu sınırlar, çocuklara sağlam bir güven duygusu aşılar. Çünkü büyürken çocuklar, defalarca kez yepyeni ortamlarda bulunup, daha önce hiç denemedikleri tatlar, sesler, görüntüler, nesneler ve kişilerle karşılaşırlar. Bu bilinmedik yepyeni durumlarda, çocukların önce anne veya babalarına dönüp onların yüz ifadelerini ve tepkilerini kontrol ettiklerini görürüz. Anne-babanın ifadesi olumsuz ise çocuklar genellikle ağlayarak veya anne-babalarına yaklaşarak bilinmeyen bu yeni deneyimden uzaklaşırlar. Eğer olumlu ise, cesaret alıp keşfe başlarlar. İşte sınırların sağlıklı konulduğu ailelerde, çocuklar bu yepyeni durumlarla karşılaştıklarında anne-babalarının onları hem dışarıdan gelecek tehlikelerden hem de içlerinde gelen deneme-keşfetme duygusunun zarar verebilecek bir harekete dönüşmesinden (prize parmağını sokmak gibi) koruyacaklarını bilirler. Sınırların verdiği bu güven duygusu ile dış dünya çocuklar için tehlikelerle dolu bir dünya olmak yerine merak edilesi ve güvenli bir yerdir.

Çocuğunuz büyüdükçe ise bu sınırlar onu yalnızca fiziksel olarak korumaktan öte onu insanlar ile uyumlu ilişki kurmasına yardımcı olacak ve toplumsal kuralların temeli olan sınırları öğretmeye yönelik daha soyut sınırlar olabilir. Örneğin, birbirleriyle konuşurken yetişkinlere bir şey anlatmaya çalışmanın hoşa giden bir davranış olmadığını, öfkelenince kendilerini yere atarak ağlamanın bir sonuç vermediğini veya oyuncaklarını arkadaşlarıyla hiç paylaşmayınca arkadaşlarının onlarla oynamak istemediklerini deneyimlerler. İşte ilk olarak, aile içinde konulan sınırlar yardımıyla öğrenilen bu bilgiler,çocuk büyüyüp sosyalleştikçe diğer insanlarla uyumlu ilişkiler kurmasına ve toplumun diğer kurallarını öğrenip uygulayabilmesine yardımcı olacaktır.Sınırları bilen,aile içinde ve dışında toplum arasında sınırların içinde kalabilen çocukların hem kendilerini daha güvende hisseden çocuklar olarak yetiştiklerini hem de uyumlu ve mutlu olduklarını görürüz.

Kaynak : Sınır Koyma | Pepee Resmi Blog Sayfası
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…