- 16 Ağustos 2010
- 292.910
- 602.599
- 43
Çocuk alerji, çocuklarda sıkça ortaya çıkan astım, egzaman, kurdeşen, alerjik nezle, gıda alerjisi, ilaç alerjisi, arı ve böcek alerjisi gibi alerjik hastalıklar ayrı bir alanda değerlendirilmektedir. Çocuk alerjisi alanı sağlık kuruluşlarının bünyesinde bulunmaktadır. Alerjik reaksiyonlar genellikle çocukluk döneminde ortaya çıkmaktadır. Çocuk alerji bölümü doğumdan 18 yaşına kadar olan alerjik hastalıkları değerlendirmektedir. Bu alandaki uzmanlar özel bir eğitim almaktadır.
Alerjik hastalıklarda tedavi bazen yıllarca sürdüğü için, en önemlisi teşhisin doğru konmasıdır. Hatalı teşhis yapılırsa, gereksiz ve uzun tedaviler söz konusu olur. Tedavide kabul edilen altın kural, doğru teşhisin konulması ve en az tedaviyle çocuklara zarar vermeden iyileştirme sağlanmasıdır. Bu nedenle çocuk alerji alanında görev yapanların çocuk alerji uzmanı olmaları gerekir. Çocuklarda görülen alerjiler tüm dünyayla birlikte ülkemizde de artış göstermektedir. Bunun sebepleri değişen çevresel faktörlerdir. Çevrede bulunan ve vücutta alerjik reaksiyon oluşturan alerjen maddeler, bağışıklık sisteminin anormal tepkisi sonucunda alerjiyi ortaya çıkarır. Çocuklarda erken dönemde olabilecek alerjik sorunların tedavi edilmemesi halinde, ileri dönemdeki yaşamlarında ciddi sorunlar ortaya çıkabilir.
Çocuk alerji nedenleri nelerdir?
Alerjinin gelişmesini sağlayan başlıca etkenler genetik ve çevresel faktörler olarak değerlendirilmektedir. Genetik bunların içinde en önemlisidir. Ailede herhangi bir alerjik rahatsızlığın olması halinde, çocukta alerjik reaksiyonun gelişme riski daha fazla olur. Alerjik reaksiyonun türü değişiklik gösterebilir. Ailede astım olsa da, çocukta kurdeşen, egzama gibi deri alerjileri ortaya çıkabilir. Eğer anne ve babanın ikisinde birden alerjik hastalık olursa, çocukta alerji gelişme oranı % 50-80 seviyelerinde olabilir. Anne ve babanın birinde alerjik hastalık olursa bu risk % 30 kadardır.
Alerjinin gelişmesi sadece genetiğe bağlanamaz. Bazen ailesinde alerjik hastalık olmayanlarda da alerji gelişebilir. Bazen de ailesinde alerji olmasına rağmen, çocukta alerji ortaya çıkmayabilir. Bu alerjinin sadece genetik etkenlerden ortaya çıkmadığını gösterir. Alerji çevresel etkenler sebebiyle de oluşabilir. Çevrede olan ok sayıda madde alerji gelişmesini sağlayabilir. Bunlara arasında ev tozu akarları, polenler, arı, böcekler, köpek ve kedi gibi kılla hayvanlar, gıdalar ilaçlar alerjenler arasında yer alır. Alerjen maddelerin kimde alerjiye neden olacağı, kimde olmayacağı konusunda belirleyici genetik ve çevresel etkenlerdir. Çocuk alerjisi açısından gereksiz yere antibiyotik kullanılmaması, hijyene önem verilmesi, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi alerjenlerden korunmak açısından yararlı olacaktır. Aynı zamanda çocukların çevre kirliliğinden uzak tutulması, fast food beslenmesine engel olunması, kilo almamaları da alerjik hastalıklar açısından faydalıdır.
Çocuk Alerji Testi
Çocuk Alerji Testi; Çocuklarda ve bebeklerde alerjiler, solunum ve besinler ile olmak üzere iki farklı yollardan alınmaktadır. Çocuklarda, oluşan alerjilerin tespiti erişkinlere oranla anlaşılması daha zordur. Çünkü erişkinlerde yediği besin ve veya hava değişiminden dolayı alerjinin neden kaynaklandığı az çok tahmin edilebilir ve böylelikle tedavi süreci daha çabuk gerçekleştirilebilir. Çocuklarda ise, alerjinin tespitinde en büyük görev ebeveynlere hatta annelere düşmektedir. Ne yediği ne içtiğine dikkat etmeli vücuduna ters gelen alerji olunacak gıda ve içecekleri kullanmasına izin vemeyerek önlem alınabilir. Bu önlemi alabilmek içinde öncesinde hangi besinin zarar verdiğini alerji tesleriyle tespir edebiliriz .Bu testler kan ve deriden olmak üzere iki farklı test yapılmaktadır.
Kan testi
Bunlardan birinci kan ile gerçekleştiren testi değerlendirecek olursak; kan ile yapılan testler çocuğun genellikle yaşına göre yapılmaktadır. Çocuk bir yaş üzeri ise çoğunlukla deri üzerinden test yapılır. Çocuk bir yaşını doldurmamış ise kan testi uygulanmaktadır. yapılan kan ile çocuğunuza zarar gelen gıdayı ve içecği tespit edebilirsiniz. Yalnız, unutulmamalıdır ki bu tespitler bazen yanıltıcı olabiliyor. Sonuç tam bu besindir ve bu yiyecektedir diyerek çocuklarda o gıdaları kesmemeliyiz. Kan testinde alerji çıksada şüphelenen besinleri deneme yanılma yöntemiyle yavaş yavaş kesinleştirdikten kesmekte fayda vardır. Çünkü çocuklar gelişme çağında olduğundan her gıdadan beslenmelidir. Kesdiğiniz bir gıdanın belki de alerjiye sebeb vermiyor olabilir. Bundan ötürü deneme yanılma yaparak kesinleşen gıdaları doktor kontrolünde kesebilirsiniz. Kan testinin yapılış şekline gelecek olursak; doktor kontrolü ile parmaktan veya damardan alınan kanın labarotuvar ortamıyla incelenmesi ile yapılır. Damardan alınan kan testinin parmaktan alınan kan testine göre başarı oranı daha yüksektir.
Deri testi
Bir diğer test yöntemi deriden alınan teste gelinecek olursak; deriden alınan testin yapılış amacı alerjinin belirlenmesi ve hangi besin veya havadan mı kaynaklandığını öğrenilebilir. Deriden yapılan test genellikle yetişkinlerde ve bir yaşını doldurmuş çocuklarda yaygın olan alerji testi uygulamasıdır. Testin kandan mı yoksa deriden mi olduğunu doktor kararıyla gerçekleşir. Buna biz karar veremeyiz. Çünkü bazı alerji rahatsızlıkları derilerde çok ciddi rahatsızlıklara neden olduğundan deri test yapılmaya uygun olmayabilir. Deride çok ciddi rahatsızlık var ise bu test çok gerçekçi olmayabilir ve yalnış sonuçlara neden olabilir. Deride yapılan testin yapılış şekline gelecek olursak; test uzman bir kişi tarafından deride delme yöntemi ile gerçekleşir. Delinen kısımda test için kullanılan araçlar ile gerçekleşir. Delme 2 mm yi geçmemektedir. Hatta vücutta hiç bir ağrıyı bile hissetmeyebilirsiniz. Delinen bu kısımda alet bastırılarak derinin alerji olup olmadığına doktor kontrulünde karar verilir. Ve böylece test gerçekleşmiş olur. Her iki testtede dikkat edilmesi gereken önemli bir hususda; test yapılmadan bir hafta öncesinden antihistimatik ilaç türleri ve öksürük şurupları kullanılıyorsa kesilmelidir. Bu ilaçlar sonucun yalnış çıkmasına neden olacağından kesilmelidir.
Süt Alerjisi Nasıl Anlaşılır
Süt Alerjisi Nasıl Anlaşır, Süt, bebeklikten itibaren vücuda çok faydalı olan ve büyümede en temel besin olarak tüketilen ve sağlıklı bir gelecek için çocuklara bolca içirilen bir besindir. Fakat bazı kişilerde ve özellikle çocuklarda sütte bulunan protein ya da proteinlere karşı alerji oluşabilmektedir. Bu sütün içerisinde bulunan bir bileşene karşı olabildiği gibi bir kaç bileşene karşı da olabilir. Bunun yanı sıra süt alerjisi anne sütü tüketen çocuklarda nadir rastlanan durumlardan biri iken, inek sütü tüketen ve erken bebeklik- çocukluk dönemindeki bireylerde daha fazla görülmektedir. Bu aslında süte değil, sütün içinde bulunan bir ya da bir kaç bileşene olan alerjik durumdur.
Peki Süt Alerjisi Nasıl Anlaşılıyor?
Sütü tükettiğinizden çok kısa bir süre sonra eğer bulantı, kusma, gaz ve şişkinlik hissi varsa, mide ve bağırsaklarınızda bir gerginlik hissederseniz süt alerjisi muhtemel sebeptir. Aynı zamanda süt alerjisi olan kişilerde süt tükettikten sona cildinde kızarıklık ve kaşıntı, yüzde ve göz kapaklarında şişlikler de görülmektedir. Bebeklerin bağışıklık sistemi daha düşük olduğundan daha görülür biçimde deride döküntüler ve kızarıklıklar, göz kapaklarında ya da yüzde şişlikler, kusma ve huzursuzluklar görülür. Bu gibi acil durumlarda mutlaka doktora götürülmesi hayati önem taşımaktadır. Süt tüketiminin hemen ardından böyle bir durum olmamasına karşın bir gün sonra karşılaşılabilen durumlarda vardır. Vücut geç tepki verdiğinden birden kendini göstermeyip yavaş yavaş ortaya çıkar. Ayrıca anne sütü içen bebeklerin anneleri inek sütü tüketiyorsa, anneden bebeğe de bu geçebileceğinden göz önüne alınması gerekmektedir.
Kaynak:allerji gen