- 11 Kasım 2008
- 8.745
- 2
30 ekim 2008 tarihinde eşimle beraber adet düzensizliği şikayetimden dolayı doktora gitmiştik. Evleneli daha 3 ay olmuştu. Doktor tabii bana çocuğun zor olur dedği için hamilelik aklımdan dahi geçmiyordu. Bu sebeple yine bir avuc dolusu ilaçla doktordan çıkacağımı düşünürek bozuk bir moralle gitmiştim.
Bir takım testler tahliller felan derken nerdeyse tüm gün hastanede idik test sonuçlarının çıkmasını bekliyorduk. Neyse ki sıra bize geldi ve doktorun odasına girdik tahlillerimiz doktorun elinde yüzüne bakıyorduk e hadi reçeteyi yazında gidelim der gibi :):)
Doktor suratıma baktı ve "GÖZÜNÜZ AYDIN HANIMEFENDİ HAMİLESİNİZ" dedi. Tabii üzerine alınan kim :) ben etrafıma bakıyorum acaba kime dedi diye. İkinciye tekrarları doktor aynı cümleyi ve o an eşimin nefesini ensemde hissettim :):)
Hamile olduğuma inanasım gelmedi bir türlü çünkü doktor bana zor olur demişti ama yanıldı işte :) Hamileydim üstelik doğal yolla tedavisiz ve 2 aylıktı bebeğim. Yani evlendikten bir ay sonra hamile kalmıştım :):) Rabbime şükürler olsunki aratmadan verdi.
Ardından mutluluk sıkıntı neşe sevinç tedirginlik ve bunlara benzer karmakarışık heyecanlı duygularla dolu bir yolculuk başladı bizim için :):):)
Her geçen gün meleğim içerde büyüyor ve ben onu dünyaya en iyi nasıl hazırlarım diye düşünüyordum Anne olmak kolay değil nede olsa.
Her hamilede olduğu gibi zamanı gelen testler yapıldı tahliller düzenlendi bebeğim hep kontrol altında idi çok şükür herşey yolunda gidiyordu ve bir kızımız olacaktı. Adınıda CEREN koyacaktık. Bazen sabrım taşıyordu artık doğsun yeter bu kadar diyordum, bazende hayır daha erken biraz daha kalsın içerde :):):)
Böyle böyle derken 37. haftama kadar geldim heyecanla son kontrollere gidiyordum çünkü artık sıklaşmıştı kontrollerimiz her hafta doktorumuzdaydık ben normal doğum istiyordum başından beri böyle şartlandırmıştım kendimi normal yolla doğurursam bebeğimle hemen ilgilenebilirim diyordum kendime. Doktorumuzda doğumun normal yolla olabileceğini buna müsait olduğumu söyledi. 40. haftamıza kadar geldik ben çok rahattım hiç bir sıkıntı ağrı sızı yoktu. Herşey yolunda gidiyordu ama ben fazlası ile rahattım :) Son kontrolümüzde doktorumuz muayene ettiğinde açılma olmadığını 5 gün daha beklememiz gerektiğini 5 günün sonunda eğer durum hala aynı ise suni sancı ile doğumu başlatacağını en kötü ihtimalle doğmazsa sezeryan ile alacağını söylemişti. Biz perşembe günü gitmiştik doktora, araya haftasonu giriyordu. Hatta doktorumuz o kadar emindiki doğumun olmayacağından haftasonu bol bol gezin dolaşın dedi :):)
Bzide döndük eve ve tekrar beklemeye başladık sabırla :):)
19 haziran 2009 cuma akşamı gece yarısına kadar eşimle oturup sohbet ettik gırgır şamata güldük eğlendik, hatta acaba tatile nereye gitsek diye otel araştırması bile yaptık :):)
Sonra tabii yattık hamileler son günlerinde hemen uykuya dalamıyor malum benim uykuya dalmam uzun sürmüştü yine :)
Tam içim geçmiş derin uyku beni aşağı doğru çekmişken birden belime bir sancı girdi aynı anda kasıklarıma neye uğradığımı şaşırdım nefes alamadım yatakta. Eşim uyandı hemen derin derin nefes ala ala geçti derken ilginçtir mide bulantısı yaşadım ilk zamanalardaki gibi ve o gün sabahtan akşama ne varsa yediğim midemden çıktı öyle bir bulantı heh dedim istifra edince rahatladım şimdi uyuyabilirim :):) Tam yattım tekrar uyucam bir sancı daha derin derin nefes al bekle heh geçti derken bir kez daha ve bir kez daha saat 2 de başlamıştı sancılarım ve ben geçti geçiyor diye diye saat dört oldu eşim dakika tutmaya başlamıştı sancılarım hiç aralıksız tam 8 dakikada bir geliyordu ve geldiği an ben kasılıp kalıyordum artık nefes alamazhale geldiğimde hastaneye gitme vaktimiz geldi dedik.
Ben üzerimi giyindim ve yavaş yavaş hiç kimseye haber vermeden eşimle birlikte sessiz sakin hastaneye gittik. Yol boyunca 3-4 kez daha aynı sancı git gide şiddetlenen ve uzun süren. Hastaneye geldiğimizde hemen doğumhaneye aldılar ve muayene ettiler 4-5 cm açılma vardı gerçek doğum sancılarıydı yaşadıklarım ve biraz daha bekleyecektik. Sancılar git gide sıklaşıyor kuvvetleniyor ve benim artık nefes alacak gücüm kalmıyordu. Sancılar iki dakikada bir gelmeye başladığında sabah 9 olmuştu. Tam 7 saat boyunca sancı çekmiştim ve doktorumuz gelip muayene etiğinde açıklık 7-8 cm e kadar ilerlemişti fakat ne yazıkki açılma olduğu halde bebeğimin kafası doğum kanalına girmemişti. Bu sebeple doğumumun normal yolla gerçekleşmesi çok zor görünüyordu. Benimde sancıya dayanacak takatim kalmamıştı doktora yalvardığımı hatırlıyorum ne olur kes bayılt al çocuğu bitsin bu işkence diye....
Doktor hiç ısrar etmedi hemen ameliyathaneyi hazırlayın dedi ekibine. Bu arada ebe ve hemşire geldi beni hazırlamak için.
Ben hazırdım gelip almalarını bekliyordum sancılar hala şiddetli bir şekilde gelmeye devam ediyor tabi. Sadece eşim vardı yanımda kimseciklere haber vermemiştik karı-koca ikimiz gelmiştik hastaneye ve durum sonuçlanmadan da haber vermicektik.
Ameliyathaneye gitmeden önce eşimle bir birimize baktık ve aynı anda gözlerimizden yaşlar boşandı orda sadece "Hakkını Helal Et AŞKIMMM" diyebildim. O konuşamadı bile. Zaten tekrar sancı girdi ve bir kelime dahi edemen allahım yardım et diye diye ameliyathaneye götürüldüm. İçerisi buz gibiydi herkes maskeli bir koşuşturmaca vardı. Ben sancı çekiyordum onlar bana sürekli soru soruyorlardı. Yeter artık bitsin dediğimi hatırlıyorum sonrası yok...... mafoldumben
Gözümü açtığımda başucumda eşim vardı sağ göğsümde de beni emmeye çalışan bir melek :):)
narkozun etkisinden dolayı sadece eşime gülümseyebildim bebeğimi göremedim bile kendime gelememiştim. Eşim tek başına benim ameliyattan çıkmamı beklemiş. Ben odaya geldikten sonra ayılmama yakın ailelerimize haber verdi. Hastanede bizi kimsesiz sanmışlardı bu yüzden. Sonra tabii odamız hiç boşalmadı. :):):)
20 haziran 2009 cumartesi sabahı saat 09.50'de çitlenbiğim dünyaya gözlerini açtı çok şükür. Hem doğum sancısı hemde sezeryanı yaşamış biri olarak malesef hala tam anlamı ile toparlanamadım. Ama meleğim için değer bu acılar. Şimdi evimizde kucağımızda kollarımızın arasında minicik bize muhtaç bir melek var. Onun her nefesi ömrümüze ömür katıyor. Allahıma şükürler olsun bu günleri bizlere gösterdi. Doğum sancısı çekerken bebişlerinin yolunu gözleyen umutlu hamiş ve anne adaylarımıza dua ettim rabbim sizleride bir avazda yavrularınıza kavuştursun inşallah.....
Biliyorum biraz uzun oldu hikayem ama
insanın hayatında kaç kere doğum olabilirki :):)
Şimdi meleğim beni çağırıyor canlarım sizleri hepinizi çooookkkkkk seviyorummmmmm
İYİKİ VARSINIZ.....
Bir takım testler tahliller felan derken nerdeyse tüm gün hastanede idik test sonuçlarının çıkmasını bekliyorduk. Neyse ki sıra bize geldi ve doktorun odasına girdik tahlillerimiz doktorun elinde yüzüne bakıyorduk e hadi reçeteyi yazında gidelim der gibi :):)
Doktor suratıma baktı ve "GÖZÜNÜZ AYDIN HANIMEFENDİ HAMİLESİNİZ" dedi. Tabii üzerine alınan kim :) ben etrafıma bakıyorum acaba kime dedi diye. İkinciye tekrarları doktor aynı cümleyi ve o an eşimin nefesini ensemde hissettim :):)
Hamile olduğuma inanasım gelmedi bir türlü çünkü doktor bana zor olur demişti ama yanıldı işte :) Hamileydim üstelik doğal yolla tedavisiz ve 2 aylıktı bebeğim. Yani evlendikten bir ay sonra hamile kalmıştım :):) Rabbime şükürler olsunki aratmadan verdi.
Ardından mutluluk sıkıntı neşe sevinç tedirginlik ve bunlara benzer karmakarışık heyecanlı duygularla dolu bir yolculuk başladı bizim için :):):)
Her geçen gün meleğim içerde büyüyor ve ben onu dünyaya en iyi nasıl hazırlarım diye düşünüyordum Anne olmak kolay değil nede olsa.
Her hamilede olduğu gibi zamanı gelen testler yapıldı tahliller düzenlendi bebeğim hep kontrol altında idi çok şükür herşey yolunda gidiyordu ve bir kızımız olacaktı. Adınıda CEREN koyacaktık. Bazen sabrım taşıyordu artık doğsun yeter bu kadar diyordum, bazende hayır daha erken biraz daha kalsın içerde :):):)
Böyle böyle derken 37. haftama kadar geldim heyecanla son kontrollere gidiyordum çünkü artık sıklaşmıştı kontrollerimiz her hafta doktorumuzdaydık ben normal doğum istiyordum başından beri böyle şartlandırmıştım kendimi normal yolla doğurursam bebeğimle hemen ilgilenebilirim diyordum kendime. Doktorumuzda doğumun normal yolla olabileceğini buna müsait olduğumu söyledi. 40. haftamıza kadar geldik ben çok rahattım hiç bir sıkıntı ağrı sızı yoktu. Herşey yolunda gidiyordu ama ben fazlası ile rahattım :) Son kontrolümüzde doktorumuz muayene ettiğinde açılma olmadığını 5 gün daha beklememiz gerektiğini 5 günün sonunda eğer durum hala aynı ise suni sancı ile doğumu başlatacağını en kötü ihtimalle doğmazsa sezeryan ile alacağını söylemişti. Biz perşembe günü gitmiştik doktora, araya haftasonu giriyordu. Hatta doktorumuz o kadar emindiki doğumun olmayacağından haftasonu bol bol gezin dolaşın dedi :):)
Bzide döndük eve ve tekrar beklemeye başladık sabırla :):)
19 haziran 2009 cuma akşamı gece yarısına kadar eşimle oturup sohbet ettik gırgır şamata güldük eğlendik, hatta acaba tatile nereye gitsek diye otel araştırması bile yaptık :):)
Sonra tabii yattık hamileler son günlerinde hemen uykuya dalamıyor malum benim uykuya dalmam uzun sürmüştü yine :)
Tam içim geçmiş derin uyku beni aşağı doğru çekmişken birden belime bir sancı girdi aynı anda kasıklarıma neye uğradığımı şaşırdım nefes alamadım yatakta. Eşim uyandı hemen derin derin nefes ala ala geçti derken ilginçtir mide bulantısı yaşadım ilk zamanalardaki gibi ve o gün sabahtan akşama ne varsa yediğim midemden çıktı öyle bir bulantı heh dedim istifra edince rahatladım şimdi uyuyabilirim :):) Tam yattım tekrar uyucam bir sancı daha derin derin nefes al bekle heh geçti derken bir kez daha ve bir kez daha saat 2 de başlamıştı sancılarım ve ben geçti geçiyor diye diye saat dört oldu eşim dakika tutmaya başlamıştı sancılarım hiç aralıksız tam 8 dakikada bir geliyordu ve geldiği an ben kasılıp kalıyordum artık nefes alamazhale geldiğimde hastaneye gitme vaktimiz geldi dedik.
Ben üzerimi giyindim ve yavaş yavaş hiç kimseye haber vermeden eşimle birlikte sessiz sakin hastaneye gittik. Yol boyunca 3-4 kez daha aynı sancı git gide şiddetlenen ve uzun süren. Hastaneye geldiğimizde hemen doğumhaneye aldılar ve muayene ettiler 4-5 cm açılma vardı gerçek doğum sancılarıydı yaşadıklarım ve biraz daha bekleyecektik. Sancılar git gide sıklaşıyor kuvvetleniyor ve benim artık nefes alacak gücüm kalmıyordu. Sancılar iki dakikada bir gelmeye başladığında sabah 9 olmuştu. Tam 7 saat boyunca sancı çekmiştim ve doktorumuz gelip muayene etiğinde açıklık 7-8 cm e kadar ilerlemişti fakat ne yazıkki açılma olduğu halde bebeğimin kafası doğum kanalına girmemişti. Bu sebeple doğumumun normal yolla gerçekleşmesi çok zor görünüyordu. Benimde sancıya dayanacak takatim kalmamıştı doktora yalvardığımı hatırlıyorum ne olur kes bayılt al çocuğu bitsin bu işkence diye....
Doktor hiç ısrar etmedi hemen ameliyathaneyi hazırlayın dedi ekibine. Bu arada ebe ve hemşire geldi beni hazırlamak için.
Ben hazırdım gelip almalarını bekliyordum sancılar hala şiddetli bir şekilde gelmeye devam ediyor tabi. Sadece eşim vardı yanımda kimseciklere haber vermemiştik karı-koca ikimiz gelmiştik hastaneye ve durum sonuçlanmadan da haber vermicektik.
Ameliyathaneye gitmeden önce eşimle bir birimize baktık ve aynı anda gözlerimizden yaşlar boşandı orda sadece "Hakkını Helal Et AŞKIMMM" diyebildim. O konuşamadı bile. Zaten tekrar sancı girdi ve bir kelime dahi edemen allahım yardım et diye diye ameliyathaneye götürüldüm. İçerisi buz gibiydi herkes maskeli bir koşuşturmaca vardı. Ben sancı çekiyordum onlar bana sürekli soru soruyorlardı. Yeter artık bitsin dediğimi hatırlıyorum sonrası yok...... mafoldumben
Gözümü açtığımda başucumda eşim vardı sağ göğsümde de beni emmeye çalışan bir melek :):)
narkozun etkisinden dolayı sadece eşime gülümseyebildim bebeğimi göremedim bile kendime gelememiştim. Eşim tek başına benim ameliyattan çıkmamı beklemiş. Ben odaya geldikten sonra ayılmama yakın ailelerimize haber verdi. Hastanede bizi kimsesiz sanmışlardı bu yüzden. Sonra tabii odamız hiç boşalmadı. :):):)
20 haziran 2009 cumartesi sabahı saat 09.50'de çitlenbiğim dünyaya gözlerini açtı çok şükür. Hem doğum sancısı hemde sezeryanı yaşamış biri olarak malesef hala tam anlamı ile toparlanamadım. Ama meleğim için değer bu acılar. Şimdi evimizde kucağımızda kollarımızın arasında minicik bize muhtaç bir melek var. Onun her nefesi ömrümüze ömür katıyor. Allahıma şükürler olsun bu günleri bizlere gösterdi. Doğum sancısı çekerken bebişlerinin yolunu gözleyen umutlu hamiş ve anne adaylarımıza dua ettim rabbim sizleride bir avazda yavrularınıza kavuştursun inşallah.....
Biliyorum biraz uzun oldu hikayem ama
insanın hayatında kaç kere doğum olabilirki :):)
Şimdi meleğim beni çağırıyor canlarım sizleri hepinizi çooookkkkkk seviyorummmmmm
İYİKİ VARSINIZ.....