- 15 Mart 2007
- 285
- 23
Bu hastalık Avrupa'da yayılarak, gelecek nesilleri tehdit ediyor...
Kadınları, çağın korkusu sarıyor. Korkunun adı Tokofobi ve Batı'da nüfus artışını tehdit ediyor. Çağımızın hastalıkları kanser, AIDS, kuş gribi, kronik yorgunluk bir yana, tokofobi bir yana...
Adı üzerinde tokofobi aslında bir fobi. Yani klostrofobi gibi bir korku. Ancak batı dünyasının kadınları arasında öyle bir hızla yayılıyor ki artık salgın halini almak üzere. İşte bu yüzden tokofobi bilim adamları tarafından mercek altına alındı. Tokofobi konusunda ilk kez geniş çaplı bir araştırma yapıldı. Ortaya çıkan tablo da düşündürücü. Örneğin İngitere, Fransa ve Almanya gibi ülkelerde, ortalama olarak her 6 kadından biri tokofobik.
İngiltere'nin önde gelen uzmanlarından Dr.Kristina Hofberg, bu korkunun her yaşta, her ırkta ve her kültürde görülebileceğine dikkat çekiyor. Uzmanlar genel olarak bu korkuyla yeterince ilgilenmiyor, ancak kadınlar için bu konu yaşamsal önem taşıyor.
'Royal College of Obstetricians' and Gynaecologist' Year Book' isimli dergide yayımlanan çalışma, ilk kez hamile kalan her 5 kadından birinin doğumdan aşırı derecede korktuğunu gösteriyor. Hofberg'in görüşlerine başvurduğu 370 çocuksuz, hamile olmayan 7 kadından biri doğum sancılarından aşırı korktuğu için hamile kalmayı ertelediğini ya da doğurmaktan tümüyle vazgeçtiğini belirtiyor.
Şu anda 1.200 kadın üzerinde daha ayrıntılı bir çalışma yürüten Hofberg, bu korkunun hamile kalma korkusundan farklı olduğuna dikkat çekiyor:'Bu patolojik bir terör. En uç şekliyle kadının kürtaja başvurmasına, alkol veya uyuşturucu kullanmasına, hatta karnını yumruklamasına kadar vardırılabilir. Öyle ki tokofobik kadınlar, başarılı bir doğumdan sonra dahi doğum anını yıllarca hatırlayıp panik ataklar yaşayabilirler.
Bazı kadınlar kendilerini kısırlaştırarak böyle bir sorunla karşılaşma olasılığını tümüyle ortadan kaldırabilir. Bazıları ciddi biçimde korunarak hamile kalmamaya çalışır. Bu tür bir yaklaşım çocuk isteyen ancak doğumdan korkan kadınlar için çok üzücü bir durumdur. Bunlar bir daha çocuk sahibi olamayacaklarını bile bile menopoza girer.'
Doğum korkusu genellikle doğum anında acı çekmekten, ölmekten, aklını yitirmekten, doğum yapacak ekibe güven duymamaktan kaynaklanıyor. Ayrıca çocukluğunda cinsel tacize uğramış kadınlar tokofobiye daha yatkın.
Tokofobik kadınlar doğum sancısı çekmemek için sezaryen ameliyatını çözüm olarak görebilir. Bu gibi durumlarda doğum ekibinin büyük bir duyarsızlıkla bu isteği reddetmesi kadınları başedemeyecekleri kadar büyük bir psikolojik sorunla karşı karşıya bırakır. Hofberg'e göre bunun çözümü, kadının sorununu açık yüreklilikle dile getirmesi ve doğum ekibinin ve eşin soruna daha büyük bir duyarlılıkla yaklaşması.
Oscarlı oyuncu Hellen Miren, tokofobik olduğunu saklamıyor ve gençlik yıllarını bu korkuyla yaşadığını itiraf ediyor. Onun gibi binlerce Batılı kadın da tokofobik. Uzmanlar, Batı ülkelerinde nüfus arışının sıfırlanmasında tokofobinin de artık azımsanmayacak bir etken olduğu konusunda uyarıyor.
Kaynak: leyditurk.com
Son düzenleme: