- 12 Temmuz 2006
- 7.199
- 345
-
- Konu Sahibi kardelen18
- #1
Mudanya'nın Tarihçesi
Mudanya, milattan önce 1400'lerde Diyoniler tarafından kurulmuş, tarihi ve coğrafik özelliği sebebiyle yaşayan insanların dikkat ve özenini çekmiş şirin bir sahil kentidir.
İlk adının MYRLEA olduğu bilinmekte ve ondan sonraki devrelerde devamlı işgale uğradığı, arkeolojik araştırmalarla saptanmış bulunmaktadır. Makedonya Hükümdarı 5. Filip (PHLIPOSS) tarafından istila edilen Myrlea yıkılarak yerine, APAMEIA adı ile yeni bir şehir inşaa edilmiş bulunduğu anlaşılmaktadır. Apemia, deniz yoluyla gelecek tehlikelerin bertaraf edilmesi için yaptırılan hisarla çevriliymiş, Zeytinbağı (Trilye) ve Kumyaka (Siği)'da halen bu hisarın kalıntıları görülüyor. Apemia'nın işgalinin ardından kent tekrar imar edilerek MONTANIA adı verilmiştir. Şimdiki adı olan MUDANYA'nın buradan geldiği sanılmaktadır.
Mudanya, 1321 yılında Orhan Bey tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Şükrü Çavuş Anıtı
Mudanya Kasabası, Mondros Mütarekesi'nden sonra, önce İngiliz istilasına uğramıştır. Fakat bu işgal bir gün bile sürmemiştir. Vatan toprağına âşık, Jandarma Onbaşısı Şükrü Çavuş, kimseden emir almadan yalnız başına mavzerini kaparak İngiliz Deniz Piyadesi'nin çıkartma yaptığı iskeleye koşarak gitmiş ve silahını ateşlemiştir. 25 Haziran 1920 akşamı İngiliz Ordusu'ndan bir binbaşı ile bir eri öldürdükten sonra İngiliz'ler tarafından şehit edilmiştir. Fakat, 11 gün sonra 6 Temmuz 1920'de, İngilizler yerlerini Yunanlılara bırakmışlardır. Kent, düşman işgali altında 2 yıldan uzun bir süre kalmıştır.
Mudanya'nın kurtuluşu
11 Eylül 1922'de Bursa'nın kurtuluşundan sonra, Mudanya'dan top seslerini duyan, Bursa'daki 11.'inci tümen, Mudanya istikametine yönelir. 11 Eylül akşamı Türk tümeni karargahına gelen Fransız süvarileri Mudanya'nın tarafsız bir bölge olduğunu bildirir ve bunun üzerine Birinci Süvari Bölüğü, akşama doğru Mudanya'ya gönderilir.
11. Tümen, 12 Eylül sabahı Mudanya'ya yaklaştığı zaman, kasabanın doğusunu koruyan Kocaeli grubumuz, taarruz eder. Mudanya'nın güney sırtları bir düşman kuvveti tarafından korunmaktadır. 11. Tümen komutanı bir alay ile Mudanya'nın batısını kapamış, hücum arzusu ile güneydeki düşman kuvvetiyle çatışırken, büyük kuvveti ile Kocaeli Grubu karşısındaki düşman taarruz eder.
12 Eylül 1922'de saat 16.00 sıralarında, düşmanın teslim olması ile savaş sona erer. 2 bağımsız alay teslim alınır ve bu arada Tümen Komutanı ile 202 subay, 6 binden fazla er ve 32 top alınır. Yunan Albayı Zirvas ise kendi birlikleri ile bir savaş gemisiyle kurtulmayı başarırlar.
Şimdi, her yıl 12 Eylül'de, Mudanya'da bu gün, kurtuluş temsil tablosu ile büyük coşkuyla kutlanmaktadır.
Mudanya Mütarekesi
Mudanya'da Kordonboyunun (İnönü Bulvarı) sonunda, Mudanya Mütarekesi'nin imzalandığı ahşap yalı yer alır. 19. yüzyıl sonlarının mimari yapısını taşıyan bu tarihi binanın ilk sahibi Rus asıllı tüccar Aleksandr Ganyanov'dur. Daha sonra Mudanyalı işadamı Hayri İpar'ın satın aldığı bina onarılarak, 1937 yılında müze haline getirilmiştir.
Bu tarihi yalı, 3-11 Ekim 1922 tarihlerinde, Kurtuluş Savaşı'nı zaferle bitiren tarihi anlaşmaya katılan tarafların hareretli görüşmelerine sahne olmuştur. 11 Ekim sabahı, Yunanistan'la savaşa son veren anlaşma imzalanınca Trakya, İstanbul ve Boğazlar işgalden kurtarılmıştır. Mudanya Mütarekesi, Türk Devleti'nin siyasi alandaki üstünlüğünü tanıtan ilk belgedir.
Giritli Mahallesi
Eski ahşap evlerin bulunduğu Giritli Mahallesi (şimdiki Halitpaşa Mahallesi) Piçiretu adlı bir İtalyan mühendis tarafından planlanmıştır. Piçiretu'nun planladığı mahallelerde evler o kadar iyi yapılmış ki, nereden baksanız denizi görürsünüz. Eski Cami'nin doğusunda Türkler, batısında Rumlar otururmuş. Mütarekeden sonra Rumlar Yunanistan'a gidince, Girit'ten gelen Türkler buraya yerleşmiş. Aslında Mudanya'nın yerlisi yok denecek kadar az artık. Mütarekenin imzalandığı 1922 yılına kadar burada 45 hane Türk nüfus varmış. O nedenle bugün Mudanya'da Mudanya'nın yerlisinden çok Girit göçmeni, Bursa ve başka şehirlerden gelip yerleşener çoğunlukta.
Tahir Paşa Konağı
Mudanya'da Osmanlı döneminden kalan pek çok cami ve sivil mimarlık örneği bulunuyor. Tahir Paşa Konağı , burada bulunan 196 tarihi yapıdan biri. 18. yy konaklarının en güzel örneği olan iki katlı konak, planı çok değişiklik geçirdiği için orjinal halini kaybetmiş. 1985 yılında restore edilmiş; vitrayları, bitki ve geometrik tavan süslemeleri, kalem işleri ender örnekler arasındadır.
Mudanya, milattan önce 1400'lerde Diyoniler tarafından kurulmuş, tarihi ve coğrafik özelliği sebebiyle yaşayan insanların dikkat ve özenini çekmiş şirin bir sahil kentidir.
İlk adının MYRLEA olduğu bilinmekte ve ondan sonraki devrelerde devamlı işgale uğradığı, arkeolojik araştırmalarla saptanmış bulunmaktadır. Makedonya Hükümdarı 5. Filip (PHLIPOSS) tarafından istila edilen Myrlea yıkılarak yerine, APAMEIA adı ile yeni bir şehir inşaa edilmiş bulunduğu anlaşılmaktadır. Apemia, deniz yoluyla gelecek tehlikelerin bertaraf edilmesi için yaptırılan hisarla çevriliymiş, Zeytinbağı (Trilye) ve Kumyaka (Siği)'da halen bu hisarın kalıntıları görülüyor. Apemia'nın işgalinin ardından kent tekrar imar edilerek MONTANIA adı verilmiştir. Şimdiki adı olan MUDANYA'nın buradan geldiği sanılmaktadır.
Mudanya, 1321 yılında Orhan Bey tarafından fethedilerek Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Şükrü Çavuş Anıtı
Mudanya Kasabası, Mondros Mütarekesi'nden sonra, önce İngiliz istilasına uğramıştır. Fakat bu işgal bir gün bile sürmemiştir. Vatan toprağına âşık, Jandarma Onbaşısı Şükrü Çavuş, kimseden emir almadan yalnız başına mavzerini kaparak İngiliz Deniz Piyadesi'nin çıkartma yaptığı iskeleye koşarak gitmiş ve silahını ateşlemiştir. 25 Haziran 1920 akşamı İngiliz Ordusu'ndan bir binbaşı ile bir eri öldürdükten sonra İngiliz'ler tarafından şehit edilmiştir. Fakat, 11 gün sonra 6 Temmuz 1920'de, İngilizler yerlerini Yunanlılara bırakmışlardır. Kent, düşman işgali altında 2 yıldan uzun bir süre kalmıştır.
Mudanya'nın kurtuluşu
11 Eylül 1922'de Bursa'nın kurtuluşundan sonra, Mudanya'dan top seslerini duyan, Bursa'daki 11.'inci tümen, Mudanya istikametine yönelir. 11 Eylül akşamı Türk tümeni karargahına gelen Fransız süvarileri Mudanya'nın tarafsız bir bölge olduğunu bildirir ve bunun üzerine Birinci Süvari Bölüğü, akşama doğru Mudanya'ya gönderilir.
11. Tümen, 12 Eylül sabahı Mudanya'ya yaklaştığı zaman, kasabanın doğusunu koruyan Kocaeli grubumuz, taarruz eder. Mudanya'nın güney sırtları bir düşman kuvveti tarafından korunmaktadır. 11. Tümen komutanı bir alay ile Mudanya'nın batısını kapamış, hücum arzusu ile güneydeki düşman kuvvetiyle çatışırken, büyük kuvveti ile Kocaeli Grubu karşısındaki düşman taarruz eder.
12 Eylül 1922'de saat 16.00 sıralarında, düşmanın teslim olması ile savaş sona erer. 2 bağımsız alay teslim alınır ve bu arada Tümen Komutanı ile 202 subay, 6 binden fazla er ve 32 top alınır. Yunan Albayı Zirvas ise kendi birlikleri ile bir savaş gemisiyle kurtulmayı başarırlar.
Şimdi, her yıl 12 Eylül'de, Mudanya'da bu gün, kurtuluş temsil tablosu ile büyük coşkuyla kutlanmaktadır.
Mudanya Mütarekesi
Mudanya'da Kordonboyunun (İnönü Bulvarı) sonunda, Mudanya Mütarekesi'nin imzalandığı ahşap yalı yer alır. 19. yüzyıl sonlarının mimari yapısını taşıyan bu tarihi binanın ilk sahibi Rus asıllı tüccar Aleksandr Ganyanov'dur. Daha sonra Mudanyalı işadamı Hayri İpar'ın satın aldığı bina onarılarak, 1937 yılında müze haline getirilmiştir.
Bu tarihi yalı, 3-11 Ekim 1922 tarihlerinde, Kurtuluş Savaşı'nı zaferle bitiren tarihi anlaşmaya katılan tarafların hareretli görüşmelerine sahne olmuştur. 11 Ekim sabahı, Yunanistan'la savaşa son veren anlaşma imzalanınca Trakya, İstanbul ve Boğazlar işgalden kurtarılmıştır. Mudanya Mütarekesi, Türk Devleti'nin siyasi alandaki üstünlüğünü tanıtan ilk belgedir.
Giritli Mahallesi
Eski ahşap evlerin bulunduğu Giritli Mahallesi (şimdiki Halitpaşa Mahallesi) Piçiretu adlı bir İtalyan mühendis tarafından planlanmıştır. Piçiretu'nun planladığı mahallelerde evler o kadar iyi yapılmış ki, nereden baksanız denizi görürsünüz. Eski Cami'nin doğusunda Türkler, batısında Rumlar otururmuş. Mütarekeden sonra Rumlar Yunanistan'a gidince, Girit'ten gelen Türkler buraya yerleşmiş. Aslında Mudanya'nın yerlisi yok denecek kadar az artık. Mütarekenin imzalandığı 1922 yılına kadar burada 45 hane Türk nüfus varmış. O nedenle bugün Mudanya'da Mudanya'nın yerlisinden çok Girit göçmeni, Bursa ve başka şehirlerden gelip yerleşener çoğunlukta.
Tahir Paşa Konağı
Mudanya'da Osmanlı döneminden kalan pek çok cami ve sivil mimarlık örneği bulunuyor. Tahir Paşa Konağı , burada bulunan 196 tarihi yapıdan biri. 18. yy konaklarının en güzel örneği olan iki katlı konak, planı çok değişiklik geçirdiği için orjinal halini kaybetmiş. 1985 yılında restore edilmiş; vitrayları, bitki ve geometrik tavan süslemeleri, kalem işleri ender örnekler arasındadır.