Bu ne biçim evlilik?

Lalle

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
20 Aralık 2009
265
7
96
Bu ne biçim evlilik?
Bir kadın ve bir erkek; kutsal evlilik halkasını parmaklarına takarken, iyi günde ve kötü günde ölüm onları ayırana kadar beraberlik yemini verirler. Mişli geçmiş zamanda mı kaldı o mukaddes akitler?
Yıllanmış evlilikler görünce, şaşırır gibi bakar, imrenir hatta özenir olduk. İstatisliklerden söz edecek olursak,sapır sapır dökülüyor evli çiftler. Sabırsız yüreklerde isyanlar başlayınca, iyi günlere eyvallah, kötü günlere eyvahlar ilişiyor. Annem beni senin için mi doğurdu diyor bir taraf... Diğeri, yürü anca gidersin...

Şimdi aslında şu soruyu sormak lazım. Bu zamane evliliklerinin bitmesinin, arada kalan çoluk çocukların psikologlara gitmesinin, yeni bir hayata başlayacağım telkinleri ile atılan bilinçsiz adımların, hayata bir kere geliyoruz, çekemem deyip baştan savmaların sebebi nedir?
Severek evlenmek ya da sevdiğini sanarak evlenmek ve sonrasında tahammülsüzlük sonucu boşanmak...Cesaretle verilen bu delibaş kararların sebebi nedir? Evlilikte kriter ne olmalı? Bu çocuklara, ebeveynler neyi aşılamalı?

Görücü usulü evlenmem ben! Tanıyacağım, kanım ısınacak... Bir ömür geçireceğim ben onunla... Öyle tanımadan olmaz bu işler diyenleri de görüyoruz, demeyenleri de...

Bu yazımda, sanmayın ki bilirkişi edasıyla, öyle olmalı ya da böyle olmalı diyeceğim. Hayır ...
Ben konuyu masaya yatıracağım, sizin neşterlerinizi kullanacağım. Elbette ki yüce Rabbim ne razı buyurursa, biz aciz kulları onları yaşayacak. Ona ne şüphe? Lakin, niyetler yeteri kadar salih mi? Nerde yalnış yapılıyor ?

Evlilik; hangi ara çocuk oyuncağı statüsüne koyuldu anlamış değilim. Çünkü, bu çocuklar, o oyuncakların kollarını bacaklarını kırıp zarar veriyorlar. Eskiyince, yenisi gelsin diye bekliyor. Ama sonra, yaş geçtikçe yaptıkları hatanın farkına varıyorlar.
TÜİK verilerine göre, 2010 yılı dördüncü çeyrekte 137 bin 637 çiftin evlendiği, 29 bin 326 çiftin boşandığı açıklanmış. Yani yuvarlak bir hesap yapacak olursak, evlenen her 10 kişiden 2'si boşanıyor demek oluyor bu.

Ve şunu iyi bilmek lazımdır ki bizim toplumumuzda, boşanan erkeklerin devrilen değerleri tekrar yerine koyması çok daha kolay olurken, çocuklu veya çocuksuz kadın için aynı şey söz konusu değil malesef…. Ve kadın bunu, çok sonraları idrak ediyor. Önceleri, dağları bile diz çöktürürüm zihniyeti, sonraları ise ben ne yaptım sorusu beliriyor akıllarında.

Her iki taraf içinde, parmaktaki o mukaddes halkaya sahip çıkmak mühim meseledir.
Hayattaki en güzel şeylerden biridir aile olabilmek. Bir bayan için çok kutsaldır eşinin koluna girip sosyal bir ortamı paylaşmak. Evin huzurudur kadın ve çocuklardır meyveleri. Evli kadın olmak, lükstür. Lakin toplumumuzda çalışmayan ve evde oturan kadın için basite indirgenen benzetmeler bulunmakta. Ev kadınlığı bir iştir. Asalaklık ya da yan yelip yatmak değil! Çalışan bir kadın olarak açıkça ifade etmeliyim ben bunu.

Yaşları 4 olan iki kız çocuğuna sormuşlar. Büyüyünce ne olacaksın diye... Kızlardan biri, doktor demiş. Ailesinin göğüsü kabarmış, koltuklarında daha bir keyifli yayılmışlar. Diğeri ise; ben anne olacağım demiş. Susup kalmış anne babası, sinmişler bir nevi...
Oğlan çocuklarına sorun bir de... Siz daha sormadan çoğunun babası, anası zaten böbürlenerek ‘benim oğlum ne canlar yakacak abisi, ablası’ derler!

Mantık bu... Erkekler can yakacak, kızlar anne olmak isteyince embesil yerine konulacak!
Temel yanlış derken, evlilik çocuk oyuncağına benzedi derken işte tüm bunları kastediyorum. Daha yetiştirirken o filizleri, nifakları ekenler bizleriz.
Sonra, istatistiklere bakıp falanca kadar boşanma olmuş bu yıl deyip şaşırmayalım.
Annelik ve babalık bir meslektir... Karı ve kocalık da öyle... İcrası en zor ama ödülü en güzel olanlarından hemde...

Yaşlandığınız zaman anlarsınız ne demek istediğimi... Hastalandığınız zaman... Hayat arkadaşınız varsa şayet size el uzatır... Yoksa eğer... En yakınınızdakine bile el olmuşsunuzdur zaten...

Serdem Coşkun
 
Son düzenleme:
güzel bir yazı..
ama kimse boşanmak için evlenmiyor,
özellikle kadınlar boşanma aşamasına erkekler gibi düşünmeden gelmezler,
bir kadın boşanıyorsa artık son noktaya gelmiştir,hayat çekilmez bir hal almıştır,delirmemek kendine bir kötülük yapmamak,varsa çocuklarına doğru bir anne olabailmek için boşanma kararı almıştır.kimse evini,yuvasını kolay kolay dağıtmaz.hele bir kadın,hele anneyse bu kararı alabilmişse o evlilik pratikte bitmiştir,sadece adı evlilik kalmıştır.erkeklerin çok da düşünmeden aldıkları bu kararı bir kadın kılı kırk yararak alır ancak.bir kadın gidiyorsa bence çok ciddi bir şey vardır ki gidiyordur.
 
Serdem Coşkun'u hiç sevmem ve bu yazısını da hiç beğenmedim.
Gene de paylaşım için teşekkürler.
 
Valla herkes yaşadığını biliyor.Uzun evlilikleri dinleyinca sabretmiş kadınları altından neler çıkıyor neler....
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…