- 18 Mayıs 2017
- 218
- 534
- 39
-
- Konu Sahibi Hayrosgiller
- #1
Daha henüz 3 ay terapiye gidiyormussunuz. Biraz daha zaman tanimaniz belki iyi olur. Benim cift terapisine giden tanidiklarimdan duydugum: Genelde erkekler hep ilk kendini savunup durur, cünkü ilk hata ettiklerini kabul etmek istemezler. Fikir degistirmek hemen olmuyor. Hakkinizda hayirlisi insallah
çok teşekkür ederim,belki de haklısınız.Onca yıl çok sabredince bu süreçte dayanmakta zorlanıyorum ve gün geçtikçe umudum azalıyor.Belki en azından birkaç ay zaman vermek lazım ama gücüm var mı bilmiyorum.Zaman gösterecek..
Size bu kadar dayanma gücü vermeyecek ne oldu neden bu kadar yıpranıp yoruldunuz. Eşinizin kendi şirketiymiş maddi durumunuz iyiymiş rahat bir yaşan sürüyorsunuzdur size ne yapar şiddete uygulamamış tam sebebiniz Bedir boşanma kararı aldıran çünkü boşanırsanız bu rahatlık olmayacakçok teşekkür ederim,belki de haklısınız.Onca yıl çok sabredince bu süreçte dayanmakta zorlanıyorum ve gün geçtikçe umudum azalıyor.Belki en azından birkaç ay zaman vermek lazım ama gücüm var mı bilmiyorum.Zaman gösterecek..
HoşgeldinÇocuk varsa bence katlana bilirseniz katlanın evliliğinizi kurtara bilirseniz boşanmayın
çocuk için çek çileyi demiş.çekilecek çile var çekilemeyecek çile var halbukimmHoşgeldin
Size bu kadar dayanma gücü vermeyecek ne oldu neden bu kadar yıpranıp yoruldunuz. Eşinizin kendi şirketiymiş maddi durumunuz iyiymiş rahat bir yaşan sürüyorsunuzdur size ne yapar şiddete uygulamamış tam sebebiniz Bedir boşanma kararı aldıran çünkü boşanırsanız bu rahatlık olmayacak
İki tarafında terapiyi kabul etmesi iyi bir işaret bence. En azından ortada bir sorun olduğunu biliyor ve kabullenmiş oda.
Bence bir süre daha devam edin terapiye. Bu arada da b planınızı yapın. Biraz birikiminiz olsun. Erkekler boşanma esnasında o tanıdığınız kişiler olmuyor maalesef. İş yeri zaten başkası adına. Bu ispat edilir mi bilemem ama öylede olsa zaman alacak gibi görünüyor.bu süreçler tamamlanana kadar sizi idare edecek bir mebla mutlaka olmalı kenarda.
Çocuk psikolojisi tamamen farklı.Mutlaka etkilenecek ama minimum şekilde etkilenmesi tamamen eşiniz ve size bağlı. Her ne kadar boşanmış bile olsanız anne ve baba olarak yan yana görünmeniz gereken cok nokta olacak.
42 yaşındayım ve 6 yaşında kızım var. 4 ay önce boşandım. dövmüyor, aldatmıyor diye illa evlilik yürüyecek, yürütülecek diye bir zorunluluk yok. ben de benzer şeyler nedeniyle tükenmiştim ve daha fazla dayanamadım. benim eski eşimin de en büyük hobisi yatmaktı :) çikolata bile yiyecek olsa bana açtırırdı paketini, elinden en ufak bir iş gelmezdi. beraber hiçbir şey yapmazdık, yıllar içinde sohbet vs de kalmamıştı. zaten yıllardır yatakları da ayırmıştık. benim maddi olarak gitme şansım olmadığı için yıllardır ilgisiz sevgisiz ve mutsuz aynı evin içinde yaşamak zorunda kaldım. en son babam öldü ve cenazesine bile gelmedi, bu süreçte de beni yalnız bıraktı. babamdan ufak tefek kalan bir şeyler vardı ve daha fazla bu hayatı çekmek istemedim. başta kızı vermek istemedi, sonra para vermek istemedi vs derken bir şekilde boşandık. ondan kız için 2500, kendim için 500 tl nafaka dışında hiçbir talebim olmadı. kendi düzenimi kurdum, kızımla beraber çok mutlu ve huzurlu bir hayat yaşıyoruz inanın. asla kendimi boşanmış gibi hissetmiyorum, çünkü yıllardır evli olarak da hissetmemiştim. ne özlüyorum ne içim burkuluyor ayrıldığımız için. tam tersine yeniden kendimi keşfediyorum. neleri sevip sevmediğimi bile öyle unutmuşum ki...çok şey oldu,buraya yazmak doğru gelmedi.Yani boşanma için ille dayak yiyip,aldatılmak ya da kayınvalide sorunu yaşmak gerekmiyor.Biz duygusal olarak çok yıprandık.Eşim çok depresif biri,kalk demeseniz 3 gün kanepede yatar...kızım doğduğundan beri zaten bir aile olamadık,ssürekli şehirdışında vs idi.son iki yıl o aileyi olduralım diye bende gittim ama her seferinde gördüm ki çabama boş..emek vermesi sorumluluk alması lazım.ama büyümeye direniyor.ben iki çocuğum varmış gibi hissediyorum.hep başka türlü olsaydı hayalleri kuruyorum.
peki evlenmeden önce nasıldı duygusal olarak hep mi böyle depresiftiçok şey oldu,buraya yazmak doğru gelmedi.Yani boşanma için ille dayak yiyip,aldatılmak ya da kayınvalide sorunu yaşmak gerekmiyor.Biz duygusal olarak çok yıprandık.Eşim çok depresif biri,kalk demeseniz 3 gün kanepede yatar...kızım doğduğundan beri zaten bir aile olamadık,ssürekli şehirdışında vs idi.son iki yıl o aileyi olduralım diye bende gittim ama her seferinde gördüm ki çabama boş..emek vermesi sorumluluk alması lazım.ama büyümeye direniyor.ben iki çocuğum varmış gibi hissediyorum.hep başka türlü olsaydı hayalleri kuruyorum.
42 yaşındayım ve 6 yaşında kızım var. 4 ay önce boşandım. dövmüyor, aldatmıyor diye illa evlilik yürüyecek, yürütülecek diye bir zorunluluk yok. ben de benzer şeyler nedeniyle tükenmiştim ve daha fazla dayanamadım. benim eski eşimin de en büyük hobisi yatmaktı :) çikolata bile yiyecek olsa bana açtırırdı paketini, elinden en ufak bir iş gelmezdi. beraber hiçbir şey yapmazdık, yıllar içinde sohbet vs de kalmamıştı. zaten yıllardır yatakları da ayırmıştık. benim maddi olarak gitme şansım olmadığı için yıllardır ilgisiz sevgisiz ve mutsuz aynı evin içinde yaşamak zorunda kaldım. en son babam öldü ve cenazesine bile gelmedi, bu süreçte de beni yalnız bıraktı. babamdan ufak tefek kalan bir şeyler vardı ve daha fazla bu hayatı çekmek istemedim. başta kızı vermek istemedi, sonra para vermek istemedi vs derken bir şekilde boşandık. ondan kız için 2500, kendim için 500 tl nafaka dışında hiçbir talebim olmadı. kendi düzenimi kurdum, kızımla beraber çok mutlu ve huzurlu bir hayat yaşıyoruz inanın. asla kendimi boşanmış gibi hissetmiyorum, çünkü yıllardır evli olarak da hissetmemiştim. ne özlüyorum ne içim burkuluyor ayrıldığımız için. tam tersine yeniden kendimi keşfediyorum. neleri sevip sevmediğimi bile öyle unutmuşum ki...
çocuk kısmına gelecek olursak; bir psikolog demişti ki, boşanma çocukta travma yaratmaz, travmayı yaratan bu sırada ebeveynlerin davranışlarıdır. eski eşimi aldım karşıma konuştum kızımız için yüz yüze bakmak zorunda olduğumuzu ve bu süreci kırıp dökmeden geçirmeye mecbur olduğumuzu anlattım. görüş vs konularında protokol için evet bir şeyler yazdık ama ne zaman isterlerse görüşüyorlar. neden ayrıldığımızı sorduğunda babasını kötülemeden o hayattan mutsuz olduğumu anlatıyorum. evliyken özgürlük açısından da sıkıntılarımız vardı bizim, şimdi kızımla doya doya çıkıyoruz geziyoruz tatile gittik mesela ve çok eğlendik. süreci kavga dövüş çok olmadan da atlatabildiğimiz için bizim her şey tıkırında gidiyor diyebilirim :)
özetle boşanmak için illa sizi aldatması veya şiddet uygulaması gerekmiyor. anne mutsuzsa çocuk da mutsuz oluyor, anne mutlu oldukça çocuğunu mutlu edebiliyor. ve bekarlık çok güzel sen de gelsene diyebilirim ancak :)
Benim hikayem çok başka olsa da benzerlikler var. Duygularınızı anlıyorum.selamlar,
ben 36 yaşındayım ve 5 yaş kızım var.12 yıllık bir evliliğim var.Burada ayrıntılarını anlatamayacağım çok fazla mesele oldu.Ama en temelde,eşimden ihanet,fiziksel şiddet vs görmedim.Ama psikolojik ve duygusal olarak çok yıprandım.İletişim kuramıyoruz.Çİft terapisine gidiyoruz 3 aydır ama terapi ile çabalaması gerekirken sürekli savunmada ve çok yordu beni.Artık dayanamıyorum.
ancak sosyal çevremde boşanmış kimse yok,destek olabilecek hiç kimsem yok.maddi açıdan da yarı güvensizim.aslında çalışıyorum ama kaygılarım var ve fikirlerinize ihtiyacım var.
ilk olarak eşimle sırtsırta çok mücadele verdik,özellikle kızımın doğumu ile beraber yıllardır ona destek oluyorum.En çok da psikolojik olarak.yeni bir işe girdi,3,5 yıl önce.çok şükür projesi tuttu.ve ben ev ve çocuk ve kendi işimle aynı anda ilgilenip birde onun için başka şehirede taşındım.bu dönemde ilişkimizde gün be gün sorunlar artsa da hep zaman verdim.maddi açıdan toparlayalım,o da kendini ispat etsin,bi yolunu bulsun istedim.Ama özellikle son 6 aydır toparladıkça diklenmeye başladı.işler artık benim sabrımı ve sınırlarımı da aştı.ben görüyorum ki bu ilişkinin sorumluluğunu alacak olgunlukta değil.
şimdi bu süreçte zenginledik,ev aldık ve o ev benim üzerime..zaten o yarıyarıya..
ama şöyle bir sorun var;diğer tüm mallar ve şirketteki hisseler başka kişilerin üzerinde görünüyor.eşimin hukuki süreçleri vardı ve üzerine almadı.o yüzden birşeyi yok gibi görünüyor ama öyle değil.
ben bu malları ispat edebilir miyim?ne yapabilirim?o şirketi kurarken çok emeğim var,çocuğumu yalnız büyüttüm.türlü eziyet çektimGünün sonunda onun insafına mı kaldım?o vermezse,ben bir hak iddia edebilir miyim?
bir avukat numarası buldum yarın arayıp danışmanlık alacağım ama,tecrübesi olan varsa diye sormak istedim.
bu işin maddi kısmıydı..benim için önemli çünkü işim beni anca geçindirir.ama bi dayanağım olmalı.aile desteğim zaten olmaz gibi görünüyor.
işin bir de duygusal kısmı var.ki daha da önemli.ben artık tükenmiş ve umutsuz hissettiğim için bu ilişkiden duygusal olarak zaten gitmiş durumdayım.ama tabiki kırgınım,kızgınım,üzgünüm ve keşkelerim var.hissiyatım zorlansam da rahatlayacağım yönünde.bence o daha çok zorlanacak.
size sorum nasıl başardınız?o dilekçeyi vermek,o ilk adımı atmak,aile meseleri,çocuğun psikoloji,yeni düzen vs...çok zorlar mı?tecrübeleriniz ne diyor?neyi yapmalı neyi asla yapmamalıyım?
Benim hikayem çok başka olsa da benzerlikler var. Duygularınızı anlıyorum.
Terapi işe yaramayacak bence.
Zira artık şunu öğrendim. Terapi davranış değiştirmeniz için var. Ama o insana o davranışı yaptıran inançları, değerleri ve kültürü var. Kişi biri onu eleştirnce ya da doğruyu anlayınca davranışı değişiyor ama içinde ona o davranışı yaptıran inanç ve değerler aynı. Dolayısıyla huzursuz hissediyor ve öfkeleniyor.
Eşiniz gibi tembel ruhlu insanlara bu külfet gelir.
Sakinleşin, nefes alın ve durun. Bir süre sebepleri, etkileri bulun. Ne olması gerek sizin iyi hissetmeniz için?
Size asla Allah razı olsun yokken beni çektin, şimdi senle beraber var al bu da ödülün demeyecek.
Çünkü körün gözü açılınca en nefret ettiği şey o baston olur, ona geçmişini hatırlatır.
Bi kitapta okudum size benzer hikayeyi. Siz sanmışsınız ki şimdi siz tüm yükü çekiyorsunuz sorunlar bitince o size gelecek hadi artık beraber taşıyalım diyecek. Demeyecek. En başından beri her şeyi kabul eden, uyumlu, onu destekleyen kişi gitti deyip sizi şeytan, yalancı, değişen, başa kakan diye suçlayacak. Siz de onu olgun olmamakla suçlayacaksınız. Maalesef başından beri değildi zaten, sabrınız bitince siz değiştiniz gerçekten.
Sonradan parayı bulmak ona güçlü hissettirdi. Yani sizin varlığınızdan daha önemli. İnsanı ya tramva değiştirir ya kaybetme korkusu ama asla sonsuz fedakarlık değil. Bunu acı da olsa kabul edin. Evet aynı yatağa girip çocuğunu doğurduğunuz adam bile böyle. Sonsuz dürüstlük destek falan yemiyor. Bundan anlayacak adam sizi bu hale zaten getirmezdi. Terapiyi haklılığını ispat etmek için de kabul etmiş olabilir. Sözün özü siz değişin ve insanın çiğ süt emdiğini unutmadan karşınızdakine kendinize dışardan bakın oyun doğru kurun. Oyun bu ilişkiler gerçekten. Kendinizden pay biçin küfretseniz de orda duran nasılsa her dediğinizi yapan birine kim değer vermiş. Tam anlatabildim mi bilmiyorum ama bi şu yorgunluktan çıkıp her şeyi objektif değerlendirin. Az hareketle çok şey yapın. Ahlaklı erik davranmanız doğru yaptığınız anlamına gelmiyor maalesef. Savaşta vurulur gibi. Doğru yerde doğru hareket gerek, bu da eşinizin fıtratına göre çok değişir.
Bu kararı fevri vermeyin. İnsan tek kalınca iyi anılar hücum ediyor ya da peşinizden koşmasını hazmedememe tuzağı olabiliyor. Israrla bi durun derim. Sebep sizi korumak, sonrasında çok güç gerekiyor.haklısınız,benim sevgimi,desteğimi haketmeyene bir gün bile vermeyeceğim artık.
bugün bir avukatla görüştüm randevu aldım,bakalım kendimi güvenceye alıp adımımı atacağım.