Uzun zamandır ara verdığim kitap okuma sevdama yeniden dönüş yapmak için popüler olan banada hitap edeceğini düşündüğüm 3-5 kitaptan biri olan Böğürtlen Kışı ile başlamaya karar verdim. Kitabın içeriği,konusu yazarı ile ilgili en küçük bir fikrim yoktu.Sadece dillerde dolaşan bir " Böğürtlen kışı '' çılgınlığından başka.Kirabın kapağı ve kitap ayracı oldukçaa ilgi çekiciydi başlangıç için.İlk günler 10-15 sayfa ile dönüş yaptım okuma alışkanlığıma.Ama sayfalar ilerledikçe son 300 sayfayı 2 günde bitiriverdim.
Böğürtlen Kışı beni çok ama çok etkiledi. Son sayfaları gözyaşları içinde ,hüzünlü bir şekilde bitirdim.Eminim konusu her kadını her anneyi fazlasıyla etkileyecektir.Hele ki ben gibi yaşanılanlar sizin yaşaşadıklarınızla birebir aynı duyguları içeriyorsa..
Çocuğunu kaybetmiş her kadın eksiktir yarımdır bu hayatta...Ve bebeğini kaybetmiş her kadının aynıdır duyguları,hüzünleri,acıları..
Yıllar önce bebeğini kaybetmiş bir anne olarak bu kitaptaki bebeklerini kaybetmiş her iki kadının duygularını okurken o günleri yeniden yaşadım....
Çok ama çok beğendiğim nadir kitaplardan biri böğürtlen kışı uzun zamandır bu kadar iyi bir kitap okumamıştım ...Kesınlıkle tavsıye ederım...