- Konu Sahibi ProfDrBulentTiras
Tüp bebek tedavisi; kadın ve erkekten alınan üreme hücrelerinin döllenmesiyle elde edilen embriyonun anne adayının rahmine transfer edilmesiyle gebeliğin gerçekleştirildiği üremeye yardımcı tedavi yöntemidir. Doğal yolla gebelik elde edemeyen pek çok çiftte tüp bebek tedavisi ile başarılı bir şekilde sağlıklı bir gebelik elde edilebilmektedir. Tüp bebekte laboratuvar ortamında 5 gün boyunca takip edilerek geliştirilen embriyolara blastokist adı veriliyor, yani embriyoların 5. güne ulaşabilenleri blastokist evresine erişmiş oluyor. Bu bakımdan embriyo gelişim sürecinin 5. gününde yapılan embriyo transferine ise “blastokist transferi” adı veriliyor. Blastokist evresine ulaşmış olan bir embriyo, yaklaşık olarak 100 -120 adet hücreye sahiptir. Bu gelişim evresinden sonra embriyoların bekletilmesi söz konusu değildir, embriyoların anne adayının rahmine transferi için son evre blastokisttir.
Yumurta rezervi iyi olan kadınlara tüp bebek tedavisi uygulanırken çok sayıda embriyo elde edilir. Ancak bu embriyoların hangisinin gebelik için en doğru, kaliteli ve iyi embriyo olduğunu embriyo gelişiminin 3. gününde anlamak zor oluyor. Bunun için 3. günden sonra embriyoları 2 gün daha bekleterek blastokist aşamasına gelmelerini beklemek daha doğru olacak ve en güçlü embriyonun seçilmesini sağlayacaktır. Elde edilen embriyolar arasından sadece iyi olan embriyolar laboratuvarda gelişimlerine devam edebilir ve 5. güne ulaşabilir. Tüp bebekte 3. güne ulaşan normal embriyoların yerine, blastokist transferi yapılmasının bir başka avantajı da kromozomsal anomali taşıyan embriyoların blastokist dönemine kadar ulaşabilme ihtimalinin 3. gün embriyolarına oranla çok daha düşük olmasıdır.
Tüp bebek tedavisinde önemli bir yere sahip olan blastokist transferinin daha kaliteli embriyo transferine ve dolayısıyla da daha sağlıklı gebelik oluşmasına imkan sağlaması ve çoğul gebelik riskini azaltması gibi pek çok faydası vardır. Blastokist transferi yapılmaya başlandığından beri tüp bebek tedavisi ile gebelik elde edebilme oranları ciddi anlamda artmıştır. Bu bakımdan da tüp bebek merkezleri günümüzde daha çok blastokist transferini tercih etmekteler.
Blastokist transferinin avantajları nelerdir?
Tüp bebek tedavisinde başarı oranını artırmak için blastokist transferi, blastokist transferinde başarıyı artırmak için de blastokistin değişik özellikleri dikkate alınarak işlem yapılıyor. Elbette ki; en önemlisi husus tıpkı 2. ve 3. gün embriyolarında olduğu gibi blastokistin kalitesi ve anne rahmindeki gelişim potansiyelidir. Zira anne adayına en yüksek kaliteye sahip ve gelişimin en ileri aşamasında olan blastokisti transfer etmek gebelik elde edebilme olasılığını anlamlı ölçüde artıracaktır.
Tüp bebek tedavisinde en yüksek başarıyı elde edebilmek için blastokistin dış kabuğu özel yöntemler ile soyulduktan sonra transfer yapılır ve şans daha da artırılır. Çünkü blastokistin anne adayının rahmine tutunabilmesi için bu dış kabuğundan sıyrılması gerekiyor. Daha önceden blastokist transferi yapıldığı halde gebelik elde edilemeyen çiftlerde muhtemelen blastokistin kılıfı kırılamamıştır.
Kısırlık, tüm dünyada giderek yaygınlaşan bir sorun olmaya devam ettiği için tüm üremeye yardımcı yöntemler ve tüp bebek tedavisinde blastokist transferinde başarıyı arttırıcı yöntemler üzerinde yoğun bir şekilde araştırmalar yapılmaktadır. Uzmanlar genel olarak blastokist safhasında yapılan transferin gebelik şansını çok fazla artırmadığı görüşünde olmakla birlikte, rahimde tutunma açısından bakıldığında blastokist transferinin embriyo başına tutunma oranını artırdığı, daha az sayıda embriyo transferi sayesinde çoğul gebeliklerin önüne geçilebildiği ya da bu riski azalttığı da bir gerçektir..
Blastosist transferi kimlere yapılır?
Blastosist transferinde temel amaç; 5. güne ulaşabilen, yani en sağlıklı ve kaliteli embriyoyu, rahme tutunma şansı en yüksek olan embriyoyu seçebilmektir. Dolayısıyla da gebelik şansı, embriyo tutunma şansı düşük olan kadınlarda blastokist transferi yapılması tercih edilir. Bu bakımdan kadın yaşının 35’in üzerinde olduğu, 3. günde 5 ve üzeri sayıda iyi kalite embriyosu olan çiftlere embriyo seçimini daha verimli yapabilmek ve daha yüksek gebelik oranları elde edebilmek amacı ile blastokist transferi yapılır. Bunun yanında daha önce gerçekleştirilen tüp bebek tedavisi denemelerde 2. veya 3. gündeki kaliteli embriyoların verilmesine rağmen gebeliğin oluşamadığı çiftlerde, çoğul gebelik istemeyen çiftlerde (seçilmiş tek blastosist transferi olarak), tedavi sırasında sayıca fazla embriyo elde edilmiş ancak kalan embriyolarının dondurulmasını istemeyen çiftlerde blastokist transferi sıklıkla tercih edilmektedir.
Blastokist transferinin dezavantajları nelerdir?
Blastokist transferi, anne adayının yaşının çok yüksek olmadığı, yani 35 yaşın altında olduğu, ciddi sperm faktörleri tespit edilmeyen çiftlerde gerçekleştirilen tüp bebek tedavilerinde embriyolarının blastokist aşamasına ulaşma olasılığı % 40- 70 civarındadır. Bunun yanında çiftin kısırlık nedeni ciddileştikçe embriyonun blastokist evresine ulaşma olasılığı düşmekte, bazı tedavilerde embriyolar erken gelişim döneminde kaliteli olarak gözlenseler bile blastokist gelişiminde ciddi problemler yaşanabilir. Hatta bazı vakalarda embriyoda hiç gelişim gözlenemeyebilir. Bu sebeple de bazı tüp bebek tedavilerinde embriyolar daha transfer aşamasına ulaşılamadığı için tedavi iptal edilebiliyor.
Tüp bebek tedavisi çifti maddi ve manevi bakımdan zorlayabilecek bir tedavidir. Bu bakımdan tedaviye başlanmadan öncesinde anne ve baba adayları detaylı bir tıbbi muayeneden geçirildikten sonra olası her sonuç ile ilgili bilgilendirilmelidir. Bu bakımdan embriyolar blastokist aşamasına geldikten sonra transfer yapmanın planlandığı çiftler de tedavi ile ilgili yaşanabilecek tüm olasılıklar, riskler, başarısızlık ihtimalleri konusunda detaylı bir şekilde bilgilendirilir.
Tüp bebek tedavisinde başarı her ne kadar anne ve baba adaylarının üreme yetileri, üreme hücrelerinin ve organlarının sağlığı ile bağlantılı olsa da, aynı bağlamda tedavinin yapıldığı merkezin teknik altyapısı ve tedavi için gerekli hava kalitesi, hijyeni, uygulamayı gerçekleştiren ekibin uzmanlığı ve deneyimi ile de ilgilidir. Bu bakımdan elde edilen embriyoların blastokist aşamasına kadar ulaşıp ulaşamaması hususu da tüp bebek merkezinin teknik altyapı ve donanımından etkilenmektedir. Ayrıca tüp bebek tedavisinin yapıldığı bazı laboratuvar ve merkezlerde 5. güne ulaşmış, yani blastokist aşamasına gelmiş embriyoların dondurulması klivaj döneminde dondurulması kadar iyi sonuçlar vermeyebiliyor.
Yukarıda anlatılan tüm bu bilgiler ve olasılıklar ışığında tedaviyi takip eden doktor ve diğer uzmanlar çifte en uygun ve başarılı olabilecek embriyo transfer gününü seçmektedir. Unutulmamalıdır ki, diğer tüm tedaviler olduğu gibi tüp bebek tedavisi de kesinlikle kişisel özellikler barındırmakta, kişiye, yani çiftin özelliklerine, sahip olduğu sorunlara göre değişiklik göstermektedir. Tüp bebek tedavisine başvuran çiftlere tedaviye başlamadan öncesinde yapılan ayrıntılı muayeneler, tetkikler ışığında en doğru yaklaşım belirlenecektir. Burada önemli olan tüp bebek merkezinin donanımı ve tedaviyi gerçekleştirecek olan ekibin deneyimi, uzmanlığıdır.
Yumurta rezervi iyi olan kadınlara tüp bebek tedavisi uygulanırken çok sayıda embriyo elde edilir. Ancak bu embriyoların hangisinin gebelik için en doğru, kaliteli ve iyi embriyo olduğunu embriyo gelişiminin 3. gününde anlamak zor oluyor. Bunun için 3. günden sonra embriyoları 2 gün daha bekleterek blastokist aşamasına gelmelerini beklemek daha doğru olacak ve en güçlü embriyonun seçilmesini sağlayacaktır. Elde edilen embriyolar arasından sadece iyi olan embriyolar laboratuvarda gelişimlerine devam edebilir ve 5. güne ulaşabilir. Tüp bebekte 3. güne ulaşan normal embriyoların yerine, blastokist transferi yapılmasının bir başka avantajı da kromozomsal anomali taşıyan embriyoların blastokist dönemine kadar ulaşabilme ihtimalinin 3. gün embriyolarına oranla çok daha düşük olmasıdır.
Tüp bebek tedavisinde önemli bir yere sahip olan blastokist transferinin daha kaliteli embriyo transferine ve dolayısıyla da daha sağlıklı gebelik oluşmasına imkan sağlaması ve çoğul gebelik riskini azaltması gibi pek çok faydası vardır. Blastokist transferi yapılmaya başlandığından beri tüp bebek tedavisi ile gebelik elde edebilme oranları ciddi anlamda artmıştır. Bu bakımdan da tüp bebek merkezleri günümüzde daha çok blastokist transferini tercih etmekteler.
Blastokist transferinin avantajları nelerdir?
- Gelişme, büyüme olasılığı ve rahime uyumu daha iyi olan embriyoların seçilebiliyor ve bu sayede tekrarlayan gebelik başarısızlıkları da ortadan kaldırılabiliyor.
- Canlılık oranı yüksek olan daha az sayıda embriyo anne adayının rahmine transfer edilerek çoğul gebelik riski azaltılabiliyor.
- Embriyoların gelişimini daha detaylı bir şekilde gözlenebiliyor.
- Embriyolar en yüksek gelişim potansiyeline sahip oldukları dönemde dondurabiliyor.
- Embriyoların canlılık oranının daha net incelenebileceği yöntemlerin uygulanması fırsatı yaratılıyor.
- Tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında gebelik elde edebilme şansı artıyor.
Tüp bebek tedavisinde başarı oranını artırmak için blastokist transferi, blastokist transferinde başarıyı artırmak için de blastokistin değişik özellikleri dikkate alınarak işlem yapılıyor. Elbette ki; en önemlisi husus tıpkı 2. ve 3. gün embriyolarında olduğu gibi blastokistin kalitesi ve anne rahmindeki gelişim potansiyelidir. Zira anne adayına en yüksek kaliteye sahip ve gelişimin en ileri aşamasında olan blastokisti transfer etmek gebelik elde edebilme olasılığını anlamlı ölçüde artıracaktır.
Tüp bebek tedavisinde en yüksek başarıyı elde edebilmek için blastokistin dış kabuğu özel yöntemler ile soyulduktan sonra transfer yapılır ve şans daha da artırılır. Çünkü blastokistin anne adayının rahmine tutunabilmesi için bu dış kabuğundan sıyrılması gerekiyor. Daha önceden blastokist transferi yapıldığı halde gebelik elde edilemeyen çiftlerde muhtemelen blastokistin kılıfı kırılamamıştır.
Kısırlık, tüm dünyada giderek yaygınlaşan bir sorun olmaya devam ettiği için tüm üremeye yardımcı yöntemler ve tüp bebek tedavisinde blastokist transferinde başarıyı arttırıcı yöntemler üzerinde yoğun bir şekilde araştırmalar yapılmaktadır. Uzmanlar genel olarak blastokist safhasında yapılan transferin gebelik şansını çok fazla artırmadığı görüşünde olmakla birlikte, rahimde tutunma açısından bakıldığında blastokist transferinin embriyo başına tutunma oranını artırdığı, daha az sayıda embriyo transferi sayesinde çoğul gebeliklerin önüne geçilebildiği ya da bu riski azalttığı da bir gerçektir..
Blastosist transferi kimlere yapılır?
Blastosist transferinde temel amaç; 5. güne ulaşabilen, yani en sağlıklı ve kaliteli embriyoyu, rahme tutunma şansı en yüksek olan embriyoyu seçebilmektir. Dolayısıyla da gebelik şansı, embriyo tutunma şansı düşük olan kadınlarda blastokist transferi yapılması tercih edilir. Bu bakımdan kadın yaşının 35’in üzerinde olduğu, 3. günde 5 ve üzeri sayıda iyi kalite embriyosu olan çiftlere embriyo seçimini daha verimli yapabilmek ve daha yüksek gebelik oranları elde edebilmek amacı ile blastokist transferi yapılır. Bunun yanında daha önce gerçekleştirilen tüp bebek tedavisi denemelerde 2. veya 3. gündeki kaliteli embriyoların verilmesine rağmen gebeliğin oluşamadığı çiftlerde, çoğul gebelik istemeyen çiftlerde (seçilmiş tek blastosist transferi olarak), tedavi sırasında sayıca fazla embriyo elde edilmiş ancak kalan embriyolarının dondurulmasını istemeyen çiftlerde blastokist transferi sıklıkla tercih edilmektedir.
Blastokist transferinin dezavantajları nelerdir?
Blastokist transferi, anne adayının yaşının çok yüksek olmadığı, yani 35 yaşın altında olduğu, ciddi sperm faktörleri tespit edilmeyen çiftlerde gerçekleştirilen tüp bebek tedavilerinde embriyolarının blastokist aşamasına ulaşma olasılığı % 40- 70 civarındadır. Bunun yanında çiftin kısırlık nedeni ciddileştikçe embriyonun blastokist evresine ulaşma olasılığı düşmekte, bazı tedavilerde embriyolar erken gelişim döneminde kaliteli olarak gözlenseler bile blastokist gelişiminde ciddi problemler yaşanabilir. Hatta bazı vakalarda embriyoda hiç gelişim gözlenemeyebilir. Bu sebeple de bazı tüp bebek tedavilerinde embriyolar daha transfer aşamasına ulaşılamadığı için tedavi iptal edilebiliyor.
Tüp bebek tedavisi çifti maddi ve manevi bakımdan zorlayabilecek bir tedavidir. Bu bakımdan tedaviye başlanmadan öncesinde anne ve baba adayları detaylı bir tıbbi muayeneden geçirildikten sonra olası her sonuç ile ilgili bilgilendirilmelidir. Bu bakımdan embriyolar blastokist aşamasına geldikten sonra transfer yapmanın planlandığı çiftler de tedavi ile ilgili yaşanabilecek tüm olasılıklar, riskler, başarısızlık ihtimalleri konusunda detaylı bir şekilde bilgilendirilir.
Tüp bebek tedavisinde başarı her ne kadar anne ve baba adaylarının üreme yetileri, üreme hücrelerinin ve organlarının sağlığı ile bağlantılı olsa da, aynı bağlamda tedavinin yapıldığı merkezin teknik altyapısı ve tedavi için gerekli hava kalitesi, hijyeni, uygulamayı gerçekleştiren ekibin uzmanlığı ve deneyimi ile de ilgilidir. Bu bakımdan elde edilen embriyoların blastokist aşamasına kadar ulaşıp ulaşamaması hususu da tüp bebek merkezinin teknik altyapı ve donanımından etkilenmektedir. Ayrıca tüp bebek tedavisinin yapıldığı bazı laboratuvar ve merkezlerde 5. güne ulaşmış, yani blastokist aşamasına gelmiş embriyoların dondurulması klivaj döneminde dondurulması kadar iyi sonuçlar vermeyebiliyor.
Yukarıda anlatılan tüm bu bilgiler ve olasılıklar ışığında tedaviyi takip eden doktor ve diğer uzmanlar çifte en uygun ve başarılı olabilecek embriyo transfer gününü seçmektedir. Unutulmamalıdır ki, diğer tüm tedaviler olduğu gibi tüp bebek tedavisi de kesinlikle kişisel özellikler barındırmakta, kişiye, yani çiftin özelliklerine, sahip olduğu sorunlara göre değişiklik göstermektedir. Tüp bebek tedavisine başvuran çiftlere tedaviye başlamadan öncesinde yapılan ayrıntılı muayeneler, tetkikler ışığında en doğru yaklaşım belirlenecektir. Burada önemli olan tüp bebek merkezinin donanımı ve tedaviyi gerçekleştirecek olan ekibin deneyimi, uzmanlığıdır.