Birikimin altın anahtarı "İsraftan kaçınma!"

saripisisi .!.:

merhaba
konuyu baştan sona okuma kararı almıştım. baya ilerledim. 1057. sayfadayım :)
ben bu konuyu çok sevdim ama son zamanlarda baya boşlanmış sanırım.

gelelim konumuza
1.5 ay boyunca memleketteydim. Geldiğimde de 1 hafta misafirim vardı. Şimdi boştayım.
Memleketten 550 tl para (kızımın dişi çıktı, diş hediyesi bu paralar) ve 2 çeyrekle döndüm

Ayrıca yine kızıma bir sürü kıyafet hediye geldi. Memleketten bir komşumuz da kendi torunun oynamadığı oyuncaklardan verdi bir poşet dolusu. Oyuncaklar hem çok kaliteli hem de iyi durumdalar. Kızımın oyuncak masrafı 3-4 yaşına kadar yok. Eşimin ablası kendi kızlarının küçülen kıyafetlerinden verdi bir poşet. Allah ondan razı olsun. Kızımın kıyafetlerinin yarısı ondan.

Ben evde olmadığım için 75 tl gelen elektrik faturam 31 tl gelmiş :)

Kayınvalidem 6 poşet mantı verdi. Ayrıca yufka ekmek verdi. Eşim ben evde değilken hiç ekmek almamış, onu yemiş. Ben geldiğimden beri de hiç ekmek almadık. 2 ay daha yeriz biz o ekmekleri. (4 aylık ekmek masrafımız yok)

Eve dönünce pazar yaparım demiştim. Annem ve kayınvalidem (hangisi ne koydu bilmiyorum) havuç, pırasa, ıspanak, soğan, mor lahana, turp, elma, portakal, limon, greyfurt koymuşlar. Pazar yapmama gerek kalmadı. :)

Ayrıca kurabiye kalıbı, kahve, kolonya, tshirt, çanta, bana ve eşime deodorant gibi hediyelerle döndük.

Ordayken kızıma ne bez ne ıslak mendil almadım :) Hatta birer pakette eve getirdim.

Böylece memleketten baya karlı durumda döndüm.
Sonuç: Biz böyle böyle ev aldık :):):):)

Genişletmek için tıkla...

MaşaAllah sona yaklaşmışsınız ben de niyetlenmiştim hepsini okumaya ama gırsatım pek olmuyor
Okurken aldığınız notlar varsa paylaşır mısınız

Bu arada ne güzel aileniz var maşaAllah

Saripisisi hoşgeldin :)
Hepsini okumuşsun ne mutlu oldum öyle..
Şükür çok önemli. Şükür ve kanaat malı koruyor sanki.
Ben bu konuda hep bundan bahsetmeye çalıştım elimden geldiğince;
Malın çokluğu değil bereketlidir önemli olan. Sabır, şükür, israf etmeme bunlar hep bereketin püf noktaları.
Elhamdülillah biz de nerdeyse bu yıl topikcek evlendik.
Rabbim isteyen herkese hayırlısından helalinden rızıklar nasip etsin.

3gunlukdunya .!.:

MaşaAllah sona yaklaşmışsınız ben de niyetlenmiştim hepsini okumaya ama gırsatım pek olmuyor
Okurken aldığınız notlar varsa paylaşır mısınız

Bu arada ne güzel aileniz var maşaAllah

Genişletmek için tıkla...

Not almadım maalesef. Daha çok kitap okur gibi okudum.
Ama bu topikten öğrendiklerimi kısaca özetleyebilirim.
-Pazardan ya da marketten alınmış fazla gelmiş sebze ve meyve en uygun şekilde buzluğa atılır.
-Yeteri kadar kıyafet varsa yenilerini almaktan kaçınmalıyız.
-Kullanmadığımız elektrikli aletleri fişten çekmeliyiz.
-Kredi kartını mümkün olduğu kadar az kullanmalıyız. Hem parayı gözümüzle görmediğimiz için fazla harcama yaptırıyor hem de bereketi kaçırıyor.
-Haftalık yemek listesi yapıp pazar market işlerini bu listeye göre halletmeliyiz.
-Yazdan kışlık hazırlık yaparsak kışı en az masrafla atlatırız.
-Birikim önemli. En azından bir kumbara (ya da bizim evde ağzı büyük pet şişeler) edinip günlük 1-2 lirada olsa o kumbaraya atmalıyız.

Bir anda aklıma gelenler bunlar :):)

karanfilce .!.:

Saripisisi hoşgeldin :)
Hepsini okumuşsun ne mutlu oldum öyle..
Şükür çok önemli. Şükür ve kanaat malı koruyor sanki.
Ben bu konuda hep bundan bahsetmeye çalıştım elimden geldiğince;
Malın çokluğu değil bereketlidir önemli olan. Sabır, şükür, israf etmeme bunlar hep bereketin püf noktaları.
Elhamdülillah biz de nerdeyse bu yıl topikcek evlendik.
Rabbim isteyen herkese hayırlısından helalinden rızıklar nasip etsin.

Genişletmek için tıkla...

Hoşbuldum. Aslında Kasım'da gelmiştim ama memlekete gidince hiç yazamadım, hep okudum. Boş kalınca, kızımı uyuturken hep bu topiği okuyordum. Ve bitince boşluğa düştüm

Dediklerine kesinlikle katılıyorum. Elimden geldiğince de uygulamaya çalışıyorum. Hatta benim hayat felsefem bunlar :)

The Black .!.:

Günaydın arkadaşlar.

Hepinize çok güzel bir gün dilerim.

Basi Agriyan Ordek Allah daha güzellerini de nasip eder. Şükrün meyvesi gerçekten. Ben de yeni evliyim. Kira ödüyoruz, kredi ödüyoruz buna rağmen Rabbim bereket veriyor az çok birikim yapabiliyoruz.

Borçtan hiç şikayet etmedim. Ödeme gücü verdi çünkü Allah'ım. Bin şükür. karanfilce nin dediği gibi bereket en önemlisi. Topiği ben de en baştan yavaş yavaş okuyayım çok şey öğrendim bu tarz paylaşımlardan.

Genişletmek için tıkla...

Ben de tam tersi borçtan nefret ediyorum. Ama borçlanmadan olmuyor maalesef. Ben de borcu en kısa sürede bitirmeye çalışıyorum böyle olunca. Biraz sıkışıyoruz ama olsun. Böylece uğruna borca girdiğimiz şey daha değerli oluyor gözümüzde.

Topiği okumanı tavsiye ederim. Özellikle karanfilce ve geztapo'dan çok şey öğrendim ben :)

Bir yazınca 4-5 mesaj yazıyorum. Haftalık yemek planı yapmayı bu topikten öğrendim. Ben her hafta pazara yada markete gitmiyorum. Buzluktakiler + et + bakliyatla 3 haftada bir meyve-sebze alışverişi yapıyorum.

Bu haftaki listem:
pazartesi-> menemen ve kahvaltı
salı -> pırasa salata hazır domates çorbası (normalde hazır çorba sevmiyorum ama evde vardı bitsin diye yapim dedim.)
çarşamba-> soslu karışık kızartma yoğurt turşu
perşembe->bamya (buzluktan) salata turşu
cuma-> mantı(buzluktan) salata turşu
cumartesi -> köfte yada etli bir menü (eşimle karar verilecek)
pazar-> eşim ne isterse

hayırlı günler kızlar,
yeni gelenler tekrar hoşgeldiniz

arada gelip gidip okuyorum ama pek yazmaya fırsatım olmuyor,kısaca bu aralar neler yaptığımı söyleyivereyim size..

*** hayatımda ilk defa bir güne girdim,eşimin tarafından kızlar-gelinler birlikte görüşelim bahanesiyle de gün yapalım dediler,aylık 100 tlye karar verdik başlattık bile . Toplam 900 tl toplanacak.

*** son ay elektrik-su toplam 200 TL geldi. artık iyice bunaldık bu durumda ama maalesef kimse peşinde durmuyor.apartmanda biri elektrikli soba yakıyor bariz belli,maalesef kimse haramdan korkmuyor. Şu iskan hayırlısıyla alınsa da kurtulsak bu durumdan.. Her ay min.100 tl fazladan veriyoruz.

*** Son ayın doğalgaz faturası henüz gelmedi,en son Aralık'ın başında 88 Tl gelmişti.

*** Spora başladım, oranın üyelik parası var,4 aylık 275 Tl,100 Tlsini verdim kalanını ay başına inşallah. Ben normalde spor salonuna verilen paraya çok acırım,insan istesin heryerde spor yapılabilir mantığında biriyim. 2-3 günlük deneme imkanı vardı,başladım bırakamadım. eşim de destek oldu sağolsun,önce kendine değer vermelisin,kendini iyi hissediyorsan para önemli değil dedi.

*** Sağa sola verdiğimiz borçlar vardı,toplam 17.000 Tl falan. 5000 Tlsini aldık çok şükür ama kalandan hala ses yok. 10000 tl verdiğimiz kişiyi az çok sosyal medyadan takip ediyorum,sürekli işini büyütüyor,Allah'ım daha çok versin gözüm yok ama borcunu ödememesi gıcık ediyor. üstelik yaklaşık 1 senelik mevzu bu.. eşimin de yakın arkadaşı,eşim çok üzülüyor,ama bu bize iyi bir ders oldu.bir daha kolay kolay kimseye borç vermeyiz.

*** Aldığımız evin eksikleri bitmiş çok şükür,bir tek kombisi takılıp abonelikleri alınacak. Onlarla önümüzdeki 2-3 hafta içinde eşim ilgilenecek.Ondan sonra hayırlısıyla bir kiracı da bulduk mu tamamdır. Kiralar 750 Tl civarıymış ama biz güvenilir biri bulursak 650 Tl ye kadar inmeyi düşünüyoruz.

*** Oturmak için ev almaya da niyetlendik ama İstanbul koşullarında kredisiz zorlanırız gibi geliyor. Evi hayırlısıyla kiraya verebilirsek eminevime girmeyi düşünüyoruz,iyi kötü yatırım olur..Kura bize çıkana kadar da uygun bir ev buluruz inşallah

ay kızlar çok karışık ve uzun yazdım kusura bakmayın.sizlerle paylaşmak beni rahatlatıyor açıkcası. bundan sonra sizi sıkmamak için arayı bu kadar uzatmıcam söz

Ben her ayın kalan son 10 gününü evdeki bakliyatları eritmek, buzluktakileri değerlendirmek üzere hiç alışverişsiz geçiriyorum. (Buna çabalıyorum)

Ay da bir veya iki kere dışarıda yemek yeriz.

Ben parayı iyi yönettiğimi düşünüyorum. Rabbim de bereket veriyor çok şükür. Eşim de tutumlu bir insandır. Kredi kartı kullanmam. Eşim kullanır, gayet bilinçlice.

Bu ay elektrik faturasında herkes şok yaşıyor bizim henüz gelmedi. Ama her sene Ocak ve Şubat ayı fazla geliyor evlenmeden önce ailemin evinde de bu şekildeydi. Kendi evimde de bu şekilde.

Hafta sonu şehir dışına çıkacağım. Son bir hafta kalıyor geriye. Eksiye düşmeyelim , kredi kartına bulaşmayalım yeter. Kenara para artırabilirsek maaşlardan bir de, değmeyin keyfimize.

saripisisi .!.:

Ben de tam tersi borçtan nefret ediyorum. Ama borçlanmadan olmuyor maalesef. Ben de borcu en kısa sürede bitirmeye çalışıyorum böyle olunca. Biraz sıkışıyoruz ama olsun. Böylece uğruna borca girdiğimiz şey daha değerli oluyor gözümüzde.

Topiği okumanı tavsiye ederim. Özellikle karanfilce ve geztapo'dan çok şey öğrendim ben :)

Genişletmek için tıkla...

Hoşgeldin tatlım topiğimize.Birbirimizden biseyler öğrenebilirsek ne mutlu bize.Bu interneti faydamıza kullanıyoruz demektir.Tabii zamanla kardeş gibi oluyoruz .Benim cok yalnız çaresiz zamanlarımda umut olmuştur burdaki arkadaslar.

Geztapo çok özledim seni yaaa

karanfilce .!.:

Geztapo çok özledim seni yaaa

Genişletmek için tıkla...

Canım benim sen de çok yazamıyosun sanırım.Durgunlaştık topikcek.Gerçekte insanlar hastalık dert dinlemek istemiyorlar sıkılıyorlar ee benimde derdim bitmiyor o yüzden pek yazamıyorum.Bu ara 15 gündür başım dönüyo ve bulantı yaşıyorum.Kulak kristalleri nedeniyle dengem bozulmuş.Biri bitiyo biri başlıyo hic nefes alamıyorum.Burda komşuda yok dolayısıyla biraz depresifim bu aralar.

Dolapta 1 tane yufka vardı. İçine kaşar ve sucuk koydum. Dolaba kaldırdım. Sabah eşim işe giderken pişirip yesin diye.
Yine bir sürü elmam vardı. Eşime beslenme çantası hazırladım. İyilerinden 4 tanesini oraya koydum.
5 tanesini de soyup doğradım. İçine kızılcık da ekledim buzluktan. Komposto yaptım.

Bugünlük bu kadar israf önleme yeter :)

[QUOTE="saripisisi, post: 44770972, ]membekavanozlardan.lapta 1 tane yufka vardı. İçine kaşar ve sucuk koydum. Dolaba kaldırdım. Sabah eşim işe giderken pişirip yesin diye.
Yine bir sürü elmam vardı. Eşime beslenme çantası hazırladım. İyilerinden 4 tanesini oraya koydum.
5 tanesini de soyup doğradım. İçine kızılcık da ekledim buzluktan. Komposto yaptım.

Bugünlük bu kadar israf önleme yeter :)[/QUOTE]
Oh maşallah.
Ben de bugün menemen yaptım kavanozlardan. Yanına da yoğurt turp turşu.
Basit ucuz pratik

Geztapom çok geçmiş olsun canım.
Evet topikcek bi durgunlaştık neden ben de bilmiyorum.
Sen anlat canım biz dinlerin. Rabbim tez vakitte şifa versin.

selam canlar,geztapocum cok gecmis olsun,insallah carcabuk iyilesirsin.karanfilcenin dedigi ibi bir durgunluk olmus ama yeni gelenlerde var,onlarda hos gelmisler.
dert degilde,insan bi fikir edinmek ya da rahatlamak,kendini yanliz hissetmememk icin dertlesmek isteyebiliyor.Gercek hayatta herkese anlatamaiyorsun maalesef,o yuzden geztapocum biz dinleriz sen yeterki icine atma.
Bu aralar hersey bozuluyor,bulasik makinam,bozuldu.Tamir ettirmeye degmiyor maalesef,yenisinide almak istemyiýorum bakalim ne yapicam.
su siralar pek brseye yetisemiyorum,kizimin pesinden kosmaktan,suan gidip odasindaki butun kiyafetleri yere bosaltmis,oyuncaklari yatak odasina goturup oraya dokup orda oynamis,uyukusu oldugu halde uyamamak icin direniyor birde.Daginikligi toplayincada kiziyor birde :)
mutfakata,yumusamis kivileri suzme yogurt ve krem peynirim vardi,dograyip icine koydum.cok az recel ve tercin ekleyip karistirdim.Aksama Tatli niyetine tuketmek icin
pirasali bir yemek yaptim,geri kalan pirasalari ,buzluga attim.porsuyup ,curumesinler,buzluktan lazim oldukca kullanmak iyi oluyor.
elimizden geleni yapiyoruz ama para geldigi gibi gidiyor,ay basi gelmeden eksiye dustuk bile,ne yapicaz bilmiyorum,hayirlisi....

HAyırlı akşamlar kızlar...
Bugün deli gibi yoruldum...
Saat 11.30 da misafir geleceklerini haber verdiler ..henüz kahvaltıyı yapmıştık...
Ağar topar ev topşa temizle derken misafirin biri geldi bile hem de makine orta da iken aslında 2 gibi gelecez demişlerdi ama 12.15 de geldi ilki..derken yemek hazırladım vs ..diğerleri geldi yemek tatlı çay meyve derken hop akşam oldu ..şimdi gittiler çok şükür uzattım ayaklarımı
Ama pertim çıktı.. Normalde sorun değil de yavrucak karnımda yoruldu sanırım Rabb im yardım etsin cümlemize

geztapo .!.:

Canım benim sen de çok yazamıyosun sanırım.Durgunlaştık topikcek.Gerçekte insanlar hastalık dert dinlemek istemiyorlar sıkılıyorlar ee benimde derdim bitmiyor o yüzden pek yazamıyorum.Bu ara 15 gündür başım dönüyo ve bulantı yaşıyorum.Kulak kristalleri nedeniyle dengem bozulmuş.Biri bitiyo biri başlıyo hic nefes alamıyorum.Burda komşuda yok dolayısıyla biraz depresifim bu aralar.

Genişletmek için tıkla...

Geçmiş olsun geztapo Rabb im şifa versin cümlemize

Geztapo çok geçmiş olsun Can'ım.

İsrafın İlacı


Mükerrem Mete | Şubat 2011 | DİĞER YAZILAR
Semerkand Dergisi




Tüketimin kışkırtıldığı, israfın yaygınlaştığı bir dönemde yaşıyoruz. Eskiden gereksiz harcamaları paramız yettiği kadar yapardık. Şimdi kredi kartları yüzünden olmayan parayı bile israf edebiliyoruz. Sonuçta bundan gönüllerimiz de ceplerimiz de zararlı çıkıyor.

İsraf kelimesi, ‘azıtmak, taşırmak, ölçüyü kaçırmak, boşa harcamak’ gibi anlamlara gelir. Yaygın anlamıyla ihtiyacı aşan gereksiz harcamalara israf denir. Dinimiz bu tür harcamaları yasaklamıştır:

“(Onlar), harcadıklarında ne israf ne de cimrilik ederler; ikisi arasında orta bir yol tutarlar.” (Furkan, 67)

Üç ihtiyaç

Alimlerimiz cimrilikle israf arasındaki orta yolu bulmamızda bizlere yardım etmek için dinimizin meşru gördüğü ihtiyaçları üç grupta sınıflandırmışlardır. Kitaplarımızda yer aldığı şekliyle bu üç grup:

• Zaruriyyât,
• Hâciyyât,
• Tahsiniyyâttır.

Yaşamımızı sürdürmek için mecbur olduğumuz ölmeyecek kadar yemek, ölmeyecek kadar soğuktan korunmak gibi zaruri, en asgari ihtiyaçlara zaruriyyat denir. Hâciyyat, sağlıklı bir hayat sürmek için herkesin ihtiyaç duyduğu barınma, ısınma, yeme-içme gibi gereksinimlerdir. Tahsiniyyat ise hayatımıza güzellik katan, bize faydası dokunan güzel elbise, lezzetli yiyecek gibi şeylerdir.

Her canımızın çektiği, hoşumuza giden şey tahsiniyyat sayılmaz. Çünkü doymak bilmeyen arzularımız, aslında hiçbir faydası olmayan, hayatımıza hiçbir sahici katkı sağlamayan pek çok şeyi isteyebilir, hatta hırs duyabilir. Bazen de hoşumuza giden durum aslında riya, haset, gurur gibi dinimizin yasakladığı bir etkenden kaynaklanıyor olabilir. Bir kadının çekemediği bir kadına nispet olsun diye giydiği elbise, bir zenginin gösteriş için tertiplediği ziyafet böyledir.
Sahabi efendilerimizden Câbir r.a. anlatıyor:

“Çarşıdan et almış, hamala vermiş, eve dönüyordum. Hz. Ömer r.a. yolda bana yetişip:

– Bu da ne, diye sordu.

– Canımız et çekmişti, gidip bir miktar et satın aldım, dedim. Bunun üzerine:

– Canının her çektiğini alıyor musun? İnsana israf olarak canının her istediğini yapması yeter, diye bana çıkıştı.” (Muvatta)

Ne alsak yetmiyor

İnsanı sonu gelmeyen isteklerin esaretinden kurtaracak şey, fazlasına, hep daha fazlasına sahip olmak değildir. Hatta mal arttıkça hırs da artar. Asıl zenginlik kanaattir. Rasulullah s.a.v. Efendimiz şöyle buyurmuştur:

“Asıl zenginlik mal çokluğu değil, gönül zenginliğidir.” (Buhârî)

Gerçekten de gönül darsa, fakirse bütün dünya dar gelir. Bu bakımdan kanaatsiz zenginlerin gönlü geniş fakirlerden daha çok para ihtiyacı vardır.

Bir adam meşhur sufi Cüneyd-i Bağdadî k.s.’a beş yüz altın para verip fakirlere dağıtmasını ister. Büyük veli adama başka parası olup olmadığını sorar. Adam:

– Var, der. Bu sefer daha fazla parasının olmasını isteyip istemediğini sorar. Adam:

– İsterim, der. Bunun üzerine Cüneyd-i Bağdadî k.s. altınları geri verir ve adama:

– Sen bunlara bizden daha fazla muhtaçsın, der.

İmam Gazalî rh.a. kanaatsizliğin bizi nasıl ele geçirdiğini şöyle anlatır:

“Şeytan, bir insanın kalbinde ev, eşya, elbise ve evde süse düşkünlük görünce oraya yerleşir, kalbini yurt edinir. Onun bu zaaflarından yararlanmaya bakar. Hemen onu evini yenilemeye davet eder, tavanlarını ve duvarlarını süslemesini, binaları genişletmesini ister. Güzel elbise ve bineklerle süslenmeye çağırır. O kişiyi artık ömrü boyunca emrine amade kılar. Zaten bu konuda şeytanın tuzağına düşen kişi için başka bir tuzağa gerek kalmaz. Çünkü bu zaaflar hep birbirini çeker. Eceli gelip ölünceye kadar bu şekilde şeytanın yolunda ve arzularının peşinde koşar durur. Böyle kimselerin kötü akıbete uğramalarından korkulur. Allah bizleri böylesi kötü akıbetten korusun.”

İsrafın azı olmaz

Boşa harcanan bir şeyin miktarının azlığı veya ucuzluğu o şeyi israf olmaktan çıkarmaz. Bir ekmek kırıntısı, bir damla su da olsa boşa harcamamak gerekir. Hz. Peygamber s.a.v. bir nehrin kenarında bir kapla abdest almış, abdestini bitirince suyun fazlasını nehre dökmüş ve şöyle buyurmuştur:

“Allah bunu faydalanacak insanlara ulaştıracaktır.” (Heysemî)

Yine Peygamberimiz s.a.v. şöyle nasihat etmiştir:

“Birinizin elinden lokması yere düşecek olursa, üzerine bulaşan toz ve toprak gibi zararlı şeyleri gidererek onu yesin, şeytana bırakmasın.” (Müslim)

Hicrî dördüncü asır velilerinden Ebu Talip el-Mekkî k.s. hazretleri “Kûtu’l-Kulûb” isimli eserinde şu tavsiyelerde bulunmuştur:

“Sofradan dökülen kırıntılar toplanarak yenmelidir. Bunun, ahirette hurilerin mehri olduğu söylenmiştir. Yine kim tabağını iyice temizlerse ve artan suyunu içerse bir köle azat etmiş kadar sevap kazanır denmiştir.”

Eskimiş eşyalarımızı, artan yemeklerimizi bile verecek yer aramamız gerekir. Bunları kabul edecek kişiler bize el açmak şöyle dursun bizi kurtaran kişiler addedilmelidir. Yemediğimiz ekmeklerimizi yiyen kuşlar, diğer hayvanlar aslında bir yandan da bizim israfımızı, kusurlarımızı yemektedir. Fazla eşyalarımızı kullanmayı kabul eden kişiler sorumluluğumuzu azaltmaktadır. Bu konuyla ilgili bir diğer hadis-i şerif şu şekildedir:

“Bir müslüman, sırf Allah rızası için eski elbisesini bir müslümana verip giydirirse, o elbise giyildikçe, veren kişi ister hayatta olsun, ister ölmüş olsun Allah’ın koruması altındadır.” (Tirmizî)

İkram israf değildir

Süfyan-ı Sevrî k.s. hazretleri bir gün İbrahim b. Ethem k.s. ve diğer dostlarını yemeğe davet etti. Gelenler az yediler. Sofradan kalktıklarında Süfyan-ı Sevrî k.s.:

– Yemeği az yediniz, dedi. İbrahim b. Ethem hazretleri de:

– Sen yemeği az yaptın, biz de yemeği az yedik, dedi.

Bir müddet sonra İbrahim b. Ethem k.s., Süfyan-ı Sevrî k.s.’yi yemeğe davet etti. Yemeği oldukça boldu. Bunu gören Süfyan-ı Sevrî k.s.:

– Bu kadar fazla yemeğin israf olmasından korkmuyor musun, diye sordu. İbrahim bin Ethem de:

– İkramda israf olmaz, dedi.

Cömertlik kanaati arttırır, kanaat de gereksiz harcamalardan korur. Bu nedenle ikram israf olmadığı gibi, bereket vesilesidir. Ama bu ikramın içine gösteriş ve övünme karışmamalıdır. Eğer karışırsa hem israf, hem riya olur.

Tüketimin kışkırtıldığı, israfın yaygınlaştığı bir dönemde yaşıyoruz. Eskiden gereksiz harcamaları paramız yettiği kadar yapardık. Şimdi kredi kartları yüzünden olmayan parayı bile israf edebiliyoruz. Sonuçta bundan gönüllerimiz de ceplerimiz de zararlı çıkıyor. Halimizi fark edince de sorumluluğu dünya düzenine atıyor, işin içinden sıyrılmaya çalışıyoruz. Halbuki mücadele etmek için dünyadaki sistemi değiştirmek zorunda değiliz. Sadece kanaate sarılarak ve gönlümüzü genişleterek bu şeytanî çarktan kurtulabiliriz.