Bharara iddianameyi yeniledi... Sarraf soruşturması Türkiye’ye yürüyor

office

Ben sizden değilim...
Pro Üye
9 Eylül 2007
21.432
66.516
savcibharara.jpg


New York Güney Bölgesi Savcısı Preet Bharara, Rıza Sarraf hakkında hazırladığı iddianameyi yeniledi. Türkiye, yeni iddianamede ABD çıkarlarına karşı komplo kurmak için işbirliği, İran’a uygulanan ambargoyu delmek, banka sahteciliği ve kara para aklama suçlarının işlendiği ülkeler arasında gösterildi.

ABD’nin saygın kamu yayın kuruluşu “Amerika’nın Sesi” Miami’de 19 Mart’ta gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Rıza Sarraf için New York Güney Bölgesi Savcısı Preet Bharara tarafından hazırlanan iddianamenin yenilenmiş haline ulaştı. Can Kamiloğlu imzalı habere göre 30 Mart’ta yenilenen iddianamede Türkiye ilk kez suçun işlendiği ülkeler arasında sayıldı.

Savcı ilk iddianamede Sarraf’ın bazı şirketleri aracılığıyla Dubai ve Türkiye’de işlemler yaptığını özet olarak geçiyordu. Suçların hangi ülkelerde işlendiği yazmıyordu. Son iddianamede ise Türkiye bu suçların işlendiği yer olarak açık bir şekilde 4 ayrı suçlamayla ilişkilendirildi. Sarraf’a yöneltilen ABD çıkarlarına karşı komplo kurmak için işbirliği, İran’a karşı uygulanan uluslararası ambargoyu delmek, banka sahteciliği ve kara para aklama suçlamalarının işlendiği yer olarak New York ve Birleşik Arap Emirlikleri ile birlikte Türkiye de kaydedildi. Suç Türkiye’de işlendiği için savcı Sarraf’ın bu suçları kimlerle birlikte ve nasıl işlediğini araştırma hakkına ve dosyasına koyma, ifadesini alma hakkına sahip oldu. İlk iddianameyle bunu yapamazdı. Şimdi dosyanın ucunun nereye kadar gideceğini zaman gösterecek.

İddianamede yapılan değişiklikte işlenen suçların tarihlerinde de değişiklikler yapıldı. Önceki iddianamede suçların işlenme tarihi olarak 2010 ile 2014 yılları gösteriliyordu. Yeni iddianamede ise tarih aralığı 2010- 2015 yılı olarak değiştirildi. Sarraf ile ilgili tüm suçlamaların başına yeni tarih dilimleriyle birlikte, ‘Rıza Sarraf, New York, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve her nerede bu suçlar işlendiyse’ ifadesi getirildi. İddianamede ayrıca New York’ta ismi gizli tutulan bir Çin bankasının da suçlara aracı olarak dahil olduğu iddiaları yer aldı.

Haberde dikkat çeken bir başka unsur da soruşturmanın 17 Aralık 2015 tarihinde işleme konduğunun ortaya çıkması oldu. ABD federal adli sistemi resmi kayıtlarına göre, soruşturmanın başladığı resmi tarih Türkiye’de ‘17 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Skandalı’ olarak anılan soruşturmanın ikinci yıldönümünde denk gelen 17 Aralık 2015. Haberde soruşturmanın başlatıldığı 17 Aralık’tan itibaren iddianamenin gizli olarak sisteme girdiği, gizlilik kararının da Sarraf’ın Miami’de tutuklanmasının ardından 21 Mart 2016 tarihinde kaldırılarak iddianamenin kamuoyuyla paylaşıldığı ifade edildi.

Savcı Preet Bharara’nın ofisinden Cumhuriyet’e yapılan açıklamada da bu bilgi doğrulandı. Cumhuriyet’e konuşan yetkiliye göre 15 Aralık 2015 tarihinde büyük jurinin (grand jury) görüp kabul ettiği iddianame tekrar Bharara’nın ofisine gönderildi. Sarraf hakkındaki iddiaların ve kanıtlar yeterli görüldüğü ve Savcı Preet Bharara’ya soruşturma açma yetkisi veren juri kararı ile birlikte iddianame 17 Aralık 2015 tarihinde Bharara’nın ofisinde resmi olarak kayıtlara kondu. Tarihin 17 Aralık’ın ikinci yıldönümüne denk gelmesi ile ilgili olarak Bharara’nın ofisi adına konuşan yetkililer herhangi özel bir yorum yapılmaması gerektiğini belirtti.

New York Barosu ve Sarraf davasının görüleceği New York Güney Bölgesi Mahkemesi’ne kayıtlı avukat Cahit Akbulut da Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada “Sarraf davasının ABD’de 17 Aralık tarihinde başlaması çok enteresan. Yılın 365 günü var. Böyle bir tarihi yakalamak 365’te bir şans ve o tarih yakalanmış. Çok çok büyük tesadüf olabileceği gibi Türkiye’de üzeri kapatılan soruşturmanın buradan çok güçlü bir şekilde başka yerlere de uzanabileceğinin ciddi sinyali olabilir” yorumunu yaptı.

http://www.amerikaliturk.com/news/m......-sarraf-sorusturmasi-tuerkiyeye-yuerueyor/
 
Keşke zamanında ülkemizde adalet sağlansaydı. Önüne yatmak yerine yargılasalardı suçu olanları da biz de adaleti abd' den beklemeseydik dimi... Negzel olurdu.

Ne munasebet, madalya takmak gerekirdi.. bu abd de nepcim ulke bizim madalya takacagimiz adami yargiliyor :63:

Bu arada evet, Amerikanin adaletini bizim adaletsizligimize tercih ederim..
 
Abd nin hiçbirşeyini kendi ülkemin hiçbirşeyine değişmem, sorunlar milli olarak çözülmeli.abd nin suni sorunlar yaratıp bu sorunlar üzerinden istediği gibi tasarruflar yaptığını düşünüyorum.
E çözselerdi, ellerinden tutan mı vardı. Reza içerdeydi, bizim savcılar adam akıllı araştırıp bağlantıları çıkarsaydı da söz ABD'nin olmayaydı, şimdi.
Kendi düşen ağlamaz iki gözü birden çıkar demişler.
 
E çözselerdi, ellerinden tutan mı vardı. Reza içerdeydi, bizim savcılar adam akıllı araştırıp bağlantıları çıkarsaydı da söz ABD'nin olmayaydı, şimdi.
Kendi düşen ağlamaz iki gözü birden çıkar demişler.

bizde sorunlar madalya takılarak çözülüyorsa demek.. :KK53:
 
yok öne yatanları temizliyor adam itinayla.. bakalım ipin ucu nereye gidecek..
Tunelin ucu diyosun ...hadi hayirlisi hakeden hakettigini bulmasi umidiyle...ama ulkenin sorununu dis ulkenin cozmesi kemal sunalin dedigi gibi cokta iyi yere cikmayacagi kesin...
 
E çözselerdi, ellerinden tutan mı vardı. Reza içerdeydi, bizim savcılar adam akıllı araştırıp bağlantıları çıkarsaydı da söz ABD'nin olmayaydı, şimdi.
Kendi düşen ağlamaz iki gözü birden çıkar demişler.
Bu işin içinde başka şeyler olduğunu düşünüyorum, Reza oraya bilerek gitti. Abd ye günahım kadar güvenmiyorum,bizim menfaatimize bir iş yapacağına inanmıyorum.bu açıdan bakınca ben bu meseleyi abd çözülmemiş bir sorunu çözüyor olarak algılamıyorum.
 
Ondan hic suphem yok emin olabilrsin !!!!

ne güzel, emin olmak yani :)

vergisini düzenli olarak veren, olmayan kanunlara ve kurallara bile saygı gösteren, son derece düzgün bir vatandaşım.. ben bu kadar düzgünlükle kazancımla bir ev bile alamazken birileri "bakara-makara" diye ayet sallayıp ülkeyi yesin.. sonra bunun kaynağını en gözde ülkelerimden biri olan ABD sorunca ben eğlenmeyeyim de kim eğlensin Amine? sen mi? :KK53:
 
Bu işin içinde başka şeyler olduğunu düşünüyorum, Reza oraya bilerek gitti. Abd ye günahım kadar güvenmiyorum,bizim menfaatimize bir iş yapacağına inanmıyorum.bu açıdan bakınca ben bu meseleyi abd çözülmemiş bir sorunu çözüyor olarak algılamıyorum.
Reza oraya zaten bilerek gitti. Zencani İran'da idam aldı. Daha yeni açıkladı T.R 8,5 milyar dolar rüşvet dağıttım diye, Zencani'nin ortağı bu adam, bu işe bulaşmamış olması mümkün değil, İran'ın zaten hedefinde. T.R'de pekala İran tarafından bir suikaste kurban gidebilir ya da İran ve T.R arasındaki bir pazarlığın konusu olabilirdi, o da ülkeden uçtu.
Bu sorun çözülmemiş bir sorun. Çünkü Bu adam tam da ABD'deki iddiaların bir benzeriyle göz altına alındı. Ve hakkındaki iddialar adam gibi araştırılmadan, şantaj kumpas montaj ayağına çıkarıldı, hatta peçetelere yazı yazıldı uğruna. Adamı apar topar çıkardılar.
Araştırmadılar. Araştırmalıydılar. Biz yapmadık, şimdi ABD yapıyor. Bunda kızacak ya da dış mihrap arayacak bir mesele yok. Durum gayet net.
 
Tunelin ucu diyosun ...hadi hayirlisi hakeden hakettigini bulmasi umidiyle...ama ulkenin sorununu dis ulkenin cozmesi kemal sunalin dedigi gibi cokta iyi yere cikmayacagi kesin...
Ama bu sadece bizim ülkenin sorunu değil Amine. Reza hangi suçla yargılanacak biliyor musun? ABD'nin İran'a uyguladığı yaptırımları/amborgaları delmek suçundan. İddianameye göre de Zerrab bu suçu, içlerinde T.R'nin de bulunduğu bir kaç ülkede kurduğu şirketler yoluyla bu ambargoları delerek işledi.
Örneğin malı önce ABD'den T.R'ye getirdi, T.R'den İran'a götürdü, bu kadar basit değil tabii ama bunun dolambaçlısı. Kısacası orada görüşülen bizim meselemiz değil, ABD'nin de meselesi aslında.
 
X