ben bir bireyim

bence günümüz erkeklerinin %80 ini böyle ki zaten. kadınlara mühendisliği elinde tornavidayı ya da soforlugu yakıstırmayan bir toplumuz. hala eskiler kadına en çok yakışan meslek öğretmenlik diyerek kadını tek tip yapmak istiyor.
bir yerde çatır çatır hakkını koruyan kadınlara afferin derken, karşısında güçlü durmanızı hazmedemediyorlar.
 
Erkek egemen toplumun kıymetlisi, evimizin direği, ömrümüzün varı, sebebi hayatımız erlerimiz, beylerimiz, kocişlerimiz...
Onlar bizim yerimize çalışır, okur, yorumlar hatta gerekirse düşünür.
Ötesine ne hacet!
 
eşinizi tanıyacak vakit bulamadınız mı?
mesela nişanlıyken de facebook paylasımlarınıza sizin konusmalarınıza giyiminize karısmıyor muydu?
flört dönemimiz kısa sürdü, nişanlanana kadar kıyafetten hiç sorun yaşamadık; facebook paylaşımlarında da durum aynı.. Flört dönemimiz sorunsuzdu. Ne zamanki nişana karar verdik, ilk sinyal yandı. Nişan kıyafetim gayet sıradan dekoltesiz ise de ona göre çok açıktı ve bu kıyafeti giyerek onu ezdim geçtim. Nişan öncesi bu kıyafetten dolayı büyük bir kriz çıktı aramızda, yüzüğü attım. Sonra bir kıyafetten ötürü yapılır mı dedim , dedik. Çünkü başka hiçbir sorun yoktu aramızda. Aileler de çok iyi anlaştılar.. Oturduk konuştuk kıyafette ne istiyor, neye oluru yok; ben ne istiyorum vs.. Anlaşmıştık. Onun istediği kendi ailesinin yanında kalın askılı da olsa kısa bir şey giymemem, dizüstü etek giymememdi. Tamam dedim , bunlar nedir ki yani? Ancak öyle olmadı... Evlendik sorun olmayan kıyafetlerim sorun oldu. Biz bizeyken bile karışmaya başladı kıyafetlerime, kıyafetlerimi yakmakla yırtmakla tehdit etti.
 
çözüm mü, var mı öyle bir şey? O kadar düşünür oldum ki şu kadın-erkek meselesini ve ülkemizdeki kadının yerini. Her gün okuduklarımız, şiddet , tecavüz haberleri.. Neden diyorum, neden? Bir insan, nasıl cinsiyetinden ötürü başka bir insanı değersiz görebilir, nasıl ona mal muamelesi yapabilir? Nasıl bir zihniyettir? İşte bunları eşimle konuştuğumda bana Kuranı Kerim'den , hadislerden örnekler veriyor. Verdiği örnekler de şunun gibi şeyler: "Erkeğiniz sizi yatağa çağırdında elinizde ne iş varsa derhal bırakın. Erkeğinizi memnun edin..." Tabii cümleler tam olarak böyle olmasa da verdiği mesajlar böyle...

Anlamadığım eşinizi hiç tanımadan mı evlendiniz. Kuranı kerim i bile işine göre yorumlayan bir adam. hiç mi sohbet edip görüşleriniz paylaşmadınız bu kadar gündemi takip eden görüşleri olan bir bayansanız . eşinizle sohbet etmeden görüş belirtmeden nasıl zaman geçirip evlilik kararı aldınız.
 
.. Bende beğendiği hiçbir şey yokmuş. Eeee o zaman niye evlendin dediğimde de "Boşluk anımdaydım, zamanla düzelirsin , çevremdeki kadınlar evlendikten sonra değiştikleri için seni de öyle olacak sandım vs vs" Bu lafları sıralarken onu tokatlamak istiyorum. Gel de feminist olma

Akilli adam esi kendini gelistirememis biriyse onun donanimlarini zenginlestirmeye destek olur ki...

Hayatla mucadeleleri kolaylassin, hayirli evlatlari, guclu bir aileleri olsun.

Esinizde algi mekanizmasi tersine isliyor galiba, kadinlarin yeterliligini yermek icin sacmalamis resmen.


Bunlar cok agir hakaretler.

Bir erkegin bir kadina 'bosluk animdaydin, zamanla duzelirsin sandim' demesi icin...

O kadinin toplumsal olarak kabul gormeyen davranislarda bulunuyor olmasi lazim.

Onun cevresinde gordugu kadinlar zamanla ogrenilmis caresizligin de eklendigi...

Koca, coluk cocuk yorgunluguyla elini etegini hayattan cekip kuzuya donen tipler oldugu icin...

Esiniz sizin soz sahibi olup hayatta varlik gostermenize tahammul edemiyor ve belli ki edemeyecek.

Bari tavrinizi saglam bir sekilde koyun ki boyle hodukce laflar edemesin.

Toplum olarak akla, fikre en cok ihtiyac duydugumuz su gunlerde...

Sirf kendinde yok ve de kadinlarda olmasina dayanamiyor diye...

Nitelikli bir beyni yok saymaya calismasin.
 
Sonra gel bu tip dusunen adamlardan demoktarik hareket bekle...

Secme ve secilme ozgurlugunu mu elinden almaya calisiyormus? Kadin evlenince haklari bitiyor muymus? Esiniz bir kac asir geriden geliyor galiba. Gecmis olsun..
 
Artık "kıyafet" lafı duymak istemiyordum. Neyseki kış ayındayız da bu tartışmalar şimdilik geride kaldı ama kıştan sonrası bahar ve yaz... Ve bana diyor ki yazın yine kıyafetten dolayı tartışmayalım, tartışma yaratmayacak şeyler al, parayı düşünme..Oldu canım, ben de hemen "tamam kocacım sen nasıl istersen" diyeceğim. Olur mu ya öyle şey? Ben koskoca bir kadınım. Hani gerçekten dekolte giyinmiş olsam hak vereceğim. Ancak ne mini etek giyerim, ne tayt giyerim, ne de ip askılı giyerim. Benim açıklığım kalın askılı uzun elbiseler ve kışın giyindiğim -opak çorapla kullandığım- diz hizası veya dizden bir iki parmak kısa elbiselerimdir. Yazın şort mort da asla giyinmem. Genelde kayık yaka bluz kullanırım, onlara bile takık durumda!!!Diyor ki bisiklet yaka veya lacos tarzı tişört giyin.. Yahu giyerim, onu da giyerim de bir kadın hep aynı tarz giyemez ki. Erkek kafası bunu anlamıyor. Kendileri bir gömlek tişörtle ömürlerini geçirdikleri için onlara olur gibi geliyor.
 
Üniversite mezunu, çalışma hayatı olan ; kaliteli bir sosyal çevresi ve sosyal yaşamı olan bir kadınım. Henüz 30'lu yaşları görmemiş kendimce eli yüzü düzgün boylu poslu, dikkat çekici bir tipim. Benim derdim şu ki, eşim benim ayakları yere basan, kafası çalışan, sosyal ve siyasi meselelere duyarlı ve bu konulara kafa yoran, fikir sunmaya çalışan biri olmamı hazmedemiyor. Eşim de ünv.mezunu güya ancak yetiştiği çevre ve kültürü çok ataerkil. En basitinden benim haberleri izlememi, facebookta herhangi bir siyasi paylaşımda veya bir köşe yazarının yazısını paylaşmamdan rahatsız oluyor. Ona göre "normal kadın" gibi davranmıyormuşum. Yani kısacası, sen kadınsın siyasetten konuşmak senin neyine demeye getiriyor? Onun bu egemen erkek söylemlerinden nefret ediyorum, bir yere kadar susabiliyorum karşısında. Geçenlerde bana "Özgür kadın ağzıyla konuşma" dedi. Feministlikten nefret ediyor. Sürekli "evli normal kadınlar" gibi davranmamı istiyor. Sürekli başkalarıyla kıyaslıyor, her şeyimi eleştiriyor. Sanki anormal bir kişiliğim var veya anormal bir yaşamım varmışçasına konuşup duruyor. Kaldi ki evli bir kadınım ve yapmam / yapmamam gerekenleri bilen bir kişiyim. Ne içer dağıtırım ,ne geceleri dolaşırım , ne erkek arkadaşım vardır, ne de ev işlerinde umursamaz biriyim.. Ne bekliyor ki bu adamlar? Parasını kazanan, söyleyecek sözü olan , birey olan bir kadından niye bu kadar korkuyorlar ki?
Eş problemli belli. Kadını ezmeye çalışan cinsten ama sizin sondaki cümleleriniz de çok normal değil bence. Evli bir kadının yapması ve yapmaması gereken şeyler diye bir şey olabilir mi? İçip dağıtan, gece çıkan, erkek arkadaşı olan ev işlerini umursamayan kadın kocası tarafından silkelenmeli mi?
 
Başlarda kıyafetti tek sorun, zamanla birlikte yaşadıkça yenileri eklendi. İşte benim bir "erkek" gibi haberleri takip etmem, evimize gelen misafirlerimizle siyasetten konu açıldığında fikrimi söylemem, onunla farklı düşündüğümüz konularda sırf başkaları var diye kendi görüşümü savunmam... Onun ailesini zırt pırt aramamam; güya ailesine değer vermiyormuşum. Ben normalde telefonda konuşmaktan hoşlanmam. Bekarken bile annem zorla arattırırdı bayram gibi özel günlerde büyüklerimizi.Tabii şimdi evliyim, ne yapmam gerektiğini biliyorum. Bazen haftada bir bazen 10 günde veya en fazla 15 günde bir kayınvalidemi, eltilerimi arıyorum. Daha ne yapayım yani? İnanın kendi ailemi de aynı oranda arıyorum. Kendi annemi her gün arayıp onunkini boşlasam sitem etsin de durum ortada yani
 
Eş problemli belli. Kadını ezmeye çalışan cinsten ama sizin sondaki cümleleriniz de çok normal değil bence. Evli bir kadının yapması ve yapmaması gereken şeyler diye bir şey olabilir mi? İçip dağıtan, gece çıkan, erkek arkadaşı olan ev işlerini umursamayan kadın kocası tarafından silkelenmeli mi?
Evet hatalı bir ifade kullanmışım. Kesinlikle bunları yapan bir kadın hırpalanmamalı. Herkes bazen içip dağıtmak, bağıra bağıra şarkı söylemek, adeti olmadığı halde sigara içmek ne biliiim o gün yemek , temizlik yapmak istemeyebilir.Bunları yaptı diye kötü muamele görmemeli. Öyle yazdım çünkü eşime göre bir kadında bunlardan özellikle erkek arkadaş, gece gezmesi varsa kadın hak eder
 
Eş problemli belli. Kadını ezmeye çalışan cinsten ama sizin sondaki cümleleriniz de çok normal değil bence. Evli bir kadının yapması ve yapmaması gereken şeyler diye bir şey olabilir mi? İçip dağıtan, gece çıkan, erkek arkadaşı olan ev işlerini umursamayan kadın kocası tarafından silkelenmeli mi?
Evet hatalı bir ifade kullanmışım. Kesinlikle bunları yapan bir kadın hırpalanmamalı. Herkes bazen içip dağıtmak, bağıra bağıra şarkı söylemek, adeti olmadığı halde sigara içmek ne biliiim o gün yemek , temizlik yapmak istemeyebilir.Bunları yaptı diye kötü muamele görmemeli. Öyle yazdım çünkü eşime göre bir kadında bunlardan özellikle erkek arkadaş, gece gezmesi varsa kadın hak eder
 
Evet hatalı bir ifade kullanmışım. Kesinlikle bunları yapan bir kadın hırpalanmamalı. Herkes bazen içip dağıtmak, bağıra bağıra şarkı söylemek, adeti olmadığı halde sigara içmek ne biliiim o gün yemek , temizlik yapmak istemeyebilir.Bunları yaptı diye kötü muamele görmemeli. Öyle yazdım çünkü eşime göre bir kadında bunlardan özellikle erkek arkadaş, gece gezmesi varsa kadın hak eder
Yanlış bir insanla yanlış bir evlilik yapmışsınız...
 
Üniversite mezunu, çalışma hayatı olan ; kaliteli bir sosyal çevresi ve sosyal yaşamı olan bir kadınım. Henüz 30'lu yaşları görmemiş kendimce eli yüzü düzgün boylu poslu, dikkat çekici bir tipim. Benim derdim şu ki, eşim benim ayakları yere basan, kafası çalışan, sosyal ve siyasi meselelere duyarlı ve bu konulara kafa yoran, fikir sunmaya çalışan biri olmamı hazmedemiyor. Eşim de ünv.mezunu güya ancak yetiştiği çevre ve kültürü çok ataerkil. En basitinden benim haberleri izlememi, facebookta herhangi bir siyasi paylaşımda veya bir köşe yazarının yazısını paylaşmamdan rahatsız oluyor. Ona göre "normal kadın" gibi davranmıyormuşum. Yani kısacası, sen kadınsın siyasetten konuşmak senin neyine demeye getiriyor? Onun bu egemen erkek söylemlerinden nefret ediyorum, bir yere kadar susabiliyorum karşısında. Geçenlerde bana "Özgür kadın ağzıyla konuşma" dedi. Feministlikten nefret ediyor. Sürekli "evli normal kadınlar" gibi davranmamı istiyor. Sürekli başkalarıyla kıyaslıyor, her şeyimi eleştiriyor. Sanki anormal bir kişiliğim var veya anormal bir yaşamım varmışçasına konuşup duruyor. Kaldi ki evli bir kadınım ve yapmam / yapmamam gerekenleri bilen bir kişiyim. Ne içer dağıtırım ,ne geceleri dolaşırım , ne erkek arkadaşım vardır, ne de ev işlerinde umursamaz biriyim.. Ne bekliyor ki bu adamlar? Parasını kazanan, söyleyecek sözü olan , birey olan bir kadından niye bu kadar korkuyorlar ki?
Benim eşim de gizli maço aklınca.Çıkarttırmadım o huyunu dışarı.Kadın dediğin diye lafa girer gerisini getiremez getirtmem,kaldı ki sabah bana kahve Türk kahvesi yaptı ve kadınlar günümü kutladı :KK70: Tam da ne kadınlar günüymüş kadının günü mü olurmuş diye salvo atmaya niyetlenmişti ki kendini bana kahve yaparken buldu.Ben de senin gibiyim,sen fikrini söylemekten çekinme,kendi istediği gibi olunca da ilk iş seni ezmek oluyor ve akılları başka yere kayıyor.Kadınız biz Allah bizi güçlü yaratmış içimizden insan çıkıyor daha ne olsun,onlar da bundan korktuğu için bastırmaya uğraşıyorlar.
 
Bu insanlar evlenmeden once illa ki renk veriyorlar. Bile bile evlenip sonradan 40 yillik zihniyeti sikayet etmek de bana garip geliyor. Bu adamlar boyle. Uymuyorsa evlenmeyeceksiniz. Ne onlar sizin gibi kadinlari, ne sizin gibi kadinlar onlari sececek. Herkes dengiyle evlenecek. Tahammul edemedigi karakterlerle, yine de "asigim" diye israrla evlenmek isteyenlere ibret olsun bu konu. Sayin konu sahibi, bu adam degismez. Ya bu deveyi gudeceksin, ya bu diyardan gideceksin.
 
Bunu duymak ne acı... Kendime bile zor söylüyorum, çevremdekilere arkadaşlarıma ise hiç söyleyemiyorum.Yanlış hesap Bağdat'tan döner mi?
Dönebilir, ama bu size bağlı. Bir erkeğin egosu altında bir ömür boyu yaşayıp onun gibi çocuklar yetiştirmeye katlanabilecekseniz devam edin. Ama katlanamayacaksanız bağdattan geri dönüş bileti almaya bakın. Bana bunu söylemek kolay tabi, uygulamak zor.
 
Üniversite mezunu, çalışma hayatı olan ; kaliteli bir sosyal çevresi ve sosyal yaşamı olan bir kadınım. Henüz 30'lu yaşları görmemiş kendimce eli yüzü düzgün boylu poslu, dikkat çekici bir tipim. Benim derdim şu ki, eşim benim ayakları yere basan, kafası çalışan, sosyal ve siyasi meselelere duyarlı ve bu konulara kafa yoran, fikir sunmaya çalışan biri olmamı hazmedemiyor. Eşim de ünv.mezunu güya ancak yetiştiği çevre ve kültürü çok ataerkil. En basitinden benim haberleri izlememi, facebookta herhangi bir siyasi paylaşımda veya bir köşe yazarının yazısını paylaşmamdan rahatsız oluyor. Ona göre "normal kadın" gibi davranmıyormuşum. Yani kısacası, sen kadınsın siyasetten konuşmak senin neyine demeye getiriyor? Onun bu egemen erkek söylemlerinden nefret ediyorum, bir yere kadar susabiliyorum karşısında. Geçenlerde bana "Özgür kadın ağzıyla konuşma" dedi. Feministlikten nefret ediyor. Sürekli "evli normal kadınlar" gibi davranmamı istiyor. Sürekli başkalarıyla kıyaslıyor, her şeyimi eleştiriyor. Sanki anormal bir kişiliğim var veya anormal bir yaşamım varmışçasına konuşup duruyor. Kaldi ki evli bir kadınım ve yapmam / yapmamam gerekenleri bilen bir kişiyim. Ne içer dağıtırım ,ne geceleri dolaşırım , ne erkek arkadaşım vardır, ne de ev işlerinde umursamaz biriyim.. Ne bekliyor ki bu adamlar? Parasını kazanan, söyleyecek sözü olan , birey olan bir kadından niye bu kadar korkuyorlar ki?

olmaması gereken bi evlilik yapmışsın. olması istediği kadınmış gibi davranmaya çalış. onun hayatıyla ilgili olaylarla "ben anlamam" deyip elini ayağını çek. beraber bi konu üzerinden tartışmayın. sadece "kadınlık" yap bakalım. evinde bi hizmetçi ve yatağında bi partnerden ibaret olan bi kadınla ne kadar mutlu olabilicek çok merak ediyorum. bi dene derim.
 
X