- 16 Ağustos 2010
- 292.910
- 602.599
- 43
Teknolojiyle birlikte bel ve boyun fıtıklarındaki artışa rağmen tedavi yöntemleri de bir o kadar gelişmiş durumda. Özellikle son yıllarda kansız, tam kapalı, endoskopik fıtık ameliyatıyla hasta aynı gün taburcu edilebiliyor..
Gelişen teknoloji sonucu insan yaşamı kolaylaştıkça bel ve boyun fıtıkları daha sık görülür oldu. Beyin Omurilik ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Cezmi Ük ile Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Başak Öğüt Perktaş “Buna karşın gelişen teknoloji sayesinde daha çok hastayı ameliyat etmeden tedavi edebiliyoruz” diyor. Özellikle son 10 yıldır uygulanan PELD (tam kapalı endoskopik diskektomi) sistemi sayesinde, hastaya diğer cerrahilere göre çok daha düşük riskle, kansız ve hastanede yatmasına gerek kalmadan şifa verilebiliyor. Her hastalıkta olduğu gibi bel ve boyun fıtıklarında da doktorun ayrıntılı muayenesi gerekiyor. MR, röntgen grafileri, sinir ölçümleri ve kan tahlilleri tanıyı kesinleştirici yardımcı teşhis metotlarının en önemlileri arasında bulunuyor. Bunların yeterli olmazsa tanıyı kesinleştirmeye yarayan sintigrafi, diskografi, myelografi gibi ek tetkikler gerekebiliyor.
AMELİYATSIZ TEDAVİ MÜMKÜN MÜ?
Bel ve boyun fıtıklarının bazı şartlar dışında çoğu zaman ameliyatsız tedavi edilmesi mümkün olabiliyor. Disk yırtılıp dışarı akmadıysa ve bu durum sinirlerde hasar yaratmadıysa tedavi çoğu zaman ameliyat dışı yöntemlerle gerçekleştiriliyor. Yeni gelişen teknolojiler hastaların ameliyatsız tedavi olma oranlarının her geçen gün artmasını sağlıyor. Cerrahi tedavi kaçınılmaz olduğunda bile çoğu zaman hasta çok sınırlı bir müdahaleyle tedavi edilip günler içinde normal hayatına dönebiliyor.
TEDAVİ YÖNTEMİ HASTAYA GÖRE DEĞİŞİR
Uzmanlar “Hastalık yoktur, hasta vardır. Çok büyük fıtığı olan bir hastaya öncelikle medikal tedavi, bazen de küçük bir fıtığa cerrahi müdahale önerebiliyoruz” diyor. Hastanın yaşı, işi, sosyal durumu, hastalığının süresi ve eşlik eden rahatsızlıklar verilecek tedavi kararında etkin olan faktörler arasında bulunuyor. Bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde bugün gelinen noktada çok gerekmedikçe cerrahi müdahale yapılmaması, mutlaka cerrahi gerekiyorsa da bu işlemin hastaya en az zarar verecek düzeyde, kontrollü ve sınırlı olması tercih ediliyor. Örneğin artık fıtık için neredeyse hiç açık cerrahi önerilmediği gibi çoğu zaman PELD (tam kapalı endoskopik fıtık ameliyatı) bile yeterli olabiliyor. Kansız ve hastanede yatmayı gerektirmeyen bu yöntem sayesinde hasta birkaç gün içinde işine ve sosyal yaşamına dönüş yapabiliyor.
En önemli şeyin doğru tedavinin doğru zamanda yapılması olduğu belirtiliyor. Doğru teşhisle, doğru zamanda, doğru yapılmış bir ameliyatta başarı oranı yüzde 90'ları buluyor. Bel ve boyun fıtığı ameliyatlarından sonra yüzde 4-7 hastada nüks oluşabiliyor.
Bu noktada cerrahların, hastanın operasyonu sırasında, özellikle de mikroskopik ya da endoskopik ameliyatta, diskin tümünü çıkarmalarının imkânsız olduğunun unutulmaması gerekiyor. İçeride kalan materyal, yerinden koparak yüzeye doğru yer değiştirip sinire tekrar basabiliyor. Bu durum bu tip hastaların ikinci ya da üçüncü kez opere edilmek zorunda kalmalarıyla sonuçlanabiliyor.
CERRAHİ DIŞI TEDAVİLER
Tedavi metotlarında son 10 yılda çok önemli gelişmeler sağlandığı belirtiliyor. Bunlar cerrahi dışı ve cerrahi olmak üzere 2 gruba ayrılıyor. Çeşitli ilaçlar, istirahat, bel-boyun eğitimi ve egzersizleri birinci basamak tedavileri oluşturuyor. Şikâyeti süren hastalara çeşitli muayene ve tetkikler yapılıyor. Bir sorun tespit edilememesi halinde 4-6 haftalık bir alternatif tedavi programı uygulanıyor. Bu tedaviler şöyle sıralanıyor:
Fizik tedavi
Manuel tedavi
Fıtık içine çeşitli madde enjeksiyonları (Ozon, steroid, vs)
Omuriliğe ilaç enjeksiyonla
Nöralterapi
Proloterapi
Lazer tedavisi
Radyofrekans tedavisi
CERRAHİ TEDAVİLER
Klasik diskektomi (açık ameliyat): Genel anestezi altında geniş bir kesiden o bölgedeki kemik, kas ve dokular alınıyor.
Mikrodiskektomi (kapalı ameliyat): Genellikle spinal anestezi altında, birkaç santimetrelik bir kesiden diğer dokulara minimal zarar verilerek mikroskop altında uygulanan bir yöntemdir.
PELD (tam kapalı endoskopik fıtık ameliyatı): Lokal ya da spinal anestezi altında ince bir kanülle direkt diske girilip hiçbir dokuya zarar vermeden yapılıyor.
FİZİK TEDAVİNİN YERİ TARTIŞILMAZ
Bel ve boyun fıtıklarında acil bir durum yoksa ve hastanın fıtığı yırtılıp kopmamışsa, fizik tedavi mutlaka yararlanılması gereken bir tedavi yöntemi olarak görülüyor. Doğru seçilmiş hasta grubunda, 2-4 hafta süresince uygulanan fizik tedavi seansları doğru medikal tedavi ve eğitimlerle birleştiğinde çok başarılı sonuçlar veriyor.
Fizik tedavi sadece fıtık tedavisinde değil, cerrahi tedavi sonrası oluşan ağrı ve ödemin çözülmesi ile kas ve eklemlerin eski gücüne getirilmesinde de uygulanıyor.
Standart fizik tedavi uygulamalarına ek olarak son zamanlarda hastalarda tedavi alternatifleri arasına giren manuel terapi, proloterapiler ve bantlama tekniklerinden de başarılı sonuçlar alınıyor.
Kaynak:f5
Gelişen teknoloji sonucu insan yaşamı kolaylaştıkça bel ve boyun fıtıkları daha sık görülür oldu. Beyin Omurilik ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Dr. Cezmi Ük ile Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Başak Öğüt Perktaş “Buna karşın gelişen teknoloji sayesinde daha çok hastayı ameliyat etmeden tedavi edebiliyoruz” diyor. Özellikle son 10 yıldır uygulanan PELD (tam kapalı endoskopik diskektomi) sistemi sayesinde, hastaya diğer cerrahilere göre çok daha düşük riskle, kansız ve hastanede yatmasına gerek kalmadan şifa verilebiliyor. Her hastalıkta olduğu gibi bel ve boyun fıtıklarında da doktorun ayrıntılı muayenesi gerekiyor. MR, röntgen grafileri, sinir ölçümleri ve kan tahlilleri tanıyı kesinleştirici yardımcı teşhis metotlarının en önemlileri arasında bulunuyor. Bunların yeterli olmazsa tanıyı kesinleştirmeye yarayan sintigrafi, diskografi, myelografi gibi ek tetkikler gerekebiliyor.
AMELİYATSIZ TEDAVİ MÜMKÜN MÜ?
Bel ve boyun fıtıklarının bazı şartlar dışında çoğu zaman ameliyatsız tedavi edilmesi mümkün olabiliyor. Disk yırtılıp dışarı akmadıysa ve bu durum sinirlerde hasar yaratmadıysa tedavi çoğu zaman ameliyat dışı yöntemlerle gerçekleştiriliyor. Yeni gelişen teknolojiler hastaların ameliyatsız tedavi olma oranlarının her geçen gün artmasını sağlıyor. Cerrahi tedavi kaçınılmaz olduğunda bile çoğu zaman hasta çok sınırlı bir müdahaleyle tedavi edilip günler içinde normal hayatına dönebiliyor.
TEDAVİ YÖNTEMİ HASTAYA GÖRE DEĞİŞİR
Uzmanlar “Hastalık yoktur, hasta vardır. Çok büyük fıtığı olan bir hastaya öncelikle medikal tedavi, bazen de küçük bir fıtığa cerrahi müdahale önerebiliyoruz” diyor. Hastanın yaşı, işi, sosyal durumu, hastalığının süresi ve eşlik eden rahatsızlıklar verilecek tedavi kararında etkin olan faktörler arasında bulunuyor. Bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde bugün gelinen noktada çok gerekmedikçe cerrahi müdahale yapılmaması, mutlaka cerrahi gerekiyorsa da bu işlemin hastaya en az zarar verecek düzeyde, kontrollü ve sınırlı olması tercih ediliyor. Örneğin artık fıtık için neredeyse hiç açık cerrahi önerilmediği gibi çoğu zaman PELD (tam kapalı endoskopik fıtık ameliyatı) bile yeterli olabiliyor. Kansız ve hastanede yatmayı gerektirmeyen bu yöntem sayesinde hasta birkaç gün içinde işine ve sosyal yaşamına dönüş yapabiliyor.
En önemli şeyin doğru tedavinin doğru zamanda yapılması olduğu belirtiliyor. Doğru teşhisle, doğru zamanda, doğru yapılmış bir ameliyatta başarı oranı yüzde 90'ları buluyor. Bel ve boyun fıtığı ameliyatlarından sonra yüzde 4-7 hastada nüks oluşabiliyor.
Bu noktada cerrahların, hastanın operasyonu sırasında, özellikle de mikroskopik ya da endoskopik ameliyatta, diskin tümünü çıkarmalarının imkânsız olduğunun unutulmaması gerekiyor. İçeride kalan materyal, yerinden koparak yüzeye doğru yer değiştirip sinire tekrar basabiliyor. Bu durum bu tip hastaların ikinci ya da üçüncü kez opere edilmek zorunda kalmalarıyla sonuçlanabiliyor.
CERRAHİ DIŞI TEDAVİLER
Tedavi metotlarında son 10 yılda çok önemli gelişmeler sağlandığı belirtiliyor. Bunlar cerrahi dışı ve cerrahi olmak üzere 2 gruba ayrılıyor. Çeşitli ilaçlar, istirahat, bel-boyun eğitimi ve egzersizleri birinci basamak tedavileri oluşturuyor. Şikâyeti süren hastalara çeşitli muayene ve tetkikler yapılıyor. Bir sorun tespit edilememesi halinde 4-6 haftalık bir alternatif tedavi programı uygulanıyor. Bu tedaviler şöyle sıralanıyor:
Fizik tedavi
Manuel tedavi
Fıtık içine çeşitli madde enjeksiyonları (Ozon, steroid, vs)
Omuriliğe ilaç enjeksiyonla
Nöralterapi
Proloterapi
Lazer tedavisi
Radyofrekans tedavisi
CERRAHİ TEDAVİLER
Klasik diskektomi (açık ameliyat): Genel anestezi altında geniş bir kesiden o bölgedeki kemik, kas ve dokular alınıyor.
Mikrodiskektomi (kapalı ameliyat): Genellikle spinal anestezi altında, birkaç santimetrelik bir kesiden diğer dokulara minimal zarar verilerek mikroskop altında uygulanan bir yöntemdir.
PELD (tam kapalı endoskopik fıtık ameliyatı): Lokal ya da spinal anestezi altında ince bir kanülle direkt diske girilip hiçbir dokuya zarar vermeden yapılıyor.
FİZİK TEDAVİNİN YERİ TARTIŞILMAZ
Bel ve boyun fıtıklarında acil bir durum yoksa ve hastanın fıtığı yırtılıp kopmamışsa, fizik tedavi mutlaka yararlanılması gereken bir tedavi yöntemi olarak görülüyor. Doğru seçilmiş hasta grubunda, 2-4 hafta süresince uygulanan fizik tedavi seansları doğru medikal tedavi ve eğitimlerle birleştiğinde çok başarılı sonuçlar veriyor.
Fizik tedavi sadece fıtık tedavisinde değil, cerrahi tedavi sonrası oluşan ağrı ve ödemin çözülmesi ile kas ve eklemlerin eski gücüne getirilmesinde de uygulanıyor.
Standart fizik tedavi uygulamalarına ek olarak son zamanlarda hastalarda tedavi alternatifleri arasına giren manuel terapi, proloterapiler ve bantlama tekniklerinden de başarılı sonuçlar alınıyor.
Kaynak:f5