Ö
öziş
Ziyaretçi
- Konu Sahibi öziş
- #1
meme hastalıkları büyük memeler kitle
Memedeki kitleler genellikle kadınlar tarafından kendiliğinden ve tesadüfen tespit edilir. Hastalar bu kitleyi 'yumru, sertlik ya da şişlik' şeklinde yorumlayarak hekime gelirler.
Meme hastalıklarının belirtileri hastaya ve hastalığa göre değişiklik gösterir, ancak kabaca bunların tasnifini şöyle yapabiliriz:
• Memede kitle, yani ele gelen şişlik
• Meme ağrısı
• Memede büyüme
• Meme derisinin retraksiyonu; yani cildin muntazam yapısının bozularak, düzensiz, çekintili hal alması
• Meme başında retraksiyon yani çekinti, içe doğru göçme
• Meme cildinde kızarıklık, ödem; yani cildin şişkin bir hal alması
• Meme başında kaşıntı, kabuklanma ve yara gelişmesi
• Meme başında akıntı
• Koltuk altı bölgesinde şişlik
• Sırt ağrısı
Kitlelerin önemi şudur: Meme kanserinin ilk belirtisi % 80-90 oranında kitledir. Bazen tek belirti olabilir. Ancak her zaman memedeki kitle kanser anlamına gelmez. Gençlerde; fibroadenom dediğimiz selim karakterli hastalık kitle nedenlerinin başında gelir. Orta ve ileri yaşlarda ise, kitle tespit edilince kanser yönünden biraz daha dikkatli olunmalıdır.
Kesin olmamakla birlikte kitlenin karakteri hastalık hakkında bize kabaca fikir verebilir. Mesela mobil yani hareketli, düzgün kenarlı, sınırları belirgin ve memede ilave bulgusu olmayan kitleler selim bir hastalığın habercisidir. Ancak fikse yani hareket ettirilemeyen, sınırları belirgin olmayan ve düzgün olmayan, sert kitleler kanser yönünde riskli olanlardır.
Ağrı için kesin bir sınır koymak yanlış olur. Meme kanserinde ağrı nadir bir belirtidir. Ancak sadece meme de sınırlı, keskin ve tekrar edici ağrı meme arkasına yayılıyor ve hasta tarafından yanıcı, zonklayıcı, bıçak saplanır tarzda tarif ediliyorsa meme kanseri yönünden araştırılmalıdır. % 5-10 oranında meme kanserinin ilk belirtisi ağrı olabilir.
Özellikle adet dönemlerinde her iki meme de hissedilen hassasiyet birçok kadında vardır ve özellik arzetmez. Meme kistleri ve selim urları genellikle ağrısızdır. Özellikle emziren hanımlarda rastlanan, meme abselerinde ise zonklayıcı tarzda ağrı vardır.
Akut mastit veya lohusalık mastiti dediğimiz meme iltihabı süt vermenin bir komplikasyonu olarak ortaya çıkar. Genellikle ilk kez emzirenlerde ve sıklıkla da emzirmenin ilk haftasında ortaya çıkar. Bebeğin emmesi esnasında meme başında oluşan ve gözle görülemeyen tahribat ve çatlaklardan mikropların girmesi neticesinde ortaya çıkar.
Meme de hassasiyet ilk belirtidir. Bunu ağrı, meme cildinde kızarıklık ve ısı artışı takip eder. Bu dönemde hekime başvurulur, o memeyle beslenme terkedilerek uygun tedavi edilirse 1 hafta-lO günde iyileşir. Tedavi edilmezse sıklıkla meme absesine dönüşür. Ağrı ve hassasiyet artar, ısı artar, derideki kızarıklık ve ödem artar. Vücut ısısı da artar. Bu durumda mutlaka cerrahi olarak boşaltmak gerekir.
Tedavi süresince bebek emzirilmez ve meme de biriken süt özel bir vakumla boşaltılır. Hijyenik tedbirlerle risk minimale indirilebilir. Meme başı temizliği çok önemlidir. Emzirmeden önce ve sonra karbonatlı suyla, Ilık sabunlu suyla meme başının temizlenmesi çok önemlidir. Her iki memeden emzirmek tahrişi biraz daha azaltabilir. Zaman zaman başına vazelinli pansumanla uygulamak da son derece faydalıdır.
Meme büyümesi ergenlik döneminde, gebelikte ve mensturasyonun hemen öncesine rastlayan dönemde fizyolojik olarak meydana gelir. Tek bir memede bu dönemlerin dışında rastlanan büyüme önemlidir ve nadir rastlanan enflamatuar kanserin ilk belirtisi olabilir.
Koltuk altındaki lenf bezlerinin büyümesine bağlı olarak şişlik hissedilmesi meme hastalıkları dışında pekçok nedene bağlı olabilir. Memedeki şişlikle birlikte koltuk altında şişliğin farkedilmesi kanserin mevcudiyetini ve ileri evrede olduğunu gösterir.
Meme hastalıklarının, memede tümoral kitle dışında ikinci önemli belirtisi meme başı akıntısıdır. Meme başı akıntısı tüm meme hastalıklarının % 10'unda mevcuttur. Ancak akıntı her zaman hastalık belirtisi değildir. Özellikle süte benzer, süt kıvamında, ya da iki taraflı berrak tabiatlı akıntılar meme dışı sebeplerden meydana gelir. Yani fizyolojik kökenli olabilir.
:enbuyukkk::enbuyukkk::enbuyukkk::enbuyukkk:
Memedeki kitleler genellikle kadınlar tarafından kendiliğinden ve tesadüfen tespit edilir. Hastalar bu kitleyi 'yumru, sertlik ya da şişlik' şeklinde yorumlayarak hekime gelirler.
Meme hastalıklarının belirtileri hastaya ve hastalığa göre değişiklik gösterir, ancak kabaca bunların tasnifini şöyle yapabiliriz:
• Memede kitle, yani ele gelen şişlik
• Meme ağrısı
• Memede büyüme
• Meme derisinin retraksiyonu; yani cildin muntazam yapısının bozularak, düzensiz, çekintili hal alması
• Meme başında retraksiyon yani çekinti, içe doğru göçme
• Meme cildinde kızarıklık, ödem; yani cildin şişkin bir hal alması
• Meme başında kaşıntı, kabuklanma ve yara gelişmesi
• Meme başında akıntı
• Koltuk altı bölgesinde şişlik
• Sırt ağrısı
Kitlelerin önemi şudur: Meme kanserinin ilk belirtisi % 80-90 oranında kitledir. Bazen tek belirti olabilir. Ancak her zaman memedeki kitle kanser anlamına gelmez. Gençlerde; fibroadenom dediğimiz selim karakterli hastalık kitle nedenlerinin başında gelir. Orta ve ileri yaşlarda ise, kitle tespit edilince kanser yönünden biraz daha dikkatli olunmalıdır.
Kesin olmamakla birlikte kitlenin karakteri hastalık hakkında bize kabaca fikir verebilir. Mesela mobil yani hareketli, düzgün kenarlı, sınırları belirgin ve memede ilave bulgusu olmayan kitleler selim bir hastalığın habercisidir. Ancak fikse yani hareket ettirilemeyen, sınırları belirgin olmayan ve düzgün olmayan, sert kitleler kanser yönünde riskli olanlardır.
Ağrı için kesin bir sınır koymak yanlış olur. Meme kanserinde ağrı nadir bir belirtidir. Ancak sadece meme de sınırlı, keskin ve tekrar edici ağrı meme arkasına yayılıyor ve hasta tarafından yanıcı, zonklayıcı, bıçak saplanır tarzda tarif ediliyorsa meme kanseri yönünden araştırılmalıdır. % 5-10 oranında meme kanserinin ilk belirtisi ağrı olabilir.
Özellikle adet dönemlerinde her iki meme de hissedilen hassasiyet birçok kadında vardır ve özellik arzetmez. Meme kistleri ve selim urları genellikle ağrısızdır. Özellikle emziren hanımlarda rastlanan, meme abselerinde ise zonklayıcı tarzda ağrı vardır.
Akut mastit veya lohusalık mastiti dediğimiz meme iltihabı süt vermenin bir komplikasyonu olarak ortaya çıkar. Genellikle ilk kez emzirenlerde ve sıklıkla da emzirmenin ilk haftasında ortaya çıkar. Bebeğin emmesi esnasında meme başında oluşan ve gözle görülemeyen tahribat ve çatlaklardan mikropların girmesi neticesinde ortaya çıkar.
Meme de hassasiyet ilk belirtidir. Bunu ağrı, meme cildinde kızarıklık ve ısı artışı takip eder. Bu dönemde hekime başvurulur, o memeyle beslenme terkedilerek uygun tedavi edilirse 1 hafta-lO günde iyileşir. Tedavi edilmezse sıklıkla meme absesine dönüşür. Ağrı ve hassasiyet artar, ısı artar, derideki kızarıklık ve ödem artar. Vücut ısısı da artar. Bu durumda mutlaka cerrahi olarak boşaltmak gerekir.
Tedavi süresince bebek emzirilmez ve meme de biriken süt özel bir vakumla boşaltılır. Hijyenik tedbirlerle risk minimale indirilebilir. Meme başı temizliği çok önemlidir. Emzirmeden önce ve sonra karbonatlı suyla, Ilık sabunlu suyla meme başının temizlenmesi çok önemlidir. Her iki memeden emzirmek tahrişi biraz daha azaltabilir. Zaman zaman başına vazelinli pansumanla uygulamak da son derece faydalıdır.
Meme büyümesi ergenlik döneminde, gebelikte ve mensturasyonun hemen öncesine rastlayan dönemde fizyolojik olarak meydana gelir. Tek bir memede bu dönemlerin dışında rastlanan büyüme önemlidir ve nadir rastlanan enflamatuar kanserin ilk belirtisi olabilir.
Koltuk altındaki lenf bezlerinin büyümesine bağlı olarak şişlik hissedilmesi meme hastalıkları dışında pekçok nedene bağlı olabilir. Memedeki şişlikle birlikte koltuk altında şişliğin farkedilmesi kanserin mevcudiyetini ve ileri evrede olduğunu gösterir.
Meme hastalıklarının, memede tümoral kitle dışında ikinci önemli belirtisi meme başı akıntısıdır. Meme başı akıntısı tüm meme hastalıklarının % 10'unda mevcuttur. Ancak akıntı her zaman hastalık belirtisi değildir. Özellikle süte benzer, süt kıvamında, ya da iki taraflı berrak tabiatlı akıntılar meme dışı sebeplerden meydana gelir. Yani fizyolojik kökenli olabilir.
:enbuyukkk::enbuyukkk::enbuyukkk::enbuyukkk: