Babasıyla aynı dükkanı işleten biriyle ailesine yakın yaşamak

kese ortak iş ortak aile uzak ve gecesi gündüzü pek olmayan bir iş. sen eşimle vakit geçireyim diyeceksin o işler akşam saatlerinde yoğun oluyir babam tek yapamaz diyecek. sen tatile gidelim derken esin tam para kazanma sezonu dükkanda babam tek kalamaz dicek. kayinailen işi temin ettiği için üzerinizde çokça hakları olduklarını düşünecek sen bunalacaksin. zaten büyük bir aşk yok bence topukla canim kardeşim... bir de memur olursan ne işin var o çocukla bosver .....
Kesinlikle kendine vakit ayirma açısından da çok sıkıntı, teşekkür ederim.
 
dini hassasiyete göre eş seçmek bana çok garip geliyor. din, çok kişisel bir durum ve günün birinde ikinizden birinin bakışaçısı değişirse evlilik anlaşması yıkılmış mı olacak bu şartlar altında?
Sadece dini hassasiyet etkili değil tabii ki, diğer etkenler ile birlikte seninle aynı görüşte olması gerekiyor bu dini durum olsun siyasi durum olsun kültürel durum olsun. Hepsini birlikte değerlendirmeliyiz.
 
Siz şimdi kazandınız diyelim yada ilerde kazandınız görüştüğünüz kişi ne iş yapacak sizin gittiğiniz yerde. İlerisi için bunu da düşünün.
Aile işletmesi olduğu için sizin evinize alınan çöpten dahi onun ailesinin haberi olacak belki hadsizlik yapacaklar en ufak giderinize karışacaklar.
Hiç gerek yok bence. Görünen köy kılavuz istemez.
Doğru söylüyorsunuz teşekkürler.
 
dini hassasiyete göre eş seçmek bana çok garip geliyor. din, çok kişisel bir durum ve günün birinde ikinizden birinin bakışaçısı değişirse evlilik anlaşması yıkılmış mı olacak bu şartlar altında?
Sonradan değişme durumu her şeyde olabilir evet ama baştan aynı dini ve siyasi görüşten birini seçmek kadar mantıklı bir şey yok ki. Hayat görüşünü, çocuk yetiştirme kültürünü çok etkileyen şeyler bunlar. Ben mantıklı buluyorum.
 
Eş ailesiyle yakın olmak güzel bir şey değil. Kötü çıkma olasılıklarının çok yüksek olmasının dışında mesela benimkiler iyi ama yine yakın oturmak istemiyorum insan çekirdek öz aileye sahip olsun başkalarına bir mesafe olsun istiyor. En azından ben öyle istiyorum siz kalabalık şekilde yakın oturmak ister misiniz bilemem.

Aynı iş yeri de sorun. Bir abim babamla bir iş yeri işletiyorlar ve çok sorun çıkıyor. En basitinden abim evinin eşyalarını değiştirecekmiş, babam gitmiş sadece kendine ait olan iş yeri için malzeme stoklamış ve abimin planlar sekteye uğradı. Abimin çalıştığı iş yerine babam onu aldığı için nasılsa ben ona iş verdim oğlum ödesin ne olacak tarzı düşünüyor çoğunlukla.
Ayrıca babamın yengemin harcamalarına laf etmesi de ayrı bir sorun. Halbuki abimin kendi iş yeri olsaydı kendi mesleği olsaydı laf edemezdi o zaman. Ama sizin durum daha çok abiminkine benziyor.

Başka bir tanıdık iki kardeş aynı iş yerinde çalışıyorlar, kendilerine bir maaş hesabı bir ortak para hesabı yapmışlar sıkıntılar çıkmasın herkesin maaşı ayrı olsun diye ama yine sorun yine sorun.
Çok çok iyi düşünün bu durumu
Çok yardımcı oldunuz, fikriniz için teşekkür ederim.
 
Görüştüğünüz kişi düzgün biri olsa okumuşsun üniversite bitirmişsin, memurluk mülakatını geçemesen bile özel sektörde kendi mesleğini yapmanı isterim derdi. İş üstüne iş ev üstüne ev olmaz babamla konuşup maaş sistemine geçeceğim, evim çocuğum olacak, her ay sabit bir miktar almam gerek derdi. Tam tersi sigortasız maaşsız iş gücü olacaksınız.

Dönerciyi köfteciyi küçümsemiyorum hatta en yüksek memur maaşından fazla fazla kazanıyorlardır ama bu işi yapmak için üni bitirmeye gerek yok. Eksisi artısından çok, bence de olmaz.
 
Konu sahibi size gelince, ben olsam evlenmem böyle bir durumda. Aile kesesi konusu çok mühim. İleride sürekli sizin evin iç işlerine müdahale olacak, eşinizin yeri gelecek babasından azar isittigini duyacaksınız, çocuk olacak onun isminden okuluna her şeye karisacaklar. Hele bir de başka iş bulamazsaniz sigortasız köle gibi dükkanda çalışacaksınız. Eşinize saygınız da kalmaz. Herkes kendi işini yapsa keşke aile ile ortak işlere girmeseler. Varsa başka kardeşler emek üstünde mirasçı olacak falan. Zor işler.
 
Kocanizin kesesi ayrı olmayacak yeri gelecek önünüze kemik atar gibi alın bu ay bunla idare edin denecek.Evinize aldığınız laf olacak,kolay kazanılmıyor diye azar işiteceksiniz.Gun boyu dip dibe yaşayacak tatil bilmeyeceksiniz.
 
Merhaba arkadaşlar, ilk defa konu açıyorum biraz endişeli olduğum için fikrinize ihtiyacım var.🌸
27 yaşındayım. Birisiyle evlilik için görüşme yapıyorum. Ben Ankara'da yaşıyorum o Denizli'de yaşıyor. Ailesi ile birlikte işlettiği döner,köfte vs yaptıkları dükkanları var, iyi kazanıyorlar ki zaten şükrediyorlar.Hayata bakış açımız ve dini hassasiyetlerimiz çok uygun. Ben memurluk mülakatına gireceğim ama eğer kazanamazsam, yardım için tabii ki onlarla birlikte işyerinde olurum. Ancak ben ailemden 5-6 saat uzaklıkta eşimin ailesiyle her gün birlikte olmak ilerde bana sorun çıkarır mı? Ben kendimi nasıl hissederim?
Konu sahibi arkana bile bakmadan topuklayarak uzaklaş :KK14:
 
Sadece dini hassasiyet etkili değil tabii ki, diğer etkenler ile birlikte seninle aynı görüşte olması gerekiyor bu dini durum olsun siyasi durum olsun kültürel durum olsun. Hepsini birlikte değerlendirmeliyiz.

Sonradan değişme durumu her şeyde olabilir evet ama baştan aynı dini ve siyasi görüşten birini seçmek kadar mantıklı bir şey yok ki. Hayat görüşünü, çocuk yetiştirme kültürünü çok etkileyen şeyler bunlar. Ben mantıklı buluyorum.

açıkçası ben, farklı memeleketlerde yetişmiş insanların zaten kültür açısından denk düşmesinin zaten zayıf ihtimaller olduğunu düşünüyorum. bu durum ancak kadının eşinin kültürüne uyumlanmasıyla sonuçlanıyor.
Siyasi olarak, evet, olması gerekir. Özellikle Türkiye gibi siyasetin birçok gösterge için belirleyici olduğu ve ayrıştırıcı olduğunde kaçınılmaz olarak bir gereklilik çünkü direkt olarak yaşa pratiklerine, kültür ve sosyal sermayesine etki eden bir durum.
Öte yandan yine Türkiye gibi muhafazakar toplumlarda dini açıdan örtüşen bir partner arayışı kadınlar için tehlikeli olabilir. kendim muhafazakar kadın olsaydım dahi eşi ve ailesini muhafazakar bir çevreden seçmeyi tercih etmezdim. benim muhafazakarlığım bana. bir de onlardan gelecek bir motivasyon ya da fikrim değiştiğinde gelecek bir baskıya ihtiyacım yok.
 
Görüştüğünüz kişi düzgün biri olsa okumuşsun üniversite bitirmişsin, memurluk mülakatını geçemesen bile özel sektörde kendi mesleğini yapmanı isterim derdi. İş üstüne iş ev üstüne ev olmaz babamla konuşup maaş sistemine geçeceğim, evim çocuğum olacak, her ay sabit bir miktar almam gerek derdi. Tam tersi sigortasız maaşsız iş gücü olacaksınız.

Dönerciyi köfteciyi küçümsemiyorum hatta en yüksek memur maaşından fazla fazla kazanıyorlardır ama bu işi yapmak için üni bitirmeye gerek yok. Eksisi artısından çok, bence de olmaz.
Zaten mesleğini yapmanı isterim karışmam dedi ancak benim bazı düşünemediklerimi dile getirmişsiniz, teşekkür ederim.
 
Konu sahibi size gelince, ben olsam evlenmem böyle bir durumda. Aile kesesi konusu çok mühim. İleride sürekli sizin evin iç işlerine müdahale olacak, eşinizin yeri gelecek babasından azar isittigini duyacaksınız, çocuk olacak onun isminden okuluna her şeye karisacaklar. Hele bir de başka iş bulamazsaniz sigortasız köle gibi dükkanda çalışacaksınız. Eşinize saygınız da kalmaz. Herkes kendi işini yapsa keşke aile ile ortak işlere girmeseler. Varsa başka kardeşler emek üstünde mirasçı olacak falan. Zor işler.
Kardeşler konusunu hiç düşünmemiştim teşekkür ederim.
 
Merhaba arkadaşlar, ilk defa konu açıyorum biraz endişeli olduğum için fikrinize ihtiyacım var.🌸
27 yaşındayım. Birisiyle evlilik için görüşme yapıyorum. Ben Ankara'da yaşıyorum o Denizli'de yaşıyor. Ailesi ile birlikte işlettiği döner,köfte vs yaptıkları dükkanları var, iyi kazanıyorlar ki zaten şükrediyorlar.Hayata bakış açımız ve dini hassasiyetlerimiz çok uygun. Ben memurluk mülakatına gireceğim ama eğer kazanamazsam, yardım için tabii ki onlarla birlikte işyerinde olurum. Ancak ben ailemden 5-6 saat uzaklıkta eşimin ailesiyle her gün birlikte olmak ilerde bana sorun çıkarır mı? Ben kendimi nasıl hissederim?
Biri bana mı seslendi ? 😃 ortak iş yapan baba oğul mu ? Ah ah kardeş o iş sıkıntı. Uyanık bir kadın olup zaman içinde işleye işleye işi ortaklığa çevirebilirsin iyi ama “biz zaten aileyiz olanı harcıyoruz işte” mantığındalarsa sıkıntı.
 
açıkçası ben, fakrlı memeleketlerde yetişmiş insanların zaten kültür açısından denk düşmesinin zaten zayıf ihtimaller olduğunu düşünüyorum. bu durum ancak kadının eşinin kültürüne uyumlanmasıyla sonuçlanıyor.
Siyasi olarak, evet, olması gerekir. Özellikle Türkiye gibi siyasetin birçok gösterge için belirleyici olduğu ve ayrıştırıcı olduğunde kaçınılmaz olarak bir gereklilik çünkü direkt olarak yaşa pratiklerine, kültür ve sosyal sermayesine etki eden bir durum.
Öte yandan yine Türkiye gibi muhafazakar toplumlarda dini açıdan örtüşen bir partner arayışı kadınlar için tehlikeli olabilir. kendim muhafazakar kadın olsaydım dahi eşi ve ailesini muhafazakar bir çevreden seçmeyi tercih etmezdim. benim muhafazakarlığım bana. bir de onlardan gelecek bir motivasyon ya da fikrim değiştiğinde gelecek bir baskıya ihtiyacım yok.
Yani diğer taraftan bakınca da seküler aile muhafazakar gelini niye istesin😅 yine uyumsuz oluyor, bizim de vardı öyle bir akraba, eşi ne dese gözümüzü devirmemek için zor duruyorduk😂 belli bi oranin üstünde hatta bence baya eşit bir görüş ve uyum önemli diye düşünüyorum. Neyse burada çok rahat konuşulamıyor bu konu, ben baktığın açıyı anladım.
 
X