- 12 Temmuz 2006
- 35.016
- 30.372
- 60
Şanlıurfa’nın lahmacununu 1958’de ilk kez İstanbul’da pişirip satan Mehmet Emin Bozanoğlu’nun oğulları Murad ve Ali, İncirli’deki eski Coca-Cola binasını satın alıp, 3 bin 200 metrekarelik büyük bir ’içkisiz kebapçı’ açtıktan sonra şimdi de tatlı ve pasta işinde hızlı bir büyüme yakaladı. Geçen yıl 12 milyon YTL ciro yapan Bozanoğlu Gıda’da 175 kişi çalışıyor.
TÜRKİYE’nin en eski restoran markalarından ’Hacı Bozan Oğulları’ tatlı pasta imalatında ve perakendesinde hızlı bir büyüme trendi yakaladı. İstanbul genelinde 10 tane tatlıcı dükkanı açan Bozanoğlu Gıda Sanayi Pazarlama Ltd.’in (Bozanoğlu Gıda) üçüncü kuşak patronları Murad ve Ali Bozanoğlu, günde 1 ton tatlı ve 1000 adet pasta satıyor. Babaları Mehmet Emin Bozanoğlu’nun Laleli’deki kebapçısını da İncirli’de eski Coca-Cola binasını satın alarak 3 bin 200 metrekarelik dev bir ’içkisiz kebapçı’ya dönüştürmeyi başaran iki kardeşin şirketi geçen yıl 12 milyon YTL ciro yaptı. 175 kişilik istihdamı olan Bozanoğlu Gıda’nın yeni hedefi, tatlıcıların sayısını Ankara-Tekirdağ hattında 35’e çıkarmak, Anadolu yakasında İncirli’deki kadar büyük bir kebapçı daha açmak.
Şanlıurfa’dan İstanbul’a
Bozanoğlu Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Murad Bozanoğlu, ailede ilk girişimin dedesi Hacı Bozan tarafından 1948’de Şanlıurfa’da gerçekleştirildiğini söylüyor ve şöyle başlıyor anlatmaya: "Şanlıurfalıyız. Dedem Hacı Bozan, Şanlıurfa’da 1948’de pide fırınını açmış. 7 erkek çocuğu varmış onlarla birlikte çalışırmış. Birisi de benim babam Mehmet Emin Bozanoğlu. Kendisi çok girişimci bir ruha sahipti. Babasının izniyle İstanbul, İzmir, Ankara’ya gider, o yörelerin ürünlerini alıp, Şanlıurfa’ya getirir, satarmış. Bir kardeşi İstanbul’da üniversite okumaya gelince babam da 1958’den itibaren İstanbul’a daha sık gelmeye başlamış. Üniversitede Anadolu’dan gelmiş çok sayıda öğrenci olduğunu görünce Gedikpaşa’da bir simit fırınını alıp pide üretmeye başlamış. Bir süre sonra da İstanbul’da ilk lahmacunu üretip satmaya başlamış. Seyyar lahmacun satışı için kola takılan lahmacun dolabı yapmış. 1963’te de Laleli’de bir dükkan kiralayıp kebap restoranı açmış."
15 yaşında iş başa düştü
Murad Bozanoğlu, babasının 1980’de vefat ettiğini, kendisi 15 yaşındayken işin başına geçtiğini söylüyor. Bozanoğlu, şöyle devam ediyor: "Babamın diğer kardeşleri dönemsel olarak onunla çalışmışlar ama onlar okumayı tercih etmişler. Bu işleri yapan amca çocuklarımız da var tabii ki ama bizim işimiz ağabeyim Ali ve benim çabalarımla büyüdü, babamızdan bayrağı biz devraldık. Zaten 7 yaşından itibaren babamızın yanında işe başlamıştık. Ben ve ağabeyim uzun süre bulaşıkhanede çalıştık. Ben tabakları, ağabeyim çatal bıçakları yıkardı. Bir taraftan Laleli’deki restoranı sürdürdük bir taraftan da pasta ve baklava üretimine girdik. Şu anda İstanbul’un 10 noktasında tatlı ve pasta satış dükkanımız var. Merter ve Bahçelievler’de imalatımız var. Bir de İncirli’deki büyük kebapçımız. Burayı açınca Laleli’deki kebapçıyı kapattık. Orada baklavacımızla devam ediyoruz. 2010 yılına kadar Ankara-Tekirdağ hattında 30-35 tatlıcımız olacak. Şimdi bir de Anadolu yakasında büyük kebapçı düşünüyoruz."
Fener’i gezmeye gelen Rumlara Laleli’den ayda 10 ton baklava
MURAD Bozanoğlu, her hafta Fener Patrikhanesi’ne ibadet ve gezi amacıyla gelen Yunanlı turistlere 1, 2 ve 5 kiloluk paketlerde ayda 10 tondan fazla baklava satışı yaptıklarını söylüyor. Laleli’deki tatlı dükkanının cirosunun yüzde 40’ının, Yunanlı ve Rus turistlerden sağlandığını belirten Murad Bozanoğlu, şöyle konuşuyor: "Yunanlı turistler dönerken hediye amacıyla ya da satmak için baklava alıyorlar. Yunanlıların büyük bölümü İstanbul’dan daha önce göç etmiş Rumlar. Hatta bazıları babamı bile soruyorlar. Ruslar da Laleli’yi mesken tuttukları için bizim baklavayı Rusya’da meşhur etmişler. Bizimle Moskova’da imalat ve dükkan açmak isteyenler çıkıyor."
Bozanoğlu nasıl büyüdü
1980’de iş başı yapan üçüncü kuşak, Murad ve Ali Bozanoğlu, baklava ve pasta imalatına ve perakendesine girdi.
Hacıbozanoğlu Restoranı’nı büyütmek için de İncirli’de 3 bin 200 metrekarelik eski Coca-Cola binası 2003’te satın alındı.
Tatlı ve pasta imalatına paralel, 10 tane tatlıcı dükkanı açıldı. Günde 1 ton tatlı, 1000 adet pasta satılıyor.
İncirli’deki restoran İstanbul’da ’içkisiz en büyük kebapçılar’ arasında. Aynı anda 1000 kişi yemek yiyebiliyor.
Pazarları verilen açık büfede 135 çeşit kahvaltılık servis ediliyor, kuyruklar oluşuyor.
Restoranda yeni kebap ve yemekler servise alınıyor. Son olarak yaprak kebap, cevizli kebap ve kıymalı söğürme denilen bir patlıcan yemeği de pişirilmeye başlandı.
60’ıncı yılını kutlayan Hacı Bozan Oğulları, Şanlıurfa’ya vefa borcunu ödeyebilmek için de 44 derslikli bir ilköğretim okulu yaptırdı.
Kaynak: Hürriyet
TÜRKİYE’nin en eski restoran markalarından ’Hacı Bozan Oğulları’ tatlı pasta imalatında ve perakendesinde hızlı bir büyüme trendi yakaladı. İstanbul genelinde 10 tane tatlıcı dükkanı açan Bozanoğlu Gıda Sanayi Pazarlama Ltd.’in (Bozanoğlu Gıda) üçüncü kuşak patronları Murad ve Ali Bozanoğlu, günde 1 ton tatlı ve 1000 adet pasta satıyor. Babaları Mehmet Emin Bozanoğlu’nun Laleli’deki kebapçısını da İncirli’de eski Coca-Cola binasını satın alarak 3 bin 200 metrekarelik dev bir ’içkisiz kebapçı’ya dönüştürmeyi başaran iki kardeşin şirketi geçen yıl 12 milyon YTL ciro yaptı. 175 kişilik istihdamı olan Bozanoğlu Gıda’nın yeni hedefi, tatlıcıların sayısını Ankara-Tekirdağ hattında 35’e çıkarmak, Anadolu yakasında İncirli’deki kadar büyük bir kebapçı daha açmak.
Şanlıurfa’dan İstanbul’a
Bozanoğlu Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Murad Bozanoğlu, ailede ilk girişimin dedesi Hacı Bozan tarafından 1948’de Şanlıurfa’da gerçekleştirildiğini söylüyor ve şöyle başlıyor anlatmaya: "Şanlıurfalıyız. Dedem Hacı Bozan, Şanlıurfa’da 1948’de pide fırınını açmış. 7 erkek çocuğu varmış onlarla birlikte çalışırmış. Birisi de benim babam Mehmet Emin Bozanoğlu. Kendisi çok girişimci bir ruha sahipti. Babasının izniyle İstanbul, İzmir, Ankara’ya gider, o yörelerin ürünlerini alıp, Şanlıurfa’ya getirir, satarmış. Bir kardeşi İstanbul’da üniversite okumaya gelince babam da 1958’den itibaren İstanbul’a daha sık gelmeye başlamış. Üniversitede Anadolu’dan gelmiş çok sayıda öğrenci olduğunu görünce Gedikpaşa’da bir simit fırınını alıp pide üretmeye başlamış. Bir süre sonra da İstanbul’da ilk lahmacunu üretip satmaya başlamış. Seyyar lahmacun satışı için kola takılan lahmacun dolabı yapmış. 1963’te de Laleli’de bir dükkan kiralayıp kebap restoranı açmış."
15 yaşında iş başa düştü
Murad Bozanoğlu, babasının 1980’de vefat ettiğini, kendisi 15 yaşındayken işin başına geçtiğini söylüyor. Bozanoğlu, şöyle devam ediyor: "Babamın diğer kardeşleri dönemsel olarak onunla çalışmışlar ama onlar okumayı tercih etmişler. Bu işleri yapan amca çocuklarımız da var tabii ki ama bizim işimiz ağabeyim Ali ve benim çabalarımla büyüdü, babamızdan bayrağı biz devraldık. Zaten 7 yaşından itibaren babamızın yanında işe başlamıştık. Ben ve ağabeyim uzun süre bulaşıkhanede çalıştık. Ben tabakları, ağabeyim çatal bıçakları yıkardı. Bir taraftan Laleli’deki restoranı sürdürdük bir taraftan da pasta ve baklava üretimine girdik. Şu anda İstanbul’un 10 noktasında tatlı ve pasta satış dükkanımız var. Merter ve Bahçelievler’de imalatımız var. Bir de İncirli’deki büyük kebapçımız. Burayı açınca Laleli’deki kebapçıyı kapattık. Orada baklavacımızla devam ediyoruz. 2010 yılına kadar Ankara-Tekirdağ hattında 30-35 tatlıcımız olacak. Şimdi bir de Anadolu yakasında büyük kebapçı düşünüyoruz."
Fener’i gezmeye gelen Rumlara Laleli’den ayda 10 ton baklava
MURAD Bozanoğlu, her hafta Fener Patrikhanesi’ne ibadet ve gezi amacıyla gelen Yunanlı turistlere 1, 2 ve 5 kiloluk paketlerde ayda 10 tondan fazla baklava satışı yaptıklarını söylüyor. Laleli’deki tatlı dükkanının cirosunun yüzde 40’ının, Yunanlı ve Rus turistlerden sağlandığını belirten Murad Bozanoğlu, şöyle konuşuyor: "Yunanlı turistler dönerken hediye amacıyla ya da satmak için baklava alıyorlar. Yunanlıların büyük bölümü İstanbul’dan daha önce göç etmiş Rumlar. Hatta bazıları babamı bile soruyorlar. Ruslar da Laleli’yi mesken tuttukları için bizim baklavayı Rusya’da meşhur etmişler. Bizimle Moskova’da imalat ve dükkan açmak isteyenler çıkıyor."
Bozanoğlu nasıl büyüdü
1980’de iş başı yapan üçüncü kuşak, Murad ve Ali Bozanoğlu, baklava ve pasta imalatına ve perakendesine girdi.
Hacıbozanoğlu Restoranı’nı büyütmek için de İncirli’de 3 bin 200 metrekarelik eski Coca-Cola binası 2003’te satın alındı.
Tatlı ve pasta imalatına paralel, 10 tane tatlıcı dükkanı açıldı. Günde 1 ton tatlı, 1000 adet pasta satılıyor.
İncirli’deki restoran İstanbul’da ’içkisiz en büyük kebapçılar’ arasında. Aynı anda 1000 kişi yemek yiyebiliyor.
Pazarları verilen açık büfede 135 çeşit kahvaltılık servis ediliyor, kuyruklar oluşuyor.
Restoranda yeni kebap ve yemekler servise alınıyor. Son olarak yaprak kebap, cevizli kebap ve kıymalı söğürme denilen bir patlıcan yemeği de pişirilmeye başlandı.
60’ıncı yılını kutlayan Hacı Bozan Oğulları, Şanlıurfa’ya vefa borcunu ödeyebilmek için de 44 derslikli bir ilköğretim okulu yaptırdı.
Kaynak: Hürriyet