Ayak bakımı hakkında her şey

okypete

Nirvana
Kayıtlı Üye
28 Mart 2008
84.873
40.715

Marilyn Monroe’nun ayakkabı sırlarıCaroline Cox’un “How to be Adored” kitabında rastladığım bu makaleden bazı ilginç bilgileri, tam da bu haftaki yazıma uygun olduğunu düşünerek sizlerle paylaşıyım dedim.

Monroe, her zaman yüksek topuklu ayakkabı giymekten yanaymış. Kendisinin ‘Femme Fatale’ tarzı düşünülürse karakteri de tarzıyla uyum gösteriyormuş da diyebiliriz. Değişik renklerde ayakkabı ve çorabın bacak boyunu bodurdan hallice gösterdiğini söyleyen yıldız, çareyi ten rengi çoraplarına uygun renkte ayakkabı ürettirmekte bulmuş. Ayakkabıyla çorabın aynı renk olması bacak boyunu ve duruşu da etkiliyormuş.

Bu topuklar neler gördü, neler…Neyse, çorapla ya da topuklu ayakkabıyla ayağı güzel göstermek kolay. Peki ya çıplak ayakla ne yapacağız?
Bazen topuklarım o kadar sert oluyor ki ben bile değmek istemiyorum. Bu küçücük ayakların (sadece burnum ve ayağım ufaktır, 35 numara olup, 10 yaşındaki bir çocuğun ayağıyla aynı görünümdedir) altı emektarlıktan mı yoksa yanlış ürün kullanmaktan mı bilemiyorum, zımparadan hallice olarak tarif edilebilir. Senelerdir bir çok ürün denedim ve artık bu konuda eksper oldum da denebilir. Bakınız bu köşenin ismi: ‘Tester Family’

Eskiden bu kadar fazla kozmetik ürünü yoktu ve vazelin her derde devaydı. Ama onun da çoraba bulaşma gibi bir sonucu vardı. Sonra Norveçlilerin el ve ayak kremi Neutrogena çıktı. Çok ikna ediciydi. Norveç soğuğunda bile elleri koruyor, balıkçıların elleri o buz gibi suyun içine girip çıkarken hiç kurumuyor. “Balık kokusunu da alıyor mu bu krem?!” diye de düşünenler olmuştur eminim. (Evet, biraz safım ve kolayca etki altında kalırım.) Her neyse, el ve ayak kremini kullandıktan sonra, işe yaraması için Norveç’te yaşamak gerektiğine karar verdim.

Hala pediküre gittiğimde topuklarım törpülendiğinde hafiflediğimi, 250 gr kadar kilo verdiğimi düşünerek geçti zaman. Sonra Sally Hansen yetişti imdadıma. Diğer kremlere göre sürülmesi daha kolay çünkü hafif bir dokusu var ve hemen emiliyor. Kokusu da güzel. Ooh, akşam sür yat. Ama ne yazık ki, ertesi akşam yeniden sür, ertesi gün yine ….

Bath & Body Works mağazası ilk İstinyePark’da açıldı. Tanıtımda birçok ürünün yanında ayak kremini de övüyorlardı, hiç prim vermedim! Fazla meyveli, fazla Amerikan, fazla reklamgibi geldi bana. Ama hiç bir şeyi küçümsememek gerek. Aylar sonra ayak kremini sürdüğümde, bana kapak oldu. Sürüyorum ve 2-3 gün rahat ediyorum. Bir tüp üç dört ay kadar dayanıyor. Sürülüşü de çok kolay. Sonunda ohhh dedim, “budur benim ürünüm!”

Bir de baktım meşhur ayak doktorumuz, gene soğuk memleketlerden gelen Dr. Scholl ayak topukları için iddialı bir aletle girdi kozmetik dünyasına. Alet dediysem merdane ile patates soyacağına benzer, pizza dilimleme aleti gibi kullanılan bir tarz törpü. Oooo dedim, pediküre son verilebilir. Ama topuklar sadece törpülenmekle olmuyor ki. Alışveriş sporu ve lastik ayakkabı, topukları mutasyona uğratıp kösele yapmada iddialı!

Çareyi Burt’s Bees de buldum. Türkiye’de değerinin yeterince anlaşılmadığına inandığım bir markadır kendisi. İçindeki pütürcüklerden dolayı sürümü çok keyifli değil, kokusu da yok ama denemeden duramadım tabii, sürdüm gitti.

Sizin de fark ettiğiniz gibi hava buz! Çorapsız geçirdiğim tek bir anım yok. Onları sadece yıkanırken çıkarıyorum. Yani ayaklarıma ve topuklarıma pek değdiğim söylenemez. Topuklarım aklıma bile gelmiyor aslında. Gel gelelim, yılbaşı öncesi pediküre gitmeye karar verdim. Ojelerimi çıkarmaya sıra geldiğinde, sevgili Hilal demez mi “sen beni aldatıyor musun yoksa?” Yaklaşık 20 senedir aynı yerde manikür pedikür yaptıran biri olarak, başka birine gitmekle suçlanıyordum ve neden biliyor musunuz? Topuklarımın yumuşak olması yüzünden! Tam kendimi savunmaya başlarken Burt’s Bees’in ayak kremini sürdüğüm geldi aklıma, ve BİNGO! Dedim. Sürdükten beş gün sonra bile topuklarım yumuşaktı. Test ettim ve onaylamakla kalmıyorum size de tavsiye ediyorum.

Ayak ve ayakkabıya dair naçizane tavsiyeler…

  • Nasırlı ayaklar için:
Yuvarlak burunlu ayakkabıları tercih edin, ayak parmaklarınızı rahat ettirin. Parmaklarınıza baskı olmaması için daha alçak topuklu ayakkabılar giyin.

  • Topuklarınızda sertlik varsa:
Topuğa baskı olmaması için arkası açık bir ayakkabı deneyin. Yüksek topuklu bir ayakkabı baskıyı öne iterek topuklarınızı rahat ettirir.

  • Topuğunuzda ağrı varsa:
Taban kavisini desteklemek için ayakkabınızın içine kalıp koyun. Ayakkabının düz değil de, biraz topuklu olması kavise olan baskıyı azaltır.

  • Topuklu ayakkabıyla yürüyemiyorsanız:
Topuklu ayakkabıda en önemli nokta ayakkabının ayağınıza tam oturmasıdır. Ayağınızın oyuk kısmının da ayakkabının tabanına tam oturmasına dikkat ederseniz topuklu ayakkabıyla rahat edersiniz.

  • Bileğiniz ayaklarınıza oranla daha kalınsa:
Sizin için, topuk kısmı kapalı ayakkabılar daha uygun olur. Botlar da iyi bir tercihtir. Birkaç santim topuğu olan ayakkabılar giymeye çalışın. Düz ve ince ayakkabılar bileklerinizi daha kalın gösterir. Topuğu açık, T kayışlı ayakkabılardan uzak durun.

  • Baldırınız genişse:
Küt burunlu ayakkabılardan, stiletto topuklardan ve platformlardan kaçının. Asimetrik etek uçları dikkati başka yere çekeceğinden rahatlıkla tercih edebilirsiniz. Baldırlara botox yapılarak daha ince göründüğünü ve bu işlemin sıkça uygulandığını söyleyebilirim.

Ve son tavsiyeler…

  • Ayakkabınızı öğleden sonra alın ki ayaklarınız şişmiş olsun.
  • Kalın bileklere küçük topuklar kaba olur.
  • Streç etekler ayakların üzerindeki genişliği vurgular.
  • Uzun etekler kalın ayak bileği olanlar için yapılmıştır.
  • Botlar kalın ayak bileği olanlar için kurtarıcıdır.
  • Silikon ayakkabı aparatları can kurtarandır. Tavsiye ederim.
  • Bir ayakkabıyı iki gün üst üste giymeyin.
  • Deri ayakkabıları kalorifer yanında tutmayın.
  • Ayakkabı, bot ve çizmelerinizi kalıp yerleştirerek muhafaza edin.
  • beauty.edit.com
 
çok güzel. faydalı bir yazı olmuş. ellerine sağlık. burt's bees i denicem. bath and bodyworks zaten her zaman favorim ürünler satıyor. mağazasında gezinmek bile zevkli. son eklediğin web sitesi sana mı ait? O okypete
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…