- 16 Ağustos 2010
- 292.952
- 602.705
- 43
Emzirme dönemi annenin hamilelikte aldığı kiloları atabilmesi için bahşedilen en iyi süreçtir. Anne sütünün oluşabilmesi için vücut ortalama günlük 600- 700 kalori gibi bir enerji harcar. Bu yakımı bir saat koştuğunuz da bile sağlayamazsınız.
Emzirme dünyaya yeni gelen bir bebek için çok önemlidir. Anne sütü dünya yaratıldığı andan itibaren taklit edilmeye çalışılan ama tam anlamıyla taklit edilemeyen bir besindir. Her annenin sütü kendi bebeğine özeldir. Emzirme bebeğin sağlıklı gelişimi ve psikolojik doygunluğu için doğumu takiben ilk yarım saat içinde gerçekleşmelidir. Bu ilk süt kolosturum dediğimiz halk arasında ağız sütü diye adlandırılan bebeğimizin ilk aşısı niteliğini taşıyan bir süttür, bu nedenle çok önemlidir. Normale müdahale olarak gerçekleşen sezaryenle doğum gerçekleşse bile bebek ilk yarım saatte anneye emzirme için getirilmelidir. Anne kendinde değilse bile bebek hemşiresi bu konuda bebeğe yardımcı olarak onun anneyi emmesini sağlar. Emmenin başlaması ile süt salgısı da artma eğilimine girecektir.
Anne sütü oluşumu için annenin yediği besinler kullanılır. Hamilelikte aldığı kiloyu atması için en iyi süreç olan bu dönemin tam tersi bir duruma çevrilmesi ülkemizde kaçınılmaz olabiliyor. Bu noktada çevre faktörü önem kazanır. Çevresel baskı ve öneriler annenin bu konuda kafasının karışmasına ve bu dönemin aşırı kilo alımı ile sonuçlanmasına yol açmaktadır. Anne sütü görülmediği için annelerimiz tarafından hep endişe yaratır. Acaba sütüm yeterli mi diye? Oysa bunu anlamanın kolay bir yolu var. Bebeğiniz büyüme eğrisinin altında kalmıyorsa ( ağırlık kazanımı varsa) ve günde 56 bez kirletiyorsa sütünüz bebeğinize yetiyordur. Endişe etmeniz gereksizdir. İlk altı ay bebeğinize sadece anne sütü vermeniz yeterlidir. Bebeğiniz sizi bir acıktığı bir de susadığı için emer. Yani su dâhil bebeğin bütün ihtiyaçları anne sütünde vardır. Anne sütünde olmayan D ve K vitamini çocuk doktoru tarafından ek olarak gereken ölçüde verilir.
Emzirme annenin hamilelikte aldığı kiloları atması için en iyi süreçtir demiştik; bu süreçte annenin beslenmesi iyi değilse bu sefer annenin depoları kullanılacağı için annenin bu dönemde de sağlıklı beslenmesi önemlidir. Annenin depoları kullanıldığı takdirde annenin sağlığı bozulma tehdidine girecektir. Ör: en basit olarak anne sağlıklı dişlerini bile kaybedebilir.
Emzikli kadınlarda enerji ihtiyacı hesaplanırken kişinin özellikleri dikkate alınmalıdır. Doğum aralıları sık mı? Çünkü sık doğum yapmaya bağlı depolarında azalma eğilimi olabilir, enfeksiyon sıklığı, yetersiz beslenmenin var olması ve düzeyi ve fiziksel aktivite durumu dikkate alınarak alınması gereken enerji düzeyi hesaplanmalıdır. Emziren bir kadının aldığı enerjinin tamamı süt oluşumu için harcanmamakta bir miktar vücut dokuları da kullanılmaktadır. Sağlıklı bir anne günde ortalama 700- 800 ml süt salgılamaktadır. Bunun için gereken enerjinin üçte biri depolardan geri kalanı da günlük tüketimlerinden karşılanır. Yani anne sütünün verimi ve annenin kendi sağlığı için emzirme döneminde beslemeye dikkat etmek ve ilk altı ay içinde zayıflama diyeti uygulamamak gerekmektedir. Zayıflama kaygısı ile yapılan yanlışlar süt oluşum düzeyini etkiler. Altıncı aydan sonra ancak ek besinlere başladıktan sonra haftada yarım kilo verilecek şekilde ancak sağlıklı beslenmenin dikkate alınarak hazırlanan bir beslenme süreci önemlidir.
Yeterli düzeyde süt salınabilmesi için günde 3 litre sıvı alımı önemlidir. Bu sıvının en az 8- 10 bardağı su olmak zorundadır. Geri kalan kısmı ise süt, ayran, komposto, hoşaf, taze sıkılmış meyve suları veya sebze suları, limonata, loğusa şerbeti , çok açık çay yada papatya rezene gibi çaylardan sağlanabilir.
Kansızlık ülkemizde kadınlarda önemli bir sorun olup hamilelikte ve emzirme sürecinde de önemlidir. Kansızlık sorununun gelişmemesi için çay öğünlerden bir saat önce veya sonra tüketilmeli mümkünse açık tercih edilmelidir.
Bebeğinizin mide kapasitesi henüz küçük olduğu için ve dış dünyaya uyum sağlamaya çalışırken çabuk yorulacağı için sabırlı olmanız gerekmektedir. Uykuya dalsa bile yanağını hafifçe okşadığınız zaman uykusunun içinde bile olsa emmeye devam edecektir. Unutmayın bebeğiniz emdikçe sütünüz artacaktır. Sezaryen doğum sonrası süt gelişi biraz sıkıntı yaratabilir. Ama annenin emzirmeye istekli olması bile süt oluşumu için önemlidir.
Gece emzirmesi süt oluşumunu artırır, annenin uykusunun daha kaliteli olmasını sağlar.
Her emzirme sonrası sıvı almaya özellikle bir miktar su içmeye özen gösteriniz.
Emzirme sürecinde alkol, sigara ve kafeinli- gazlı içecekler tüketilmemelidir. Bunlar süt oluşumunu olumsuz etiler.
Soğan, sarımsak, karnabahar, lahana, kuru baklagiller, brokoli gibi besinler gaz yapıcı özellikleri ve anne sütünün tadını değiştirebilme özelikleri nedeni ile dikkatli tüketilmelidir. Bazı bebekler bunların yarattığı tat farklılığını fark etmekte bazıları ise fark etmemektedirler. Bu tarz besinleri tükettikten sonra bebekte gaz şikayetlerine ve emmeyi ret etme durumuna bakarak bu besinleri tüketmeye devam edebilir yada kesebilirsiniz.
Süt oluşum sürecinde günlük protein ihtiyacınızın karşılanmasında bitkisel protein kaynaklarının dışında hayvansal protein de önemlidir. Çünkü ilerleyen süreçte daha sonraki gebelikleriniz için bebeğin beyin gelişimi anne karnında başlaması nedeni ile ve anne sağlığını da korumak adına emziren kadının tüketimlerine ek olarak 1 yumurta ve 2 su bardağı süt veya yoğurt eklemek ile günlük ihtiyacı karşılanmış olur.
Günde 5-7 porsiyon taze sebze ve meyve mutlaka tüketilmelidir. Yalnız bunların mevsimsel ürünlerden seçilmesi önemlidir.
Salam, sosis, sucuk, jambon gibi katkı maddesi içeren baharat ve tuz yoğunluğu fazla olan bu tarz besinler, konserve gıdalardan uzak durmak daha sağlıklıdır.
Kalsiyum yönünden zengin olan süt, yoğurt, peynir her gün mutlaka tüketilmelidir.
Sağlıklı beslenme için her besin gurubundan günlük olarak yeterli ve dengeli olarak almak gerekir. Kabaca bu dönemde;
Süt- yoğurt 2-3 su bardağı (400-600 ml)
Peynir 2 kibrit kutusu kadar( 60 gr)
Et, tavuk, balık 3-4 porsiyon
Yumurta, kuru baklagiller 1 porsiyon
Taze sebze ve meyveler 5-7 porsiyon
Tahıllar
Ekmek 4-6 dilim
Pirinç, bulgur, makarna vb hiç veya 2-3 porsiyon
Emzirirken bebeği doğru pozisyonda tutmak önemlidir. Memeye makas hareketi yapmak süt kanallarının tıkanmasına yol açabilir.
Anne rahat olmalıdır. Uzun süre oturmaktan yorulduysa yatar pozisyonda emzirmeye devam edilebilir. Yorgunluk süt oluşumunu olumsuz etkileyen bir durumdur. Süt veren bir anne dinlenmeye özen göstermelidir. Bebeğin ağzına birkaç damla süt damlatılarak tadını alması emmeyi başlatır. Bebeğin burun deliklerinin tıkalı olmamasına dikkat etmek gerekir.
Meme büyüklüğü veya küçüklüğü süt oluşumu için önemli değildir.
Süt oluşumu için çok fazla şekerli gıda ve tatlı tüketmeye gerek yoktur. Bu size kilo katmanın dışında başka bir şey yapmaz. Tatlı tüketmek istediğinizde sütlü tatlılar, kurutulmuş meyveler veya meyve tatlıları tercih edilebilir.
Bebek her ağladığında emzirilmelidir, çünkü bebek altını kirletmenin dışında bir acıktığı bir de susadığı için anneyi emer. Doymadığı endişesi ile ek besinlere erken başlamak bebeğin gelişimi ve süt oluşumu için olumsuz bir durumdur.
Bebek bir memeyi emip iyice boşalttıktan sonra ikinci meme verilmelidir. Aşırı gergin tam boşaltılamayan memede süt yapımı durabilir.Meme başında sorun varsa mastit (meme başı iltihabı) gibi sağılarak anne sütü bebeğe bu şekilde verilebilir. Sağılan sütler, kapağı ve şişesi5 dakika kaynatılarak mikroplardan arındırılmış cam kavanozlarla saklanmalıdır. Sağılmış sütü anne 15 oC de 24 saat, 19- 22 oC de 10 saat, 25 oC de 8 saat saklanabilir. 0- 4 oC de dondurulduğunda 8 gün içinde kullanılmalıdır. Buzdolabından ayrı kapaklı bir dondurucu bölmede 34 ay saklanabilir. Daima 0 oC de çalışan derin dondurucuda 6 ay ve daha uzun süre saklanabilir. Saklanan sütler bebeğe verilmeden önce, kavanoz içinde sıcak suda bekletilerek (benmari usulü) ısıtılmalıdır.
Emzik verirseniz de bunu şekerli su ya da reçel vb şekerli gıdalara batırıp vermeyiniz.
Anne sütünü bebek ek besinlere başlasa bile iki yaşına kadar vermeye devam ediniz.
Emzirmenin anne sağlığına katkıları ise; anneyi meme kanseri riskinden uzak tutar, doğum sonrası depresyonunu önler, kanama riskini azaltır, rahmin eski haline çabuk dönmesine yardımcı olur. Anne ile bebek arasında güçlü ve rahatlatıcı bir bağ kurulmasını sağlar.
ALINTIDIR..