Merhaba,
Öncelikle bu platformda yazdığım ilk yazı olduğunu ve sistemine çok yabancı olduğumu belirtmek istiyorum. Amacım, benim geçtiğim yollardan geçmekte olan ve bunu yaşayan başka insanlar var mı, acaba beklediğim bir mucize mi diye düşünen birileri varsa onlara güzel günlerin gelebileceğini söylemek. Ben de bir zamanlar günlerce haftalarca kendime umut olsun diye yerli yabancı her kaynağa ulaşmaya çalışmıştım ve olur da bu zamanların sonunda bebeğim olursa birilerine umut olmayı istemiştim.
2016 yılı Şubat ayında ilk hamilelik haberini almıştım, her şey yolundayken 10. haftada bir düşük yaşadım. Bu olay beni tahminimden çok fazla sarstı. İlk doktorum İstanbul İnternational hastanesindeydi bu süreçte doktordan asla bir destek görmediğim için hemen düşük sonrası farklı bir doktor arayışına girdim ve ofise yakın olduğundan Taksim Acıbadem’de bir perinatologa başvurdum. Düşük İçin araştırmamız gereken bir şey var diye bir takım tetkikler yapıldı( kromozom testi vs gibi) hiç bir sorun bulunmadı. 2016 Ekim ayında tekrar hamile kalmıştım. Fakat bu defa da beta hcg sonuçlarında beklenen yükselme görülmedi ve ultrason sonuçlarında embriyo görülmedi tekrar kürtaj ile bu gebelik de sonlandırıldı. Bu süreçte İstanbuldan İzmire taşınmıştık. Aile yakınımız olan doktorum bu durumların sık yaşandığını bir sorun olmayacağını söylemişti fakat ben bişeylerin yolunda olmadığını hissetmiştim yada bir sorun bulursam daha rahat edip herşeyi bir nedene bağlamış olacaktım. Boş bekleyip kabullenmek ve olumlu düşünmek hiç bana uygun bir durum değildi. Maalesef karamsar bir durumdaydım ve ancak kendimi bişeyler Yapmaya çalışarak rahatlatacak haldeydim.
Bunun üzerine Nisan ayında Maslak Acıbadem’e İbrahim Bildiriciye gittim. Kendisi genel bir muayene sonrası bir takım testler istedi (daha önce yapılan detaylı testler dosyalarla yanımdaydı ) aslında hepsi genel gebelik öncesi yapılan hormon testleriydi. Fakat daha önce gittiğim hiç bir doktor amh seviyesine bakmamıştı. O gün Hastanede kan verip Sonuçları beklemeden İzmir’e dönmüştüm. sonuçlar çıkınca kendisine mail ile ulaştım ve amh dışında hepsi normal referans aralığındaydı. Amh sonucum 0.09 du. Birkaç saat içinde kendisinin asistanı bana ulaştı. Bir sorun olmadığı ama acil olarak
tüp bebek kliniğine yönelmem gerektiğini ilettiler. Ertesi sabah tekrar İbrahim Beyin odasındaydım. Geçmiş düşüklerin bu rezerv düşüklendiğinden de kaynaklanabileceğini zaman kazanmak için en iyi yöntemin tüp bebek tedavisi olduğunu belirtti fakat bu süreçte asla bizi paniğe sürüklememiş çok güven vermişti( sonrasında duyduklarım beni çok sarsacaktı). Hemen öncelikllendirerek aynı hastanenin tüp bebek kliniğinde görüşme ayarladılar. Fakat Dr muayenesi esnasında karamsar bir yüz ifadesiyle hiç folikül göremiyorum belki 1 tane diyip, amh sonucunu da okuyunca yaşın 31 olmasa ve gebelik yaşamamış olsan evlat edinmeni yada yumurta donasyonu düşünün derdim sözüyle bana müthiş bir şok yaşattı. Yolun çok uzun ve zor olabilir dedi acilen tüp bebek havuz yöntemi yapılması gerektiğini söyledi, ve kocaman bir takviye vitamin reçetesiyle bilgilendirme odasına yönlendirildik. Bugün düşününce hala çok acımasız bir bilgilendirme olduğunu düşünüyorum. Direk klinik sorumlusu fiyatları yazmaya nasıl bir fatura çıkacağını hesaplamaya başlamıştı (o kadar hızla ama ben asla duyduklarımı idrak edemiyordum aklımda sürekli hiç folikül yok evlat edin derdin sözleri dönüyordu. Çıktığımda baya ağlıyordum. Eşim ve kız kardeşim de benimle aynı şoku yaşıyor bir yandan beni teselli etmeye çalışıyorlardı. Ve eşim bu yaklaşım üzerine tüp bebek tedavisini bu hastanede yaptırmayacağımıza karar vermiş, bu süreçte hepinizin pozitif bir ekibe ihtiyaç duymuştuk. Aynı gün elimizde sonuçlarla Amerikan Hastanesine gittik Ramazan Hocayla ilk görüşmemizdi ve ben inanılmaz üzgün ve korkmuştum. Çok sakin ve kendine güvenen bir şekilde bizi bilgilendirdi. Bu sonuçların imkansızı göstermediğini ama en doğrusunun tüp bebek yöntemi olacağını iletti, genel muayene sonucu şu anda tüp bebek tedavisine başlamanın uygun olmadığına karar verdi çünkü gelişecek folikül görülmediğini söyledi. Elimdeki binlerce liralık vitamin reçetesinin de pek bir anlamı olmadığını ve panik olmamamı söyledi. en azından bir nefes aldığımı hissetmiştim. Bir sonraki ay kendimi daha iyi hissederek tekrar Ramazan hocaya gittim ve bu defa 3 folikül gördük hemen tüp bebeğe başladık. O tedavide 5 yumurta toplandı ve 2 embriyo elde edildi. Transfer hemen yapılamadı çünkü rahim filmine göre histereskopi yapılmasına karar verilmişti. Aradan 2 ay geçti ve transfer yapıldı fakat sonuç negatifti. Tekrar başa dönmüştüm, ardından tekrar tüp bebek yapıldı fakat yine yumurta gelişmiyordu elde edilen 1 yumurta ile embriyo oluşmamıştı. Süreç sıkıntıya girmişti tüp bebek tedavisi için gereken folikül görülmüyor böylece başlayamıyorduk bile. Sonra internette kendime umut ararken buluyor bi yandan da karamsarlık içinde boğuşuyordum. İçten içe çocuğumun olmayacağı fikri hiç aklımdan çıkmıyordu, eşim de benim yüzümden evlat sahibi olamayacak diye kendimi çok üzüyordum. Ama bana sonsuz bir desteği vardı ve her durumda yanımdaydı. Ramazan hoca ile görüştüğümde evet zor yollardan geçtiğimi, sabrımın tükendiğini bana iyi bir sonuç veremediğini ama bu yolda tek bir yumurtanın bile yeterli olacağını bilmem gerektiğini söyledi. İstersen bir süre dinlen Dedi, birkaç yıldır bu konuda hapsolmuş durumdaydım. Aradan 3-4 ay daha geçmişti. Fakat değişen birler olmuyordu. Bu arada söylemek isterim ki ben hiç bir dönemde öyle pozitif bir havaya bürünüp aman aklımdan çıkarırsam olurmuş moduna geçemedim. Bu konu hep bir sızıydı kalbimde ama maalesef genetik mirasım böyleydi. Eşim bana değişiklik olması için bir tatil planlamıştı. Amerika’da 10 günlük çok yorucu tatil yaptık döndüğümüzde tekrar tüp bebek tedavisine başlamayı umuyordum, bu süreçte ben izmirdeydim eşim iş için İstanbul İzmir arası mekik dokuyordu. Ama bu trafik beni baya yormuştu ve kardeşime bu defa tedaviye başlamayı istemiyorum sanki dedim.normalde asla durmayan hep bişeyler peşinde koşan bendim. O da boşver o zaman gitme dedi. Bundan yaklaşık 3 hafta sonra hamile olduğumu öğrendim. İnanamadım! Burdan sonrasını çok detaylı anlatmama gerek yok bence tabi ki sonsuz bir mutluluk :) Şu anda oğlum 20 aylık :) demem o ki ben de çok zor dönemler geçirdim, kendimi motive etmekte zorlandım. Ağladım, kızdım, anlaşılamadım, anlatamadım ama atlattım. Dileğim, tüm kalbiyle bebek isteyen ve hayatının sonuna kadar evladına sonsuz sevgi verebilecek herkesin bunu yaşaması. Bilin ki, oluyormuş, imkansız değilmiş ve içinizden geçenleri dinleyin size bu süreçte destek olmayanları yanınızda tutmayın. Sevgiler..