• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Almanya'daki Alevilerden 'ateizm' yanıtı: Erdoğan nezdinde terfi ettik

AngryPenguin

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
8 Haziran 2012
5.378
1.437
248
Başbakan Erdoğan'ın, Almanya Cumhurbaşkanı Gauck'u eleştirirken sarf ettiği, "Almanya'da Ali'siz ateist Alevilik denilen olayı Alevilik olarak bize yansıtıyorsun" sözlerine, Avrupa'da yaşayan Türkiyeli Alevilerden tepki geldi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'ın Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'u eleştirirken sarf ettiği, "Almanya'da Ali'siz Alevilik denilen bir olay var. Yani ateist bir anlayışın, zihniyetin, Alevilik kisvesi altında ve kendilerinin de desteklediği bir yapı var. Sen bu yapıyı Alevilik olarak bize yansıtıyorsun" sözlerine, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu ve Almanya Alevi Federasyonu'ndan tepki geldi.

Hürriyet gazetesinden Ali Varlı’ya konuşan Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Başkanı Turgut Öker, “Eskiden ahlaksız olmakla suçlanırdık. Anne ve bacı tanımaz olmakla itham ederlerdi. Şimdi ise Tayyip Erdoğan ‘Ali'siz ateist’ diyor. Aslında biz Tayyip Erdoğan nezdinde bir bakıma terfi ettik. En azından ahlaksız olmakla suçlanmıyoruz” dedi.

Türkiye kökenli Aleviler Avrupa'nın 14 ülkesinde dini cemaat olarak kurdukları cemevi ve kültür merkezlerinde dini inançlarını yerine getiriyor.

14 ülkede toplam 253 cemevi ve kültür merkezine sahip Aleviler, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) çatısı altında cemaat olarak birleşiyor. Almanya'da ise 147 cemevi ve kültür merkezine sahip Alevi cemaati, Bremen, Hamburg ve Aşağı saksonya eyaletlerinde ise eyalet hükümetleriyle devlet sözleşmesi yaparak tıpkı Hıristiyan ve Musevi cemaatleri gibi dini inançlarını anayasal güvence altına aldı.

Üç eyalette Sünni inanca mensup Müslümanların da devlet sözleşmesi bulunuyor.

ALEVİ İNANCI DERSİ

Almanya'da ilkokullarda Alevi inanç dersleri de okutuluyor. 2002 yılında Berlin'de başlayan okullardaki Alevi inanç dersleri ülke genelinde yapılıyor.

AABK Başkanı Turgut Öker, “Alman Anayasa'nın 7. maddesinin 3. bendine uygun olarak okullarda inancımız ders olarak diğer inançlar gibi okutuluyor. Hamburg, Bremen ve Aşağı Saksonya'da dini cemaat olarak devlet sözleşmesi imzaladık. Bu sözleşmeyle Hıristiyan ve Musevi inancı hangi haklara sahipse biz de aynı hakları kazandık. Dini bayramlarımızda çocuklarımız okula gitmiyor örneğin bu okullarda. Almanya bizi dini inanç olarak görüyor. Tıpkı Hıristiyanlığı ve Museviliği gördüğü gibi. Bize hiçbir imtiyaz tanınmıyor. Sadece Anayasa'dan doğan haklarımızın kullanılması sağlanıyor. Devlet kendi yükümlüğünü yerine getiriyor. Türkiye'de devlet bize karşı olan yükümlülüğünü yerine getirmediği için buradaki haklarımız imtiyazmış gibi algılanıyor” dedi.

ERDOĞAN NEZDİNDE TERFİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kendilerini "Ali'siz Alevi" olarak suçlamasına ilişkin ise Öker, “Eskiden ahlaksız olmakla suçlanırdık. Anne ve bacı tanımaz olmakla itham ederlerdi. Bize zındık, kafir derlerdi. Alevilerin malı helaldir denilip gasp edilirdi. Şimdi ise Tayyip Erdoğan ‘Ali'siz ateist’ diyor. Aslında biz Tayyip Erdoğan nezdinde bir bakıma terfi ettik. En azından ahlaksız olmakla suçlanmıyoruz. Erdoğan, Almanya'nın yerine getirdiği hükümlükleri eleştirmek yerine Alevilere hakları olan inanç özgürlüğünü tanımalı. Almanya'da biz kollanmıyoruz, sadece anayasal haklarımızı kullanıyoruz. Erdoğan bunu sindiremiyor” dedi.


BÖLMEK İSTİYORLAR
Almanya Alevi Federasyonu Başkanı Hüseyin Mat ise Alevilerin Almanya'da çok güçlü bir örgütlenmesi bulunduğunu ve yüzbinleri aşkın üyesi olduğunu hatırlatarak, “Bize ateist demekle Alevileri bölmek istiyorlar. Birlikteliğimizi parçalamak istiyorlar. Alevi temsilcileri tıpkı Hıristiyan ve Yahudi temsilcileri gibi protokolde en ön sırada yer alıyorlar. 21 Mart'ta Berlin Cemevi'ni ziyaret eden Cumhurbaşkanı Gauck'a inancımızı anlattık. Semaha katıldı. Bizlerin ettiği duaların içeriğini öğrenince kendi inançlarından çok farklı olmadığını söyledi. Alevi inancı Almanya'da 20 yıldan beri kabul görüyor. Gauck'dan önceki cumhurbaşkanları da inancımıza saygı gösteriyordu” dedi.


Ak Parti grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Gauck'un ODTÜ'de yaptığı açıklamaları şu sözlerle eleştirmişti:

Almanya’da Ali’siz Alevilik denen bir olay var, yani ateist bir anlayışın, Alevilik kisvesi altında, kendilerinin de desteklemiş olduğu bir yapı var, bunu bize yansıtıyorsun. Türkiye’de böyle bir alevi yok dedik. Almanya’daki bir kısım, avuç içi bir grup var, hem destekliyor almanlar, bunu da konuşacağım kendileriyle. Onların diliyle gelip burada konuşuyorlar. Bu yakışmaz. Kendisiyle yaklaşık iki saat baş başa olduk. O yemekte bunları açık açık konuştuk. İşin asıl sahibi biziz. Kendisine somut örnekler verdik. Almanya’da sana anlatılanları gider orada konuşursan, güçlü bir hükümetsiniz neden korkuyorsun, korkumuz yok dedik.
http://www.radikal.com.tr/politika/...m_yaniti_erdogan_nezdinde_terfi_ettik-1189363
 
Yine Başbakan olduğunu unutup mahalle ağzıyla alevi ateist hakaretleri başladı. Bu ne biçim laflar ben anlamadım zekam yetmedi. alisiz aleviymiş. Alili alevi olsa ne olur. Sen aleviden kökten nefret ediyorsun. Sana ne isterse alisiz alevi olur ister velili ateist olur. İnsanların inançların çek ellerini alevilerin de ateistlerin de başbakanı olduğunu hatırla.

Kimin neye ne kadar inandığına da sen karar veremezsin.
 
Son düzenleme:
konuşuyor ama tın tın.Boş konuşuyor.Alisiz alevi nedir yahu.Ayrıca kim neye isterse ona inanır sanane ki?!
 
Alevi demek Ali 'ye demek Aliye biat edenler demekti yani o zamanlar.Alevisiz Ali deyince yani nasıl bilmeden boş konuştuğunu gösteriyor kendisi.
 
Turkiye kesmedi sanirim gozunu baska ulkelere dikmis birazda oradaki insanlari rahatsiz ediyim demis sanirim !insanlari ayirmaktan baska bir ise yarasa super olacak ama kapasite yok malesef.

Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
 
Isi gucu insanlari ayristirmak, bolmek ve birbirine dusman ettirmek .
Yeter artik biraz da birlik beraberlik saglamaya calis.
Ne kadar nefret kokan konusmalar yapiyor.
 
Isi gucu insanlari ayristirmak, bolmek ve birbirine dusman ettirmek .
Yeter artik biraz da birlik beraberlik saglamaya calis.
Ne kadar nefret kokan konusmalar yapiyor.

Bunu diyince, nerden çikardiniz, Erdoganin her din'e, irka saygisi vardir diyorlar :ssz:

Merkel Türkiyedeki sünni vatandaslar için "muhamedsiz ateistler bunlar" deseydi dehset olurdu ama :ssz:
 
Son düzenleme:
Merkel öyle bişey dese burdaki bütün alimler müminler fetvalar ayetler havada uçuşurdu.Şimdi ortalık sakin :ssz:
 
Adamin tek derdi kimin neye, kime inandigi.. Din./. din... din... Sana ne kardesim kimin neye inandigindan? Turkiye yetmedi, elalemin basbakani ile elalemin ulkesindeki inanclari tartisir olmus bir de.. Merkel niye desteklesin, niye kosteklesin? Almanya ozgur bir ulke, isteyen istedigine inanir, devlet de isteyene inancini yerine getirecek mabet yerlerini yapmada yer gostermekle, isteyene inancini ogrenme olanagi saglamakla mukelleftir, o da bunu yapiyor. Sen begensen de, begenmesen de.. Cekin artik pis ellerinizi insanlarin inancindan.. Siz once kendi inancinizin gereklerini yerine getirin... Adiniz cikmis doksana, inmez seksene...
 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'a yönelik eleştirileri Alman medyasında geniş yer buldu.
Alman gazetelerinden Süddeutsche Zeitung, Başbakanı Erdoğan'ın eleştiriye pek katlanamadığını ancak bu kadar keskin ses tonuna Gauck'un, Türkiye'de demokrasinin durumuna yönelik doğru bir tespit yapması veya yeniden bir seçim kampanyası sürecinde Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı yolunda olmasının neden olabileceğini savundu.

Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle’de Türkçe yayınlar servisinin başında yer alan Baha Güngör’ün yorumda ülkelerine gelen yabancıları ‘Tanrı misafiri' sayıp baş tacı ettiği, Almanya’dan gelen kişinin konuk değil, dost kabul edildiği vurgulandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’un henüz ülkesine dönmeden ikili ilişkilerde yaraya yol açtığı, iyi bir ev sahibi olmadığını gösterdiği öne sürülürken, “Zararı asgaride tutmak görevi de şimdi diplomatlara düşüyor” denildi. Başbakan Erdoğan’ın eleştirildiği yorumda, şöyle denildi:

“Gauck da eleştirilerinde aşırıya kaçıp kaçmadığının muhasebesini yapmalı. Kendisine komünist Almanya yıllarını hatırlatan antidemokratik uygulamaları üniversite öğrencilerinin önünde değil de başka bir yerde eleştiremez miydi? Mesela şerefine verilen bir ziyafette içini dökemez miydi? Türk-Alman dostluğuna gölge düşmüştür. Erdoğan'ın, Almanya'nın en yüksek temsilcisine hitaben dile getirdiği ve kabul edilmesi mümkün olmayan azar niteliğindeki sözler ne yazık ki İstanbul'daki Türk-Alman Üniversitesi'nin açılışına gölgede düşürdü. Gauck'un kendini hâlâ rahip sandığını söylemek, diplomatik nezaketsizliğe varan bir çıkış olmuştur. Rövanş 24 Mayıs'ta. O tarihte Erdoğan AKP'ye yakınlığıyla tanınan Avrupa Türk Demokratlar Birliği adlı derneğin 10'uncu kuruluş yıldönümü vesilesiyle Köln'deki Avrupa'nın en büyük salonunda 18 bin Türk'e hitaben bir konuşma yapacak. Erdoğan'ın bu buluşmada cumhurbaşkanı adaylığı için yapacağı propagandanın yanı sıra tekrar Almanya'ya ve Alman politikacılarına sözlü saldırıda bulunmaması temennimizdir.”

Yorumda Almanya'da yaşayan Türkler ile Almanlar arasındaki ilişkilerin zarar görmemesi temennisinde bulunulurken. Alman aşırı sağcılarının cinayetleri nedeniyle ağır yara alan iki ülke ilişkilerinin hassasiyetini koruduğu vurgulandı. Güngör, yorumuna, şöyle devam etti:

“İnsani münasebetlerin siyasi ve dini aşırıların propagandasına alet edilmesine imkân tanınmamalıdır. Almanya Cumhurbaşkanı da Erdoğan'ın diktatörlüğü andıran yönetim tarzına haklı olarak yönelttiği eleştirileri gerekli ince ayarı yapmadan dillendirmemeyi akıl edebilirdi. Çünkü Almanya ve Alman emniyet makamlarının Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) hücresiyle ilgili kovuşturmada yapılan hatalardan dolayı iyi not almadığı unutulmadı. Bu nedenle Almanya, Türkiye ile söz düellosunda önemli bir açık vermiş oldu. Krizden çıkış yolu, Almanya'nın Türkiye ile AB arasındaki yakınlaşmaya öncülük etmesi olabilir. Avrupa'nın Türkiye'ye çıkardığı engeller azalmadığı sürece modern değerlerin denkleştirilmesi mümkün olmayacaktır. Demokrasi hareketinin, sivil toplum kuruluşlarının ve muhaliflerin sansür ve keyfi idareden arınmış Türkiye arayışlarında bu desteğe ihtiyaçlarının olduğu unutulmamalıdır."

GAZETELERİN YORUMLARI
Alman devlet televizyonları ARD ve ZDF’nin yanı sıra özel kanallar Pro7 ve RTL, N-tv de Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'un Türkiye'ye yönelik eleştirilerine karşı Başbakanı Erdoğan'dan gelen sert açıklamalarına yer verdi. Bugünkü bugünkü gazetelerde yer alan yorumlar özetle şöyle:

Süddeutsche Zeitung: Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan eleştiriye pek katlanamıyor. Bu, bilinen bir şey. Almanya Cumhurbaşkanı'nın sözlerine sert tepki göstermesi şaşılacak bir durum değil. Ancak Erdoğan'ın konuşmasındaki ses tonu o kadar keskin ki, bunun ancak iki açıklaması olabilir: Birincisi; Gauck, Türkiye'de demokrasinin durumuna yönelik doğru bir tespit yaptı. İkincisi de; Erdoğan yeniden bir seçim kampanyası sürecinde. Bu kez, cumhurbaşkanlığı yolunda.

Die Welt: Türkiye ile AB arasındaki diyalogda bir model ortaya çıktı. Avrupalılar, uygarca bir arada yaşamla ilgili sözel kurallara uymak için çabalıyor, Türk tarafı ise Avrupa ve Avrupa'nın politikacılarına hakaret etme özgürlüğünü kullanıyor. Bunun en taze örneği, Erdoğan'ın Almanya Cumhurbaşkanı'na yönelik sözleri: Erdoğan, Gauck'un Türkiye ziyaretinde 'çirkin şeyler söylediğini, çünkü onun hâlâ kendisini bir rahip sandığını' söyledi. Erdoğan bir sonraki Almanya ziyaretinde, bu kez tıpkı Gauck'un yaptığı gibi kendisinin de Alman hükümetini eleştireceğini açıkladı. Ağustos ayında cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Erdoğan, Almanya'daki Türkler’in oyları için propaganda yapıyor. O yüzden belki Erdoğan'a şimdi bir deyimi hatırlatmakta fayda var: Her ne kadar onsuz olunabilse de nezaket bir erdemdir. (İhsan DÖRTKARDEŞ/DHA)
http://www.radikal.com.tr/politika/alman_basini_onsuz_da_olur_ama_nezaket_bir_erdemdir-1189442
 
Merkel öyle bişey dese burdaki bütün alimler müminler fetvalar ayetler havada uçuşurdu.Şimdi ortalık sakin :ssz:

Evet her yerde protesto çikardi, almanyada ortalik yikilirdi. Bu topik bile en az 20 sayfayi bulurdu. Tekrar basörtülü magdur edebiyatindan baslanirdi.

Ama konu aleviler ya, hiç kimsenin umrunda degil. Hatta birçogu basbakan ile hemfikirlerdi, iyi söylediklerini düsünürler. Yada diger taraf artik baslar "hayir, basbakan asil bunu demek istemedi" ve virgüle, noktaya bakarlar.

Cok üzücü birsey aslinda, bir basbakanin baska insanlara, baska dinlere karsi bu kadar terbiyesiz bir sekilde konusmasi.
 
Senin gibi sozum ona sunni musluman olacagima
İnege taparim daha iyi
Muslumanligin kanunu seriat gelse tum ailece elleriniz kesilir haberi yok
 
Zamaninda kacmis iste o insanlar bu geri kafaliliktan sanane birak insanlari
Gurbetcilerimize obur tarafta hesap vereceksin
Birakin artik ya su alevileri
Aleviler bikti artik herseye karistirilmaktan gina geldi sizin zihniyetinizden
Yaktiniz yiktiniz kapilarimizi isaretlediniz
Hamile kadinlarimizin karnini destiniz bebelerimizi öldurttunuz doymadiniz doymazsiniz
Aleviler bu ulkenin magdurlari yaziklar olsun
Sozum bu salyali zihniyete, sunni alevi ayrimi yapmayan humanist insanlara asla degil
 
Back