- 8 Haziran 2012
- 5.378
- 1.437
- 248
- Konu Sahibi AngryPenguin
-
- #1
Aylardır, yapımı Türkiye’de yoğun tartışmalara neden olan yeni cumhurbaşkanlığı sarayı ile ilgili Almanca basında pek de haber çıkmazken, bugün haber ajansları da dahil bütün gazete ve portallarda Türkiye’nin yeni cumhurbaşkanı resmi konutu ‘AK Saray’la ilgili haber ve yorumlar vardı.
Megolamani… Şatafat… Sultanlar gibi
Fotoğraflar: DHA
Welt Online’da yayınlanan haberin başlığı: ‘Megalomani – Erdoğan kendine yeni ve şatafatlı bir sarayı layık gördü.’
Haber şöyle başlıyor: “Türkiye’nin yeni cumhurbaşkanının resmi konutu için uygun gördüğü konsept, sultanlar gibi yaşama temeline dayalı. Erdoğan bugün Ankara’da tartışmalı resmi konutunun kapılarını açtı.”
Ve şöyle devam ediyor: “Türkiye’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, şimdiye kadar cumhurbaşkanlığı konutu olarak kullanılan Çankaya Köşkü’nü yaptırabilmek için, zamanında, 4 bin 500 lirayı ancak biraraya getirebilmişti. Hatta ona, zamanın İstanbul müftüsü de cemaatlerden bağış toplattırarak destek olmuştu. Böylece, o zamanlar Ankara’da üzüm bağlarının bulunduğu tepelerden biri olan Çankaya’daki arazi satın alınarak Türkiye devlet başkanının konutu yaptırılmıştı. Çankaya Köşkü, aynı zamanda Atatürk’ün kafasındaki Türkiye Cumhuriyeti değerlerini yansıtan bir semboldü.
Bugün ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın, sıkça ifade ettiği ‘Yeni Türkiye’den anladığı şey, şimdiye kadar var olan Türkiye’den başka. Bunu da muhaliflerin öfkesine rağmen Atatürk’ün resmi konutunu hor görüp, taşındığı yeni şatafatlı sarayla beyan etmiş oluyor. Türk basının yazdığına göre sarayın maliyeti 700 milyon lira (250 milyon avro).
Erdoğan’ın taraftarları, sarayı, cumhurbaşkanlarının gücünü gösteren bir yapı olarak benimseyip gurur duyarken, muhalifleri de aynı şekilde şaşkın. Her muhalif grubun eleştirdiği nokta ayrı. Çevreciler, 900 hektar ormanlık alanın yok edilmesine öfkelenirken, mimarlar ve hukukçular, Erdoğan’ın yeni sarayının bir imar izninin bile olmadığını yorulmadan tekrarlıyor. İnsan hakları savunucuları ise AK Saray’a harcanan paranın halk için çok daha faydalı şekilde kullanılabileceğine dikkat çekiyor.
‘Beyaz Saray’ın beş katı… Atatürk’ü ve padişahları gölgede bırakıyor’
Frankfurter Allgemeine’nin (FAZ) konuyla ilgili haberinin başlığı:‘Erdoğan kendini Beyaz Saray’ında gösterdi.’
Haberde şu satırlar yer alıyor: “300 bin metrekarelik arsaya sahip saray çok tartışmalı, çünkü mahkemelerin durdurma kararına rağmen tamamlandı. Medyanın bildirdiğine göre 275 milyon avroya mal olmuş, kimi gazeteler ise bunun iki katı para harcandığından bahsediyor. Erdoğan, Atatürk döneminde kurulan ve inşaat yasağı olan ormanlık alanda imar izni verilmemesine rağmen, mahkemelerin durdurma kararı olduğu halde yaptırdı sarayını.
Muhalifler, Erdoğan’ın sarayının ‘megolamanlığının bir sonucu’ olduğunu öne sürüyor. Devlet eliyle tamamlanan bir ‘kaçak’ yapıdan bahsediyorlar.
Yeni sarayın özellikle de büyüklüğü tartışmalı, zira tenis kortları, yüzme havuzları ve bahçeleriyle beraber Beyaz Saray’ı düşünün. Erdoğan’ın sarayı onun beş katı büyüklüğünde.
Yeni mekanı Erdoğan’a, dinlenmesi imkansız toplantı salonları ve odaları, nükleer saldırıya dayanıklı kontrol mekanları, helikopter kalkış alanı ve tavan yüksekliği tam 5 metre odalar sunuyor. Söylendiğine göre roket saldırısına bile dayanıklıymış yeni saray.
Yeni yapıyla Erdoğan, eski Osmanlı sultanlarını ve Atatürk’ü gölgede bırakıyor.”
1000 kaçak oda…
Konuyla ilgili Spiegel’deki haberin manşeti: ‘Türkiye cumhurbaşkanının yeni sarayı – Erdoğan’ın 1000 kaçak odası.’ Spiegel’deki haberde de Welt ve FAZ’de olduğu gibi sarayın bu sabah resmi olarak açıldığı, ancak Ermenek’teki maden kazası nedeniyle akşam yapılması planlanan kabulün iptal edildiği aktarıldı.
Sonra da şu satırlara yer verildi: “Yaklaşık 1000 odası olan sarayın maliyeti 270 milyon avro. Adı ‘Ak Saray’, yani beyaz saray, mecazi anlamda düşünülürse de temiz, pak saray. Saray, yapılmaya başlandığından bu yana epey espri konusu oldu, zira Erdoğan geçen yıldan bu yana yolsuzluk iddialarıyla karşı karşıya.
Yeraltı tünelleri de olan bu sarayda bombalardan ve kimyasal silahlardan koruyan bir sığınak da varmış. Medyaya göre Ak Saray’ın bulunduğu arsanın büyüklüğü 210 bin metrekare. Binanın yüzölçümü ise 40 bin metrekare. Böylece Erdoğan’ın yeni sarayı Buckingham Palace, Èlysèe Sarayı ve Beyaz Saray’dan çok daha büyük.
Yeni saray, Erdoğan’ın gücünü göstermek için yaptırdığı yapılardan biri sadece. Erdoğan’ın kendisi ve Türkiye için sıkça dillendirdiği, Osmanlı’nın devamı, ‘Büyük Güç Türkiye’ imajını yansıtmak amaçlı.
Erdoğan, iktidar gücü ve ‘Yeni Türkiye’siyle tarihe geçmek istiyor. Yasalar ve kurallar, Ak Saray’ın yapımında da görüldüğü gibi onu sadece rahatsız ediyor.
Ak Saray bir doğal koruma alanında yapıldı. Çok sayıda mahkeme inşaatın durdurulmasına hükmetti. ‘Güçleri yetiyorsa, yıksınlar’ dedi Erdoğan. “Sarayı açacağım, taşıncağım, işimi de yapacağım” diye konuştu. Böylece doğal koruma alanı en kısa zamanda imara açık alan ilan edildi.”
Mimar Nevzat Sayın: AKP Selçuklu’yu da Osmanlı’yı da bilmiyor, AK Saray tam bir kafa karışıklığı!
http://www.diken.com.tr/alman-basini-ak-sarayi-megolamaniye-yordu-hukuksuzluguna-vurgu-yapti/
Megolamani… Şatafat… Sultanlar gibi
Fotoğraflar: DHA
Welt Online’da yayınlanan haberin başlığı: ‘Megalomani – Erdoğan kendine yeni ve şatafatlı bir sarayı layık gördü.’
Haber şöyle başlıyor: “Türkiye’nin yeni cumhurbaşkanının resmi konutu için uygun gördüğü konsept, sultanlar gibi yaşama temeline dayalı. Erdoğan bugün Ankara’da tartışmalı resmi konutunun kapılarını açtı.”
Bugün ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın, sıkça ifade ettiği ‘Yeni Türkiye’den anladığı şey, şimdiye kadar var olan Türkiye’den başka. Bunu da muhaliflerin öfkesine rağmen Atatürk’ün resmi konutunu hor görüp, taşındığı yeni şatafatlı sarayla beyan etmiş oluyor. Türk basının yazdığına göre sarayın maliyeti 700 milyon lira (250 milyon avro).
Erdoğan’ın taraftarları, sarayı, cumhurbaşkanlarının gücünü gösteren bir yapı olarak benimseyip gurur duyarken, muhalifleri de aynı şekilde şaşkın. Her muhalif grubun eleştirdiği nokta ayrı. Çevreciler, 900 hektar ormanlık alanın yok edilmesine öfkelenirken, mimarlar ve hukukçular, Erdoğan’ın yeni sarayının bir imar izninin bile olmadığını yorulmadan tekrarlıyor. İnsan hakları savunucuları ise AK Saray’a harcanan paranın halk için çok daha faydalı şekilde kullanılabileceğine dikkat çekiyor.
‘Beyaz Saray’ın beş katı… Atatürk’ü ve padişahları gölgede bırakıyor’
Frankfurter Allgemeine’nin (FAZ) konuyla ilgili haberinin başlığı:‘Erdoğan kendini Beyaz Saray’ında gösterdi.’
Haberde şu satırlar yer alıyor: “300 bin metrekarelik arsaya sahip saray çok tartışmalı, çünkü mahkemelerin durdurma kararına rağmen tamamlandı. Medyanın bildirdiğine göre 275 milyon avroya mal olmuş, kimi gazeteler ise bunun iki katı para harcandığından bahsediyor. Erdoğan, Atatürk döneminde kurulan ve inşaat yasağı olan ormanlık alanda imar izni verilmemesine rağmen, mahkemelerin durdurma kararı olduğu halde yaptırdı sarayını.
Muhalifler, Erdoğan’ın sarayının ‘megolamanlığının bir sonucu’ olduğunu öne sürüyor. Devlet eliyle tamamlanan bir ‘kaçak’ yapıdan bahsediyorlar.
Yeni sarayın özellikle de büyüklüğü tartışmalı, zira tenis kortları, yüzme havuzları ve bahçeleriyle beraber Beyaz Saray’ı düşünün. Erdoğan’ın sarayı onun beş katı büyüklüğünde.
Yeni mekanı Erdoğan’a, dinlenmesi imkansız toplantı salonları ve odaları, nükleer saldırıya dayanıklı kontrol mekanları, helikopter kalkış alanı ve tavan yüksekliği tam 5 metre odalar sunuyor. Söylendiğine göre roket saldırısına bile dayanıklıymış yeni saray.
Yeni yapıyla Erdoğan, eski Osmanlı sultanlarını ve Atatürk’ü gölgede bırakıyor.”
1000 kaçak oda…
Konuyla ilgili Spiegel’deki haberin manşeti: ‘Türkiye cumhurbaşkanının yeni sarayı – Erdoğan’ın 1000 kaçak odası.’ Spiegel’deki haberde de Welt ve FAZ’de olduğu gibi sarayın bu sabah resmi olarak açıldığı, ancak Ermenek’teki maden kazası nedeniyle akşam yapılması planlanan kabulün iptal edildiği aktarıldı.
Sonra da şu satırlara yer verildi: “Yaklaşık 1000 odası olan sarayın maliyeti 270 milyon avro. Adı ‘Ak Saray’, yani beyaz saray, mecazi anlamda düşünülürse de temiz, pak saray. Saray, yapılmaya başlandığından bu yana epey espri konusu oldu, zira Erdoğan geçen yıldan bu yana yolsuzluk iddialarıyla karşı karşıya.
Yeraltı tünelleri de olan bu sarayda bombalardan ve kimyasal silahlardan koruyan bir sığınak da varmış. Medyaya göre Ak Saray’ın bulunduğu arsanın büyüklüğü 210 bin metrekare. Binanın yüzölçümü ise 40 bin metrekare. Böylece Erdoğan’ın yeni sarayı Buckingham Palace, Èlysèe Sarayı ve Beyaz Saray’dan çok daha büyük.
Yeni saray, Erdoğan’ın gücünü göstermek için yaptırdığı yapılardan biri sadece. Erdoğan’ın kendisi ve Türkiye için sıkça dillendirdiği, Osmanlı’nın devamı, ‘Büyük Güç Türkiye’ imajını yansıtmak amaçlı.
Erdoğan, iktidar gücü ve ‘Yeni Türkiye’siyle tarihe geçmek istiyor. Yasalar ve kurallar, Ak Saray’ın yapımında da görüldüğü gibi onu sadece rahatsız ediyor.
Ak Saray bir doğal koruma alanında yapıldı. Çok sayıda mahkeme inşaatın durdurulmasına hükmetti. ‘Güçleri yetiyorsa, yıksınlar’ dedi Erdoğan. “Sarayı açacağım, taşıncağım, işimi de yapacağım” diye konuştu. Böylece doğal koruma alanı en kısa zamanda imara açık alan ilan edildi.”
Mimar Nevzat Sayın: AKP Selçuklu’yu da Osmanlı’yı da bilmiyor, AK Saray tam bir kafa karışıklığı!
http://www.diken.com.tr/alman-basini-ak-sarayi-megolamaniye-yordu-hukuksuzluguna-vurgu-yapti/