• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ali İsmail davası için Kayseri 'OHAL' oldu!

_MedceziR_

«DirenTürkiye»
Kayıtlı Üye
15 Ekim 2010
16.931
12.191
298
İzmir
Eskişehir’de 2 Haziran’da Gezi Parkı direnişi sırasında saldırıya uğrayıp 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüyle ilgili açılan davanın görüleceği Kayseri’de yarınki ilk duruşma öncesi güvenlik önlemleri alınmaya başladı.

Eskişehir’de 2 Haziran’da Gezi Parkı direnişi sırasında saldırıya uğrayıp 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren Ali İsmail Korkmaz’ın ölümüyle ilgili açılan davanın görüleceği Kayseri’de yarınki ilk duruşma öncesi güvenlik önlemleri alınmaya başladı.

Yaklaşık 2 bin polis memuru, 2 TOMA ve bir polis helikopterinin görev yapacağı duruşma öncesi, şehrin giriş ve çıkışlarına arama noktaları kuruldu.

Yeni adliye sarayında duruşma salonlarının küçük olması ve güvenlik açısından eski Adliye Binası’nda görülecek duruşma öncesi, bina çevresinde güvenlik önlemleri alınmaya başladı. Bina önünde bulunan otopark boşaltılırken, çevik kuvvet barikatları da kamyonlarla getirilerek yerleştirildi. Ahmet Paşa caddesi ve bağlı olduğu sokakların da sabaha karşı taşıt trafiğine kapatılacağı bildirildi. Duruşma için Adana, Kahramanmaraş, ve Kırehir’den 500 çevik kuvvet polisinin Kayseri’ye geldiği belirtilirken, yaklaşık 2 bin polisin görev yapacağı öğrenildi.

'Hâlâ oğlum gelecek diye bekliyorum'


Resmen açıklandı: Polis tekmesi öldürdü!

2 TOMA ile, Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden görevlendirilen bir polis helikopterinin ise duruşma boyunca adliye binası üzerinde seyrederek, görüntü alacağı kaydedildi. Kayseri-Ankara, Kayseri-Adana, Kayseri-Malatya ve Kayseri-Sivas karayollarına kurulacak güvenlik noktalarında polisin, bu geceden itibaren kimlik kontrollerine başlayacağı, otobüslerde de arama yapacağı bildirildi. Polis memurlarının 3 gün boyunca izinlerinin iptal edildiği, ayrıca 12 saat mesai, 12 saat dinlenme şeklinde çalışacağı öğrenildi.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/36545/Ali_ismail_davasi_icin_Kayseri__OHAL__oldu_.html


index.jpg




 
Dava bugün görülüyor... Tasması boynunda adaletimizden bugün yerini bulmasını bekliyoruz :ssz: Kayseri'deki insan seline selam olsun..

19'unda ölümsüz oldu Ali. Denizler gibi...
 
300 AVUKAT ADINA AÇIKLAMA
Etrafı demir barikatlarla çevrilen ve arama noktalarından girilen adliye binası önünde, Eskişehir Barosu başta olmak üzere 300 avukat adına bir basın açıklaması yapıldı. Avukat Ali Özgür tarafından okunan bildiride şöyle denildi:
“Eskişehir’de 2 Haziran Gezi parkı protestoları sırasında uradığı saldırı sonucunda ağır yaralanan ve 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitiren üniversite örgencisi Ali İsmail Korkmaz’ın davası, Eskişehir’den kaçırılarak, Kayseri’ye getirildi. Ali İsmail, dosyasının güvenlik nedeniyle Eskişehir’den Kayseri’ye taşıyan Yargıtay 5′inci Hukuk Dairesi, 1993 yılında da Lice’de katledilen Tuggeneral Bahtiyar Aydın dosyasını güvenlik gerekçesiyle Eskişehir’e nakletmişti. Ali İsmail Korkmaz davasının güvenli bir şehir olduğu yıllardır bu tür davalarda uygulanan nakil kararları ile tescil edilmiş olan Eskişehir’den güvenlik gerekçesiyle kaçırılmış olması ve doysa Kayseri’ye nakledilmişken, 24 tanığın Eskişehir’de yapılacak duruşmada dinlenmesine karar verilmiş olması, naklin aslında hukuki bir sebebe dayanmadığının en açık göstergesidir. Güvensiz denilen Eskişehir’de 6 Ocak tarihinde yapılan ve hiçbir güvenlik sorunu yaşamayan talimat duruşmasına 100’dan fazla avukatla katılan bizler, Kayseri duruşmasına bu kez 300 avukatla katılıyoruz. Yolları kesseniz de Ali İsmail’in ailesi, milletvekilleri, uluslararası heyetler, sendika, parti ve demokratik kitle örgütü temsilcileriyle Kayseri’deyiz. Siz haksızlığı büyüttükçe, biz bu davanın daha kalabalık takipçisi olacağız. Ali’yi aramızdan aldılar ama adaleti hangi delikte saklanırsa saklansın çıkaracağız.’’
 
Anne Emel Korkmaz, sanıklara dönerek "O pis ellerinizde dokunmayın çocuğuma, nasıl bakabiliyorsunuz çocuklarınızın yüzüne. Ben Ali'yi temiz ellerimle büyüttüm" diye feryat etti, salondaki avukatlar ağladı. Anne Korkmaz, elindeki oğlunun çerçeveli büyük fotoğrafını sanık polisin suratına tutup, "Oraya değil buraya bak, çocuğum var derken gözlerimin içine bak" dedi.
*
öbür dünyada nasıl hesabını vereceksiniz bunun..
 
DURUŞMA NOTLARI:

* Bu davaya özel olarak Kayseri'de eski adliye binası tahsis edildi
* Salona sınırlı sayıda basın mensubu alındı
* Adliye çevresi polis ablukasına alındı
* Adliye önünde geniş bir alan bariyerleri çevrilerek takip edenler bekletildi
* Davayı 300 avukat da izliyor.
* Avukatlar akın etti adliyeye, salonu doldurdu
* Duruşmayı izlemek için gelen milletvekilleri, avukatlar ve sivil toplum örgütü yöneticileri duruşmaya gireceklerin onaylanmış listesine bakılarak tek tek eski adliye binasına alındı. Bu sırada listede ismi olmayan avukat ve sivil toplum örgütü yöneticileriyle, adliye kapısında görevli polisler arasında zaman zaman tartışmalar yaşandı.
* Kayseri, Eskişehir ve Adana Baro Başkanları da vekil olarak katıldı.
* Barolar Birliği Başkanı Metin Feyizoğlu uçağı kaçırdığı için 11.30 sıralarında duruşma salonuna girebildi.
*Ali İsmail Korkmaz’ın babası Şahap, annesi Emel, ağabeyi Gürkan Korkmaz ile kız kardeşleri Melika Çakırkaya ve Aylin Taktuk da adliye binasına kimliklerini göstererek girdi.
* Saat 09.15'te salon açıldı. Duruşma yoğunluk nedeniyle saat 10.00'da başladı.
 
Anne Emel Korkmaz, sanıklara dönerek "O pis ellerinizde dokunmayın çocuğuma, nasıl bakabiliyorsunuz çocuklarınızın yüzüne. Ben Ali'yi temiz ellerimle büyüttüm" diye feryat etti, salondaki avukatlar ağladı. Anne Korkmaz, elindeki oğlunun çerçeveli büyük fotoğrafını sanık polisin suratına tutup, "Oraya değil buraya bak, çocuğum var derken gözlerimin içine bak" dedi.
*
öbür dünyada nasıl hesabını vereceksiniz bunun..

İnşallah hem bu dünyada hem öbür dünyada hesabını verecekler :47:
 
Anne Emel Korkmaz, sanıklara dönerek "O pis ellerinizde dokunmayın çocuğuma, nasıl bakabiliyorsunuz çocuklarınızın yüzüne. Ben Ali'yi temiz ellerimle büyüttüm" diye feryat etti, salondaki avukatlar ağladı. Anne Korkmaz, elindeki oğlunun çerçeveli büyük fotoğrafını sanık polisin suratına tutup, "Oraya değil buraya bak, çocuğum var derken gözlerimin içine bak" dedi.
*
öbür dünyada nasıl hesabını vereceksiniz bunun..

Analar aglamasin diyenlerin analari nasil aglattigi ortada.

Sadece azmettirnleri dovenleri degil oh olsun diyip sevinenleri de Allaha havale ediyorum.
 
İDDİANAME OKUNDU

Duruşmada savcı iddianameyi okudu. Ali İsmail'in annesi Emel Korkmaz da kucağında oğlunun resmi, kafasını sallayarak ve ağlayarak dinledi. Emel Korkmaz, gözlerini sanıklardan da bir an olsun ayırmadı.

SANIKLAR ALİ İSMAİL'İN KÜFRETTİĞİNİ İDDİA ETTİ

İddianamede sanıkların ''Ali İsmail bize küfrediyordu'' dediği yer alıyor. Tanıklara göre ise Ali İsmail ''Yapmayın etmeyin'' diye yalvarıyordu.

İddianame okunurken Ali İsmail'in babası da ''Nasıl yaptınız bunu oğluma'' diye haykırdı.

DÖVEN POLİSLER 'İYİ STRES ATTIK' DEMİŞLER

Tanıkların anlatımına göre Ali İsmail'i döven polisler ''İyi stres attık'' demişler.
 
ANNEYE ALKIŞ

* Anne Emel Korkmaz elinde Ali İsmail Korkmaz'ın portresiyle salona girdi, ağlayarak "İsmailimi de getirdim" dedi, avukatlar ayakta alkışladı.
* Sanıkların etrafındaki polislere de tepki gösteren anne Korkmaz, "Koruyun arkadaşlarınızı, yüzümüze bakmasınlar. İsmailimi değil Alimi getirdim" diye konuştu
 
DÖVEN POLİSLER 'İYİ STRES ATTIK' DEMİŞLER
Tanıkların anlatımına göre Ali İsmail'i döven polisler ''İyi stres attık'' demişler.
hürriyet

Allahım nasıl insanlar bunlar,dört ayaklı demek bile hakaret olur bunlara.
Bir çocuğu öldürene kadar dövüp ''stres attık '' nasıl der bir insan.
Ben gazetede bu çocuğun haberini okurken hüngür hüngür ağlıyorum ,anası babası nasıl dayansın bu acıya.
Faillerede aynı cezayı vereceksin,bırakacaksın ki o ailede döve döve öldürsün bunları..
 
Allahım nasıl insanlar bunlar,dört ayaklı demek bile hakaret olur bunlara.
Bir çocuğu öldürene kadar dövüp ''stres attık '' nasıl der bir insan.
Ben gazetede bu çocuğun haberini okurken hüngür hüngür ağlıyorum ,anası babası nasıl dayansın bu acıya.
Faillerede aynı cezayı vereceksin,bırakacaksın ki o ailede döve döve öldürsün bunları..

Yok canım yok,
Demokrasinin her taşının altına dinamit koyup, yarısı cemaate, yarısı iktidara Hizmet edecem diye güvenliğinden sorumu olduğu halkı
linç psikolojisiyle döve döve öldürürler.
İlk kıvıcımda şeriat isterük diye bayrak yakıp, palalarla sokaklara dökülürler.
Ama aslında en demokrat ta bunlardır
Şimdi seriat desen kısas desen senden benden laik olurlar.
Bu kadar canın , hırsızlığın, yolsuzluğun karşılığını varmı kısasa kısas bedelini ödeyecek delikanlı
İçi kof dindar, tatlı su demokratları

Hesaplar öbür tarafa kaldı, bedeli çoook çetin olacak çok
 
Son düzenleme:
Allahım nasıl insanlar bunlar,dört ayaklı demek bile hakaret olur bunlara.
Bir çocuğu öldürene kadar dövüp ''stres attık '' nasıl der bir insan.
Ben gazetede bu çocuğun haberini okurken hüngür hüngür ağlıyorum ,anası babası nasıl dayansın bu acıya.
Faillerede aynı cezayı vereceksin,bırakacaksın ki o ailede döve döve öldürsün bunları..

bide sanık üstüne şöyle diyo;
'ayağım ağrıyordu, ondan hızlı vurduğumu düşünmüyorum.'
bu nasıl şuursuz bi cümledir yaaaa ..
 
Ali İsmail Korkmaz... Sözde görevini yapan tekmelerle ölmeyi haketmedin çocuk. Gülen gözlerinle baktığın fotoğrafına ben bile bakamıyorum ailesine Allah sabır versin. O vicdansızların en ağır şekilde cezalandırılmasını diliyorum.
 
Bu bir devlet terörü, polis terörü dedik..Kimseye anlatamadık.
Gencecik insanlar yitip gitti.

Ve burdaki akpl'lilere sorarsan, o çoçuk orda ne yapiyordu diye ali'yi suçlarlar. Yok gezi komploymus bilmem ne. Ya gerçekten bunlari artik aglayarak yaziyorum, yüregim sizliyor. Gencecik çoçuk gitti. Berkin halen comada. Bu nasil vicdansizlik. Bu nasil umursamsizlik. Insan nasil bu kadar kör olur? :43:
 
''TALİMAT OLURSA GEREĞİNİ YAPARIM''

İlk sorguları yapılan sanıklardan polis memuru Şaban Gökpınar, olay akşamı izinli olduğunu, yazılı değil sözlü talimat üzerine olay yerine gittiğini, elinde cop bulunduğunu, Ali İsmail’i hatırlamadığını söyledi.

“Ali İsmail tabir edilen şahıs” ifadesi tepki çeken Gökpınar, Ali İsmail’in dövüldüğü sokakta olmadığını, kamera kayıtlarından da görüleceğini söyledi. Emel Korkmaz itiraz etti: "Tabir edilen şahıs değil, Ali İsmail Korkmaz"

Sanık polislerden Hüseyin Engin ise Ali İsmail’i tanımadığını, kimseye vurmadığını öne sürdü. Sanığın çapraz sorguda müdahil avukatının ''Elinizdeki sopayla göstericilere vuruyor musunuz?'' sorusuna verdiği “Talimat olursa gereğini yaparım” yanıtı tepkilere neden oldu.

BIYIK VE GÖZLÜK SORUSUNA YANIT YOK

Müdahil avukatı teşhis sırasında Engin’e neden bıyığını kesip, gözlük taktığını sordu, yanıt alamadı. Engin, Ali İsmail koşarken ilk vuranlardan biri olduğu iddiasını reddetti.

KOVALAYAN POLİS O MU?

Sanık polis Yalçın Akbulut çapraz sorgu sırasında şöyle konuştu:
Yerde yatan şahıs küfür ediyordu. Talimatım da olmadı, müdahalem de. Ben geri döndüğümde, yerde yatan şahıs yoktu. Benim gördüğüm şahıs 1.75 boylarındaydı, Ali İsmail ile alakası yok. Koyu renk kapişonu vardı peşinden koştuğum şahsın. Ali İsmail 1.60 boyunda, kot pantolonlu, tişörtlüydü. Görüntüleri defalarca izledim. Sadece şahsı uzaklaştırmak için kovaladım. Kovalarken yalnızdım.

MEVLÜT SALDOĞAN: AYAĞIMLA YERDEKİ ŞAHSI HAFİFÇE DÜRTTÜM

Sanık polis Mevlüt Saldoğan, duruşmadaki ifadesiyle Ali İsmail'in abisi Gürkan Korkmaz'ı da çileden çıkarttı.

Saldoğan ifadesinde şunları söyledi:
''TEM’de çalıştım, meslek hayatım boyunca ne olursa olsun Ali İsmail gibi bir gencimizi kaybettiğimiz için çok üzgünüm, buradan baş sağlığı diliyorum, ailesine de sabır diliyorum. Ben 31 Mayıs sabahı mesaiye başladım, akşam mesai bitiminde basın açıklaması olacağı şeklinde bilgi geldi, amirimiz olay yerinden ayrılmamamızı söyledi, harekete geçerek AKP binası önüne geldik. Olay günü sabahına kadar 72 saat bilfiil görev yaptım. Olay gecesine gelince, daha gündüz saatleriydi amirlerimizin emirleri sonucu AKP önünde görev aldık, bize önce söylenen Çevik Kuvvet arkasında bir gözaltı yapılacaksa onu yapmamızdı. Çevik TOMA ile görev yaparken bir müdahale olmadı. Yetkili amirlerimiz güvenlik şube, özel donanımlı yüksek sesle görev yapan araçla eylemin kanuna aykırı olduğu şeklinde defaten, yalvarırcasına ikaz etti. Daha sonra grup dağılmadı. Cadde üzerine kurulan barikatın arkasından taş, sopa,demir, sapanla saldırılar oldu. Barikatı açmak için Çevik ile harekete geçtik. Saldırı olunca geri çekildik. Çevik Kuvvet’in önünden kaçanlar bize saldırdı. Daha sonra sıralı amirlerimizden biri, elinde telsizle o bölgedeki grubu oradan gözaltı yapılmadan uzaklaştırmamız istendi. Sokağa giriş nedenimiz oydu. Benim vurduğum şahıs kesinlikle Ali İsmail değildi. Çünkü şahıs benden uzun boyluydu. Şahıs önümden geçti, müdahalede bulunmadım. Yalçın bey koşuyordu, ileride üç dört şahsın önüne geçitiğini gördüm. Şahıslara 'bırakın dokunmayın' dedim, yere düşmüş vaziyetteydi, hafifçe ayağımla dürterek kalkmasını istedim. Şahıs arkamdan küfür etti. 'Küfretme, ayıp, erkek insana küfür etmek yakışmaz' dedim.''

Bu ifadeye tepki gösteren abi Gürkan Korkmaz yerinden kalkarak, “Erkek misin sen? Elinde kan var, tuttuğun oruç oruç değil, kıldığın namaz namaz değil” diye bağırdı.
 
Back