ablamla aramda 6 yaş var. ben ortaokuldayken o üniversiteye gitti. çocukken biraz haylazdı sonra toparladı lise zamanı öğretmen oldu. bense 1. sınıftan beri çok başarılıydım hep okul 1.si idim ilçemin 1.si idim. lisede anadolu lisesini kazanınca ilçe değiştirdik ablam da üniversitede okuyordu yanımıza taşındı.
çocukluğumdan beri ben hep daha zayıftım, aramızdaki yaş farkına rağmen, bana 1 ona 1 alınan kıyafetlerin hep benimkiler daha küçük daha dar diye benimkileri giyer esnetirdi, sonra ben de giyemez olurdum onu.
benim başarımı kıskandığını hiç düşünmemiştim küçükken, çünkü etrafımdaki arkadaşlarımın kıskançlıklarıyla uğraşıyordum.
neyse ben sonra tıp kazandım, tabi korkunç yoğunum kimsenin yüzünü göremiyorum, okula odaklandım 7/24. oysa daha o zamanlardan kinlenmiş bana, ben derslerle uğraşırken "bu bizi siler" demiş anneme ki öyle bir şey yok, kendimle uğraşıyordum ki bu arada ablamı da yanımda tutuyorum. inanın arkadaşlarımla gezmeye gidiyoruz, onu da getiriyorum hiç ortama uyum sağlayamamasına rağmen, denize gidiyoruz, arkadaşımın yazlığına gidiyoruz onu da getiriyorum çok saçma olmasına rağmen ortamda amacım o da gezsin görsün, kafası dağılsın benim gittiğim güzel yerlere o da gidebilsin idi ve belki kafasına uygun birileriyle tanışır bu vesileyle demiştim.
ta ki bir gün yaz zamanı tatilde hiçbir arkadaşım yok çok sıkılmıştım, ablam arkadaşlarıyla konsere gidiyordu ben de geleyim mi dedim "sen sıkılırsın" dedi? ilk kez o zaman gerçekten bir sorun olduğunu fark ettim. ben zaten sıkılmışım, kafam dağılsın istemişim. ne alaka? sanırım hoşlandığı çocuk da geldiği için çocuğun beni görmesini istemedi? bundan öncede bir yere birlikte gideceksek hep daha az süslenirdim ondan mesela bir ruj sürdüm diyelim, ablam 2 katı makyaj yapardı beni görünce. ben sevgilim olduğu için bunları sineye çektim, bana bir keresinde "sen daha gençsin, doktor olcaksın daha cazipsin" falan demişti de alınmıştım sanki ben adam ayartan bir tipmişim sevgilim yokmuş gibi.
sonrasında 3-4 tane farklı erkek arkadaşı oldu, ciddileştiklerinde tanıştım birer kez hepsiyle, hepsiyle farklı sebeplerden ayrıldılar, bu arada ben senelerdir sevgilimle birlikteyim sevgilim var yani. bir gün bana ben tanıştıktan sonra erkek arkadaşlarıyla ayrıldığını benim aralarını bozduğumu söyledi. ki alakası yok, görüşme boyunca gayet normal esprili sohbet etmeye çalışırım, ayrıca nerede nasıl davranacağını bilen bir insanım, en ufak yanlışım, ters sözüm olmadı hiçbirine. ben de bu söz üzerine karar aldım bir daha evlenme kararı alana kadar hiçbir sevgilisi ile tanışmayacağım.
neyse bunlar az çok durumu anlamanız içindi... konu ise şuna geldi. esas sorunum kendisiyle şu. ben mezun oldum ve sınava hazırlanıyorum tabi her şey sıkıntılı ve stresli yeterince. ev de klasik türk ailesi kavgası gürültüsü dıdısı bıdısı hiç bitmez zor odaklanıyorum zaten 3 seneye uzadı sınav maratonum, normalde çalışkan ve zeki bir insan olmama rağmen konsantre olamıyorum, istediğim bölüm de yüksek dolayısıyla tam odaklanma istiyor ama başaramadım bir türlü. ben şu anda çalışmadığım için ablam beni sürekli evde ezmeye çalışıyor. benim bir işte çalışmamamı vs evde herkesin gözüne sokuyor. inanın bi para harcamıyorum, sadece evdeki yemekleri yiyorum, dışarıdan bir şey alıcaksam sevgilim alıyor bu durumlarını bildiği için. geçen günler bikaç kez market alışverişi yaptım kartla, birkaç kez dışarıdan yemek söyledim diye 300 liralık kredi kartının hesabını sordular bana ki ben lisede bile harçlığım bundan daha fazlaydı. şu anda maddi sıkıntımız da yok üstelik, ablam ev almak istiyor, istediği yer de çok lüks bir semtte dolayısıyla 400 binden aşağı ev yok, ona para biriktirmek için evde toplanan toplam paradan maksimum kısıp maksimum arttırmaya çalışıyorlar. en çok gocunduğum da annemi de bana karşı doldurdu, annem de beni sanki gezip tozan, bütün gün yatan, sürekli para harcayan ev kızıymışım gibi görüyor inanın kanıma dokunuyor.
en ufak bir şeyde kavgalar çok büyüyor, ablamın ağzı çok pistir ve çok hakaret ediyor, sürekli beni ezmeye çalışıyor, artık çok yoruldum. çocukken kendime çok güvenli pozitif, güleç bir insandım, zorluklarla savaşırken bile hep espiri yapar insanları güldürmeye ortamı yumuşatmaya çalışırdım artık kendime bile moral veremiyorum. evde kendi çamaşırımı temizliğimi yapıyorum, ablamsa tek bir şeye dokunmuyor, hala annem koşturuyor peşinden, üstelik de çok pis, aynı evde yaşanacak gibi değil, her duşa girişinden sonra gider tıkanıyor. ablam da kpss ile uğraştı o da 2 sene arkadaşları kazanmıştı, beni en iyi onun anlaması gerekirken her gün bana hakaretler etmesi "ben senden 10 gömlek üstünüm, sen benim yanımda hiçsin, sen gerizekalısın, sen ne işe yararsın, ben çalışıyorum, para kazanıyorum" laflarından bıktım artık. saçım, başım, kaşım, gözüm her şeyime laf ediyor. az kilo aldım selülitlerin çıkmış diyor, boynun kırışmış diyor, bi sivilcem çıksın surata bak diyor, mesleğime laf ediyor sürekli ama son 3 erkek arkadaşı da doktordu, sürekli doktor sevgili arıyor resmen peşlerinden koşuyor. annemle babam da hiçbir şey yapmıyorlar üstelik bu duruma susturmuyorlar. hatta annem ablamı kolluyor sürekli bazen ikisi bir birlikte bana hakaret ediyorlar birleşip hangi biriyle baş edeceğimi şaşırıyorum. sürekli şu evlilik programlarını, survivorları izleyip, kişisel gelişim kitaplarından taktik alıyor, ütopya'daki ve survivor'daki semih'e aşık ve adamın yaptıklarını çok zekice buluyor size o kadar söyleyeyim. beni aşağı çekip kötü olmamı istiyor anlayamıyorum sebebini, onun iyi olması beni mutlu ederdi eskiden, oysa bütün bu laflarından ve yaptıklarından sonra ben de şimdi o iyi olsun istemiyorum. içimde nefret birikti ona karşı suratını bile görmek istemiyorum, aynı evde iki yabancıyız resmen.
geçen gün kitapların arasında eski günlüğü geçti elime, daha ben 14 yaşındayken o 20 yaşındayken, sırf sınav sonrası bir hikaye kitabını okumaya kendimi kaptırmışım, ablam okumayamamış o anda diye, resmen neler yazmış silmiş atmış beni "sakız çiğniyorum keşke çiğnediğim kardeşim olsa onu sildim" falan demiş. bu nasıl iş ya? insan 14 yaşında ergen kitap okuyor diye bu kadar sinirlenip kardeşini siler mi? ki sonra özür dilediğim bi kağıt yazmışım onu da buldum, böyle saçma bir olay için binlerce özür dilemişim.
insanın ailesinin böyle olması çok korkunç. şu son 3 senede içimde hiç sevgi kalmadı. en büyük silmeyi ise, bir yaz günü ablam da tatildeydi, kadınsal bir hastalığım oldu ameliyat olmam gerekebilecek bir şey, çok karnım ağrıyordu, sabah birlikte hastaneye gidecektik, sırf benle uğraşmamak için blöften kavga çıkardı arabasının anahtarını da aldı gitti sabah 8de gezmeye, hastaneye minibüsle git dedi çıktı evden. oysa alışveriş merkezine gidelim desem gezmeye 2 dakikada hazır olur. şimdi söyleyin allaşkına böyle bir insana nasıl abla diyeyim ben? zor günümde benle kavga edip beni üzen insana, yardımına ihtiyaç olduğunda köstek olana nasıl güveneyim? içimde ona karşı hiç sevgi kalmadı.
napıcam bilmiyorum çok fena sıkıştım kaldım arada. bu durumdan kurtulmamın tek yolu çalışıp sınavı kazanmam ama kafamı toplayamıyorum, huzur bulamıyorum. yapamadıkça da kazanamıyorum artık dayanamıyorum bu psikolojik baskıya. ablamın sürekli hakaretlerinden ve aşağılamalrından kendime güvenimi kaybettim. bir yandan da arkadaşlarımla bağım koptu herkes kendi akışına kaptırdı kendini, çok sık görüşmüyoruz, ben de resmen çekiniyorum görüşmeye. ablam sanırım kazanamayım da, hep böyle çalışmayan tıp mezunu olarak kalayım böylece kendini benden üstün görebilsin istiyor. anlamıyorum bu kafasını.
amacım aramızı iyileştirmek değil, zaten bu saatten sonra da mümkün değil bence, çok fazla kırgınlık var içimde. amacım ablamı takmayıp kendi sınavıma odaklanabilmem için bir çare aramak. yazmak bile iyi geldi, çünkü çok ketum bir insanım kimseye de anlatamıyorum korkum içime atmaktan hasta olacağım artık. lütfen bir akıl verin, bir yol gösterin, kafam karman çorman, hayatım dondu kaldı, sıkıştım burda, çığlık atasım geliyor.