Merhaba kızlar,
Umut yazısı olsun diye yazacağım bu yazıyı, umarım bazılarınızın umutlarını tekrardan hareketlendiririm.
Ağustos 1976 doğumluyum, yani 42 (hissettiğim) ve 41 evrak üzerinde.
14 yaşında bir oğlum ve uzun süredir ikinci çocuk isteğim var.
Geçen yıl 2017 ocak ayında doğal yolla hamile kaldım, maalesef dış gebelik veya kimyasal tahminlerinden sonra doğru orantılı artmayan Beta HCG neticesinde 5 haftada kayıp yaşadım.
Daha sonrasında bu iş böyle olsun diye beklenmez dedim ve doktora gitmeye karar verdik. Ünlü bir bayan profesörüne gittim yapılan tetkiklerde amh 1,80 fsh 8 civarı çıktı. Benim yaşlarımdaki kadın için iyi dendi, ancak eşimin sperm morfolojisi 0 çıktı. Eyvah demeye kalmadı, doktorumuz “Sorun yok, bu ay rahim filmi çekeriz, gelecek ay da aşılama yaparız.”dedi.Cahiliz o zaman, diyoruz ki doktor ne dediyse o. Özel muayene, özel hastaneler, özel prosedürler derken para döküyoruz. Aşılama negatif tabii, şimdi düşünüyorum da morfoloji sıfır benim yaş 40 üzeri ne aşılaması ama? Diyorum ya cahillik işte.
Güzel bir tesadüf sonucunda başka bir doktor hakkında çok güzel duyumlar aldım. Üstelik profesör falan değil, uzman ama Ankara’da tüp gebelik oranları çok yüksek. O doktora gitmeye başladım, kaybettiğim vakit sebebiyle amh 0,80 düşmüştü. Neyse kısa kesmeye çalışacağım: o doktor “Bana güvenmek zorundasın, evet yumurtlama var ama her yumurta sağlıklı gebelik için yeterli kalitede olmayabiliyor. Maalesef tüp bebek, paket program gibi oldu, hemen gelecek ayda yumurta toplayabiliriz ama sonucu hakkında umutlarımız az olabilir ” dedi. Beni sık aralıklarla kontrol etmeye, ilaç dozunu ayarlayarak mayıs sonundan ekim sonuna kadar takip eti. Ekim sonunda “İşte altın yumurtalar bunlar” dedi. 5 yumurta elde etmiştik, 3 döllendi ve 5. Güne AA kalite olarak geldiler. Kasım ve aralık aylarında progesteron hormonun yüksek çıkması sebebiyle transfer yapılamadı. Ama bizim mutlu günümüz 12 Ocak oldu. Gebeliğim sağlıkla devam ediyor (Darısı tüm gebelerin başına)
Tabii ki kaygılarımız çok yüksek olabiliyor ama inancınızı ve azminizi kaybetmeyin kızlar.
O minik melekeler sizi bir yerde bekliyor.
Sonbaharda kucağımızda mis kokulu sağlıklar bebekler kucaklamak dileğiyle.