- 8 Aralık 2011
- 44.473
- 156.747
4 adımda uçarak kilo ver
ABD’yi ve Avrupa’yı uçurduktan sonra biraz rötarla İstanbul semalarına ulaşan Antigravity Fitness trendini uzmanıyla birlikte denedik; baş aşağı durduk, yerçekimine meydan okuduk!
Plazada bunaldıkça yenilik arayan, yoga kampından pilates stüdyosuna koşturan sıkılgan şehir kadınının imdadına bu kez “antigravity fitness"yetişiyor. 2007’de eski bir dansçı ve koreograf olan Christopher Harrison tarafından ortaya çıkarılmış, sonra Madonna’sından Rihanna’sına sahne koreografisinde kullanmayan celebrity kalmamış. Ve biraz rötarlı da olsa yer çekimsiz fitness hareketi buraları sallayacak gibi duruyor, hazır olun!
“Nedir bu antigravity fitness, nasıl yani, yerçekimsiz falan?” diyerek 2013 yılında bu metodu Türkiye’ye getiren Mine Melek’in Bahçeşehir’deki stüdyosunun yolunu tuttum. O dönem Christopher Harrison’dan gerekli eğitimleri aldıktan sonra Türkiye’ye gelişiyle ‘‘antigravity fitness’’ı bizimle buluşturmuş. “Bu; pilates, kinesis, akrobasi, dans ve yüzde 60 yogadan meydana gelen melez bir egzersiz metodu. Kas aralıklarını yerçekimsiz ortamda açıp uzatıyor. Özellikle ters duruşları içeren akrobatik hareketler var ki, bunlar da omurgayı baskısız açıyor” diye başladı anlatmaya Melek. Ardından 5 eğitmenle kendimi yüzde 50’si ipek, yüzde 50’si likradan yapılmış kırmızı, yumuşacık hamakta baş aşağı dururken buldum!
1- Omurga düzeliyor
Aynada domatese dönmüş yüzümle karşılaşmanın şokunu atlattıktan sonra peşi sıra havada uçmalar, salıncakta sallanmalar, savaşçı pozları geldi. 40 dakikanın sonunda omurilik soğanımdan vücuduma yayılan huzur anlatılır gibi değil. Omurganız düzeliyor, kuş gibi uçuyorsunuz, kaslarınız uzuyor ve ağrısız sızısız, çok eğleniyorsunuz!
Antigravity Fitness sayesinde yerçekiminin vücutta yarattığı tüm deformasyonun önüne geçmek mümkün. Günde en azından 3 ila 5 dakika arası yapılan baş aşağı duruşların yerçekiminin tüm negatif etkilerini sildiğinden söz ediyor Mine Melek, “Antigravity bu işi hem güvenli, hem keyifli biçimde yapıyor” diyor.
2- ‘Tamam, pilates de yap!’
İşin içinde çok büyük bir eğlence var. Hamaklar bir askı sistemine bağlı ve 500 kiloya kadar kaldırma kuvvetine sahip. Ön şart; askıya, hamağa ve kendinize güvenmeniz. Antigravity fitness ise koca bir ağacın yalnızca bir dalı. Yoga, pilates, suspancion fitness yani kuvvet antrenmanı, ileri yaşlarda veya sakatlık sonrası rehabilite için kullanılan restoratif yoga dahil olmak üzere toplam 7 ayrı dal var.
“Neden pilates değil de antigravity pilates yapmalıyım, ekstrası nedir?” diye sorduğumda yanıt çok net: “Pilates de yap! Ama orijinal pilates kanunlarıyla birlikte antigravity pilatesin tekniğini birleştiren bir metot var. Hamak kullanıyoruz. Nasıl ki reformer, tower, bar gibi materyaller kullanıyorsak antigravity’de hepsinin pozisyonuna girilebiliyor. Stabilizasyonu daha yüksek, dengeyi daha fazla korumak zorundasınız. Pilateste her zaman vücudu ve zihni birleştirmek ve konsantre olmak gerekir. Burada da aynı şekilde konsantre olmak zorundasın. Artı, baş aşağı duruşlar mevcut. Pelvic floor dediğimiz noktada hamak vücudu sardığı için en güvenli bölgeye ulaşıyoruz. O yüzden kendinizi daha rahat bırakıyorsunuz. Yine de pilatesle karşılaştırmak yanlış. Antigravity’nin de tek başına çok geniş bir yelpazesi var. Pilates ten türeyen değil, onun kanunlarıyla üretilen bir şey. İkisinin de vücuttaki ve zihindeki karşılığı, o gün moralin bozuksa sana verdiği psikolojik etki başka...”
3- Anne karnına dönüş
Hamak vücudunuzu sardığında kendinizi müthiş güvende hissediyorsunuz. Bu da işin zihinsel boyutu. Zaten antigravity fitness, yogadan etkilenen bir yöntem. Derslerin başında kişinin kendisiyle baş başa kalmasını sağlayan “Cocoon” ya da “Mothership” denilen cenin pozlarıyla birlikte zihinsel süreçlerin ilerletildiği ve pozitif enerjinin aktarıldığı bir meditasyon süreci var. Yine Mine Hoca’ya göre sarılıp sarmalanmak herkesin ihtiyacı olan şefkat duygusunu hissettiriyor. Derslerin ardından ona gelen tepkiler de tam bu yöndeymiş. “Anne karnına dönüş, dokunuş ve uzay boşluğu etkisi var, en önemlisi bu. Kendini tamamıyla boşluğa bırakabiliyor ve 4 boyutlu çalışıyorsun. Ayakları yerden kesmesi de insanlara ekstrem geliyor. Dersin sonunda gülen yüzler görmek bizlerin işi. Bunu yaratmaya çalışıyoruz” diyor.
4- Kilo verebiliyor muyuz?
Ve en çok merak edileni en sona sakladım. Antigravity fitness’la kilo verebiliyor muyuz? Cevap sürpriz içermiyor: “Tabii ki tek başına egzersizle olacak iş değil. Antigravity fitness derin kaslara nüfuz ettiği için sıkılaştırma özelliği var, evet. Ve çeşitli kardiyovasküler egzersizler yapılabiliyor. Bu egzersizlerle nabız katsayısı artar ve böylece yağ yakımı 14’üncü dakikadan sonra başlatılabilir. Bu pilates için de geçerli. Esneklik, eklem bağlarının esnemesi, kasın uzatılması ve laktik asidin atılmasını çok iyi sağlar ve tüm bunlar vücutta metabolizmayı hızlandırır.”
Kaynak
HT hayat
ABD’yi ve Avrupa’yı uçurduktan sonra biraz rötarla İstanbul semalarına ulaşan Antigravity Fitness trendini uzmanıyla birlikte denedik; baş aşağı durduk, yerçekimine meydan okuduk!
Plazada bunaldıkça yenilik arayan, yoga kampından pilates stüdyosuna koşturan sıkılgan şehir kadınının imdadına bu kez “antigravity fitness"yetişiyor. 2007’de eski bir dansçı ve koreograf olan Christopher Harrison tarafından ortaya çıkarılmış, sonra Madonna’sından Rihanna’sına sahne koreografisinde kullanmayan celebrity kalmamış. Ve biraz rötarlı da olsa yer çekimsiz fitness hareketi buraları sallayacak gibi duruyor, hazır olun!
“Nedir bu antigravity fitness, nasıl yani, yerçekimsiz falan?” diyerek 2013 yılında bu metodu Türkiye’ye getiren Mine Melek’in Bahçeşehir’deki stüdyosunun yolunu tuttum. O dönem Christopher Harrison’dan gerekli eğitimleri aldıktan sonra Türkiye’ye gelişiyle ‘‘antigravity fitness’’ı bizimle buluşturmuş. “Bu; pilates, kinesis, akrobasi, dans ve yüzde 60 yogadan meydana gelen melez bir egzersiz metodu. Kas aralıklarını yerçekimsiz ortamda açıp uzatıyor. Özellikle ters duruşları içeren akrobatik hareketler var ki, bunlar da omurgayı baskısız açıyor” diye başladı anlatmaya Melek. Ardından 5 eğitmenle kendimi yüzde 50’si ipek, yüzde 50’si likradan yapılmış kırmızı, yumuşacık hamakta baş aşağı dururken buldum!
1- Omurga düzeliyor
Aynada domatese dönmüş yüzümle karşılaşmanın şokunu atlattıktan sonra peşi sıra havada uçmalar, salıncakta sallanmalar, savaşçı pozları geldi. 40 dakikanın sonunda omurilik soğanımdan vücuduma yayılan huzur anlatılır gibi değil. Omurganız düzeliyor, kuş gibi uçuyorsunuz, kaslarınız uzuyor ve ağrısız sızısız, çok eğleniyorsunuz!
Antigravity Fitness sayesinde yerçekiminin vücutta yarattığı tüm deformasyonun önüne geçmek mümkün. Günde en azından 3 ila 5 dakika arası yapılan baş aşağı duruşların yerçekiminin tüm negatif etkilerini sildiğinden söz ediyor Mine Melek, “Antigravity bu işi hem güvenli, hem keyifli biçimde yapıyor” diyor.
2- ‘Tamam, pilates de yap!’
İşin içinde çok büyük bir eğlence var. Hamaklar bir askı sistemine bağlı ve 500 kiloya kadar kaldırma kuvvetine sahip. Ön şart; askıya, hamağa ve kendinize güvenmeniz. Antigravity fitness ise koca bir ağacın yalnızca bir dalı. Yoga, pilates, suspancion fitness yani kuvvet antrenmanı, ileri yaşlarda veya sakatlık sonrası rehabilite için kullanılan restoratif yoga dahil olmak üzere toplam 7 ayrı dal var.
“Neden pilates değil de antigravity pilates yapmalıyım, ekstrası nedir?” diye sorduğumda yanıt çok net: “Pilates de yap! Ama orijinal pilates kanunlarıyla birlikte antigravity pilatesin tekniğini birleştiren bir metot var. Hamak kullanıyoruz. Nasıl ki reformer, tower, bar gibi materyaller kullanıyorsak antigravity’de hepsinin pozisyonuna girilebiliyor. Stabilizasyonu daha yüksek, dengeyi daha fazla korumak zorundasınız. Pilateste her zaman vücudu ve zihni birleştirmek ve konsantre olmak gerekir. Burada da aynı şekilde konsantre olmak zorundasın. Artı, baş aşağı duruşlar mevcut. Pelvic floor dediğimiz noktada hamak vücudu sardığı için en güvenli bölgeye ulaşıyoruz. O yüzden kendinizi daha rahat bırakıyorsunuz. Yine de pilatesle karşılaştırmak yanlış. Antigravity’nin de tek başına çok geniş bir yelpazesi var. Pilates ten türeyen değil, onun kanunlarıyla üretilen bir şey. İkisinin de vücuttaki ve zihindeki karşılığı, o gün moralin bozuksa sana verdiği psikolojik etki başka...”
3- Anne karnına dönüş
Hamak vücudunuzu sardığında kendinizi müthiş güvende hissediyorsunuz. Bu da işin zihinsel boyutu. Zaten antigravity fitness, yogadan etkilenen bir yöntem. Derslerin başında kişinin kendisiyle baş başa kalmasını sağlayan “Cocoon” ya da “Mothership” denilen cenin pozlarıyla birlikte zihinsel süreçlerin ilerletildiği ve pozitif enerjinin aktarıldığı bir meditasyon süreci var. Yine Mine Hoca’ya göre sarılıp sarmalanmak herkesin ihtiyacı olan şefkat duygusunu hissettiriyor. Derslerin ardından ona gelen tepkiler de tam bu yöndeymiş. “Anne karnına dönüş, dokunuş ve uzay boşluğu etkisi var, en önemlisi bu. Kendini tamamıyla boşluğa bırakabiliyor ve 4 boyutlu çalışıyorsun. Ayakları yerden kesmesi de insanlara ekstrem geliyor. Dersin sonunda gülen yüzler görmek bizlerin işi. Bunu yaratmaya çalışıyoruz” diyor.
4- Kilo verebiliyor muyuz?
Ve en çok merak edileni en sona sakladım. Antigravity fitness’la kilo verebiliyor muyuz? Cevap sürpriz içermiyor: “Tabii ki tek başına egzersizle olacak iş değil. Antigravity fitness derin kaslara nüfuz ettiği için sıkılaştırma özelliği var, evet. Ve çeşitli kardiyovasküler egzersizler yapılabiliyor. Bu egzersizlerle nabız katsayısı artar ve böylece yağ yakımı 14’üncü dakikadan sonra başlatılabilir. Bu pilates için de geçerli. Esneklik, eklem bağlarının esnemesi, kasın uzatılması ve laktik asidin atılmasını çok iyi sağlar ve tüm bunlar vücutta metabolizmayı hızlandırır.”
Kaynak
HT hayat