3 Temmuz 2023 Oğlak Burcunda Dolunay - Etkileri

3 Temmuz 2023, OĞLAK Burcu’nda DOLUNAY;​

Duvarın Arkasında Ağlayan Çocuğu Büyütme Zamanı!​


oğlaks90.jpg

Sosyal düzlemde;
  • Medyada bol bol sosyete rezaleti haberi, müsriflik ve ayarsız eğlence görüntüsü, ünlü kişilerin yakışık almayacak görüntüleri ve bunlara ilişkin yargılayıcı yorumlar filan görürüz…
  • Bazı sanatçılarla ilgili olumsuz haberler duyulabilir ve medya linçleri yaşanabilir.
  • Borsa ile ve özellikle sanal finans araçları ile uğraşanlar şok gelişmeler yaşayabilirler. Altın piyasası da çok hareketli olabilir.
  • Önemli kamu görevleri için yeni isimler gündeme gelebilir.
  • Bazı devlet adamlarının sağlığı konusunda olumsuz haberler duyulabilir.
Bireysel düzlemde;

Kendimiz ve sevdiklerimiz için güvenli bir alan yaratmayı, kaygı verici iniş çıkışlar olmadan yaşamamıza imkan verecek bir tasarım oluşturup onun içinde adeta kimseye fazla bulaşmadan yaşamayı arzu ettiğimiz bir zaman… Büyük düşünmek değil, mümkünse hayatın büyük meselelerini neredeyse yok sayıp bireysel vahalar yaratmak ve oraya bizim için önemli olmayan hiç kimseyi, hiç bir şeyi almamak istiyoruz. En yakınlarımızla birbirimize tutunup ya da tutunup güvenecek birilerini bulup ”birlikte yeni ve kaygılardan uzak bir gelecek planlamak ne güzel olurdu” gibi cümleler geziniyor kafamızda. Dertleri dert etmemek, rahatımıza geldiği gibi davranmak, kendimizi birilerine teslim etmek, doyasıya beslenmek ve yumuşak yerlere yaslanmak fena mı olurdu yani…

Ne var ki hayatın sunduğu zeminler pek de küçük gizli bir gül bahçesi ya da ellerimizle yarattığımız bir ana rahmi kıvamında değil! Hatta duyguları ve ihtiyaçları kontrol altına almaya, hazzı veya gevşemeyi ertelemeye, tepkileri baskılamaya, aklı başında ve tutarlı bir görünü çizmeye için neredeyse mecbur kaldığımız bir dönemden geçiyor bile olabiliriz. Hayatımızdaki güvenli alanları korumak, geleceğimizi garantiye almak, bizi besleyen ilişkileri ayakta tutmak, sevdiklerimizin ihtiyaçlarını karşılamak için, duygusal olmak değil duygularımızın bizi çektiği yönün aksine davranmak gerektiğini bile düşünebiliriz.

Uzatmaya ne hacet; mantıklı tavırlar ile duygusal tepkiler arasında salındığımız bir zamandan geçiyoruz vesselam! Yine de MANTIK dediğimiz yaklaşımın altında hangi kaygıların, önceliklerin ve ön kabullerin yattığını kendimize sormamızda fayda var.

Ne gibi deneyimler olabilir önümüzde;
  • Bir ilişkiyi çok önemsiyor ve kaybetmemek için çok gayret ediyor olabiliriz. Ancak karşımızdakinin benzer bir duygusallık içinde olmadığını görmek bizi kendi yaklaşımımızı kontrol altına almaya ya da ”ürkütmemek için” fazla talepkar görünmemeye itiyor olabilir. Dönüp kendimize sormakta fayda var; Karşımızdakinin arzu ve ihtiyaçlarımızı karşılayamayacağını bile bile neden onu belirli bir ROLDE tutmaya çalışıyoruz? Biz gerçekte ne istiyoruz? Bizi sarıp sarmalamayan bir şeye neden ”sığınmaya” çalışıyor ve hatta bunun için kendimizden ödün veriyoruz?
  • Biz çok duygusal bir dönemden geçiyor olabiliriz… Ancak etrafımızdakilerin farklı öncelikleri, dertleri, zorlukları olabilir ve ”beklentilerimizi” ertelememiz gerçekten gerekli olabilir. Neden böyle olduğu için kendimizi yalnız bırakılmış veya önemsenmemiş hissediyoruz? Neden kendi ebeveynliğimizi kendimiz yapmaya direniyoruz?
  • Bizim gevşemeye ve şımarmaya eğilimimiz olabilir ancak hayatımızın öncelikleri bunu gerçekten ertelememizi gerektirebilir. Neden asıl güvenlik alanımıza zarar vereceğimizi bile bile ”geçici veya yalancı” bir konfor alanı yaratmaya çalışıyoruz?
  • Biz bir arayış içinde olabiliriz… Ancak bu arayışı yönelttiğimiz insanlar bizi anlayacak ve cevap verecek kapasitede veya olgunlukta olmayabilirler. Neden birilerine bir GÖREV atıyor, sonra umduğumuzu bulamayınca ”öksüz ve terk edilmiş” hissediyor ve karşılanmamış sevilme, korunup kollanma ihtiyacımızı, kızgınlık olarak dışa vurmaya çalışıyoruz? Neden insanları bizce ”olmaları gerektiği gibi” yapmaya çalışmak yerine oldukları gibi görüp oldukları yere koymuyoruz?
  • Biz incinmekten, hayal kırıklığına uğramaktan çekiniyor bu yüzden de olduğumuzdan daha katı ve mesafeli görünmeye çalışıyor ya da birilerine bizi rahatsız edebildiklerini, üzebildiklerini göstermemek için etkilenmemiş gibi davranıyor olabiliriz. Kırılabilir, incitilebilir olmak neden bu kadar ayıp? Birilerinden korunmamız gerekiyorsa onlara duygularımızı yansıtmamak ya da bambaşka görünümler sunmak yerine dümdüz ”bu yaptığınızdan hoşlanmıyorum” demek neden zor? Bunu söylediğinizde sizi anlamazdan gelen ya da kafanızı karıştırıp suçlu duruma düşürmeye çalışan insanlar varsa etrafınızda, neden siz onlarla dikiş tutturmaya çalışıyorsunuz?
  • Birileri bizden veremeyeceğimiz ya da vermek istemediğimiz şeyleri talep ediyor, alamayınca da suçlayıcı ve vicdanımıza saldıran sözler söylüyor olabilirler… Kim olduğumuzu ve neyi nereye kadar samimiyetle yapıp nereden sonrasının zorlamalı olacağını açıkça ifade etmek neden yanlış olsun? İnsanları kaybetmemek adına yanlış beklentiler oluşturmak ya da onların biçtiği rollere sığışmaya çalışmak nereye kadar devam ettirilebilir?
Duvarın arkasına çökmüş ağlayan çocuğun hikayeleri bunlar… Kaldırın o çocuğu oradan! Gözünün içine bakıp konuşun onunla… Gözyaşlarını silin ve ona hayatı görmeyi, anlamayı, yolunu seçip yürümeyi öğretin.

Duygular önemlidir! Onların işlevi bizi nasıl bir durumda olduğumuz hakkında uyarmak, dışta olanları içte nasıl algıladığımızı fark etmemizi sağlamaktır. Algılarımız tepkiye ve tutuma dönüşmeden araya bir akıl süzgeci koymak, neyi neden istediğimizi, neyi neden rahatsız edici bulduğumuzu, neye neden ihtiyaç duyduğumuzu dönüp kendimize sormak ve kendimize dürüst olmak, bizi yaşanacak birçok sıkıntı ve ödenmesi gerekmeyen birçok bedelden koruyabilir.

Bazen hayatın getirdiklerinden, insanların yaptıklarından, olayların müdahale edilemeyen akışından korunamayız… Kimse yıkılmaz, bükülmez, ezilmez, üzülmez değildir. Kimse her istediğine istediği şeklide ulaşamaz. İstemediği bir sürü şeyle de başa çıkmak zorunda kalabilir. Olanı olduğu gibi görmek ve ne yapmamız gerektiğine karar vermek, büyüme sürecimizin doğal bir parçasıdır. Büyüme sürecimizde asıl korunmamız gereken o güne dek bir şekilde benimsemiş olduğumuz zanlar, beklentiler, kaygılar ve yargılardır. Zira bunlar bizi hayatı olduğu gibi görmekten ve kendimizi yepyeni tertemiz algılarla yeniden şekillendirmekten alıkoyarlar. Bizi hayata uyumlanmak, güvenli ve güçlü bir şekilde yol almak konusunda asıl yetersiz ve eksik kılanlar, bir türlü vazgeçemediğimiz beklentiler, yargılar, kaygılar ve zanlardır.

Bizi koruyan en yakın ve tanıdık gelenler değildir. Bazen korunmak sanıldığı kadar önemli de değildir. Göz göre göre zararın üstüne gitmek özyıkımdır… Bunu seçmekten bahsetmiyorum elbette! Ancak biraz zorlandığımız, zayıflıklarımızı ve yetersizliklerimizi fark edip gayrete geldiğimiz deneyimler olmaksızın nasıl büyür, kendimizi nasıl keşfederiz?

İhtiyaç duyduğumuz rahim hayatın elleridir. İhtiyaç duyduğumuz sevgi dolu ve akıllık ebeveynler aslında biziz. Kendimize iyi bakmayı kabul ettiğimiz kadar güzel olacak hayat yolumuz. Acısıyla tatlısıyla çok kıymetli bir deneyim olacak hikayemiz.
Kim olduğumuzdan utanmadan, kimseye öykünmeden, kendi en iyimizle elimizden geleni yaparak yaşayacağız. Kendimizi şefkatle saracak, cesaretle teşvik edecek, bazen temkinle geri çekecek, bazen heyecanla ileri atılacak, öğrendiklerimizi kutlayacağız. Ve bazen yanımızda bizi olduğumuz gibi görüp kabul eden dostlar da olacak… HEPSİ BU!




Junoastroloji
 
oglaks (2).jpg

Koç burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Dolunay, kariyer ve toplumsal saygınlık ve tanınmışlığınız, organizasyon, yönetim ve iktidar kurduğunuz alanlar, aynı zamanda gelecek ile ilgili hedefleriniz ve işinizle ilgili konuları bir kere daha önünüze getirebilir. Ayrıca yakın çevrenizle de olumlu gelişmeler kurmamanız için bir neden görünmemekte.




Boğa burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Dolunay, yüksek öğrenim hayatımız, yurtdışı ile olan ilişkilerimiz, diğer kültürlere karşı tutumu ve merak, hoşgörü ve hümanizm, uzak yolculuklar, yabancı ülkeleri gezip, görme ve uzun vadeli planları da içinde tutan konularda olacağı için bu veya buna benzer konularda etkili bir değişim kapınızı çalabilir.




İkizler burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Oğlak Dolunayı, miras, evlilik veya ortak çalışmalara ait payların ve kazançların durumu, sezgileri, kişinin kendini dönüştürmesini, ruhsal gelişim gibi meseler ve tabi resmi işler, kamu, devlet alanındaki işlerinizle ilgili konularda hayli etkileyecekmiş gibi görünmekte. Bu nedenle devlet kapısıyla olan işleriniz varsa bitebilir veya yeni bir başlangıç yapabilirsiniz.




Yengeç burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Dolunay, eşiniz, ortaklıklarınız, toplumsal ilişkilerde işbirliğine yatkınlığınız, karşınızdaki kişilerle ilişkilerinizde nasıl bir tavır gösterdiğiniz, iş ortaklığı veya sosyal ilişkilerimizin kalitesi ve ayrıca açık düşmanlar, avukatlar, mahkemeler gibi ciddi konular olacakmış gibi durmakta. Ve ayrıca kariyer ve yurtdışı konularında da daha temkinli olmanız gerekebilir.




Aslan burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Oğlak Dolunayı, sağlık durumumuz, sağlıklı beslenme, iş seçiminiz, iş yerindeki ilişkileriniz, nasıl bir çalışan olduğunuz ve iç disiplin ve sorumluluklarınızı ele alış biçiminizin yanında gündelik koşturmanızla ilgili mevzularda hareketlendirebilir. Sosyal konularda rahat ve fakat resmi işlerde ufak tefek sıkıntılar kapınızı çalacak olabilir. Temkinli olmanızda fayda var.




Başak burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Dolunay, fiziksel ve zihinsel olarak yaratıcılığınızı nasıl kullandığınız, çocuklarla olan ilişkiniz ve hayattan duyduğunuz neşe, sanat, hayal gücü, aşk ve kısa süreli ilişkilerinizi anlatan başlıklarda etkileyebilir kendinizi mümkün olduğunca akılcıl bir noktada tutmanızda fayda var.




Terazi burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Oğlak Dolunayı, kökler, miras, ebeveynler, yuva, taşınmaz mallar, maddi mirasın yanı sıra genetik miras ve emlak işleri, taşınmalar, emeklilik konuları gibi başlıklarda hareketlilik olacak dersem yeridir. Dolunayın etkisi bu alanlarda okunurken diğer yandan ortaklık konuları varsa dikkatli olun ama diğer yandan da kariyer iş konularında da hoş fırsatlar kapınızı çalacak da olabilir. Uyanık olmanızda fayda var.




Akrep burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Dolunay, aile, kardeş, akraba, komşu gibi yakın çevre ile olan ilişkileriniz, her türlü görsel ve sözel iletişim, halkla ilişkiler, pazarlama, tanıtım ve kısa yollar ve kısa vadeli planlarınızda etkili olacak diyebiliriz. Keza aşk konusunda bu hafta çokta bir şey yapmamanız sizin iyi olurken, eğer resmi kuruluşlarla ve büyük şirketlerde işiniz varsa atılımda bulunabilirsiniz.





Yay burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Oğlak Dolunayı, özellikle üretim, bütçe, taşınabilir mallar gibi kazançlarla ilgili konular, para ve parayı nasıl kullanabileceğinizi alanları anlatan durumlarda hoş güzel gelişmelere neden olacakmış gibi görünmekte. O nedenle maddi konulara odaklanmanızda bir sakınca görmüyorum. Ama bu hafta emlak, tadilat, taşınma gibi konularada çok girmemenizde fayda var.




Oğlak burç yorumları:

3 Temmuz’da sizin burcunuzda gerçekleşecek bu Dolunay, hayata karşı nasıl bir pozisyon aldığınız, dışarıya verdiğiniz imaj ve kendiniz hakkında lacağınız kararlar doğrultusunda size hoş davetiyeler çıkarabilir. Bunu değerlendirmeniz sizin için gayet iyi olacaktır. Ve ayrıca evlilik ortaklık gibi konularda da çok daha olumlu bir süreç yine kapınızı çalabilir.




Kova burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Dolunay, ortaya çıkarmak istemediğiniz gizli yanlarına dair bilgiler, kendinizi kısıtlanmış ve yalnız hissetmeniz ve ayrıca bilinçaltı ile ilgili bütün konularda sizi tekrar yenileyebilir. Tam olarak aşk ve para da dikkatli olmanız gereken bir haftadan geçeceksiniz gibi durmakta.




Balık burç yorumları:

3 Temmuz’da gerçekleşecek Oğlak Dolunayı, sosyal konular başta olmak üzere, denekler, partiler ve tanımadığınız insanlar, kalabalıklar, yeni tanışmalar, popülerlik gibi konuları içeren alanınızda gerçekleşecek ve aynı zamanda emlak ve aile büyüklerinizle ilgili mevzularda gelişmeler olabilir. Serin kanlı olmanızda fayda var.





İndigo dergisi
 
X