Öfke Dansı

günaydınnn
sudem34 sudem34 @belleza @kavs-i kuzah @LimonluAyran Lotus1234 Lotus1234 Aysen012 Aysen012 Keira- Keira- nasılsınız kızlar
ilk bölüm yorumu göremedim sizden? bölümler arası süre kaç gün olsun ne dersiniz?
Canım Merhaba ☺

Ben hala birinci bölümü bitiremedim.
Odaklanamayınca tekrar okuyorum.

Etkilenmeyim diye yorumları özellikle okumadım.

Herkes kendi okuma hızına müsaitliğine göre yorumlasın o zaman bölüm bölüm.

Ben biraz geride kaldım.
Ama iki bölümü de bitirip yorumlayacağım inşallah.

Etiketin için ayrıca teşekkürler ☺
 
Günaydın canlar ☺
Söz vermiş bulunduğum için sabah erkenden kalktım.
İlk iki bölümü okuyup bitirdim.

1. Bölüm iyi kızlar hakkında daha çok öfkesini bastıran. Sanırım ben bastıran taraf pek değilim.

2.Bölüm Barbara'nın etkinliğe katılamama durumunun tahlili ile geçiyor.
Barbara'yı kendime, çevreme bir çok kadına benzettim. Hatta kitapta Barbara ailesinden öyle gördüğü için belki buna devam ediyor diye bir konuya da değinmiş.

Benliksizleşmeden kararlar alıp arkasında durabilme cesaretimiz olur umarım. ☺

Birinci bölümü okuyup kitaba adapte olmam biraz sürdü.
Ama ikinci bölüm aktı gitti.
Kişilerin yaşamından örnekler üzerine gidip olası düşünceler, bunların yorumlama ve tahlilleri güzeldi. ☺
 
Öfke dansı-1. Bölüm

Öfkemiz incindiğimizi, haklarımızın ihlal edildiğini, gereksinimlerimizin ya da isteklerimizin doğru şekilde karşılanmadığını ya da sadece, işlerin yolunda gitmediğini gösteren bir ileti olabilir.
-Kesinlikle böyle, öfkenin en büyük sebebinin sınır ihlali olduğunu düşünüyorum, isteklerimizi-duygularımızı doğru bir şekilde ifade etmeyi de bilmediğimizden genellikle bu tepkileri öfkelenerek gösteririz.

“Piç” ya da “orospu çocuğu” gibi sözcükler bile erkekleri lanetlemektense, suçu bir kadının üstüne atıyor: anneye.
-maalesef öyle:KK43: erkek adam sinirlenir, yapar her şeyi; kadın kısmı alttan almalı gibi bir anlayış çok yaygın:KK43:

Öfke haklı ya da haksız, anlamlı ya da yararsız değildir. Öfke sadece vardır. “Öfkemde haklı mıyım?” diye sormak, “Susamaya hakkım var mı ki? Ne de olsa daha beş dakika önce su içtim; demek ki susamaya hakkım yok. Zaten şu anda su içemeyeceksem, susamamın ne anlamı var?” demeye benzer.
Öfke, hissettiğimiz bir şeydir. Her zaman bir nedeni vardır ve ilgi görmeyi hak eder. Hepimizin, her şeyi hissetmeye hakkı vardır ve öfke de buna istisna değildir.
-zaten sorarsan sen haksızsın derler, seni suçlarlar. Bu benim en doğal hakkım gibi görüneceksin ki, karşı taraf seni suçlamayı bıraksın. susama örneğiyle yapılan benzetme çok hoşuma gitti, bunu en doğal hakkımız olarak görmek gerekiyor gerçekten de.

“İyi kız” kategorisinde ne pahasına olursa olsun öfkeden ve çatışmadan kaçınmaya çalışırız. “Şirret” kategorisindeyse kolayca öfkelenmekle birlikte, etkin olmayan ve yapıcı bir çözüme ulaştırılmayan kavga, yakınma ve suçlamalara girişiriz.
-Bu bölümü okurken tam bir 'iyi kız örneği' olarak hep kendim geldim aklıma. Her zaman aman bir tatsızlık çıkmasın, sorun olmasın, neyse alttan alayım da iş uzamasın düşüncesiyle içime atarım birçok şeyi. Tam tezat karakter olan şirretlere de içten içe özenmiyorum desem yalan olur, hani derler ya adını deliye çıkar kimse sana laf söyleyemez diye, tam o hesap iki karakter arasında seçim yapma şansım olsaydı herkesin çekindiği şirret biri olmayı daha çok isterdim sanırım :)) içime atıp kendimi üzeceğime millet üzülsün bana ne :KK70:D

İyi kızlar öfkeyi hissetmekte pek iyi olmamakla birlikte, kendilerini suçlamada çok başarılı olabilirler.
-Bu da toplumun bir dayatması sonucu oluyor maalesef. Öfkelendin mi? kimse gerçek nedene veya ihtiyacına odaklanmaz, herkes kınar, aa ne biçim kız der suçlamaya girişir. Saygısız diye etiketlenir, arsız diye etiketlenir vs vs ama kimse de gerçek nedeni düşünüp empati kurmaya çalışmaz. Çünkü öfkelenmek sadece kendilerinin haklarıdır, başka biri onlara böyle yaklaşamaz, bu ne cüret !!

Bu kitap, kadınların uzun vadede kendileri için yararlı olmayan öfke yönetme şekillerinden uzaklaşmalarına yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır. Bu şekillerin arasında sessizce boyun eğme, etkisiz kavga ve suçlama ile duygusal mesafe koyma yer alıyor. 1. Öfkemizin Gerçek Kaynaklarına Kilitlenmeyi ve Nerede Durduğumuzu Açıklığa Kavuşturmayı Öğrenebiliriz. 2. İletişim Becerilerini Öğrenebiliriz. 3. Verimsiz Etkileşim Modellerini Gözleyip Bunlara Müdahale Etmeyi Öğrenebiliriz. 4. Karşı Adımları veya Diğerlerinin “Eskisi gibi ol!” Tepkilerini Beklemeyi ve Bunlarla Başa Çıkmayı Öğrenebiliriz
-Öfkeyi yönetme şekillerinden en sık kullandıklarım: sessizce boyun eğme ve duygusal mesafe koyma. Suçlama ise en yapamadığım kısım, genellikle karşı taraf beni suçladığı için kendim suçlu psikolojimi aklamakla meşgul olmaktan karşı tarafı suçlamayı düşünemem bile. İçim soğur o insana duygusal olarak yakın olamam, ama ifade etmeyi de beceremem çoğu kez, karşı taraf kendini haklı görmeye devam eder, çoğu zaman fark etmez bile benim koyduğum mesafeleri, kendi zafer sarhoşluğu ile fazlasıyla meşguldür... Bu kitaptan en büyük beklentim öfkemin nedenini güzel bir şekilde ifade edip, içime atmaların önüne geçmek.. kaç tekrar etmem gerekirse edip bu yolda ilerleme kaydetmeliyim. yeter artık kendime yaptığım zulüm...

Eski bir dansta diğer insanın adımlarını değiştirmesini sağlayamayız; ama kendi adımlarımızı değiştirdiğimizde dans artık aynı, önceden tahmin edilebilir modelde devam edemeyecektir.
-Her ilişki esasen bir çeşit danstır. Bu kitabı okurken bir kere daha farkına vardım ki kitap okurken de video izlerken de hep aklımda karşı tarafı değiştirmek var, neden mi? çünkü hatalı olan o, ve onun değişmesi gerekir. Ama bu kitabı okurken bir kere daha fark ettim ki, haklı-haksızın hiçbir önemi yok. Bu danstan en çok etkilenen bensem bunu değiştiren de ben olmalıyım, bunu kendim için yapmalıyım. kendim adımları değiştirerek karşı tarafın da adım değiştirmesine yardımcı olmalıyım. Aksi takdirde zaten hep gördüğüm olaylar aynen devam edecek demektir. benim sürekli aynı olaylara aynı tepkiler vererek karşı taraftan farklı bir tepki vermesini beklemek beyhude bir çabadan başka bir şey değil...
Canım kendini çok güzel ifade etmişsin. ☺
Altını çizdiğin bölümler üzerine kısa kısa yazacak olursam

Mesela ben en çok gereksinim ihtiyacım olmadığında öfkeleniyorum.
Yorgunsam, açsam acaip öfkeliyim.
Uykusuzsam, regl döneminde isem.
Bir iş için çok çaba gösterdim ve sonuç olumsuz ise çok öfkeli oluyorum.

Kadın fıtratından merhamet beklentisi yüksek olduğu için annelik durumundan ötürü haliyle kadının pamuk şeker gibi olması beklenen duruma dönüşüyor.

Öfkeyi iyi yönetebiliriz umarım.

Kendimi ve başkasını suçlamada başarılıyım bu durumda iki kategoriye de giriyor olabilirim.

Değişime karar almak ve arkasında durmaktan başlamakta fayda var.
 
  1. Bölüm: Öfke Savaşımı
Bu bölümde iki tür insandan bahsediliyor. ‘İyi kızlar’ ve ‘şirret kadınlar’. Düşünüyorum da kime karşı ve ne için öfkelendiğime bağlı olarak ben iki gruba da giriyordum( bu kitabı 2 sene önce okudum. O zamandan sonra baya değiştim ama hala eksik yönlerim var). Örneğin geçen sene pandemi ile eve kapanınca ben ciddi öfke patlamaları yaşadım maalesef özellikle büyük oğluma tahammülüm çok azalmıştı😓 neyseki bu sene normale dönünce ben de normale döndüm 🫣



‘Öfke enerjimizi, konumumuz ve seçeneklerimizle ilgili fikirlerimizi açıklığa kavuşturmak yerine, değişmek istemeyen bir insanı değiştirmeye ya da denetim altına almaya çalışarak harcayabiliyoruz.’ Altını çizdiğim cümlelerden biri. Gerçekten de beni öfkelendiren karşıdaki kişiye hükmedememek🤦‍♀️



Eski bir dansta diğer insanın adımlarını değiştirmesini sağlayamayız; ama kendi adımlarımızı değiştirdiğimizde dans artık aynı, önceden tahmin edilebilir modelde devam edemeyecektir.
Bunu kabul ettiğimizde bize acı verecek seçimler yapmak zorunda kalabiliriz. Gitmeyi mi seçeceğiz kalmayı mı? Kalıp daha farklı şeyler yapmayı mı ? Eğer öyleyse neler yapacağız? Bunlar zor sorular ve zor kararları gerektirebilir. Sırf bunlardan kaçmak için bile içimizden bu değişime bir direnç gösterebiliriz.



Ama eğer öfkemizi yönetmek için yeni yöntemler benimsersek daha açık ve sağlam bir ‘ben’e ve bununla birlikte, daha yakın ve doyurucu bir ‘biz’e ulaşabiliriz.
Dediğin gibi bazen kişisine göre bazen samimiyete göre iyi kız ya da şirret olabiliyoruz.

Halbuki değiştirmeye çalışmak yerine kabul etsek belki işler daha kolay olur.

Konfor alanımızdan çıkmaya korktuğumuz için mevcudu korumak daha kolay geliyor. Öfke de işte birikmesi devam edebiliyor.
 
Öfke Dansı
Sizlerin yazdıkları benim de altını cizdigim bölümler, bütün yazılanlara ek olarak ben de şunları paylaşmak istiyorum.
1. Bölüm
Öfke Savaşımı
Yazarın,Ofkemizin; yapabildiğimizden çok daha fazlasını yaptığımızda veya verdigimizde ortaya çıkan bir işaret olduğunu belirttiğini görüyoruz bence doğru bir tespit .
Ne zamanki kendi sinirlarimizi aşıyoruz işte o zaman öfkemiz açığa çıkıyor.
Sinirlarimizi korursak gereksiz öfkeden korumuş oluruz kendimizi .

Kavga edip yakinmamiza, ofkemize rağmen haksızlıklara boyun eğmeye devam ediyorsak depresyon,kendine saygı duymama hatta kendinden nefret etme gibi durumlarla karsilacagimiz belirtilmiş.

Burda şu var bir durum karşısında iyi kız olma veya Sirret kadın olma.
Ben kendi adıma yıllarca belki de kişiliğimin tam şekillenmedigi-sekillenme aşamasındaki dönemlerde hak hukuk savunucusu olmayı kendime görev bellemis,korkmadan doğru bildiklerimi söyleyip sonucunu değiştiremeyecegm durumlarla olumsuzluklarla yüzleşmek zorunda kalmıştım.
Yıllar bana yazarın tabiri ile -sirret bir kadin olmanın benim zararima olduğunu göstermişti ve iyi kiz olup tartismalardan uzak durmaya baslamistm.
Özellikle evlilikten sonra.

Şimdi ikisi arasında dengede olduğumu düşünüyorum.
Kimseyi değiştirmeye çalışmıyorum kendi dogrularimdan da taviz vermiyorum .
Yazarin ilk iki bölümde de anlatmaya çalıştığı da tam olarak bu gibi.
Bireysellik ve birliktelik arasındaki ince çizgiyi korumamiz gerektiğini vurguluyor kitap.
Geçen gün sizinle paylaşmistim eşimle hep birlikte birşeyler yapıyoruz onun bireysel etkinlikleri de alanı da var ancak benim yeni bebekle birlikte bireysel olarak -ben olarak yaptığım birşey yok diye.

Ben bunu hep savunurum eşlerin kendi alanları olmalı hep birlikte veya hep ayrı olmak ikisi de beraberliğe zarar verir.
Bireysellik ve birliktelik arasındaki ince çizgi mutlaka korunmalı.

2. Bölüm
Barbaranin yaşadığı durum.
Kitabın tamamıni okumadım ama benim bu noktada bir eleştirim olacak .
Çok basit bir telefon konuşmasından yola çıkarak bir çok durumu detaylandrimasi.
Ben Barbara'ninkinden daha sağlam örüntüsü olan bir hikayeden yola çıkmasını isterdim.
Evet bu basit gibi görünen durumdan bile bir çok çıkarım yapılmış ama bu benim fikrimi değiştirmedi.

Yaptığı çıkarımlardan biri olan ne pahasına olursa olsun huzur,kısmına yüzde yüz katıldım .
Çünkü biz kadınlar önce sesimizi yükseltip olayı tartışarak çözmeye calisssakta bu noktada başarılı olamayınca ,aman tadımız kacmasin moduna geciyoruz .

Karşımızdakini değiştirme fikrinin bir fantezi olduğunu belirtip bundan vazgecmemizin ve var olan gücümüzü kendimizi degstrme ve yeni bir eylem planı yapmamız için kulllanmamiz gerektiğini de görüyoruz kitapta.
Bakalım Öfke Dansı nasıl devam edecek bu dansı hangi adımlarla tamamlayacağız 🌸
 
5.bölüme kadar gelebildim diğer iki kitaptan aşkla imtihanı bitirdim
Akıllı yaşama sanatıda bitmek üzere çok güzel bir kitap

Öfke dansı iyi gidiyor
Bende iyi kızlardanım zaman zaman şirret olmak gerekiyor
4.bölümde annesine öfkelenmeden iletişim kanallarını açık tutması maggynin kendi duygularını kontrol edebilmesi suçluluk duygusundan kurtularak sınır çizip hayır diyebilmesi çok başarılıydı ortada bir sorun var ise bunj sakince ifade etmek kararlı olmak gerekiyor zor ama kavga etmek ise daha kolay
bu durumda kimse bir sorumluluk almamış davranış modelini değiştirmemiş oluyor güzel gidiyorum bakalım şimdilik siz nerelerdesiniz Arkadaşlar 🙏🏻💜
 
Yaa ne kadar cahilim
Konu başlığına bakınca
Öfkemizi kontrol altına almak için sinirlendigimizde dansa verelim kendimizi diye birlesiyorsunuz sandım😅


Ben ofkelenince sirtaki yapabilirim çünkü mesela
Fena fikir değil, öfke enerjisini eğlenceli bir aktiviteye kanalize etmiş oluruz 🤭 hem zayıflarız bir taşla iki kuş 🙈
 
5.bölüme kadar gelebildim diğer iki kitaptan aşkla imtihanı bitirdim
Akıllı yaşama sanatıda bitmek üzere çok güzel bir kitap

Öfke dansı iyi gidiyor
Bende iyi kızlardanım zaman zaman şirret olmak gerekiyor
4.bölümde annesine öfkelenmeden iletişim kanallarını açık tutması maggynin kendi duygularını kontrol edebilmesi suçluluk duygusundan kurtularak sınır çizip hayır diyebilmesi çok başarılıydı ortada bir sorun var ise bunj sakince ifade etmek kararlı olmak gerekiyor zor ama kavga etmek ise daha kolay
bu durumda kimse bir sorumluluk almamış davranış modelini değiştirmemiş oluyor güzel gidiyorum bakalım şimdilik siz nerelerdesiniz Arkadaşlar 🙏🏻💜
Canım ben 3.bölümdeyim.
Ara verince unutuyorum.
Akıl dolu olunca.
Üçüncü bölümü bir ön sayfa okudum.
Ama bitirmek için hatırlamak için o on sayfayı tekrar okurum.
 
X