Mutlu olmadığınız bir evliliği sürdürebilir misiniz?

Postun devamında yazdıklarım çok geride kaldığı için görmemiş olabilirsiniz. Daha önce de yine korunurken hamile kalmıştım zaten şimdi de korunmama rağmen hamile kalmış olma ihtimalimi düşündürten gerekçe de o. Belki de sağlıksız bir gebelik yaşama sebebim de yine korunma ilaçları kullanarak hamile kalmam bilemiyorum. İlk düşüğüm bizi çok etkilediği için 2. hamileliğim bilinçli oldu, o dönem eşimde de gelişme olduğunu düşünüyordum, keza anne olma isteği de var içimde her kadın gibi. Ancak hamileliğimde eşimin ailesi ve özellikle eşim hamile değilmişim gibi davranmaya devam ettiği için biraz pişmanlık yaşadım, kürtajdan sonra da davranışları yine rahatsız etmeye devam ettiği için yeniden korunma gereği duydum. Tam bir senedir de dkh ile korunuyorum. Yeterince açıklayabildiğimi düşünüyorum bu konuyu.

Uyarılarınıza gelince, hepsini özenle okudum. Teşekkür ederim vakit ayırıp yorum yaptığınız için. Uyarılarınızı aldım
Ben size perşembe günü mesaj yazmışım, siz de cevap vermişsiniz. Şimdi de üstünden kaç gün geçmiş gece girip beğenmedim atmışsınız. Gelecekte mutlu bir aile kurmanız için kendimce mantıklı bulduğum yolu yazmışım, ortada bir sorun göremiyorum ama siz günler sonra dönüp buna takildiysaniz farklı sorunlarınız vardır. Tuvalet kullanmayı bile bilmeyen biriyle evli kalıp sevişip, düzelir zaten diye çocuk yapan birisi isterse 10 dil konuşsun pek de bir şey ogrenememistir.
 
Ben size perşembe günü mesaj yazmışım, siz de cevap vermişsiniz. Şimdi de üstünden kaç gün geçmiş gece girip beğenmedim atmışsınız. Gelecekte mutlu bir aile kurmanız için kendimce mantıklı bulduğum yolu yazmışım, ortada bir sorun göremiyorum ama siz günler sonra dönüp buna takildiysaniz farklı sorunlarınız vardır. Tuvalet kullanmayı bile bilmeyen biriyle evli kalıp sevişip, düzelir zaten diye çocuk yapan birisi isterse 10 dil konuşsun pek de bir şey ogrenememistir.
Milletin iyi kocası varmış o kötüsüne çatmış. Şansmış kısmetmiş. Kavun muhabbeti. Zaten bu kafa yapısı değişmedikçe bundan ayrılsa gidip beşamel soslusunu bulacak.
 
Yaklaşık 3 senedir evliyim ama evlilik hayatı hiç beklediğim gibi olmadı. Kime sorsam onlarınki de hayal kırıklığı. Merak ediyorum herkesin mi böyle? 25 yaşında evlendim acaba biraz geç evlendiğim için mi tahammül sınırlarım daralmış oldu. Eşimle aslında uzun zamandır da birlikteydik ama aynı eve girince gerçekten tanıdım ve tanıdığım insanı da hiç sevmedim. Aramızda hiç duygusallık kalmadı, romantizm kalmadı. Ben başlarda çabaladım olsun diye ama eşim hep yadırgadı. Sevgiliyken böyle değildi. Bir sıkıntımı ya da önemli bir olayı anlatırım elinde telefon yarı dinler, yarı dinlemez. Cevap vermez dinlemiş olmak için dinler konuşmam bitince kalkar gider. Bir şey istedi mi o an yapmak zorundaymışım gibi üst üste söyler, örneğin elimde bir iş var onla uğraşıyorum ama o hadi hadi diyerek insanı bunaltır. Evde hiç bir şeye elini sürmez, sürmesin ama bozmasın da istiyorum. Kıyafetlerini sağa sola atması kirlilerini nerde çıkardıysa oraya bırakması, tuvaletin oturma yerine idrar damlatması, dişlerini fırçalayıp lavaboya su tutmaması, duştan çıktığı ıslak havlusunu benim kıyafetlerimin üzerine bırakması (kıyafetlerimin kokmasına sebep olduğu için istemiyorum), yemek yediği alana yediği şeyi dökmesi, ağzını yüksek sesle şapırdatması, yatağa sigara içtikten sonra girmesi, yeni topladığım dolabı bir tişört almak için komple yıkması… Bunların hiç birinden hoşlanmadığım için rahatsız olduğumu dile getiriyorum o da çalıştığı için arkasını benim toplamam gerektiğini söylüyor. Ama bunlar dikkat edilmesi gereken kişisel özen değil mi? Üstelik ona göre hiç bir şey yapmıyorum zannediyor ki evdeki herşey kendi kendine oluyor. Çamaşır bulaşık temizlik ütü bunları babası yapıyor sanki. İki gündür nasılsın diye sormadığı için haberi yok ama kasıklarım ve belim ağrıyordu açıkçası biraz dinlenmek istedim çünkü hamile olabilirim. Geçen iki gebeliğim de düşükle sonuçlandığı için bu sefer korumak istiyorum eğer gebeliğim varsa. Zaten dağıtıyor diye toplamadım onun uzandığı yeri geçen sefer battaniyesini alıp her seferinde dolaba koyuyorum diye söylenmişti benim alanıma karışma diye. astığım çamaşırlar tam kurumamıştı diye toplamadım zaten hava sıcak deyip kombiyi açtırmadı buz gibi evde iş mi yapayım. Sadece mutfağı topladım. Ya ders çalıştım, ya uzandım. Bişey yapmadım fazla akşam geldiği gibi bağırdı sen napıyosun bütün gün evde diye. Ya yapsam da sürdürmeme yardımcı olmuyosun ki zaten sürekli dağıtıyosun seni senin ortamında bıraktım sadece dedim. Daha fazla yükseldi ne işe yararsın bilmem ne gibi. Sinirlendim cevap vermedim geçtim odaya. Yani bütün erkekler mi böyle benim seçimim mi çok kötü hakikaten merak ediyorum tahammülüm kalmadı artık. Hiç düşünceli bi insan değil, düşük yaptığım gün kürtaja alındım eve geldiğimiz gibi yemek istedi benden. Ağzından iki güzel laf çıkmaz ama müşterilere kibarlıktan kırılacak. Evde güler yüze hasret kaldım kadınım sonuçta en azından ayda yılda bir bi iltifat duymak istiyor insan eşinden. Çocuk gibi her zaman onun istediği olsun ister her şeyime karışır ama her şeye. Canı film izlemek ister hadi film izleyelim. Ben o an izlemek istemiyorum mesela ya da o filmi izlemek istemiyorum. Hayır bu filmi izlicez şimdi izlicez diye tutturuyo. Tamam diyorum izleyelim bu sefer de uykusu geliyor yarıda çat diye kapıyor filmi. Henüz daha hiç bir filmin sonunu göremedik evlendik evleneli. E ama ben izliyorum diyorum hayır hadi yatalım diyor Uykusu gelince benim de onla aynı zamanda uyumam gerekiyor gibi davranıyor. Ya çok bunaldım sanırım o sebeple de çok uzatmış olabilirim hakkınızı helal edin. Sadece ben bunları idare etmek zorunda mıyım beklemeli miyim yoksa bu evliliği artık bitirmeli miyim? Ailesi hep çocuk yap geçer bunlar diye baskı kurdu üzerimde acaba Allah bilerek mi çocuk vermiyor diye düşünür oldum açıkçası.Eşim çocuklara düşkündür ilişkileri güzel olabilir ama sadece o kadar. Yine tüm sorumluluk bende olur. Sizce ne yapmalıyım ben
25 yaş geç bir yaş mı? 25, kadınlarda ne istediğini fark etme, kendini tanıma yaş eşiği bence. Evlilik yaşının da 18’den 25’e çekilmesi gerektiğini düşünüyorum ben hatta. Kendinizi, düşüncelerinizi, hayallerinizi, beklentilerinizi tam tanımadan evlenmişsiniz. Çocuk yaşta tanıdığınız ve uzun süre birlikte olduğunuz alışkanlığa dönen sevgilinizle de evlenmişsiniz. Şimdi de onun ve evliliğinizin kötü özelliklerini görüyorsunuz. Neden? Çünkü yeni yeni olgunlaşıyorsunuz. Kendinizi ve karşınızdakini yeni yeni bu olgunlukla tanıyorsunuz ve hayal kırıklığınız ile yüzleşiyorsunuz. Genç yaşta yapılan çoğu evlilikte böyle sonuçlar oluyor maalesef.
 
Yaklaşık 3 senedir evliyim ama evlilik hayatı hiç beklediğim gibi olmadı. Kime sorsam onlarınki de hayal kırıklığı. Merak ediyorum herkesin mi böyle? 25 yaşında evlendim acaba biraz geç evlendiğim için mi tahammül sınırlarım daralmış oldu. Eşimle aslında uzun zamandır da birlikteydik ama aynı eve girince gerçekten tanıdım ve tanıdığım insanı da hiç sevmedim. Aramızda hiç duygusallık kalmadı, romantizm kalmadı. Ben başlarda çabaladım olsun diye ama eşim hep yadırgadı. Sevgiliyken böyle değildi. Bir sıkıntımı ya da önemli bir olayı anlatırım elinde telefon yarı dinler, yarı dinlemez. Cevap vermez dinlemiş olmak için dinler konuşmam bitince kalkar gider. Bir şey istedi mi o an yapmak zorundaymışım gibi üst üste söyler, örneğin elimde bir iş var onla uğraşıyorum ama o hadi hadi diyerek insanı bunaltır. Evde hiç bir şeye elini sürmez, sürmesin ama bozmasın da istiyorum. Kıyafetlerini sağa sola atması kirlilerini nerde çıkardıysa oraya bırakması, tuvaletin oturma yerine idrar damlatması, dişlerini fırçalayıp lavaboya su tutmaması, duştan çıktığı ıslak havlusunu benim kıyafetlerimin üzerine bırakması (kıyafetlerimin kokmasına sebep olduğu için istemiyorum), yemek yediği alana yediği şeyi dökmesi, ağzını yüksek sesle şapırdatması, yatağa sigara içtikten sonra girmesi, yeni topladığım dolabı bir tişört almak için komple yıkması… Bunların hiç birinden hoşlanmadığım için rahatsız olduğumu dile getiriyorum o da çalıştığı için arkasını benim toplamam gerektiğini söylüyor. Ama bunlar dikkat edilmesi gereken kişisel özen değil mi? Üstelik ona göre hiç bir şey yapmıyorum zannediyor ki evdeki herşey kendi kendine oluyor. Çamaşır bulaşık temizlik ütü bunları babası yapıyor sanki. İki gündür nasılsın diye sormadığı için haberi yok ama kasıklarım ve belim ağrıyordu açıkçası biraz dinlenmek istedim çünkü hamile olabilirim. Geçen iki gebeliğim de düşükle sonuçlandığı için bu sefer korumak istiyorum eğer gebeliğim varsa. Zaten dağıtıyor diye toplamadım onun uzandığı yeri geçen sefer battaniyesini alıp her seferinde dolaba koyuyorum diye söylenmişti benim alanıma karışma diye. astığım çamaşırlar tam kurumamıştı diye toplamadım zaten hava sıcak deyip kombiyi açtırmadı buz gibi evde iş mi yapayım. Sadece mutfağı topladım. Ya ders çalıştım, ya uzandım. Bişey yapmadım fazla akşam geldiği gibi bağırdı sen napıyosun bütün gün evde diye. Ya yapsam da sürdürmeme yardımcı olmuyosun ki zaten sürekli dağıtıyosun seni senin ortamında bıraktım sadece dedim. Daha fazla yükseldi ne işe yararsın bilmem ne gibi. Sinirlendim cevap vermedim geçtim odaya. Yani bütün erkekler mi böyle benim seçimim mi çok kötü hakikaten merak ediyorum tahammülüm kalmadı artık. Hiç düşünceli bi insan değil, düşük yaptığım gün kürtaja alındım eve geldiğimiz gibi yemek istedi benden. Ağzından iki güzel laf çıkmaz ama müşterilere kibarlıktan kırılacak. Evde güler yüze hasret kaldım kadınım sonuçta en azından ayda yılda bir bi iltifat duymak istiyor insan eşinden. Çocuk gibi her zaman onun istediği olsun ister her şeyime karışır ama her şeye. Canı film izlemek ister hadi film izleyelim. Ben o an izlemek istemiyorum mesela ya da o filmi izlemek istemiyorum. Hayır bu filmi izlicez şimdi izlicez diye tutturuyo. Tamam diyorum izleyelim bu sefer de uykusu geliyor yarıda çat diye kapıyor filmi. Henüz daha hiç bir filmin sonunu göremedik evlendik evleneli. E ama ben izliyorum diyorum hayır hadi yatalım diyor Uykusu gelince benim de onla aynı zamanda uyumam gerekiyor gibi davranıyor. Ya çok bunaldım sanırım o sebeple de çok uzatmış olabilirim hakkınızı helal edin. Sadece ben bunları idare etmek zorunda mıyım beklemeli miyim yoksa bu evliliği artık bitirmeli miyim? Ailesi hep çocuk yap geçer bunlar diye baskı kurdu üzerimde acaba Allah bilerek mi çocuk vermiyor diye düşünür oldum açıkçası.Eşim çocuklara düşkündür ilişkileri güzel olabilir ama sadece o kadar. Yine tüm sorumluluk bende olur. Sizce ne yapmalıyım ben
Maalesef yıllarca da çıkmış olsanız eşinizi tanıyamamışsınız, o da gayet düşüncesiz ve saygısız bir insan. Çocuk yapınca düzelmez sizin iş yükünüz 5 katına çıkar. Mutsuzsanız yol yakınken boşanın.
 
Milletin iyi kocası varmış o kötüsüne çatmış. Şansmış kısmetmiş. Kavun muhabbeti. Zaten bu kafa yapısı değişmedikçe bundan ayrılsa gidip beşamel soslusunu bulacak.
Ya sanki koca bize e devletten atanıyor gibi davranmıyorlar mi 🙄 biz önümüze ilk çıkanla ya da çok aşık olduğumuz her adamla evlenmiyoruz o yüzden kocalarımız düzgün. Biz de böyle bir hayat için bir sürü başka şey feda ediyoruz sonuçta, gelip de bir seçim yapıp vazgeçtiğimiz diğer şeyler neden elimizde değil diye şikayet etmiyoruz. Biraz kendi hatalarını kabul etseler keşke.
 
Konunun tamamını şimdi okudum, boşanma kararı almışsınız. Pişman olmayın.

Hepimiz evlendiğimizde uyumsuzluklar yaşadık, annelerinde gördüklerini çoğumuzdan beklediler ama en fazla bir yıl içinde rayına oturtup uyum sağladık birbirimize, sizin eşiniz normal değil. Siz uyardıkça inadına yapıyor gibi, halbuki istediğiniz sadece aldığını yerine koyup kullandığı yeri temiz bırakması. Benim iki evladım bile diş fırçalayınca lavaboyu temiz bırakmayı, havlusunu yerine, kirlisini sepete atmayı biliyor. Düzelecek adam 3 yılda bunların hepsini düzeltirdi, adam sizi hizmetçi zannediyor. Boşanın kurtulun o da kadının hizmetçi olmadığını bu hayat dersiyle öğrensin.

Mesleğiniz var, eğitiminiz var, bu adama hizmetçi olacağınıza kendi hayatınızın kraliçesi olun.
 
25 yaşında evlendim acaba biraz geç evlendiğim için mi tahammül sınırlarım daralmış oldu
Ben erken evlenmişsiniz diyecektim ama siz geç demişsiniz bir de tahammül sınırı falan demişsiniz değişik bir kafa yapınız var. 26 yaşında evlendim pişmanım 30tan önce evlilikok gereksiz bence.
 
Ben size perşembe günü mesaj yazmışım, siz de cevap vermişsiniz. Şimdi de üstünden kaç gün geçmiş gece girip beğenmedim atmışsınız. Gelecekte mutlu bir aile kurmanız için kendimce mantıklı bulduğum yolu yazmışım, ortada bir sorun göremiyorum ama siz günler sonra dönüp buna takildiysaniz farklı sorunlarınız vardır. Tuvalet kullanmayı bile bilmeyen biriyle evli kalıp sevişip, düzelir zaten diye çocuk yapan birisi isterse 10 dil konuşsun pek de bir şey ogrenememistir.
Ne anlatıyorsunuz hanımefendi? Hesabım askıya alınmıştı, yeni açıldığı için arada kalan mesajları baştan okudum ve değerlendirdim. Siz benim birçok açıklamama beğenmedim atmışsınız onu da yeni gördüm. Ne yapayım sizin gibi yeni bir yorum mu döşeyeyim? Bırakın gereksiz muhabbetleri. Düzelir diye çocuk yaptığımı bile kendi kafanıza göre eklemişsiniz. Cidden anlayamıyorum amacınız ne şuanda? Herkese istediğinizi yazın veya emoji atın, kimse size olumsuz bir şey yapmasın mı? Gerek var mı şimdi yaptığınız konuya yeniden canınız sıkılıyor heralde.
 
Ben erken evlenmişsiniz diyecektim ama siz geç demişsiniz bir de tahammül sınırı falan demişsiniz değişik bir kafa yapınız var. 26 yaşında evlendim pişmanım 30tan önce evlilikok gereksiz bence.
Eşimle uzun zamandır beraber olduğum süreye nazaran geç, biz tatarlar genelde bu yaşlarda evleniriz bizim için geç değil ama Tr standartlarına göre de geç gibi yorumlandığından öyle söyledim. Değişik bi kafa yapım yok yani:)
 
Eşim dediginiz adam ise gidip gelmek disinda evlilige dair hangi sorumlulugu almis da bosanmak yok diyor? Siz ona köle olmak icin soz vermediniz herhalde eger bunu dile getiriyorsa o zaman siz de ona sen de es olacagim diye evet dedin ama cocukluktan cikamamissin once kendi sozunu tut diyin
 
Yaklaşık 3 senedir evliyim ama evlilik hayatı hiç beklediğim gibi olmadı. Kime sorsam onlarınki de hayal kırıklığı. Merak ediyorum herkesin mi böyle? 25 yaşında evlendim acaba biraz geç evlendiğim için mi tahammül sınırlarım daralmış oldu. Eşimle aslında uzun zamandır da birlikteydik ama aynı eve girince gerçekten tanıdım ve tanıdığım insanı da hiç sevmedim. Aramızda hiç duygusallık kalmadı, romantizm kalmadı. Ben başlarda çabaladım olsun diye ama eşim hep yadırgadı. Sevgiliyken böyle değildi. Bir sıkıntımı ya da önemli bir olayı anlatırım elinde telefon yarı dinler, yarı dinlemez. Cevap vermez dinlemiş olmak için dinler konuşmam bitince kalkar gider. Bir şey istedi mi o an yapmak zorundaymışım gibi üst üste söyler, örneğin elimde bir iş var onla uğraşıyorum ama o hadi hadi diyerek insanı bunaltır. Evde hiç bir şeye elini sürmez, sürmesin ama bozmasın da istiyorum. Kıyafetlerini sağa sola atması kirlilerini nerde çıkardıysa oraya bırakması, tuvaletin oturma yerine idrar damlatması, dişlerini fırçalayıp lavaboya su tutmaması, duştan çıktığı ıslak havlusunu benim kıyafetlerimin üzerine bırakması (kıyafetlerimin kokmasına sebep olduğu için istemiyorum), yemek yediği alana yediği şeyi dökmesi, ağzını yüksek sesle şapırdatması, yatağa sigara içtikten sonra girmesi, yeni topladığım dolabı bir tişört almak için komple yıkması… Bunların hiç birinden hoşlanmadığım için rahatsız olduğumu dile getiriyorum o da çalıştığı için arkasını benim toplamam gerektiğini söylüyor. Ama bunlar dikkat edilmesi gereken kişisel özen değil mi? Üstelik ona göre hiç bir şey yapmıyorum zannediyor ki evdeki herşey kendi kendine oluyor. Çamaşır bulaşık temizlik ütü bunları babası yapıyor sanki. İki gündür nasılsın diye sormadığı için haberi yok ama kasıklarım ve belim ağrıyordu açıkçası biraz dinlenmek istedim çünkü hamile olabilirim. Geçen iki gebeliğim de düşükle sonuçlandığı için bu sefer korumak istiyorum eğer gebeliğim varsa. Zaten dağıtıyor diye toplamadım onun uzandığı yeri geçen sefer battaniyesini alıp her seferinde dolaba koyuyorum diye söylenmişti benim alanıma karışma diye. astığım çamaşırlar tam kurumamıştı diye toplamadım zaten hava sıcak deyip kombiyi açtırmadı buz gibi evde iş mi yapayım. Sadece mutfağı topladım. Ya ders çalıştım, ya uzandım. Bişey yapmadım fazla akşam geldiği gibi bağırdı sen napıyosun bütün gün evde diye. Ya yapsam da sürdürmeme yardımcı olmuyosun ki zaten sürekli dağıtıyosun seni senin ortamında bıraktım sadece dedim. Daha fazla yükseldi ne işe yararsın bilmem ne gibi. Sinirlendim cevap vermedim geçtim odaya. Yani bütün erkekler mi böyle benim seçimim mi çok kötü hakikaten merak ediyorum tahammülüm kalmadı artık. Hiç düşünceli bi insan değil, düşük yaptığım gün kürtaja alındım eve geldiğimiz gibi yemek istedi benden. Ağzından iki güzel laf çıkmaz ama müşterilere kibarlıktan kırılacak. Evde güler yüze hasret kaldım kadınım sonuçta en azından ayda yılda bir bi iltifat duymak istiyor insan eşinden. Çocuk gibi her zaman onun istediği olsun ister her şeyime karışır ama her şeye. Canı film izlemek ister hadi film izleyelim. Ben o an izlemek istemiyorum mesela ya da o filmi izlemek istemiyorum. Hayır bu filmi izlicez şimdi izlicez diye tutturuyo. Tamam diyorum izleyelim bu sefer de uykusu geliyor yarıda çat diye kapıyor filmi. Henüz daha hiç bir filmin sonunu göremedik evlendik evleneli. E ama ben izliyorum diyorum hayır hadi yatalım diyor Uykusu gelince benim de onla aynı zamanda uyumam gerekiyor gibi davranıyor. Ya çok bunaldım sanırım o sebeple de çok uzatmış olabilirim hakkınızı helal edin. Sadece ben bunları idare etmek zorunda mıyım beklemeli miyim yoksa bu evliliği artık bitirmeli miyim? Ailesi hep çocuk yap geçer bunlar diye baskı kurdu üzerimde acaba Allah bilerek mi çocuk vermiyor diye düşünür oldum açıkçası.Eşim çocuklara düşkündür ilişkileri güzel olabilir ama sadece o kadar. Yine tüm sorumluluk bende olur. Sizce ne yapmalıyım ben
Davranislari normal degil. Sonrasında ozur de dilemiyorsa buyuk sıkıntı. Cocuk her seyi daha da zorlastiriyor. Iliskinizin bir yerinde bir kopma yasanmis olabilir. Daha kotulesmeden iliski terapisi almayi teklif edebilirsiniz
 
Size boşanma yok diye baskı yapıyordu avukata gittiğinizi,kararlı olduğunuzu biliyormu?Sizi hiç aradımı ,herhangi bir pişmanlık ifadesi oldu mu?Ben bunları merak ettim.Erkeklerin bir kısmı kadını çantada keklik görüyor ,kaybetme korkuları yok malesef.Bir de şunu merak ettim.Görmediğiniz sürede onu özledinizmi?Bir terapiste gitseniz düzeleceğıni düşünüyormusunuz?Yazdıklarınızı okuyan herkes ben de dahil boşanmanız yönünde tavsiye verir.Ama bence bir süre verin kendinize ayrı kalın.Kafanızı toparlayın.Son tahlilde olmuyosa tabiki boşanın
ÇOK gençsiniz Allah insanlara ne kapılar açar şaşar da kalırsıniz.Kolaylıklar dilerim
Bir de Rabbim en hayırlı kararı aldırsin gönlünüze de ferahlık versin
 
Size boşanma yok diye baskı yapıyordu avukata gittiğinizi,kararlı olduğunuzu biliyormu?Sizi hiç aradımı ,herhangi bir pişmanlık ifadesi oldu mu?Ben bunları merak ettim.Erkeklerin bir kısmı kadını çantada keklik görüyor ,kaybetme korkuları yok malesef.Bir de şunu merak ettim.Görmediğiniz sürede onu özledinizmi?Bir terapiste gitseniz düzeleceğıni düşünüyormusunuz?Yazdıklarınızı okuyan herkes ben de dahil boşanmanız yönünde tavsiye verir.Ama bence bir süre verin kendinize ayrı kalın.Kafanızı toparlayın.Son tahlilde olmuyosa tabiki boşanın
ÇOK gençsiniz Allah insanlara ne kapılar açar şaşar da kalırsıniz.Kolaylıklar dilerim
Bir de Rabbim en hayırlı kararı aldırsin gönlünüze de ferahlık versin
iyi dilekleriniz için gerçekten çok teşekkür ederim. kırmadan dökmeden ne güzel yazmışsınız. vakit ayırmışsınız. çok sağolun🙏🏻 yine linçlenicem söylediğim için ama sonuçta eşim o yüzden gocunmuyorum. eşimden hiç ayrı kalmamıştm bu zamana kadar o sebeple daha ilk günün gecesi bile çok huzursuz hissettim. o da zaten beni bırakmadı her gece geldi durdu. ben onla gitmeyince de ilk gün evin önünde arabada yatmış ertesi gün de o bizle kaldı. çok ironik oldu yani. eve eşyalarımı almaya geldim ama bu süreç beni çok yıprattığı için bi şeytan uğraştı sanki evdeyken. özellikle ilaçlarımı ayıklarken içsem de kıysam mı canıma diye bi düşündüm. geride perişan olacak insanları düşünerek ve özellikle Allah korkusundan yapamadım tabii ki. koltuğun önünde ağlaya ağlaya uyuyakalmışım. eşim gelmiş. beni öyle görünce bi anda koştu ayak sesine irkildim önce bide o kadar ağlamışım ki gözüm açılmadı şişten, zorla açtım baktım nefesimi kontrol ediyor önümde ilaçları görünce korkmuş dediğine göre. halbuki horul horul uyuyordum o an kaç gecedir uyuyamadım ondan heralde. zorla odaya götürüp yatırdı. sıcak su torbası getirmiş biraz hastaym diye. onu verdi gitti. sonra yine geldi yemin ederim çok şaşırdım eşim hayatında ilk kez çorba yapmış baktım tepsiyle getirmiş bana sesleniyor kalk bişeyler ye diye. bayadır da yemek yememiştim sanki hissetti. avukatı söylediğimde başta inanmamıştı da bugün avukatımın msjını ss olarak attım anlaşmalı boşanmak isterse diye başlayan bir msj atmıştı, sonra şarjım bitti zaten o da bunu görünce direkt eve gelmiş. Çok muallakta kaldım açıkçası ben de ne yapmam gerektiğini bilemiyorum. Eşimi çok seviyorum ama çok fazla inatçı. Annemin evine kadar geliyor ama asla geri adım atmıyor burnundan kıl aldırmıyor. Ama ayrıymışız gibi de davranmıyor. ilk kez bugün işte biraz yelkenleri suya indirdi. çorba olayına hala şoktayım tabii.. kayınvalidemler sürekli arayıp duruyor demek konu oraya kadar intikal etmiş😅 ama sonuç hala belli değil
 
Bu hizmetçiliği (hizmetçilik diyorum çünkü karşılıksız yemek tuvalet temizliği gündelikçiler bile yapmıyor ) kocana değil de elaleme yapsan günde 2000 lira kazanırdın.
Adam ev aile istememiş hizmetçi istemiş. Bir güzel söz sarf etmeyecekse b.k yiyebilir. Gitsin annesi yapsın
 
iyi dilekleriniz için gerçekten çok teşekkür ederim. kırmadan dökmeden ne güzel yazmışsınız. vakit ayırmışsınız. çok sağolun🙏🏻 yine linçlenicem söylediğim için ama sonuçta eşim o yüzden gocunmuyorum. eşimden hiç ayrı kalmamıştm bu zamana kadar o sebeple daha ilk günün gecesi bile çok huzursuz hissettim. o da zaten beni bırakmadı her gece geldi durdu. ben onla gitmeyince de ilk gün evin önünde arabada yatmış ertesi gün de o bizle kaldı. çok ironik oldu yani. eve eşyalarımı almaya geldim ama bu süreç beni çok yıprattığı için bi şeytan uğraştı sanki evdeyken. özellikle ilaçlarımı ayıklarken içsem de kıysam mı canıma diye bi düşündüm. geride perişan olacak insanları düşünerek ve özellikle Allah korkusundan yapamadım tabii ki. koltuğun önünde ağlaya ağlaya uyuyakalmışım. eşim gelmiş. beni öyle görünce bi anda koştu ayak sesine irkildim önce bide o kadar ağlamışım ki gözüm açılmadı şişten, zorla açtım baktım nefesimi kontrol ediyor önümde ilaçları görünce korkmuş dediğine göre. halbuki horul horul uyuyordum o an kaç gecedir uyuyamadım ondan heralde. zorla odaya götürüp yatırdı. sıcak su torbası getirmiş biraz hastaym diye. onu verdi gitti. sonra yine geldi yemin ederim çok şaşırdım eşim hayatında ilk kez çorba yapmış baktım tepsiyle getirmiş bana sesleniyor kalk bişeyler ye diye. bayadır da yemek yememiştim sanki hissetti. avukatı söylediğimde başta inanmamıştı da bugün avukatımın msjını ss olarak attım anlaşmalı boşanmak isterse diye başlayan bir msj atmıştı, sonra şarjım bitti zaten o da bunu görünce direkt eve gelmiş. Çok muallakta kaldım açıkçası ben de ne yapmam gerektiğini bilemiyorum. Eşimi çok seviyorum ama çok fazla inatçı. Annemin evine kadar geliyor ama asla geri adım atmıyor burnundan kıl aldırmıyor. Ama ayrıymışız gibi de davranmıyor. ilk kez bugün işte biraz yelkenleri suya indirdi. çorba olayına hala şoktayım tabii.. kayınvalidemler sürekli arayıp duruyor demek konu oraya kadar intikal etmiş😅 ama sonuç hala belli değil
Kaybetme korkusu böyle bir şey, , düzeleceğine dair yeminler edip yalvarırsa deneme süresi verebileceğini istersen söyleyebilirsin ama bence tamamen düzelme ihtimali yok. Hayat senin tercih senin
 
Yaklaşık 3 senedir evliyim ama evlilik hayatı hiç beklediğim gibi olmadı. Kime sorsam onlarınki de hayal kırıklığı. Merak ediyorum herkesin mi böyle? 25 yaşında evlendim acaba biraz geç evlendiğim için mi tahammül sınırlarım daralmış oldu. Eşimle aslında uzun zamandır da birlikteydik ama aynı eve girince gerçekten tanıdım ve tanıdığım insanı da hiç sevmedim. Aramızda hiç duygusallık kalmadı, romantizm kalmadı. Ben başlarda çabaladım olsun diye ama eşim hep yadırgadı. Sevgiliyken böyle değildi. Bir sıkıntımı ya da önemli bir olayı anlatırım elinde telefon yarı dinler, yarı dinlemez. Cevap vermez dinlemiş olmak için dinler konuşmam bitince kalkar gider. Bir şey istedi mi o an yapmak zorundaymışım gibi üst üste söyler, örneğin elimde bir iş var onla uğraşıyorum ama o hadi hadi diyerek insanı bunaltır. Evde hiç bir şeye elini sürmez, sürmesin ama bozmasın da istiyorum. Kıyafetlerini sağa sola atması kirlilerini nerde çıkardıysa oraya bırakması, tuvaletin oturma yerine idrar damlatması, dişlerini fırçalayıp lavaboya su tutmaması, duştan çıktığı ıslak havlusunu benim kıyafetlerimin üzerine bırakması (kıyafetlerimin kokmasına sebep olduğu için istemiyorum), yemek yediği alana yediği şeyi dökmesi, ağzını yüksek sesle şapırdatması, yatağa sigara içtikten sonra girmesi, yeni topladığım dolabı bir tişört almak için komple yıkması… Bunların hiç birinden hoşlanmadığım için rahatsız olduğumu dile getiriyorum o da çalıştığı için arkasını benim toplamam gerektiğini söylüyor. Ama bunlar dikkat edilmesi gereken kişisel özen değil mi? Üstelik ona göre hiç bir şey yapmıyorum zannediyor ki evdeki herşey kendi kendine oluyor. Çamaşır bulaşık temizlik ütü bunları babası yapıyor sanki. İki gündür nasılsın diye sormadığı için haberi yok ama kasıklarım ve belim ağrıyordu açıkçası biraz dinlenmek istedim çünkü hamile olabilirim. Geçen iki gebeliğim de düşükle sonuçlandığı için bu sefer korumak istiyorum eğer gebeliğim varsa. Zaten dağıtıyor diye toplamadım onun uzandığı yeri geçen sefer battaniyesini alıp her seferinde dolaba koyuyorum diye söylenmişti benim alanıma karışma diye. astığım çamaşırlar tam kurumamıştı diye toplamadım zaten hava sıcak deyip kombiyi açtırmadı buz gibi evde iş mi yapayım. Sadece mutfağı topladım. Ya ders çalıştım, ya uzandım. Bişey yapmadım fazla akşam geldiği gibi bağırdı sen napıyosun bütün gün evde diye. Ya yapsam da sürdürmeme yardımcı olmuyosun ki zaten sürekli dağıtıyosun seni senin ortamında bıraktım sadece dedim. Daha fazla yükseldi ne işe yararsın bilmem ne gibi. Sinirlendim cevap vermedim geçtim odaya. Yani bütün erkekler mi böyle benim seçimim mi çok kötü hakikaten merak ediyorum tahammülüm kalmadı artık. Hiç düşünceli bi insan değil, düşük yaptığım gün kürtaja alındım eve geldiğimiz gibi yemek istedi benden. Ağzından iki güzel laf çıkmaz ama müşterilere kibarlıktan kırılacak. Evde güler yüze hasret kaldım kadınım sonuçta en azından ayda yılda bir bi iltifat duymak istiyor insan eşinden. Çocuk gibi her zaman onun istediği olsun ister her şeyime karışır ama her şeye. Canı film izlemek ister hadi film izleyelim. Ben o an izlemek istemiyorum mesela ya da o filmi izlemek istemiyorum. Hayır bu filmi izlicez şimdi izlicez diye tutturuyo. Tamam diyorum izleyelim bu sefer de uykusu geliyor yarıda çat diye kapıyor filmi. Henüz daha hiç bir filmin sonunu göremedik evlendik evleneli. E ama ben izliyorum diyorum hayır hadi yatalım diyor Uykusu gelince benim de onla aynı zamanda uyumam gerekiyor gibi davranıyor. Ya çok bunaldım sanırım o sebeple de çok uzatmış olabilirim hakkınızı helal edin. Sadece ben bunları idare etmek zorunda mıyım beklemeli miyim yoksa bu evliliği artık bitirmeli miyim? Ailesi hep çocuk yap geçer bunlar diye baskı kurdu üzerimde acaba Allah bilerek mi çocuk vermiyor diye düşünür oldum açıkçası.Eşim çocuklara düşkündür ilişkileri güzel olabilir ama sadece o kadar. Yine tüm sorumluluk bende olur. Sizce ne yapmalıyım ben
Negatif yorum yapmayı pek sevmem ama ev işleri sizin göreviniz gibi davranıp çocuk gibi arkasını toplamanızı beklemesi ayrı öküzlük. Bu adama çocuk vermeyin. Evliliğinizden emin olmadan çocuk yapmayın. Kürtaj sonrası yemek istemek su mu içiyosan napoyosan yap demek ne demek hayvan mı bu ya
 
25 yaşında evlendim acaba geç evlendiğim için mi böyle oldu? dediğiniz kısımdan itibaren okumayı kestim. 25 yaş kime göre neye göre geç?😂 Oldu olacak liseden kaçıp evlenseydiniz zaten üniversite okumak,meslek sahibi olmak derken yaş 25 oluyor gayet normal bir yaş asla geç değil. Evliliğinizin sorunlu olmasının sebebi 25 yaş değil inanın 20 yaşında evlenseydiniz yine sorunlar olacaktı hatta daha genç, cahil olduğunuz için daha büyük sorunlar yaşardınız .
 
Valla ben sizin gibi insanları anlamıyorum.
Hem böyle adamlardan şikayet ediyorsunuz hem de baba yapmak için ugrasip duruyorsunuz.
Kaldı ki düşük gebeliklerde yasamissiniz yani.
Adamın zaten mayası belli ataerkil zihniyet kadını hizmetçi gibi görüyor.
Kendi ozbakimini saglayamayan bir parazit.
Çocuk olunca da sizin hayatınız iki katı zorlaşacak doguracaksaniz da bunu bilerek doğurun.
Size çocuk bakımında yardım etmez böyle bir parazit bilakis sen nasıl annesin diye sizi darlar bunaltir haberiniz olsun.
 
X